İnsanDoğası

Evrenin ve insanın amacı farklı perspektiflerden ele alınabilir: 1. İslam inancına göre: İmam Mâturîdî'ye göre evren, insan için yaratılmıştır ve insanın amacı, ebedi yaşamı kazanmak üzere imtihan olmaktır. 2. Metafizik düşünce sistemine göre: Evren ve insan, birbirini tamamlayan bütünlerdir ve insanın varlığı, evrenin amacını gerçekleştirir. 3. Bilimsel görüşe göre: Evrenin amacı, doğa yasaları çerçevesinde işlemek ve sürekli genişlemektir.

“Güne Bakan Cam Kırıkları” oyunu, kendi dünyalarına kapanmış iki yalnız insanın hikayesini anlatıyor. Bu hikayede yalanlar, gerçekler, kahkahalar ve gözyaşlarıyla bezenmiş bir yaşam resmediliyor.

"Emmanuelle: Galaksinin Kraliçesi" (1994), insan sevgisi ve cinselliğini anlamaya çalışan bir grup intergalaktik yolcuyla karşılaşan Emmanuelle'nin hikayesini anlatır. Emmanuelle, dünyadaki ve ötesindeki en duygusal kadın olarak, onlara bu konularda rehberlik eder.

Hamlet'in en önemli mesajı, insan doğasının karmaşıklığı ve içsel çatışmaları üzerine kuruludur. Diğer önemli mesajlar arasında: - Aile ve sosyal ilişkiler: Karakterler arasındaki çatışmalar ve güven eksiklikleri. - Ölüm ve varoluşsal sorular: Hayatın anlamı, ölümün kaçınılmazlığı ve insanın kendi varoluşunu sorgulaması.

İnsan, düşünen hayvan olarak tanımlanır çünkü akıl sahibi ve istediğini yapabilen, anlayan ve hayal kuran bir canlıdır. Ayrıca, insanı hayvanlardan ayıran temel özelliklerden biri de irade sahibi olmasıdır.

“Kimse Gerçek Değil” kitabı, Zeynep Sey tarafından yazılmış bir psikolojik romandır. Kitapta anlatılan konu kısaca şu şekildedir: Işıl Özsoydan, kim olduğunu sorguladıkça dünyasının sahtelikten ibaret olduğunu anlamaya başlar ve öğrendiği gerçeklerle ne yapacağını bilemez hale gelir. İnsanları “Yaralılar” ve “Şifacılar” olarak iki kategoriye ayıran bir sosyal medya platformundan tanıştığı Oflaz Kantemiz’in, kendisini bu durumdan kurtaracak kahraman olduğunu düşünür. Ancak geçmişi belirsiz, davranışları tutarsız olan bu gizemli adamın, kendi dünyasının yıkılışına şahitlik etmiş yaralı bir şifacı olduğundan bihaberdir. Işıl, yıllardır inkâr ettiği gerçeklerle Oflaz sayesinde bir bir yüzleşirken Oflaz’ın yaralarının kanamaya başlamasıyla dünyaları altüst olur?

"Bir insanı insan yapan kararlarıdır" ifadesi, insanın düşünce ve eylemlerinin, onu diğer canlılardan ayıran temel özellik olduğunu ifade eder. Bu, insanın aklını kullanarak doğru ve yanlış arasında seçim yapabilmesi, menfaatler ve beklentiler doğrultusunda kararlar alması anlamına gelir.

Sühreverdî'nin felsefesinde insan ve âlemdeki yeri şu şekilde özetlenebilir: 1. İnsan: Sühreverdî, insanı ruhani bir cevher olarak görür ve onun gerçek mutluluğunun sadece öteki âlemde mümkün olduğunu savunur. 2. Âlem: Sühreverdî, âlemi dikey bir düzlemde açıklar; Doğu, maddiyetten tamamen sıyrılmış saf ışık ve meleklerin mekânı, Batı ise maddiyetin dünyasıdır.

"İnsanlardan Daha Fazlası" ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Psikolojik Bağlam: "Çok hassas kişi" olarak tanımlanan bireyler, duyguları, düşünceleri ve duyusal girdileri daha derinlemesine işleyen insanlardır. 2. Bilimsel Bağlam: Theodore Sturgeon'un 1953 tarihli bilim kurgu romanı "More Than Human", zihinsel ve fiziksel olarak gelişmiş karakterlerin hikayesini anlatır.

İnsanın doğasının üç yasası, Auguste Comte'un "Üç Aşama Yasası" olarak bilinir ve şu şekildedir: 1. Teolojik Aşama: Bu aşamada insanlar, doğadaki tüm fenomenlerin ilahi veya doğaüstü yaratılış olduğuna inanırlar. 2. Metafizik Aşama: Soyut kavramlarla açıklamayı içerir; tanrı genellikle soyut bir varlık olarak tanımlanır ve dünyadaki olaylara yön verdiği düşünülür. 3. Pozitif Aşama: Bilimsel aşama olarak da bilinir; gözlem, deney ve karşılaştırmaya dayalı bilimsel açıklamaları ifade eder.

İyi insan, farklı bakış açılarına göre çeşitli şekillerde tanımlanabilir: 1. Genel Tanım: Anlaşamadığı veya tartıştığı kişinin, mevki veya güç olarak, ağzına sıçabilecek konumda olup bunu yapmayan, egosunu tatmin etmek için insanları harcamayan kişidir. 2. İslamî Tanım: Allah’a karşı saygılı, kullara karşı hayırhah olan, yaptığı bütün iyi davranışlarında sırf Allah rızasını kazanmaya çalışan kimsedir. 3. Diğer Tanımlar: Merhametli, alçakgönüllü, yardımsever, fesatlık ve kıskançlık yapmayan, anlayışlı ve empati yeteneği gelişmiş kişi olarak da tanımlanabilir.

"Yansekis Kino" ifadesi, muhtemelen "Kino no Tabi" (Kino's Journey) adlı animeyi ifade ediyor. Bu anime, tek bir yere ait olmayan ve sürekli seyahat eden bir gezginin hikayesini anlatır. Konu özeti: Kino, yanında konuşabilen motosikleti Hermes ile dünyayı keşfeder, ancak hiçbir yerde uzun süre kalmaz. Anime, insan doğasına ve toplumsal yapıya dair derin bir keşif niteliğinde olup, her ülke farklı bir metafor olarak kullanılarak modern toplumun sınırlarını sorgulatır.

Robert Greene'nin "İnsan Doğasının Yasaları" kitabı tek cilt olarak yayımlanmıştır.

"İtaat Etüdü" Sarah Bernstein'ın romanı, doğduğu yerden uzak bir kuzey ülkesine taşınan genç bir kadının hikayesini anlatır. Kadın, eşi tarafından terk edilen abisine hizmet etmek için bu küçük kasabaya gelir. Kasabalıların yabancılara duyduğu şüphe, genç kadına yönelir ve ona karşı düşmanlık her geçen gün büyür. Roman, suç ortaklığı, iktidar ve köklerinden sökülme gibi kavramları keskin ve şiirsel bir dille ele alır.

Mark Twain'e göre insan, bir makine gibidir; malzemesi değişen ve yapabileceklerinin sınırı olan bir canlıdır. Twain, insanı şu şekilde tanımlar: - Doğasının, kalıtımının, eğitiminin ve çevresinin belirlediği sınırlara sahiptir. - Düşüncelerini ve duygularını dış etkenler oluşturur; kendi iradesi dışında hareket eder. - Tek bir içgüdü tarafından yönlendirilir: kendini tatmin etme içgüdüsü. Bu bağlamda, Twain'in "İnsan Nedir?" adlı eseri, insanın özüne ve insan doğasına dair nihai bir açıklama getirmek yerine, insanın naif kibrini ve yerleşik kanılarını sarsmayı amaçlar.

"Derviş ve Ölüm" kitabı, Meşa Selimoviç tarafından yazılmış ve mutlak dinî doğrular üzerine kurulu dünyasında yaşayan Ahmed Nureddin'in hikayesini anlatıyor. Ahmed Nureddin, bir Mevlevi tekkesinde hocalık yapmaktadır. Kitapta, suç, ceza, adalet, din ve otorite kavramları çerçevesinde insanın ruh dünyasındaki çelişkiler ve gelgitler işlenmektedir.

Bozkırkurdu romanı, Hermann Hesse tarafından 1927 yılında yazılmış ve insanın içsel çatışmalarını, birey olma sürecini ve modern dünyanın getirdiği yalnızlık hissini ele almaktadır. Romanın temel konuları: - İnsan Doğasının İkiliği: Harry Haller'in insan tarafı ile vahşi, özgür "bozkırkurdu" tarafı arasındaki çatışma. - Toplum ve Yalnızlık: Harry'nin modern dünyanın yüzeyselliğinden rahatsız olup toplumdan koparak yalnız bir yaşam sürmesi. - Kendini Keşfetme: Harry'nin kendini anlama ve insan doğasının karmaşıklığını çözme yolculuğu. - Sanat ve Ruh: Sanat, müzik ve edebiyatın, Harry'nin hayatta anlam bulduğu önemli unsurlar olarak işlenmesi. Bu temalar aracılığıyla roman, okuyucuyu kendi varoluşsal sorularını sormaya teşvik eder.

Lev Tolstoy, eserlerinde genellikle insanın varoluşsal soruları, toplumun değişmez görünen kuralları ve bireyin iç çatışmalarını ele alır. Bazı ana temaları: - Savaş ve Barış: Napolyon Savaşları sırasında Rus aristokrasisinin hayatı, bireylerin kaderi ve büyük tarihsel olayların iç içe geçmesi. - İnsan Neyle Yaşar?: İnsan doğası, ahlak, sevgi ve Tanrı inancı üzerine derin sorgulamalar. - Anna Karenina: İnsanın ahlak anlayışı, toplumun ahlaki değerleri, evlilik kurumu ve insanın anlam arayışı. Ayrıca, Tolstoy'un eserlerinde iyilik, kötülük, hırs, açgözlülük ve merhamet gibi kavramlar da sıkça işlenir.

Human nature kavramı, insanların doğuştan sahip olduğu özellikler, düşünceler, duygular ve davranışlar kümesini ifade eder. Bu kavram, çeşitli alanlarda incelenir ve şu konuları kapsar: Biyolojik etkiler: Genetik, bireylerin belirli eğilimlerini ve yatkınlıklarını belirler. Kültürel koşullanma: Sosyal çevre ve kültürel normlar, insan doğasının nasıl ifade edildiğini şekillendirir. Adaptasyon ve hayatta kalma: Kültürel pratikler ve inançlar, farklı ortamlarda hayatta kalmak için nasıl evrimleşmiştir. Kimlik ve aidiyet: İnsan doğasının bir parçası olan kimlik arayışı, sosyal davranışları ve kültürel normları etkiler. Ayrıca, insan doğası üzerine yapılan tartışmalar, özgür irade, determinizm ve doğa-kültür etkileşimi gibi konuları da içerir.

"Hayy ve Kamil: İki Otodidaktın Serüveni" adlı eser, İbn Tufeyl'in "Hayy bin Yakzan" ve İbnü-n-Nefs'in "Kamil" adlı kitaplarındaki karakterlerin hayatlarını ve felsefi serüvenlerini anlatır. Ana konular: - Hayy: Doğada tek başına büyüyen ve hiçbir insanla teması olmadan kendi kendine öğrenen bir bireydir. - Kamil: Erdemli ve bilgili bir karakter olup, Hayy'ın aksine toplum içinde yetişmiş ve dini bilgilerle donatılmıştır. Eser, insanın doğuştan öğrenme kapasitesine sahip olduğunu ve kendi potansiyelini keşfetme gücüne sahip olduğunu vurgular.