Nöroloji

G43 kodlu migren, uluslararası hastalık sınıflandırmasında migren türünü ifade eder. Migren, genellikle tek taraflı, zonklayıcı ve şiddetli baş ağrısı ataklarıyla karakterize bir nörolojik rahatsızlıktır. G43 kodunun alt kategorileri arasında aurasız migren (G43.0), auralı migren (G43.1) ve diğer migren türleri (G43.8) bulunur.

POMA kısaltmasının açılımı, kullanıldığı bağlama göre değişiklik gösterebilir: 1. Proje Nesne Modeli (Project Object Model): Maven projelerinde kullanılan bir "xml" dosyasıdır ve projenin yapılandırma detaylarını içerir. 2. Petty Officer Medical Assiistant (Denizci Tıbbi Asistan): Tıp alanında kullanılan bir terimdir. 3. Paraneoplastik Opsoklonus-Myoklonus Ataxia (Nörolojik Bozukluk): Tıp literatüründe yer alan bir hastalıktır.

Unutkanlığa yol açan bazı hastalıklar şunlardır: 1. Alzheimer ve Demans: Bu nörodejeneratif hastalıklar, hafıza ve bilişsel fonksiyonlarda ilerleyici bozulmalara neden olur. 2. Tiroid Problemleri: Tiroid bezinin az ya da çok çalışması, uyku düzenini bozarak depresyona ve unutkanlığa yol açabilir. 3. Kafa Travmaları: Beyin sarsıntısı gibi kafa travmaları, geçici hafıza kaybına neden olabilir. 4. Depresyon: Depresyon, odaklanma zorluğu ve hafıza sorunları yaratarak unutkanlığa sebep olabilir. 5. Vitamin ve Mineral Eksiklikleri: Özellikle B12 vitamini eksikliği, hafıza sorunlarına yol açabilir. Unutkanlık belirtileri uzun süre devam ederse, bir uzmana başvurulması önerilir.

Merkezi sinir sistemi anomalileri, embriyonik dönemde gelişim sırasında meydana gelen ve sinir sistemini etkileyen doğuştan gelen anormalliklerdir. İşte bazı yaygın merkezi sinir sistemi anomalileri: 1. Spina Bifida: Omurilik ve omurga gelişimindeki bir anormallik sonucu ortaya çıkar, yürüme ve idrar kontrol sorunlarına yol açabilir. 2. Anensefali: Beynin kafatasında yetersiz geliştiği ciddi bir anomalidir, genellikle doğumda yaşama şansı yoktur. 3. Hidrosefali: Beyin omurilik sıvısının normal şekilde dolaşamadığı veya emilemediği durumlarda beynin şişmesine ve kafatasının genişlemesine neden olur. 4. Mikrosefali: Bebeklerin doğumda normalden daha küçük kafatasına sahip olduğu bir durumdur, bilişsel sorunlara yol açabilir. 5. Nöral Tüp Defektleri: Bebeğin omuriliği veya beyin zarının gelişimindeki anormallikleri içerir, spina bifida gibi sorunlara yol açabilir. Bu anomalilerin tedavisi, cerrahi müdahale, fiziksel terapi, ilaçlar ve diğer yöntemleri içerebilir.

Charcot-Marie-Tooth (CMT) hastalığının nedeni genetik mutasyonlardır. Bu mutasyonlar, periferik sinirlerdeki miyelin tabakasının veya aksonların bozulmasına yol açar.

Sarhoş bir kadının ayakta duramamasının nedeni, alkolün beyindeki inhibitör verici GABA'nın etkilerini artırması ve bu durumun koordinasyon bozukluklarına yol açmasıdır. Ayrıca, alkol vazopressin hormonunu bloke ederek vücuttan daha fazla sıvı atılmasına neden olur, bu da dehidrasyona ve dolayısıyla denge problemlerine yol açabilir.

Evet, Guillain-Barré sendromu (GBS) tehlikelidir çünkü ciddi komplikasyonlara yol açabilir. Olası tehlikeler: - Solunum yetmezliği: Kasların felci nedeniyle solunum kasları etkilenebilir, bu da hayatı tehdit eden bir durum olabilir. - Kalp ve kan basıncı sorunları: Düzensiz kalp atışları ve kan basıncı dalgalanmaları görülebilir. - Enfeksiyonlar ve kan pıhtıları: Hareketsizlik nedeniyle kan pıhtıları ve enfeksiyonlar riski artar. GBS, potansiyel olarak ölümcül bir hastalıktır ve tedavi için derhal hastaneye yatış gereklidir.

Nöroloji ve beyin cerrahisi arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Uzmanlık Alanı: Nöroloji, sinir sistemi hastalıklarının teşhis ve tedavisiyle ilgilenirken, beyin cerrahisi bu hastalıkların cerrahi müdahalelerle tedavi edilmesini sağlar. 2. Tedavi Yöntemleri: Nöroloji uzmanları ilaç tedavisi ve yaşam tarzı değişiklikleri gibi medikal tedaviler uygularken, beyin cerrahları ameliyat, anevrizma onarımı, epilepsi cerrahisi gibi cerrahi işlemler gerçekleştirir. 3. Eğitim ve Uzmanlık: Hem nöroloji hem de beyin cerrahisi uzmanları tıp fakültesinden mezun olurlar, ancak beyin cerrahları daha sonra beyin cerrahisi alanında ek uzmanlık eğitimi alırlar. Her iki uzmanlık alanı da sinir sistemi ile ilgili sağlık sorunlarının tanı ve tedavisinde kritik rol oynar.

Hürriyet Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi'nde aşağıdaki bölümler bulunmaktadır: 1. Psikiyatri. 2. Nöroloji. 3. Nöroşirürji. Ayrıca, hastanede bağımlılık merkezleri, duygudurum bozuklukları merkezi ve psikoterapi merkezi gibi özelleşmiş birimler de mevcuttur.

Beyin tümörünün en hızlı teşhisi için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Nörolojik Muayene: Doktor, hastanın semptomlarını ve tıbbi geçmişini değerlendirir, ayrıca nörolojik belirtileri kontrol eder. 2. Görüntüleme Testleri: Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRI) ve Bilgisayarlı Tomografi (BT) taramaları, beyin yapılarını ayrıntılı bir şekilde göstererek anormallikleri ve tümörün yerini ortaya koyar. 3. Biyopsi: Tümörün türünü ve kötü huylu olup olmadığını belirlemek için bir örnek alınır. 4. Diğer Testler: Beyin omurilik sıvısı (BOS) incelemesi, Elektroensefalografi (EEG) gibi ek testler yapılabilir. Bu süreçler, tümörün erken teşhisini ve uygun tedavinin başlatılmasını sağlar. Teşhis ve tedavi için bir nöroloji veya beyin cerrahisi uzmanına başvurmak önemlidir.

Nörolojiye başvurulabilecek bazı şikayetler şunlardır: Baş ağrıları ve dönmeleri. El ayak uyuşmaları. Kas güçsüzlüğü. Unutkanlık. Epilepsi ve nöbetler. Felç ve inmeler. Nöroloji, sinir sistemi ile ilgili hastalıkların tanı ve tedavisini gerçekleştiren bir tıp dalıdır. Şikayetlerin değerlendirilmesi ve uygun tedavi planının belirlenmesi için bir nöroloji uzmanına başvurulması önerilir.

Huntington hastalığı, doğrudan ölümcül değildir ancak hastalığın ilerlemesi çeşitli komplikasyonlara yol açarak yaşam süresini kısaltır. Hastalığın son dönemlerinde hastalar, konuşma, yemek yeme, yürüme yeteneklerini ve bağırsak-mesane kontrollerini kaybederler, bu da 7/24 bakıma ihtiyaç duymalarına neden olur.

Santral sinir sistemi malformasyonlarının nedenleri genellikle genetik faktörler ve çevresel etkiler olarak ikiye ayrılır. Genetik faktörler arasında ailede benzer durumların öyküsü, annenin ileri yaşta hamile kalması veya kalıtsal hastalıklar yer alır. Çevresel etkiler ise şunları içerebilir: - Folat eksikliği: Gebelik öncesi ve sırasında yeterli folik asit alınmaması, spina bifida gibi nöral tüp defektlerine yol açabilir. - Gebelik sırasında enfeksiyonlar: Özellikle viral enfeksiyonlar (örneğin, Zika virüsü) beyin gelişimini olumsuz etkileyebilir. - İlaç kullanımı ve toksinler: Gebelik sırasında alınan bazı ilaçlar veya toksinler (sigara, alkol, uyuşturucu maddeler) fetal gelişim üzerinde olumsuz etkilere yol açabilir. Ayrıca, radyasyon ve akrabalık evlilikleri de malformasyon riskini artıran faktörler arasındadır.

Boyun ağrısı için iki farklı doktora başvurulabilir: 1. Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı: Kas, kemik ve eklem sorunlarına odaklanır, boyun ağrısı ve fonksiyon bozukluklarını değerlendirir ve tedavi eder. 2. Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı: Boyun fıtığı gibi sinir sistemini etkileyen durumlarda devreye girer. Ayrıca, ilk başvuru noktası genellikle aile hekimi olacaktır; aile hekimi durumu değerlendirebilir ve gerekirse uzman bir doktora yönlendirebilir.

Sağ kol ağrısı, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. Bu hastalıklar arasında: 1. Kas ve iskelet sistemi problemleri: Kas gerginliği, kas yırtılması veya eklem iltihaplanmaları gibi durumlar sağ kol ağrısına yol açabilir. 2. Sinir sıkışması: Boyun fıtığı veya karpal tünel sendromu gibi durumlar, sinirlerin sıkışması sonucu kol ağrısına neden olabilir. 3. Dolaşım problemleri: Periferik arter hastalığı veya derin ven trombozu gibi durumlar, kol ağrısına yol açan dolaşım bozukluklarına sebep olabilir. 4. Kalp problemleri: Angina pektoris veya kalp krizi gibi kalp rahatsızlıkları, sağ kol ağrısının ciddi nedenleri arasında yer alır. 5. Diğer hastalıklar: Diyabet, romatizmal hastalıklar veya enfeksiyonlar da sağ kol ağrısına yol açabilir. Kronik veya şiddetli sağ kol ağrısı durumunda mutlaka bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

SF hastalığı iki farklı şekilde tanımlanabilen bir terimdir: 1. Sosyal Fobi (SF): Bireyin başkaları tarafından yargılanabileceği kaygısını taşıdığı toplumsal ortamlarda mahcup ya da rezil olacağı konusunda belirgin ve sürekli bir korku duyduğu bir kaygı bozukluğudur. 2. Katı Kişi Sendromu (Stiff Person Sendromu, SPS): Kaslarda sertliğe ve ağrılı spazmlara neden olan, özellikle vücudun orta kısmında ortaya çıkan otoimmün nörolojik bir hastalıktır.

Maladaptif daydreaming (MD), çeşitli psikolojik ve nörolojik faktörlerin bir sonucu olarak ortaya çıkabilir. Bu faktörler arasında: Travmatik deneyimler: Çocukluk döneminde yaşanan istismar, ihmal veya yoğun zorbalık gibi travmalar, bireylerin MD geliştirmesine yol açabilir. Sosyal kaygı: MD genellikle yalnız geçirilen zamanlarda ortaya çıkar ve sosyal etkileşimlerden kaçınma isteği ile ilişkilidir. Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB): DEHB gibi dikkat dağınıklığına neden olan bozukluklar, MD riskini artırabilir. Genetik yatkınlık: Aile geçmişinde benzer zihinsel sağlık sorunlarının bulunması, MD gelişme olasılığını artırabilir. Bağımlılık duyarlılığı: MD, doğal olarak günaha karşı koyamama ve kompulsif düşünce yapısına sahip olmakla ilişkilidir. MD'nin kesin nedenleri hala tam olarak anlaşılamamıştır.

FTR uzmanı (Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı), kas-iskelet sistemi problemleri, nörolojik hastalıklar ve kronik ağrı gibi tıbbi durumların teşhisi, tedavisi ve rehabilitasyonuyla ilgilenir. FTR uzmanının görevleri arasında şunlar yer alır: - Hastaların fiziksel durumunu değerlendirmek ve tedavi planlarını oluşturmak; - Egzersiz, manüel terapi, elektroterapi gibi tedavi yöntemlerini uygulamak; - Hasta ve bakıcılarına yaşam koşullarını iyileştirmeleri konusunda eğitim vermek; - Hasta vaka notlarını yazıp istatistik toplamak.

Prion hastalıkları, beyinde kümeler halinde oluşan anormal prion proteinlerinin neden olduğu nörodejeneratif durumlardır. Bu hastalıkların kesin nedeni tam olarak anlaşılmamış olsa da, prion hastalıklarının ortaya çıkmasında rol oynayan bazı faktörler şunlardır: "Deli dana hastalığı" gibi bir prion hastalığından etkilenmiş etleri yemek. Tıbbi ekipmanlar tarafından enfekte olmak. Ailede prion hastalığı öyküsünün olması. Ayrıca, prion proteinlerinin genetik mutasyonları da hastalığın gelişimine katkıda bulunabilir.

Metilkobalamin, B12 vitamininin biyolojik olarak aktif bir formudur ve çeşitli önemli işlevlerde rol oynar: 1. Sinir Sistemi Sağlığı: Sinir hücrelerinin onarımı ve miyelin kılıfının korunması için gereklidir. 2. Kırmızı Kan Hücresi Üretimi: DNA sentezi ve kırmızı kan hücresi üretimi için gereklidir, anemi riskini azaltır ve oksijen taşıma kapasitesini artırır. 3. Enerji Metabolizması: Vücudun karbonhidrat, yağ ve proteinleri enerjiye dönüştürmesinde rol oynar, enerji seviyelerini artırır ve yorgunluğu azaltır. 4. Homosistein Seviyelerinin Düzenlenmesi: Kardiyovasküler sağlığı destekler ve kalp hastalığı riskini azaltır. Kullanım Alanları: B12 vitamini eksikliği, vejetaryen veya vegan bireyler, sinir sistemi bozuklukları ve enerji desteği ihtiyacı olan kişilerde önerilir. Not: Metilkobalamin takviyesi kullanmadan önce bir doktora danışmak önemlidir.