İnsanDoğası

İnsanın nihai gayesi farklı inanç ve felsefi görüşlere göre değişiklik gösterebilir: İslam'a göre: İnsanın yaratılış gayesi, Allah'a kulluk ve O'nu tanımaktır. Sokrates'e göre: İnsanın nihai gayesi mutluluktur (eudaimonia). Aristoteles'e göre: İnsanın nihai gayesi, ruhun akli yönünün, hayat boyu, kendine has erdeme ya da erdemlere, yani karakter erdemlerine ve düşünce erdemlerine uygun etkinliğidir. Ayrıca, bazı felsefi yaklaşımlarda insanın nihai gayesi, akıl yoluyla metafiziğin değişmez ilkelerini keşfetmek ve bu ilkelere uygun bir yaşam sürmek olarak da tanımlanabilir.

Oh My God (2012) filmi, depremde dükkanı yıkılan ve sigorta şirketinden tazminat alamayan ateist bir adam olan Kanji'nin, tanrı'yı mahkemeye vermesini konu alır. Film, dini ticari amaç olarak kullanan, sözde dindar kesimi ve din adamlarını eleştirir. Oh My God (2015) ise, bir çiftin dua etmesi sonucu gökten bir bebek düşmesi ve bu bebeğin sahip olduğu büyülü güçlerle ailenin yaşadığı olayları anlatır.

Deniz Erbulak'ın "Adam ve Kız" kitabı, bir apartmana hapsolmuş iki isimsiz kahramanın hikayesini anlatıyor. Kitapta işlenen bazı konular: Yalnızlık. İletişim eksikliği. Kabullenme. Kitap, Orhan Veli'nin "Birdenbire" şiirine atıfta bulunur.

John Steinbeck'in "Kaygılarımızın Kışı" adlı romanı, bireysel ahlakın toplum tarafından nasıl şekillendirilip yönlendirildiğini ele alır. Romanın başkahramanı Ethan Allen Hawley, bir zamanlar ailesine ait olan şarküteri dükkanında tezgahtar olarak çalışmaktadır. Hawley, prensiplerini rafa kaldırarak "herkes" gibi olmanın yolunu bulur. Roman, vicdan, ahlak ve saygınlık gibi kavramların ikiyüzlülüğünü ve toplumsal statünün başarı ile ölçüldüğü koşullarda bireylerin başarıyı elde etmek için neleri göze alabileceğini gösterir.

İşrâk felsefesinde insanın yeri, evrenin mükemmeliyetiyle birlikte, dünya ve ahirette mutluluğu hedefleyecek bir gelişim süreci içinde tanımlanır. İnsanın İşrâk felsefesindeki bazı özellikleri: Nur ile ilişki: İnsan, zulmetten (karanlıktan) kurtularak aydınlığa çıkmak suretiyle arınır. Çok katmanlı yapı: İnsan, sadece bedenî bir varlık olarak değil, iffet, yiğitlik ve hikmet gibi temel erdemlere sahip bir varlık olarak görülür. Mutluluğa ulaşma: İnsan, topraktan olan bedenî varlığından uzaklaşıp ruhanî varlığıyla nuranî olana yöneldiğinde ve Nurların Nuru’nun aydınlığından pay alabildiğinde mutluluğa erişebilir. İşrâk felsefesinde, insanın mutluluğa ulaşması için hem erdemli eylemler gerçekleştirmesi hem de hakikate ulaşma çabası içinde olması gerekir.

Knut Hamsun'un "Dünya Nimeti" (Markens Gröde) adlı romanı, cahil bir göçmen olan İshak'ın, karısı İnger ile birlikte çorak ve zorlu toprakları sabırla nasıl bereketli ve yeşil bir yurt haline getirdiğini anlatır. Romanda, insan gücünün mücadelesi ve tabiat kuvvetleriyle yapılan çetin savaşlar konu edilir. Hamsun, bu eserde 20. yüzyıl insanının destanını yazmış ve önüne bir model koymadan başaran insanın büyüklüğünü gözler önüne sermiştir.

Hanif Kureishi'nin "Yakınlık" adlı romanı, bir yazarın eşini ve iki küçük oğlunu daha genç bir kadın için terk etmeden önceki gece düşündüklerini ve anılarında yaptığı yolculuğu konu alır. Romanın ana temaları: Modernlik: Ne politik ne dini inançları olmayan modern bir erkeğin duyguları. Cinsel aşk: Anlatıcının cinsel aşkta tatmin bulma umudu. Kapana kısılmışlık ve evcilleşme: Anlatıcının kapana kısılmışlığa ve evcilleşmeye duyduğu nefret. Sosyal ve duygusal harita: Altmışlı yıllarda kendini bulmuş ve seksenlerde kaybetmiş erkek neslinin, doksanlı yıllardaki sosyal ve duygusal haritası. Roman, 2001 yılında Patrice Chéreau tarafından "Masumiyet" adıyla sinemaya uyarlanmıştır.

2018 yapımı 303 filmi, bir yolculuk sırasında yolları kesişen Jule ve Jan adında iki gencin hikayesini anlatıyor. Jule, hamile olduğunu öğrenince erkek arkadaşı Alex'e bu haberi vermek için Portekiz'e gitmeye karar verir. Jule ve Jan, birlikte yaptıkları yolculuk boyunca kapitalizm, insan doğası, aşk, ilişkiler ve hayatın anlamı gibi konular hakkında derin sohbetler yaparlar.

Fareler ve İnsanlar kitabının önemli olmasının bazı nedenleri: Toplumsal eleştiri: Eser, Amerika'daki Büyük Buhran döneminde geçtiği için, insanlar arasındaki sınıfsal düzeni, işçilerin küçük görülmesini ve işçi olunduğu için gerçekleşemeyen hayalleri incelikle vurgular. Hayaller ve amaçlar: Kitap, zıt karakterlerin de bir arada bulunabileceğini ve hayallerin insanlar için ne kadar önemli olduğunu gösterir. Gerçek bir karaktere dayanması: Steinbeck, Lennie karakterinin gerçek bir kişiye dayandığını belirtmiştir. Yasaklanmasına rağmen popülerlik: Kitap, yasaklanmasına rağmen birçok ülkede en fazla okunan kitaplardan biri olmuştur. Edebi değer: Yalın ve gerçekçi anlatımıyla dikkat çeker, bu da eserinin edebi değerini artırır. Ayrıca, Fareler ve İnsanlar, John Steinbeck'in Nobel Edebiyat Ödülü almasını sağlayan eserlerden biridir.

"Bir ağaçta gül de biter, diken de" atasözü, bir aileden iyi insan da kötü insan da çıkabileceği anlamına gelir. Bu atasözü, insanların karakterlerinin aynı özellikleri taşımayacağını ve bu durumun sadece aile veya eğitim kurumuyla açıklanamayacağını vurgular.

İnsan, doğuştan masum olarak kabul edilir çünkü her çocuk, herhangi bir günah veya suçla dünyaya gelmez; temiz bir ruh ve masum bir karakterle doğar. Ancak, insanlar yaş aldıkça tecrübe kazanır ve olgunlaşır. Masumiyetin kaybedilmesine yol açan bazı faktörler şunlardır: Hırslar ve arzular. Toplumun etkisi. Dolayısıyla, masumiyetin korunması bireyin kendi sorumluluğundadır.

The Fool (Durak) filmi, Rusya’nın küçük bir kasabasında yaşayan su tesisatçısı Dima Nikitin’in, bir binadaki çatlakları fark edip konuyu üst mercilere taşıyarak 820 kişinin hayatını kurtarma çabasını anlatıyor. Film, yönetimdeki yolsuzluk, rüşvet ve yozlaşmışlık gibi temalar üzerinden şu mesajları veriyor: Çürümüşlük. Dürüstlük ve vicdan. Tepeden tırnağa çürümüş toplum. Tepkisizlik. Ayrıca, filmin orijinal isminin “Durak” olması, Rusçada “aptal, enayi” anlamlarına geliyor ve bu da filmin ana karakterinin saflığını ve iyi niyetini simgeliyor.

Valorant dizisinin ne anlattığına dair herhangi bir bilgi bulunmamaktadır, çünkü böyle bir yapım henüz çıkmamıştır. Ancak, Valorant'ın bir hikaye barındırdığına ve bu hikayenin işlenebileceğine dair bazı görüşler mevcuttur. Valorant dizisi ile ilgili olası gelişmeler için eski Netflix yöneticisi Brian Wright'ın Riot Games'e katılması örnek olarak gösterilebilir. Daha fazla bilgi için resmi duyuruların takip edilmesi önerilir.

Jean-Paul Sartre'ın "cehennem başkalarıdır" sözü, "No Exit" adlı tiyatro oyununda geçer. Sartre'a göre, cehennem, bir kişinin olumsuz davranışlarının sonucu olarak kendi kendine zorunlu kıldığı bir varoluş halidir ve fiziksel bir işkence değil, derin bir psikolojik sıkışmadır. Ayrıca, "cehennem başkalarıdır" ifadesi, biriyle olan ilişki bozulduğunda ve sağlıksız bir hale geldiğinde, o kişinin cehennem gibi olabileceğini de ifade eder. Sartre, bu sözüyle insan ilişkilerinin her zaman kötü olduğu anlamına gelmediğini, ilişkilerin kötüleşmesi durumunda cehennem gibi olabileceğini belirtir.

La Mettrie'nin "Makine İnsan" anlayışı, materyalist felsefesinin bir parçasıdır ve şu temel fikirleri içerir: Ruhun Maddeciliği: La Mettrie, maddeden bağımsız bir ruhun olmadığını, gerçekte var olanın yalnızca madde olduğunu savunur. İnsan ve Hayvan Arasındaki Fark: İnsan ile hayvan arasında özünde bir fark olmadığını, sadece nicelik bakımından farklılık bulunduğunu belirtir. Düşünmenin Mekanik Açıklaması: Düşünmek, algılamak ve duyumsamak ile makine olmak arasında bir fark olmadığını, beynin kaslar sayesinde düşündüğünü öne sürer. Determinist Yaklaşım: Determinist bir bakış açısıyla, insanın kendi mekanik yasalarına indirgendiğini ve her olayın bir neden-sonuç ilişkisi içinde gerçekleştiğini savunur.

"Belki Derdimize Çare Bir Çiçek" kitabı ve Aşık Reyhani'nin bir türküsünden alıntı olan bu ifade, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir. Kitap, Sadettin Ökten, Kemal Sayar ve Mehmet Dinç tarafından yazılmıştır. Türkü ise Aşık Reyhani'nin "Bahar Gelsin Şu Dağlara Gidelim" adlı eserinden bir dizedir.

"Deney" (Das Experiment, 2001) filminin sonunda, şiddet ve güvende olmama problemleri nedeniyle sistem işlemez hale gelir ve başkaldırılar başlar. 6. günün sonunda, deney başarısızlıkla sonuçlanır. Filmin sonunda, deneyi yapanlar davalık olur ve olay basına yansır.

Sihirli Kız (Magical Girl), kanser olan kızının son isteğini yerine getirmek isteyen işsiz bir babanın, bunalımlı bir ev kadını ve son 10 yılını hapishanede geçirmiş bir matematik öğretmeni ile kesişen hayatını anlatıyor. Bir aile dramı gibi başlayan film, giderek karanlık ve rahatsız edici bir noktaya doğru ilerliyor ve final sahnesine dek seyircisini şaşırtmaya devam ediyor.

İnsan boyutları genellikle boy ve kilo olarak ölçülür. Boy: Uluslararası Birimler Sisteminde en yakın santimetreye, İmparatorluk Sisteminde ise en yakın yarım inç'e kadar ölçülür. Kilo: Vücut ağırlığı olarak ölçülür ve boy ile birlikte vücut kitle indeksi (VKİ) gibi indekslerle değerlendirilir. Ayrıca, vücut ölçüleri de önemli olabilir. Örneğin, Avrupa'da Mezolitik ve Neolitik dönemlerde erkeklerin ortalama boyu 166 cm, kadınların ise 150 cm olarak ölçülmüştür. Ek boyut sınıflandırmaları arasında "small", "medium", "large", "extra large" gibi terimler de kullanılabilir, ancak bu sınıflandırmalar genellikle giyim ve ürün boyutlarını ifade eder.

Evrenin amacı, bilimsel, dini ve felsefi bakış açılarına göre farklı şekillerde yorumlanabilir: Bilimsel bakış açısı: Evrenin amacı, bilimsel yöntemlerle evrenin oluşumu, evrimi ve işleyişini anlayarak ortaya konabilir. Dini bakış açısı: Evrenin amacı, bir yaratıcının eşsiz estetiğinin bir ifadesi olarak görülebilir. Felsefi bakış açısı: Evrenin amacı, bireyin varoluşsal kararları ve anlamlarıyla ilişkilidir. İnsanın amacı ise İslam inancına göre Allah'a kulluk etmek ve yeryüzünde ilahi buyruklara (vahye) uygun bir yaşam sürmektir.