Osmanlıca

En iyi Osmanlıca sözlük konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. İşte bazı öneriler: Ferit Devellioğlu'nun "Osmanlıca-Türkçe Ansiklopedik Lûgat"ı. Redhouse Osmanlıca-Türkçe Sözlük. Nişanyan Osmanlıca Sözlük. İstanbul Üniversitesi Osmanlıca-Türkçe Sözlük. Türk Dil Kurumu Osmanlıca Sözlüğü. En iyi Osmanlıca sözlük seçimi, kullanıcının ihtiyaçlarına ve tercihlerine göre değişiklik gösterebilir.

Osmanlıca öğrenmek için okunabilecek bazı metinler: Çalıkuşu. Osmanlıca Dersleri 30 - Kolay Metinler Başlangıç Düzeyi. Fahir İz – Eski Türk Edebiyatında Nazım/Nesir. Yılmaz Kurt ve Muhammed Ceylan – Osmanlı Paleografyası ve Osmanlı Diplomatikası. H. Halit Atlı- Osmanlıca Edebi Metinler ve Arşiv Belgeleri. Recep Karakaya ve İsmail Yücedağ – Osmanlı Arşiv Vesikaları. Hayati Develi'nin iki ciltlik eseri. Ayrıca, ogmmateryal.eba.gov.tr sitesinde Osmanlıca metinlerin bulunduğu etkileşimli bir kitap mevcuttur.

Arz, bir mal veya hizmetin belirli bir fiyat ve zamanda piyasaya sunulan miktarıdır. Arzın bazı özellikleri: Ürünler için belirlenmiş bir fiyat listesi bulunmalıdır. Ürünlerin satışı ve fiyatlandırılması için belirlenmiş bir zaman aralığı olmalıdır. Ürünleri sunabilmek için bir piyasa bulunmalıdır. Arzı etkileyen bazı faktörler: üretim girdilerinin maliyetleri; teknolojik imkanlar; üretim kapasitesi ve kapasite kullanımı; rekabet koşulları; devlet politikaları. Arzın kullanıldığı bazı bağlamlar: Ekonomi: Üreticilerin belirli bir fiyat ve zamanda ne kadar ürün satmaya istekli olduklarını gösterir. Borsa: Belirli bir hisse senedinin satışa sunulan toplam miktarını ifade eder. Günlük dil: "Sunma", "takdim etme" veya "arz etme" anlamında da kullanılabilir.

Ka kelimesi farklı bağlamlarda çeşitli anlamlara gelebilir: Antik Mısır inanışı: İnsanın görünmeyen ruhsal bedeni. Biyokimya: İyonizasyon sabiti. Kısaltma: Katot, eksi uç, negatif kutup gibi teknik terimler; ayrıca "Karma", "Anahtar Alanı" gibi kavramlar. Diğer anlamlar: "Ka-ching" (karlı iş veya yazar kasa açılma sesi anlamında bir ünlem), "Kainate" (bir tür asit).

Suk kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Pazar, çarşı: Alım satım yeri olarak kullanılır. Zırh: Delikleri dar olan zırhlara verilen addır. Bira: Kore'ye özgü, pirinçten elde edilen bir tür biradır. Panayırlar: Arabistan'ın çeşitli bölgelerinde kurulan panayır ve pazarlara verilen addır. Yön, taraf: Osmanlıca bir terim olarak "taraf, yön" anlamına gelir. Sözlük kısaltması: SUK, farklı alanlarda çeşitli kısaltmaları temsil edebilir, örneğin "Satuan Usaha Komersial" veya "Steril Ülseratif Keratit" gibi. Suk'un ne işe yaradığı, kullanıldığı bağlama göre değişir.

"Şez" kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Kürtçe'de "şêz" kelimesi "at sineği" anlamına gelir. Osmanlıca-Türkçe sözlükte "şe'z" veya "şe's" olarak geçen kelime, "kaba ve katı" anlamına gelir.

"Helele" kelimesi, genellikle eğlence, sevinç veya şaşkınlık ifade etmek için kullanılan bir terimdir. Kelimenin kökeni tam olarak belirli olmasa da, "hele" kelimesinin tekrarıyla oluşan bu versiyon, daha fazla vurgu ve eğlence katmak için kullanılan bir dil oyununa benzer. Ayrıca, yırtıcı kuş anlamında da kullanılabilir. Bunun yanı sıra, "helele" Arapça "helal" kelimesinden türetilmiş olup, alışılmadık bir şekilde "tebrik" anlamında da kullanılabilir.

Anak kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Türkçe: "Hafıza, bellek" veya "karşılık, mukabil" anlamlarına gelir. Endonezce ve Malayca: "Çocuk, evlat" anlamına gelir. Osmanlıca: "En zarif, en yakışıklı, en güzel" veya "zahmet, meşakkat" anlamlarına gelir. Diğer: "Heykel, abide" veya "karakulak dedikleri hayvan" olarak da kullanılabilir.

Mik'ab, Osmanlıca'da şu anlamlara gelir: Geo: Küp. Mat: İki defa kendisi ile çarpılan sayı. (Çoğulu: Mekâıb) Topuk mesti.

Duphalac şurup, bağırsak hareketlerini düzenleyerek kabızlık tedavisinde kullanılır. Ayrıca, kronik karaciğer hastalıklarında amonyak seviyesini düşürerek beyin hasarını önler. Duphalac şurup, doktor kontrolünde kullanılmalıdır.

Mik kelimesi farklı anlamlara gelebilir: Argo: Erkek cinsel organının s harfiyle başlayan argo isminin, s yerine m harfi kullanılarak yumuşatılmış hali. Bilgisayar terimi: "Mic" olarak kullanıldığında modem, ortalama fatura, kazanç, ses, giriş ölçer gibi anlamlara gelir. Kısaltma: "MIK" olarak kullanıldığında "daha fazla mutfak", "Kore yapımı", "Main Kapalı Karting" gibi çeşitli anlamları olabilir. Ayrıca, Kütahya'da "Mecburiyet Caddesi" üzerinde bulunan ve "kendi halinde bir ev"den internet kafeye dönüşmüş bir mekanın adı da Mik'tir.

Lü ve lü ekleri, Türkçe'de farklı anlamlar taşır: Lü eki, genellikle sıfat yapar ve bir yere aitlik, bağlılık anlamı katar. Lü eki, ikileme de kurabilir; örnek olarak "al-lı yeşil-li", "an-lı şan-lı" verilebilir. Lü'lü', parıldayan büyük inci anlamına gelir ve Kur'an'da cennet nimetleri ile ilgili olarak, kadınların güzelliğini ve göz alıcılığını, saf ve temizliğini anlatmak için kullanılır. Ayrıca, -lı, -li, -lu, -lü ekleri, soyut ve somut isimler ile sıfatlar türetir. Bu eklerin diğer bazı kullanımları şunlardır: Kişinin nereli olduğunu belirtir: "Ankaralı", "Bursalı". Bir şeyde daha fazla olanı ifade eder: "tuzlu", "acılı". Soy veya milleti belirtir: "Osmanlı", "Selçuklu". Statü belirtir: "evli", "nişanlı", "sözlü". Rengi belirtir; ikileme oluşturur: "sarılı", "mavili", "yeşilli". Bir kişinin sahip olduğu özelliği belirtir: "akıllı", "saygılı", "hoşgörülü", "sinirli".

Osmanlı alfabesi klavyede şu yöntemlerle yazılabilir: Çevrimiçi klavyeler. Mobil uygulamalar. Klavye dosyaları indirme. Ayrıca, "OsmTransKlavye" uygulaması, transkripsiyon işaretlerini yazmayı kolaylaştıran bir klavye düzeni sunmaktadır.

DED kısaltması, bağlama göre çeşitli anlamlara gelebilir: Doctor of Education (Eğitim Bilimleri Doktorası); Digital Elevation Data (Sayısal Yükseklik Verisi); Dil ve Edebiyat Derneği; Bölge Seçim Bölümü; Dağıtım Équipement Dépannage; Department of Education (Eğitim Bakanlığı); Dinamik Varlık Veritabanı. Ayrıca, Zazaca'da "ded" kelimesi "amca" anlamına gelir.

Firâset, Osmanlıca'da "zihin uyanıklığı", "bir şeyi çabukça anlayış kabiliyeti" ve "bir kimsenin ahlâk ve istidadını yüzünden anlamak" anlamlarına gelir. Firaz ise Osmanlıca'da "yukarı, yüksek", "çıkış, yokuş" anlamlarına gelir. Bu kelimeler, Osmanlıca sözlüklerde detaylı olarak açıklanmıştır.

Zer kelimesi, Farsça kökenli olup "altın" anlamına gelir. Zer kelimesi ayrıca şu anlamlara da gelebilir: kıymetli madenler ve değerli eşyalar; nöbet, oruç, çile; sarı renk; tohum ekme, çoğaltma, yaratma; kederli ve tasalı olma; kalp, kudret, kuvvet, tâkât. Ayrıca, Zer ismi Türkçe'de karışıklık anlamına gelen ve erkek ismi olarak kullanılan bir isimdir.

Osmanlıca'da en çok kullanılan kelimelerden bazıları şunlardır: salahiyet (yetki); mugayir (aykırı); tumturaklı (anlama bir şey katmayan, bir anlam bildirmeyen ancak kulağa hoş gelen); vuzuh (açıklık, aydınlık); inkisârı hayâl (hayal kırıklığı); riyaziye (matematik); zümre (topluluk); taltif (ödüllendirme); güzide (seçkin); hilkat (yaratılış, fıtrat). Ayrıca, Osmanlıca'da birçok kelime Farsça ve Arapça kökenlidir ve hukuk bilimlerinde de kullanılmaktadır.

Vabil yağmurları, iri taneli ve sağanak yağmur anlamına gelir. "Vabil" kelimesi ayrıca şu anlamlara da gelebilir: birini durmadan dövmek; zararından korkulan şey; ziyan, sıkıntı, günah, vebal, ağır ceza, kötü bir netice.

Liş kelimesi, Eski Türkçe'de "salya" veya "balgam" anlamına gelir. Ayrıca, "liş" kelimesi farklı bağlamlarda kullanıldığında, örneğin "ilişki" veya "hısımlık" anlamlarında da kullanılabilir.

İfsah, Arapça kökenli bir kelime olup farklı anlamlara gelebilir: Fesahatle konuşma, açık ve düzgün söz söyleme. Açma, genişletme. Unutma, akıldan çıkarma, ihmal etme. Ayrıca, ifsah, Allahü teâlânın muhâfazasına (korumasına) kavuşmaya vesile olan âyet-i kerîmeler anlamına da gelir.