DiniTerimler

Perhizkârlık, "perhizkâr olma durumu" anlamına gelir. Perhizkâr, TDK'ye göre sağlığı korumak veya düzeltmek amacıyla özel bir beslenme düzeni uygulayan kişiyi ifade eder. Ayrıca, tasavvufta perhizkâr, dervişin dünya nimetlerine sırt çevirmesi anlamına gelir.

"Bina kou" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, "KOÜ" kısaltmasının Kocaeli Üniversitesi'ni ifade ettiği bilinmektedir. Kocaeli Üniversitesi, 3 Temmuz 1992 tarihinde kurulmuş bir devlet üniversitesidir. İletişim bilgileri: Web sitesi: kocaeli.edu.tr. Adres: Umuttepe Kampüsü, İzmit/Kocaeli. Telefon: +90 (262) 331 11 11.

Yalvarma, bir şeyi ısrarla istemek, rica ile istemek anlamına gelir. Yakarış ise, Allah'a yalvarma, yakarış, niyaz, Allah'tan hayır ve rahmet dilemek anlamlarına gelir. Ayrıca, "yalvarış yakarış" birleşik kelimesi, çok yalvarma, rica ile isteme anlamına gelir.

Anh kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir: Osmanlı Türkçesi terimi. Kısaltma. Dini ifade. Ayrıca, "anh" kelimesi, "A New Hope" (Yeni Bir Umut) veya "artificial nutrition and hydration" (yapay beslenme ve hidrasyon) gibi farklı anlamlara da gelebilir.

Ali İmran Suresi 28. ayette geçen "dost edinme" ifadesi, "inanç birliği veya yakınlığı sebebiyle muhabbet besleme, gönül verme, güven duyma ve bel bağlama" anlamına gelir. Bu ayette yasaklanan dostluk, imanı tehlikeye sokan ve müslümanların zararına olan bir yakınlık kurmaktır.

"Karışık cedid" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "cedid" kelimesi Arapça kökenli olup "yeni" anlamına gelir. Cedid kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: Nizam-ı Cedid: Osmanlı Devleti'nde III. Sultan Selim zamanında kurulan yeni askeri teşkilat. Usul-u Cedit: Eğitim ve kültür alanında yenilikçiliği hedefleyen yaklaşım. Edebiyat-ı Cedide: 1896-1901 yılları arasında Avrupa etkisi ile ortaya çıkan edebiyat akımı, diğer adıyla Servet-i Fünun Edebiyatı.

"Feknun" kelimesinin ne anlama geldiğine dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, "fekki" kelimesi, genellikle alınan bir borç için verilen teminatlarla ilgili olup, borcun ödenmesinin ardından teminatın geri verilmesi anlamına gelir. "Kün" kelimesi ise Arapça olup, "ol" demektir. Daha fazla bilgi için bağlamın veya kelimenin kullanıldığı kaynağın sağlanması gerekebilir.

Hayır, isotaş ve irşat aynı değildir. İrşat, doğru yolu göstermek, uyarmak anlamına gelir. İsotaş hakkında ise herhangi bir bilgi bulunmamaktadır.

Savm ve sıyam aynı kavramlardır, ancak farklı harflerle yazılırlar. Savm (صوم), Arapça bir kelime olup, "yeme, içme, konuşma gibi herhangi bir şeyi terk etmek" anlamına gelir. Sıyam (صيام) ise, "fecrin çıkışından güneşin batışına kadar yemeği, içmeyi ve şehveti terk etmek" olarak tanımlanır. Bu iki kavramın kökü aynı olup, "svm" harflerine dayanır; ancak sıyam kelimesinde vav harfi (و) düşmüştür.

Enterdi, Katolik kilise hukukunda, belirli kişilerin veya grupların belirli ayinlere katılmasını yasaklayan veya kilise ayinlerinin ve hizmetlerinin belirli bölgelerde sınırlı veya uzun bir süre için yasaklanmasını sağlayan bir kilise kınaması veya yasağıdır. Enterdi uygulamasının bazı özellikleri: Yasaklama türleri: Yerel (toprakları veya kutsal binaları etkileyen) ve kişisel (doğrudan kişileri etkileyen) olarak ikiye ayrılır. Etkileri: Vaftiz, nikah, dini usullere göre cenaze defini gibi dini işlemlerin yapılmasını durdurur. Tarihsel kullanımı: Orta Çağ'da yaygın olarak uygulanmış, ancak günümüzde büyük kurumlar üzerinde etkisi kalmamıştır. Örnekler: 1208-1214 yılları arasında Papa III. Innocentius'un İngiltere'yi, 1955'te Başpiskopos Joseph Rummel'in bir şapeli yasaklaması.

Müdrik, Arapça kökenli bir kelime olup, "idrak eden", "yetişen", "kavuşan" anlamlarına gelir. Dini terim olarak ise, imama en geç birinci rek'atın rükûunda yetişip namazını imamla birlikte kılan kişi anlamına gelir.

Twitter'da nasıl selam verileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, genel olarak selam vermek için "es-Selâmü aleyküm" veya "selâmün aleyküm" ifadeleri kullanılabilir. Selam alırken ise "ve aleyküm selâm" veya "ve aleykümüsselam ve rahmetullah" ifadeleri uygundur. Selam verirken dikkat edilmesi gereken bazı hususlar: Konuşma sıralamasına dikkat etmek: Müslümanlar arasında selam, genellikle konuşmanın ilk unsuru olarak kullanılır ("es-Selâm, kable’l-kelâm" - "Selam, kelâmdan öncedir"). Karşılıklılık: Selam vermek sünnet, selamı almak ise farzdır. Sosyal hiyerarşiye göre selam vermek: Bineğe binen kişi yürüyeni, yürüyen kişi oturanı, küçük grup büyük grubu selamlar.

"E'zamallu ecrekuma" ifadesinin anlamı bulunamadı. Ancak, "E'zemallahu ecrekum" ifadesinin anlamı şu şekilde açıklanabilir: E'zemallahu ecrekum. Ve ehsene âzaekum. Ve ğafarAllahu li meyyitikum. Bu dua, bir kişinin vefatı sonrasında ailesine sunulan bir teselli ifadesidir.

"Nihai ölüm" ifadesi farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: Teorik kavram. Film. Kitap bölümü.

Cumaya geç kalan keşiş ifadesi, muhtemelen mesbûk kavramını kastediyor olabilirsiniz. Mesbûk, cemaatle kılınan namaza baştan yetişemeyip, ilk rekâtın rükûundan sonra imama uyan kişiye denir.

Dafi ve Batin Kur'an'da geçen isimlerdir: - Dafi: Kur'an'da iki farklı ayette yer alır ve "engeli ortadan kaldıran" anlamına gelir. - Batin: Allah'ın 99 isminden biridir ve "biricik, tek" anlamındadır. Bu isimler, İslami erkek isimleri arasında yer alır.

Liân, sözlükte "lânetleşme, birbirine lânet etme" gibi anlamlara gelir. İslam hukukunda ise liân, karısının zina ettiğini veya çocuğunun kendine ait olmadığını iddia eden ve bu iddiasını ispat edemeyen koca ile karısının, mahkeme huzurunda özel bir şekilde yemin ve lânetleşmeleri üzerine hakim tarafından evliliklerine son verilmesini ifade eder. Liân, aynı zamanda "tırmanıcı bitkilerin genel adı" olarak da kullanılır.

Salahat kelimesi, Osmanlıca kökenli olup şu anlamlara gelir: Sâlihlik, günahsız ve temiz oluş. Dindarlıkta çok ileri olmak hâli. Ayrıca, "salahat" kelimesi ile kurulan bazı tamlamalar ve anlamları şu şekildedir: Ehl-i salahat: Dine göre yaşayanlar, salih kimseler. Kemal-i salahat: Tam dindarlık. Musalahat: Karşılıklı anlaşmalar, barışlar.

İstiaze, "sığınmak, korunmak" anlamına gelir. Bu amaçla "eûzü, maazallah" ve "neûzübillâh" ibareleri kullanılır.

Kateşizm, Hristiyanlıkta vaftiz olup dine girmeden önce alınan din eğitimine verilen isimdir. Modern tarih bağlamında değerlendirildiğinde ise bu kavram, Hristiyanlığın temel kurallarını açıklayan bir kitaba işaret etmektedir. Kateşizmin diğer bazı amaçları: imanı daha derin ve sistemli biçimde öğretmek; Hristiyan yaşamı hakkında temel bilgiler sağlamak; hayır işlerinde bulunmayı, günahların itiraf edilmesini ve On Emir’deki buyrukların yerine getirilmesini teşvik etmek.