Osmanlıİmparatorluğu

Kanuni Sultan Süleyman, Budin'i (günümüzde Budapeşte) 1529 yılında gerçekleştirdiği kuşatma ile almıştır. Kuşatma süreci: 17 Eylül 1529'da Kanuni Sultan Süleyman komutasındaki Osmanlı ordusu yola çıkmış ve iki ay süren yolculuğun ardından Budin’e ulaşmıştır. Osmanlı ordusu, kuşatma sırasında büyük toplar ve siper sistemleri kullanarak düşmanın savunmasını zayıflatmaya çalışmıştır. Şehirdeki yerel yönetim ve halk, Osmanlı saldırısına karşı sonuna kadar mücadele etmiştir. Yoğun saldırılar devam etse de şehir düşmemiş ve Osmanlı ordusu Moravya üzerine geri çekilmek zorunda kalmıştır. Sonuç: Budin, Osmanlı topraklarına katılmış ve bu durum Osmanlı'nın Orta Avrupa'daki hakimiyetini güçlendirmiştir. 1541 yılında Avusturya Arşidüklüğü, Budin'i yeniden kuşatmış ancak Osmanlı Padişahı I. Süleyman'ın bölgeye hareket ettiğinin duyulmasının ardından kuşatmayı kaldırmıştır.

Tanzimat ve Islahat fermanlarının ortak amacı, Osmanlı Devleti'ni modernleştirmek ve ayakta tutmak için çeşitli alanlarda reformlar gerçekleştirmektir. Bu fermanların bazı ortak amaçları: Hukukun üstünlüğü ve adalet: Fermanlar, Batılı hukuk ilkelerinin Osmanlı sistemine entegre edilmesini hedefler. Eşitlik: Din, dil ve ırk ayrımı gözetmeksizin tüm Osmanlı vatandaşlarının eşit haklara sahip olması. Merkeziyetçi yönetim: Yerel yöneticilerin yetkilerinin kısıtlanarak merkezi yönetimin güçlendirilmesi. Toplumsal huzur: Azınlık haklarının genişletilmesiyle toplumsal huzurun sağlanması. Batılılaşma: Eğitimde, yönetimde ve askeri alanda Batı normlarının benimsenmesi.

Hayır, Bozok ve Kayı aynı değildir. Bozoklar, Oğuz Han'ın ilk eşinden olan üç oğlu (Gün Han, Ay Han, Yıldız Han) ve onların soyundan gelen boylardır.

İlk apartmanlar, 19. yüzyılın ikinci yarısında, özellikle 1839'da ilan edilen Tanzimat Fermanı sonrasında, İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde ortaya çıkmıştır. Bu dönemde, ticaretle zenginleşen Osmanlı toplumu, bu büyük yapıları yaptırabilecek güce erişmiştir. Avrupa'da ise apartman tipi yapılar, endüstrileşmeyle birlikte 19. yüzyılda ortaya çıkmıştır.

Aynalıkavak Tenkihnamesi'nin önemi şu şekilde özetlenebilir: Rusya ile ilişkilerin yeniden düzenlenmesi. Ticaret ve seyahat özgürlükleri. Kırım'ın bağımsızlığı. Sonraki hanların seçimi. Ancak, Rusya bu antlaşmanın hükümlerine sadık kalmayarak Kırım'ı işgal etmiş ve bu durum Osmanlı Devleti ile arasında bir savaş nedeni olmuştur.

Sadrazam, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahtan sonra gelen en yetkili kişidir ve bugünkü başbakanlık makamına denk gelir. Sadrazamın bazı görevleri şunlardır: Divan toplantılarına başkanlık etmek ve ekonomi, savaş, din gibi konularda padişaha görüşlerini sunmak. Devletin yönetimini üstlenmek, padişah seferdeyken orduya komuta etmek. Bütün devlet memurlarının tayinlerini yapmak ve askeri, ilmi, idari, mali görev ve memuriyetleri düzenlemek. Mahkemeler dışında devletle ilgili her işe karışmak ve her meseleyi araştırmak. Dolayısıyla, "Sadrazam Cabbar"ın ne iş yaptığına dair spesifik bir bilgi bulunmamaktadır.

Yeşilköy (Ayastefanos) Antlaşması, 3 Mart 1878 tarihinde İstanbul'un Yeşilköy semtinde imzalanmıştır.

Geç dönem Osmanlı padişahları arasında şunlar bulunmaktadır: V. Mehmed Reşâd (1909-1918); VI. Mehmed Vahîdüddîn (1918-1922). Osmanlı Devleti'nin son padişahı olan VI. Mehmed Vahîdüddîn, 1 Kasım 1922'de saltanatın kaldırılmasına kadar tahtta kalmıştır.

1831 yılında Osmanlı tahtında Sultan Abdülmecid bulunmaktadır. Sultan Abdülmecid, 25 Nisan 1823 tarihinde doğmuş ve 25 Haziran 1861 tarihinde vefat etmiştir.

Evet, Kanuni Sultan Süleyman ve Yavuz Sultan Selim iyi yöneticiler olarak kabul edilir. Yavuz Sultan Selim: Osmanlı'yı bir imparatorluğa dönüştürmüş, doğuyu üç yılda fethedip Avrupa'yı fethetme hedefiyle hareket etmiştir. Memlük Sultanlığı'nı fethederek Mısır'ı Osmanlı topraklarına katmış ve İslam dünyasında prestij kazanmıştır. Safevi Devleti ile yaptığı Çaldıran Meydan Muharebesi gibi önemli askeri zaferler elde etmiştir. Kanuni Sultan Süleyman: Babasının mirasını devraldıktan sonra Osmanlı topraklarını genişletmiş, imparatorluğun ekonomik, kültürel ve askeri gücünü artırmıştır. Barışçıl bir politika izleyerek diplomasiye önem vermiştir. Tarihçiler arasında, bu iki padişah arasında bir soğukluk ya da küs olma durumu olup olmadığı konusunda farklı görüşler bulunmakla birlikte, baba-oğul ilişkisinin soğuk olduğuna dair somut bir bilgi bulunmamaktadır.

III. Ahmed, 27 yıl tahtta kalmıştır.

İstanbul'un fethinde Osmanlı donanması, Kaptan-ı Derya Baltaoğlu Süleyman Bey tarafından yönetilmiştir. Ancak, 20 Nisan 1453'teki deniz savaşı sonrasında II. Mehmed, Baltaoğlu Süleyman Bey'i azletmiş ve yerine Hamza Bey'i tayin etmiştir.

1543 yılında Macaristan'ı Osmanlı İmparatorluğu almıştır. Bu dönemde gerçekleşen önemli olaylar arasında, Kanuni Sultan Süleyman önderliğindeki Osmanlı kuvvetlerinin Estergon Kalesi'ni kuşatması ve ele geçirmesi bulunmaktadır.

II. Abdülhamid döneminde Osmanlı eğitim sisteminde şu yenilikler yapılmıştır: Merkeziyetçi yapı: 1869 tarihli Maarif-i Umumiye Nizamnamesi ile eğitim sistemi merkeziyetçi bir yapıya kavuşturulmuştur. İlköğretim zorunluluğu: İlköğretim zorunlu hale getirilmiştir. Okul sayısının artırılması: Rüşdiye (ortaokul) sayısı 250'den 600'e, idadi (lise) sayısı 5'ten 104'e çıkarılmış ve ilkokul sayısı 5000 civarında olmuştur. Meslek ve sanat okulları: Birçok meslek, sanat ve kız okulu açılmıştır. Yükseköğretim: Sanayi-i Nefise Mektebi, Hendese-i Mülkiye Mektebi ve Hamidiye Ticaret Mektebi gibi yüksek okullar kurulmuştur. II. Abdülhamid, eğitimi resmi ideolojinin aktarımında bir araç olarak görmüş ve bu doğrultuda modern bir eğitim sistemi oluşturmayı hedeflemiştir.

Osmanlı'da ilk katledilen padişah, Genç Osman'dır (II. Osman).

2012 yılına kadar Menteşe, Muğla merkez ilçesine bağlıydı. 12 Kasım 2012'de TBMM'de kabul edilen 6360 sayılı kanun ile Muğla merkez ilçesinin lağvedilmesinin ardından Menteşe adında yeni bir ilçe kuruldu.

Yavuz Sultan Selim'in en büyük fethi, Memlük Sultanlığı'nın fethi olarak kabul edilir.

Osmanlı İmparatorluğu'nun en güçlü amirali olarak Barbaros Hayreddin Paşa kabul edilir. Kanuni Sultan Süleyman döneminde Osmanlı Türk donanmasının Kapudan-i Derya (Büyük Amiral) ve Beylerbey (Kuzey Afrika Valisi) mertebelerine yükseltilen Barbaros Hayreddin Paşa, Preveze Deniz Muharebesi gibi önemli zaferlerle Hristiyan donanmalarına karşı başarılar elde etmiştir.

Osmanlı donanmasının yakıldığı yerler şunlardır: 1. İnebahtı Deniz Savaşı (1571) - Yunanistan'ın batısında, İnebahtı Körfezi'nde. 2. Çeşme Baskını (1770) - İzmir'in Çeşme limanı. 3. Navarin Olayı (1827) - Navarin Limanı. 4. Sinop Baskını (1853) - Sinop limanı.

Sultan III. Mehmed'in Eğri Seferi'nde olanlar şu şekilde özetlenebilir: Eğri Kalesi, Osmanlı tarihinde ilk kez 1552 yılında Vezir Ahmed Paşa’nın komutasındaki ordu tarafından muhasara altına alınmış ancak fethedilememiştir. 1596 yılı baharında çıkan Batı Seferi’nde, Sultan III. Mehmed ve kurmayları Eğri’yi hedef seçmiştir. Habsburg cephesinin Osmanlıların hangi yönde ilerleyeceklerini kestirememesi, Eğri kalesinin savunulması için gerekli hazırlıkların gecikmesine sebep olmuş ve kalede ciddi bir savunma zafiyeti oluşmuştur. Osmanlı ordusu, 20 Eylül 1596 tarihinde Sultan III. Mehmed önderliğinde kaleyi muhasara altına almış, Osmanlıların sayı ve teknik üstünlükle sürdürdüğü üç haftalık mücadele sonucunda kale 12 Ekim 1596 tarihinde Osmanlıların eline geçmiştir. Bu andan itibaren bölgede Eğri merkezli bir beylerbeylik kurulmuştur. Eğri Kalesi'nin teslim edilmesinden sonra Eğri bir beylerbeylik haline getirilmiş, kaleye Sufi Sinan Paşa beylerbeyi olarak atanmıştır.