Göz

"The Eye" filminin iki farklı konusu vardır: 1. 2008 yapımı "Göz" (The Eye) filmi: Sydney Wells, Los Angeles'lı bir viyolonselisttir ve çocukluğunda geçirdiği bir olay sonucu gözlerini kaybetmiştir. 2. 2023 yapımı "The Eye" filmi: Diana, Felix'in anısına denize küllerini dökmek için adaya gider.

Gözün en önemli yapısı retina olarak kabul edilir. Retina, ışığa duyarlı sinir hücrelerinin bulunduğu göz duvarının en iç katmanıdır.

Gentagut göz ve kulak damlası, gentamisine duyarlı organizmaların neden olduğu enfeksiyonların tedavisinde kullanılır. Kullanım alanları: - Göz enfeksiyonları: Konjonktivit ve diğer iltihabi reaksiyonlar. - Kulak enfeksiyonları: Orta kulak iltihabı, dış kulak yolu enfeksiyonları. Ayrıca, göz ya da kulak travmasında enfeksiyon profilaksisi için de kullanılabilir.

Gözün üç katmanı şunlardır: 1. Dış Katman (Fibroz Katman). İki ana yapıdan oluşur: - Kornea. - Sklera. 2. Orta Katman (Vasküler Katman). Üç ana yapıdan oluşur: - İris. - Silier Cisim. - Koroid. 3. İç Katman (Retina).

Gözlerle ilgili bazı atasözleri şunlardır: 1. "Göz görmeyince gönül katlanır". 2. "Gözden ırak olan, gönülden de ırak olur". 3. "Esirgenen göze çöp batar". 4. "Açın karnı doyar, gözü doymaz". 5. "Göz mizan, el terazi".

İris ve "iris rengi" aynı şeyi ifade etmez. İris, gözün ön bölümünde, saydam tabakanın arkasında bulunan ve göze rengini veren yapıdır. İris rengi ise genetik olarak belirlenir ve mavi, yeşil, kahverengi gibi çeşitli renklerde olabilir.

Gözün en zor çizilen kısmı, göz bebeği olarak kabul edilir.

İris, göz için önemlidir çünkü: 1. Göz rengini belirler: İris içindeki melanin seviyelerine bağlı olarak mavi, yeşil, kahverengi gibi farklı renkler ortaya çıkar. 2. Işığın kontrol merkezi: İris, göz bebeğini çevreleyen kaslar sayesinde ışığın göze giren miktarını düzenler. 3. Görme keskinliğini etkiler: İrisin ışığı dengeleme yeteneği, retinaya düşen ışık miktarını kontrol altında tutarak net bir görüntü oluşmasını sağlar.

Fotoreseptör ve koni hücreleri gözün retinasında bulunan ve görme sürecinde önemli rol oynayan yapılardır. Fotoreseptör hücrelerin temel görevi, ışığı elektrik sinyallerine dönüştürmektir. İki ana fotoreseptör hücre tipi vardır: 1. Çubuk hücreleri: Düşük ışık koşullarında görmeyi sağlar ve gece görüşünden sorumludur. 2. Koni hücreleri: Parlak ışıkta renkli ve ayrıntılı görmeyi sağlar. Koni hücreleri, özellikle göz çukurunda yoğun olarak bulunur ve bu sayede nesnelerin renk ve şekillerini net bir şekilde görmemizi sağlar.

Orbitanın içinde şu yapılar bulunur: 1. Göz: Orbita, gözü çepeçevre saran kemik çukurluktur. 2. Göz Siniri: Gözün optik siniri bu çukurluğun içinde yer alır. 3. Göz Kasları: Altı adet göz dışı kas göze bağlanarak gözün hareket etmesini sağlar. 4. Gözyaşı Bezi: Orbitanın üst kısmında, kaş bölgesinin dış ucunun altında yer alır ve gözyaşı üretir. 5. Diğer Sinirler ve Kan Damarları: Orbita içinde çeşitli sinir ve kan damarları bulunur.

Gözün iç yapısı şu şekilde çalışır: 1. Kornea: Gözün en ön kısmındaki şeffaf tabakadır ve göze gelen ışığın kırılmaya uğradığı ilk tabakadır. 2. İris: Gözün renkli kısmıdır ve göz bebeğini (pupil) kontrol eden kasları içerir. 3. Lens: İrisin arkasında yer alır ve gelen ışınları içeriye doğru kırarak ve odaklayarak retinada net bir görüntü oluşturur. 4. Retina: Göz duvarının en iç kısmında bulunan ve ışığa duyarlı sinir hücrelerinin bulunduğu tabakadır. 5. Vitreus: Gözün iç hacminin büyük bir kısmını dolduran jel yapıdaki bir boşluktur. Bu yapılar, birlikte çalışarak görme sürecini sağlar ve beynin gördüğü görüntüyü oluşturmasına olanak tanır.

Göz anatomisi üç ana tabakaya ayrılır: 1. Dış tabaka: Kornea ve sklera gibi yapıları içerir. 2. Orta tabaka: İris, koroid ve siliyer cisim gibi yapıları kapsar. 3. İç tabaka: Retina ve optik sinir gibi yapıları içerir.

Orbita, göz küresinin bulunduğu kemik boşluk, göz yuvası veya göz çukuru anlamına gelir.

3. sınıf düzeyinde karanlıkta cisimleri göremememizin nedeni, ışık olmadan cisimlerin aydınlanmamış olması ve bu yüzden gözümüze herhangi bir ışığın yansımamasıdır. Işık, çevremizdeki cisimleri görmemizi sağlayan bir enerjidir.

Beyin, gözü görsel bilgileri değerlendirerek ve ters görüntüleri düzelterek görür. Görme süreci şu şekilde gerçekleşir: 1. Cisimlerden yansıyan ışık ışınları önce saydam tabakaya gelir ve burada kırılır. 2. Kırılan ışın, göz bebeğinden geçer ve göz merceğine ulaşır. 3. Göz merceği, ışınları ikinci kez kırarak camsı cisim üzerinden ağ tabakaya gönderir. 4. Ağ tabakada bulunan sarı leke üzerinde ters bir görüntü oluşur. 5. Bu görüntü, görme almaçları tarafından algılanır ve görme sinirleriyle beyindeki görme merkezine iletilir. 6. Beyin, aldığı bilgileri işleyerek ters görüntüyü düz olarak algılar ve görme olayı gerçekleşir.

Kornea ve göz merceği, ışığı farklı şekillerde kırar: 1. Kornea: Göze gelen ışınları ilk olarak kıran yapıdır. 2. Göz Merceği: Korneadan gelen ışınları ikinci kez kıran yapıdır.

Göz bebeği ifadesi iki farklı anlamda kullanılabilir: 1. Deyim Anlamı: "Göz bebeği" deyimi, pek değerli, çok sevilen, sevgili, çok önem verilen (kimse) anlamında kullanılır. 2. Anatomik Terim: Göz bebeği, gözün iris kısmının ortasında bulunan ve ışığın retina üzerine düşmesini sağlayan boşluk olarak tanımlanır.

İrisin kasılması, otonom sinir sistemi tarafından kontrol edilir.

Gözün orta tabakası, damar tabaka (koroid) olarak adlandırılır ve şu işlevleri yerine getirir: 1. Gözü Besleme: Koroid, gözü besleyen kan damarlarını içerir. 2. İris Oluşturma: Gözün ön kısmında renkli görülen irisi oluşturur. 3. Işık Ayarlama: İris, düz kas yapısı sayesinde göze giren ışığı kasılıp gevşeme yoluyla ayarlar. 4. Diğer Yapıları Barındırma: Göz bebeği, göz merceği, mercek kasları ve camsı sıvı (vitreus) koroid tabakasında bulunur.

Gözün beyaz kısmına "sklera" denir.