Selamlaşma

Özbekçe'de "merhaba" demek için aşağıdaki ifadeler kullanılır: Salom; Assalomu alaykum.

Naber, günlük konuşma dilinde sıklıkla kullanılan bir selamlama sözcüğüdür ve genellikle "Ne haber?", "Nasılsın?", "Ne var ne yok?" anlamlarında kullanılır. Türk Dil Kurumu'na (TDK) göre "naber" kelimesi, "haber" kelimesinden türetilmiştir. "Naber" kelimesi, gayri resmi ortamlarda ve gençler arasında daha çok tercih edilir.

Naber sorusu, genellikle karşıdaki kişinin durumunu sormak veya sohbete başlamak amacıyla sorulur. Ayrıca, "naber" sorusu şu anlamlara da gelebilir: "Nasılsın", "ne haber"; "Haberler nasıl", kişinin çevresindeki olaylar için.

"Nasılsın" yerine kullanılabilecek bazı alternatif ifadeler: What’s new? (Ne var ne yok?). How’s it going? (Nasıl gidiyor?). What’s going on? (Ne oluyor?). What’s up? (Naber?). How is it hanging? (Arkadaş ortamlarında eğlenirken kullanılabilir). How’s life treating you so far? (Hayat şu sıralar sana nasıl davranıyor?). What’s good? (Arkadaşlar arasında selamlaşmanın havalı bir yolu). How have things been going for you? (British kökenli, karşıdaki kişinin nasıl olduğunu sormak için kullanılır). How do you do? (Profesyonel ve yüksek standartlı ortamlarda kullanılabilir). How have you been faring? (Kökleri çok eskiye dayanan, karşıdaki kişiye nasıl olduğunu sormak için uygun bir yöntem).

"Merhaba" ve "nasılsın" arasındaki temel farklar şunlardır: Merhaba: Genel bir selamlaşma ifadesidir ve tanışılan herkesle kullanılabilir. Nasılsın: Bir soru olup, karşıdaki kişinin durumunu sormak için kullanılır ve daha çok samimi ortamlarda tercih edilir. Ayrıca, "nasılsın" sorusu empati kurmak ve bağlantı sağlamak amacıyla da sorulur.

"Nasılsın" kelimesi, bir kişinin sağlık durumunu, genel mutluluğunu veya nedenini merak ederek sormak için kullanılır. Bu kelime, aşağıdaki durumlarda kullanılabilir: Selamlama: Biriyle karşılaşıldığında veya tanışıldığında selamlama amacıyla sorulabilir. İlgi ve merak gösterme: Kişiye karşı ilgi ve merak göstermek için iyi bir yoldur. Örnek kullanım: "Merhaba, nasılsın? İyiyim, sen nasılsın?".

Almanca'da "merhaba" demek için aşağıdaki ifadeler kullanılır: Hallo. Guten Tag. Bunun yanı sıra, farklı bölgelerde ve durumlarda kullanılan diğer selamlaşma ifadeleri de şunlardır: Moin. Servus. Grüß Gott.

Selamlaşma ve komşuluk ilişkileri şu şekilde açıklanabilir: Selamlaşma: Selamlaşma, bireyler arasında güven inşa eder ve iletişimi güçlendirir. "Merhaba" demek, karşıdaki kişiyi önemseyen ve ona değer veren bir yaklaşımdır. Selamlaşma biçimleri bölgesel farklılıklar gösterir; örneğin, Karadeniz'de sarılma yaygınken, Ege'de gülümseyerek el sıkışmak tercih edilir. Komşuluk İlişkileri: Komşuluk, mevcut kültürün paylaşılması ve sonraki nesillere aktarılması bakımından kültürün asli unsurudur. İyi komşuluk ilişkileri, mutluluk ve sevincin paylaşılmasında, sıkıntı ve kederin göğüslenmesinde önemli bir yere sahiptir. Komşuluk hakları arasında, hastalandığında ziyaret etmek, öldüğünde cenazesini kaldırmak, borç istediğinde borç vermek gibi sorumluluklar bulunur.

"Günaydın payı" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "günaydın" kelimesinin anlamı hakkında bilgi verilebilir. Günaydın, TDK'ye göre "iyi sabahlar" anlamında sabahları söylenen bir selamlama sözüdür.

Ukraynaca'da "merhaba" demek için "privit" veya daha kibar bir şekilde "dobryi den" ifadeleri kullanılır. Ayrıca, "merhaba" yerine "vitayu" da kullanılabilir.

"Günaydın, mutlu günler" ifadesi genellikle sabah saatlerinde söylenir. Bu ifade, sabahları uyandığımızda veya gün içinde karşılaştığımız insanlara selam vermek için kullanılır. Örnek kullanım: "Günaydın, mutlu günler! Harika bir gün geçirmen dileğiyle." "İyi günler" ifadesi ise genellikle gün içinde bir konuşmayı bitirmek veya kısa bir sohbetin ardından söylenir. Örnek kullanım: "İyi günler dedim ve konuştuk."

"Günaydın payı" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "günaydın" mesajlarına yanıt verirken kullanılabilecek bazı ifadeler şunlardır: "Günaydın! Hayrola, bu kadar erken saate ayakta ne işin var?". "Günaydın! Seni görmeyi iple çekiyorum". "Bugünkü toplantında iyi şanslar!". "Senden haber almak daima günümü aydınlatıyor". "Günaydın yakışıklı/güzel şey". Ayrıca, iş yerinde günaydın mesajı için "Günaydın, Jordan. Umarım haftanız iyi bir başlangıç yapmıştır" veya "Herkese merhaba. Burada olduğunuz için teşekkürler, hadi başlayalım" gibi ifadeler kullanılabilir. Günaydın mesajlarına yanıt verirken, karşıdaki kişinin sabah insanı olup olmadığını göz önünde bulundurarak mesaj atmak faydalı olabilir.

Namaste, Sanskritçe bir kelime olup, içindeki ilahi olana saygı göstermek anlamına gelir. Namaste kelimesinin bazı anlamları: "Sana eğiliyorum"; "Senin içinde tüm evrenin yaşadığı yeri onurlandırıyorum"; "Benim ruhum senin ruhunu tanıyor"; "Biz eşitiz"; "Biz biriz". Namaste, genellikle selamlama ve vedalaşma sırasında kullanılır, ancak yoga felsefesinde insanlara sevgi ve saygının sunulduğu bir kelime olarak da önemlidir.

Tay dilinde "merhaba" demek için "savad dii" ifadesi kullanılır. Erkekler bu ifadeyi "savad dii kırap" şeklinde, kadınlar ise "savad dii ka" şeklinde söyler.

Esenlikler, "esenlik" kelimesinin çoğul halidir ve "esen olma durumu, sağlık, afiyet, sıhhat, selamet, hastalık karşıtı" anlamlarına gelir. Ayrıca, vedalaşırken karşı kişinin sağlıklı ve afiyette olmasını dilemek için kullanılan bir sözdür.

Esenlikler, "esenlik" kelimesinin çoğul halidir ve "esen olma durumu, sağlık, afiyet, sıhhat, selamet, hastalık karşıtı" anlamlarına gelir. Ayrıca, vedalaşırken karşı kişinin sağlıklı ve afiyette olmasını dilemek için kullanılan bir sözdür.

Azerice'de "merhaba" kelimesi "salam" olarak söylenir. Ayrıca, "salam ælæyküm" ve "salaməleyküm" ifadeleri de "merhaba" anlamında kullanılabilir.

Cheers, 1982-1993 yılları arasında yayınlanan bir ABD yapımı televizyon sitcom dizisidir. Komedi ve sabun operası romantizminin bir karışımı olan dizi, Boston'daki kurgusal bir bar olan Cheers'ın çalışanlarının ve müşterilerinin hayatlarını takip eder. Dizinin bazı karakterleri: Sam Malone (Ted Danson). Diane Chambers (Shelley Long). Coach (Nicholas Colasanto). Woody Boyd (Woody Harrelson). Carla (Rhea Perlman). Dizinin düzenli müşterileri arasında kibirli, güvensiz psikiyatrist Dr. Frasier Crane (Kelsey Grammer) ve diğerleri bulunur.

"Hello"ya nasıl cevap verileceği, kullanılan bağlama ve hitap şekline bağlıdır. Resmi olmayan durumlarda: "How's it going?" (Nasıl gidiyor?). "What's up?" (Naber?). Daha resmi durumlarda: "How are you?" (Nasılsınız?). "How have you been?" (Nasılsınız, iyi misiniz?). Eğer "Hello" bir e-postada kullanılıyorsa, cevap olarak "Thank you for your quick reply" (Hızlı dönüşünüz için teşekkür ederim) gibi bir ifade kullanılabilir. Ayrıca, "Hello"ya yanıt olarak "Hi" (Merhaba) veya "Hello, [isim]" (Merhaba, [isim]) gibi ifadeler de kullanılabilir.

Tünaydın, genellikle 12:00 ile 17:00 saatleri arasında kullanılır. Saat 11:00-12:00 arası: Günaydın daha uygundur. Saat 12:00-17:00 arası: Tünaydın tercih edilebilir. Saat 17:00 sonrası: İyi akşamlar kullanılır. Bu ayrım net bir kural değildir; kültürel alışkanlıklara göre değişebilir.