• Buradasın

    Fıkra

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Ben dışındaki çikolatayı seviyorum fıkrası nedir?

    "Ben Dışındaki Çikolatayı Seviyorum" fıkrası şu şekildedir: Dolmuşta yaşlı bir teyze, şoförün tam arkasına oturur ve eline bir avuç badem uzatır.

    Yakaavşarın neyi meşhur?

    Yakaavşar'ın meşhur olduğu şeyler arasında sözlü anlatı türleri (hikaye, masal, fıkra) bulunmaktadır.

    İmamın en komik fıkrası nedir?

    İmamın en komik fıkralarından biri şu şekildedir: Köyün imamı bir gün namaz kıldırırken istemeyerek de olsa osurmuş. İmam hemen eve gelip karısına: - Çabuk pılıyı pırtıyı topla, buradan gidiyoruz. Bunlar ailecek her şeyi toplayıp gitmişler. İmam karısına dönüp: - Artık benim olay unutulmuştur, gel köye geri dönelim. Kadının gönlünü yapıyor ve bunlar tekrar toplanıp köye gidiyorlar: - Oğlum sen kimsin, kimlerdensin? Çoban kendini anlatıyor. Sonra imam çobana: - Kaç yaşındasın? Çoban da: - Valla amca ben yaşımı filan bilmem ama burada bir imam varmış, onun osurduğu sene ben doğmuşum. İmam da karısına dönüyor: - Hadi karı hadi toparlan sen, bizim osuruk tarih yazmış. Diyor ve geldikleri yere dönüyorlar.

    Nasrettin Hoca'nın başkasının baklavasından bana ne fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın "Başkasının baklavasından bana ne" fıkrası şu şekildedir: Hoca akşamleyin eve doğru yürürken, baklava seven geveze bir köylüyle karşılaşır. Köylü, Hoca'ya şöyle der: - Hoca, kısa bir süre önce bir adam büyük bir tepsi baklava götürüyordu. Hoca cevap verir: - Beni ilgilendirmez. Köylü ısrar eder: - Fakat adam tepsiyi sizin eve götürüyordu. Bunun üzerine Hoca tersler adamı: - O zaman seni ilgilendirmez!

    Nasrettin Hoca'nın en komik fıkraları hangi kitapta?

    Nasrettin Hoca'nın en komik fıkralarını içeren kitaplar şunlardır: 1. "En Komik Nasrettin Hoca Fıkraları" - Erol Altun, Bilgi Yayınevi. 2. "Nasreddin Hoca Fıkraları" - Gece Kitaplığı. 3. "En İyi Nasrettin Hoca Fıkraları" - Murat Erol, İkinci Adam Yayınları.

    Sinopluların en komik fıkrası nedir?

    Sinopluların en komik fıkrası olarak "Sinoplu Ali Fıkrası" bilinmektedir. Fıkra şu şekildedir: Bir gün bir hoca tahtaya harita asmış ve öğrencilerden doğdukları yeri işaretlemelerini istemiş. Hoca örgü örmeye başlayınca panikten ördüğü eteği haritaya gelmiş ve Sinop'u kapatmış. Müfettiş dersi dinledikten sonra Ali adlı bir çocuğu tahtaya kaldırmış ve doğduğu yeri göstermesini istemiş. Ali, Sinoplu olduğunu söylemiş ama haritada Sinop'u bulamamış ve hocasına "Hocam eteğinizi kaldırır mısınız? Doğduğum yeri göstereceğim" demiş.

    Küçük Prensin gezegeninde neden volkan var?

    Küçük Prens'in gezegeninde üç volkan vardır, çünkü bu gezegenin özellikleri arasında yer almaktadır.

    Nasrettin Hoca göle maya çalma fıkrası ne anlatmak istiyor?

    Nasrettin Hoca'nın "Göle Maya Çalmak" fıkrası, boş hevesler peşinde koşan ve olmayacak işler yapan kişilere ders vermek amacıyla anlatılmıştır. Fıkrada, Nasrettin Hoca yoğurt mayasını göle dökerken, bir köylü ona ne yaptığını sormuş, Hoca da "Göle maya çalıyorum" demiş.

    Nasrettin Hoca'nın mescit fıkrası nedir?

    Nasrettin Hoca'nın Mescit Duası fıkrası şu şekildedir: Nasreddin Hoca'nın koca ömründe ilk defa devlete bir işi düşmüş. Bir komşusu ona, "Ulu Cami'de kırk ikindi kılarsan, o anda işin olur!" demiş. Bir gün, sıradan bir mescitte ikindi namazını kıldıktan sonra, komşusu müjdeyi vermiş: "Gözün aydın Hocam, duaların kabul oldu!".

    Cumhuriyet dönemi fıkra yazarları kimlerdir?

    Cumhuriyet dönemi fıkra yazarları arasında öne çıkanlar şunlardır: 1. Ahmet Rasim: Eşkâl-i Zaman, Gülüp Ağladıklarım ve Muharrir Bu Ya gibi eserlerinde fıkralarını toplamıştır. 2. Falih Rıfkı Atay: Hâkimiyet-i Milliye, Ulus, Cumhuriyet, Milliyet ve Dünya gazetelerinde fıkralar yazmıştır. 3. Arif Nihat Asya: Kanatlar ve Gagalar, Enikli Kapı-Top Sesleri, Terazi Kendini Tartamaz gibi kitaplarda fıkralarını derlemiştir. 4. Refik Halit Karay: Bir İçim Su, Bir Avuç Saçma, İlk Adım ve Üç Nesil Üç Hayat gibi eserlerinde siyasi ağırlıklı fıkraları bulunmaktadır. 5. Orhan Seyfi Orhon: Fiskeler ve Kulaktan Kulağa adlı eserlerinde fıkraları yer almaktadır. 6. Ahmet Kabaklı: Müslüman Türkiye, Mabet ve Millet, Bürokrasi ve Biz gibi kitaplarda fıkraları bulunmaktadır.

    Nasreddin Hoca başını pencerede unutmasın fıkrası nedir?

    "Başını Pencerede Unutmasın" Nasreddin Hoca fıkrası şu şekildedir: Bir gün Nasreddin Hoca, cimriliği ile tanınmış bir adamın evine gider. Nasreddin Hoca bu işe canı sıkılır ve "Ya öyle mi? Kocan gelince ona söyle de evden çıkarken kafasını pencerede unutmasın" der.

    Fıkra ve hikaye arasındaki fark nedir?

    Fıkra ve hikaye arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Uzunluk ve Amaç: Fıkralar kısa ve öz yazılardır, amacı okuyucuyu güldürmek ve düşündürmektir. 2. İçerik: Fıkralar genellikle günlük olaylar veya düşünceler üzerine kuruludur ve mizahi unsurlar içerir. 3. Dil ve Üslup: Fıkralarda samimi, rahat ve içten bir anlatım varken, hikayelerde daha ciddi ve bilimsel bir dil kullanılır. 4. Kaynak Gösterme: Makalelerde kaynak gösterme ve kanıtlama zorunluluğu varken, fıkralarda bu zorunluluk yoktur.

    Nasreddin Hoca'nın parayı veren düdügü çalar fıkrası neden komiktir?

    Nasreddin Hoca'nın "Parayı Veren Düdüğü Çalar" fıkrası, komiktir çünkü Hoca'nın çocuklara olumlu cevap vermesi ve sadece para veren çocuğa düdük vermesi, diğer çocukların haksızlığa uğradıklarını düşünmelerine ve bu durumun yarattığı mizahi çelişkiye dayanır. Fıkrada geçen "Parayı veren düdüğü çalar" sözü, kimseye bir şey vermeden bir şey beklemenin doğru olmadığını ifade eden bir atasözüdür.

    En güzel İncili Çavuş fıkraları nelerdir?

    İşte en güzel İncili Çavuş fıkralarından bazıları: 1. Kasabanın Kadısı Fıkrası: Kasaba halkı, rüşvet yiyen ve zorbalık yapan kadıdan şikayetçidir. İncili Çavuş, valiye giderek kadının başka bir şehre tayin edilmesini sağlar. 2. Tazı Dediğin Fıkrası: Pinti bir vezir, İncili Çavuş'tan bir tazı ister. İncili Çavuş, şişman bir köpeği tazı olarak getirince vezir çok kızar. 3. Yarı Yarıya Fıkrası: İncili Çavuş, padişahın huzuruna çıkıp yaptığı espriler karşılığında altın para alır. Padişahın veziri, her şeyin yarısını istemeye başlayınca İncili Çavuş, 100 değnek vurulmasını diler. 4. Düşman Askerleri Fıkrası: İncili Çavuş, savaş meydanında düşman askerlerini gözetlerken incileriyle oynar ve bu durumu gören komutanı tarafından azarlanır. 5. Adama Göre Adam Fıkrası: İncili Çavuş, Fransa Kralı'na elçi olarak gittiğinde, elbiselerinin bazı yerlerinde yama olduğunu gören kral, İncili Çavuş'a küçümseyici bir şekilde konuşur. İncili Çavuş ise Osmanlıların, adama göre adam gönderdiğini söyler.

    Nasreddin Hoca başını pencerede unutmasın ne demek?

    "Nasreddin Hoca başını pencerede unutmasın" ifadesi, bir kimsenin samimiyetsizliğini ve riyakarlığını anlatmak için kullanılan bir Nasreddin Hoca fıkrasında geçmektedir. Fıkraya göre, Nasreddin Hoca'yı her gördüğünde iltifat eden ve evine davet eden bir adam, bir gün Hoca'yı kapıda görünce hemen geri çekilir ve hizmetçisini gönderir.

    En komik babaanne fıkrası nedir?

    En komik babaanne fıkralarından biri şu şekildedir: Yetmişli yaşlarda, tonton bir babaanne, modern olmasına rağmen gelişmiş teknolojiye ayak uydurmakta zorlanır ve evini aradığında telesekretere şu notu bırakır: "Babaannesi aradı dersiniz".

    Nasrettin Hoca'nın kazan doğurdu fıkrasında neden kazan öldü?

    Nasrettin Hoca'nın "Kazan Doğurdu" fıkrasında kazan, çıkarını koruma uğrunda tabiatın kanunlarına karşı gelindiği için "öldü" olarak değerlendirilmiştir.

    Temel'in yatağa işeme fıkrası nedir?

    Temel'in yatağa işeme fıkrası şu şekildedir: Temel, meyhanede sarhoş bir şekildeyken çişi gelir ve meyhanenin tuvaletine gider.

    Nasrettin Hoca'nın kazan doğurdu fıkrası nasıl çizilir?

    Nasrettin Hoca'nın "Kazan Doğurdu" fıkrasını çizmek için aşağıdaki adımları izleyebilirsiniz: 1. Sahneyi Kurma: Nasrettin Hoca'nın komşusundan kazan istemesi ve işini bitirdikten sonra içine küçük bir tencere koyarak geri vermesi. 2. Müjde Haberi: Kazan sahibinin tencereyi görünce "Bu nedir?" diye sorması ve Hoca'nın "Müjde, kazanınız doğurdu" demesi. 3. Sevinç ve Kabul: Bu haber komşusunun hoşuna gider ve tencereyi kabullenir. 4. Zaman Geçmesi: Bir süre sonra Hoca tekrar kazanı ister ama bu sefer geri vermez. 5. Üzüntü ve Gerçek Açıklama: Kazan sahibinin kazanı geri istemesi üzerine Hoca üzüntülü bir çehre ile "Sizlere ömür, kazan öldü" der. 6. İnkar ve Cevap: Komşu hayretle "Aman Hocam, hiç kazan ölür mü?" deyince, Hoca'nın cevabı hazırdır: "Kazanın doğurduğuna inanırsın da, öldüğüne niye inanmazsın?". Bu fıkrayı çizerken, karakterlerin ifadelerini ve olayın akışını dikkate alarak bir hikaye şeridi oluşturabilirsiniz.

    Nasreddin Hoca hanım ipe un sermiş fıkrasına kötümser bakma ödevi nedir?

    "Nasreddin Hoca - Hanım İpe Un Sermiş" fıkrasına kötümser bakma ödevi, bu fıkranın içerdiği mesajı olumsuz bir bakış açısıyla değerlendirmeyi içerebilir. Fıkra, istemediği bir şeyi yapmamak için yaratıcı çözümler üretmenin mizahi bir örneğini sergiler. Ancak, kötümser bir yaklaşımla, insanın bazen bahaneler üreterek sorumluluklarından kaçtığı ve bu durumun güven sorunlarına yol açtığı şeklinde yorumlanabilir.