Dava

Kira davasında yetki itirazı, yetkinin kesin olmadığı davalarda cevap dilekçesinde ileri sürülmelidir. Yetki itirazında bulunan taraf, yetkili mahkemeyi ve birden fazla yetkili mahkeme varsa kendi seçtiği mahkemeyi belirtmek zorundadır; aksi takdirde yetki itirazı dikkate alınmaz. Yetki itirazı, davanın görüldüğü sulh hukuk mahkemesine göre ilk duruşma gününe kadar (ilk duruşma günü dahil) ileri sürülebilir.

Mal rejimi davasında cevap dilekçesi, dava dilekçesinin davalıya tebliğinden itibaren iki hafta içinde sunulur. Davalı, cevap dilekçesi vermek zorunda değildir; süresi içinde cevap vermeyen davalı, dava dilekçesindeki tüm hususları inkar etmiş sayılır.

Milletlerarası Tahkim Kanunu'na göre milletlerarası tahkimin baktığı davalar şunlardır: Yabancılık unsuru taşıyan davalar. Tahkim yerinin Türkiye olarak belirlendiği davalar. Bu kanun hükümlerinin taraflar ya da hakem veya hakem kurulunca seçildiği uyuşmazlıklar. Türkiye’de bulunan taşınmaz mallar üzerindeki ayni haklara ilişkin uyuşmazlıklar ve iki tarafın iradelerine tabi olmayan uyuşmazlıklarda ise, taraflar anlaşma yapmış olsalar dahi bu kanun uygulanmaz. Bir uyuşmazlığın milletlerarası tahkim kapsamına girmesi için, Milletlerarası Tahkim Kanunu’nun 2. maddesinde sayılan şartlardan birinin mevcut olması gerekir: Tahkim anlaşmasının taraflarının yerleşim yeri, olağan oturma yerlerinin veya iş yerlerinin ayrı devletlerde bulunması; Tarafların yerleşim yeri veya olağan oturma yerinin ya da iş yerlerinin; tahkim anlaşmasında belirtilen veya bu anlaşmaya dayanarak tespit edilen hallerde tahkim yerinden, asıl sözleşmeden doğan yükümlülüklerin önemli bir bölümünün ifa edileceği yerden veya uyuşmazlık konusunun en çok bağlantılı olduğu yerden başka bir devlette bulunması; Tahkim anlaşmasının dayanağını oluşturan asıl sözleşmeye taraf olan şirket ortaklarından en az birinin yabancı sermayeyi teşvik mevzuatına göre yabancı sermaye getirmiş olması; Tahkim anlaşmasının dayanağını oluşturan asıl sözleşme veya hukuki ilişkinin bir ülkeden diğerine sermaye veya mal geçişini sağlaması.

Evet, zamanaşımı süresi dolmadan sebepsiz zenginleşmeye dayalı dava açılabilir. Türk Borçlar Kanunu'nun 82. maddesine göre, sebepsiz zenginleşmeden doğan istem hakkı, hak sahibinin geri isteme hakkı olduğunu öğrendiği tarihten başlayarak iki yılın ve her hâlde zenginleşmenin gerçekleştiği tarihten başlayarak on yılın geçmesiyle zamanaşımına uğrar. Dolayısıyla, zamanaşımı süresi dolmadan dava açılması mümkündür; ancak davacı, geri isteme hakkını öğrendiğini ispat etmelidir.

Tescile zorlama davası (ferağa icbar davası), 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun 716. maddesinde düzenlenen, mülkiyetin devri borcunu yükleyen bir sözleşme veya hukuki sebep bulunmasına rağmen, borçlunun mülkiyeti devretmekten kaçınması durumunda açılan bir davadır. Bu davanın açılabilmesi için gerekli şartlar şunlardır: Geçerli bir hukuki sebep bulunması. Borçlunun, tescil talebini haklı bir neden olmaksızın reddetmesi. Mülkiyeti devir borçlusunun, o anda taşınmaza malik olması. Tescile zorlama davasının bazı özellikleri: Görevli mahkeme: Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 2. maddesine göre asliye hukuk mahkemeleridir. Yetkili mahkeme: Taşınmazın bulunduğu yer mahkemesidir. Dava türü: Yüzeysel incelemede eda davası gibi görünse de, mahkemece verilen karar yenilik doğurucu (inşai) bir karardır. Zamanaşımı: Devir talebine dayanak olan hukuki ilişkiye göre belirlenir.

Ziynet davası cevap dilekçesinde olması gerekenler: Dosya numarası ve mahkemeyi belirten başlık. Davalının adı, soyadı ve vekilinin bilgileri. Davacının adı, soyadı ve vekilinin bilgileri. Davaya karşı cevapların sunulması ve davanın reddi talebi. Davacının iddialarının asılsız olduğuna dair açıklamalar. Davalının, ziynet eşyalarını yanında götürdüğüne dair savunma. İspat yükünün, hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden tarafa düştüğünü belirten açıklamalar. Hukuki sebepler (HMK, TMK vb.) ve deliller (tanık, bilirkişi, keşif vb.). Sonuç ve talep, fazlaya ilişkin hakların saklı tutulması ve yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesi talebi. Ziynet davası cevap dilekçesi hazırlanırken bir avukattan destek alınması önerilir.

Aile konutuna özgülenen ev eşyasının sağ kalan eşe özgülenmesine ilişkin dava dilekçesi, aşağıdaki gibi örneklendirilebilir: T.C. [MAHKEME ADI] SULH HUKUK MAHKEMESİ’NE Dosya No: [Dosya Numarası] Davacı: [Adınız, Soyadınız, T.C. Kimlik Numarası, Adresiniz] Adresiniz Davalılar: [Diğer mirasçıların adları ve soyadları, T.C. Kimlik Numaraları, Adresleri] Konu: Aile konutunun sağ kalan eşe özgülenmesi talebidir. Açıklamalar: 1. Evlilik Birliği ve Aile Konutu: - Davacı olarak, merhum/merhume eşim [Eşinizin adı, soyadı] ile [evlilik tarihi] tarihinden itibaren evliydim. - Evlilik süresince [taşınmazın tam adresi] adresinde bulunan taşınmaz, aile konutu olarak kullanılmıştır. 2. Eşin Vefatı ve Miras Durumu: - Eşim [eşinizin adı] [ölüm tarihi] tarihinde vefat etmiş olup, mirasçıları olarak davacı (sağ kalan eş) ve davalı [diğer mirasçıların adları] kalmıştır. 3. Aile Konutunun Sağ Kalan Eşe Özgülenmesi Gereği: - Türk Medeni Kanunu’nun 240. maddesi uyarınca, sağ kalan eşin talebi üzerine, miras bırakılan aile konutunun, mirasın taksimi sırasında eşe özgülenmesine karar verilebileceği hükme bağlanmıştır. Hukuki Sebepler: - Türk Medeni Kanunu madde 240 ve ilgili diğer hükümler. Deliller: - Nüfus kayıt örneği, evlilik cüzdanı, tapu kayıtları, eşin ölüm belgesi, mirasçılık belgesi, gerekli görülecek diğer deliller. Sonuç ve İstem: - Yukarıda belirtilen nedenlerle; [Adres bilgisi ve tapu bilgileri verilen] aile konutunun Türk Medeni Kanunu’nun 240. maddesi gereğince sağ kalan eş olarak tarafıma özgülenmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesine karar verilmesini saygılarımla arz ve talep ederim. Tarih: [Tarih] İmza: [Adınız, Soyadınız] Davacı Vekili: [Varsa Avukatın Adı Soyadı, Baro Sicil Numarası, İmzası] Bu dilekçe örneği, genel bilgilendirme amacıyla hazırlanmış olup

Alperen Sakin davasının sonuçlandığı tarih, 11 Temmuz 2025 olarak belirtilmiştir. İzmir’in Çiğli ilçesinde, 3 yaşındaki Alperen Sakin’in okul servisinde unutularak hayatını kaybetmesiyle ilgili davada, tutuksuz yargılanan okul müdürü Bekir Gül’e 4 yıl 26 gün hapis cezası verilmiştir. Kararın gerekçesinde, Alperen’in yaklaşık 8 saat boyunca aşırı sıcak ve havasız servis aracında kalması nedeniyle yaşamını yitirmesi ve bu olayın toplumda büyük bir üzüntü yaratmasının dikkate alındığı vurgulanmıştır.

Araç hasar bedeli için kısmi dava açmak şu adımları içerir: 1. Gerekli Belgeler: Kaza tespit tutanağı; Araç sigorta poliçesi; Kazaya ilişkin fotoğraflar; Kazaya karışan sürücülerin ehliyet ve ruhsat fotokopileri; Kazaya ilişkin ifadeler ve görgü tanıklarının ifadeleri; Eksper raporu. 2. Yetkili Mahkeme: Genel yetki: Davalının yerleşim yeri mahkemesi. Birden fazla davalı varsa: Davalılardan birinin yerleşim yeri mahkemesi. Kazanın meydana geldiği yer: Haksız fiilin işlendiği yer veya zarar görenin yerleşim yeri mahkemesi. 3. Dava Türü: Kısmi dava, araç değer kaybı veya araç hasarları ile ilgili konular için açılabilir. 4. Zaman Aşımı: Genel olarak iki yıl içinde dava açılmalıdır. Bazı durumlarda 10 yıllık genel zaman aşımı süresi de uygulanabilir. Örnek Dava Dilekçesi: ASLİYE TİCARET MAHKEMESİNE DAVACI: (Davacı bilgileri) VEKİLİ: Av. Eren Mehmet EFE DAVALI: (Davalı bilgileri) KONU: Fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava hakkımız saklı kalmak kaydı ile, tarihinde meydana gelen kazada hasar alan müvekkil şirkete ait plakalı aracı kullanamaması nedeniyle oluşan hak mahrumiyeti bedelinin davalılardan tahsili talebidir. Kısmi davanın dezavantajları arasında, zamanaşımı süresinin kalan alacak için kesilmemesi ve daha sonra alacağın geri kalan kısmını talep etmek için ıslah veya karşı tarafın açık rızasının gerekmesi yer alır.

Eşler arasında mal rejimi davasında bilirkişi raporunun ne zaman tebliğ edileceğine dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, mal rejimi davasının sürecinde bilirkişi raporunun alınması, tahkikat aşamasında gerçekleşir. Bilirkişi raporu, davanın seyrini önemli ölçüde etkileyebileceğinden, raporun dikkatle incelenmesi ve gerekiyorsa uzman bir avukat aracılığıyla itiraz edilmesi, hak kaybını önlemek adına kritik olabilir. Mal rejimi davalarında zaman aşımı süresi, boşanma kararının kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıldır. Daha fazla bilgi için bir avukata danışılması önerilir.

Ortaklığın Giderilmesi davasında avukatlık ücreti, davanın sonucuna göre farklı zamanlarda ödenebilir: Dava sürecinde: Avukatlık ücreti, dava başlangıcında avukat ile müvekkil arasında yapılan sözleşmeye göre ödenir. Dava sonunda: Eğer dava, ortaklığın giderilmesi yönünde sonuçlanırsa, vekalet ücreti tüm ortak/paydaşlardan payları oranında tahsil edilir. Ayrıca, davanın reddi durumunda ve davalı taraf bir avukat ile temsil edilmişse, vekalet ücretini davayı açan ortak/paydaşlar öder. Ortaklığın Giderilmesi davasında avukatlık ücretleri, davanın karmaşıklığı, süresi, avukatın uzmanlığı ve yerel piyasa koşullarına göre değişiklik gösterebilir.

Yönetim Kurulu Üyesi, şirket adına dava açamaz. Ancak, anonim şirketlerde yönetim kurulu üyeleri hakkında şirket adına dava açılabilir. Şirket adına dava açma hakkı şu kişilere aittir: Şirket Tüzel Kişiliği: Yönetim kurulu üyeleri, görevlerini yerine getirirken şirkete zarar vermeleri durumunda, şirket dava açabilir. Pay Sahipleri: Yönetim kurulu üyelerinin kusurları nedeniyle doğrudan zarar gören pay sahipleri, tazminat davası açabilir. Şirket Alacaklıları: Şirketin iflası durumunda, alacaklılar zararlarının tazminini talep edebilir. Dava açılabilmesi için genel kurul kararı gerekebilir; bu konuda farklı görüşler bulunmaktadır.

Uzamış dava zamanaşımı, dava zamanaşımını kesen bir sebep ortaya çıktığında kesilir. Dava zamanaşımını kesen sebepler şunlardır: şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi; şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi; suçla ilgili iddianame düzenlenmesi; sanıklardan en az biri hakkında da olsa mahkumiyet kararı verilmesi. Dava zamanaşımı kesildiğinde, süre yeniden işlemeye başlar ve ilgili suça ilişkin olarak kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.

Azlin haklı nedene dayanmaması durumunda, haksız azil söz konusu olur ve azil işlemini gerçekleştiren müvekkil için ciddi sonuçlar doğabilir. Haksız azil durumunda ortaya çıkabilecek bazı sonuçlar: Avukatın ücret talebi: Avukat, işin başında anlaşılan ücretin tamamını talep etme hakkına sahiptir. Tazminat talebi: Haksız azil durumunda, zararın ve kusurun ispatı ile tazminat talep edilebilir. Manevi tazminat: Müvekkilin, avukatın kişilik hakkını zedeleyecek şekilde avukatı haksız azlettiği durumda, avukat manevi tazminat talep edebilir. Ayrıca, hukuken sonuç doğurmuş azilnameye rağmen azledilen avukat, müvekkil adına işlem yapmaya devam ederse meydana gelen zarardan sorumlu tutulur.

Mahkemenin davanın ihbarındaki görevleri: İhbar dilekçesinin incelenmesi: Mahkeme, davanın ihbarına ilişkin dilekçenin üçüncü kişiye tebliği için davanın ihbar şartlarının bulunup bulunmadığını inceler, ancak ihbar talebinin reddine veya kabulüne karar vermez. Yargılamanın devamı: İhbar sebebiyle yargılamayı başka bir güne bırakmaz ve zorunlu durumlar dışında süre vermez. Davanın ihbarı, taraflardan birinin, üçüncü bir kişiyi derdest olan bir davadan haberdar etmesi ve bu kişiden davada kendisine yardım etmesini istemesidir. Davanın ihbarının iki amacı vardır: 1. Usul hukuku açısından: Dava kendisine ihbar edilen üçüncü kişinin, davayı ihbar eden tarafa yardım etmesini sağlamak. 2. Maddi hukuk açısından: Davayı ihbar eden tarafın, davayı kaybetmesi halinde üçüncü kişiye karşı açacağı rücu davasında hakkını daha emin bir şekilde ileri sürebilmesini sağlamak.

Kira tespit davası, iki dönem için aynı anda açılamaz, ancak belirli koşullar altında geriye dönük etki edebilir. Geriye dönük etki: Kira sözleşmesinde artış şartı yer alıyorsa veya önceden kiracıya yazılı bildirimde bulunulmuşsa, kira tespit davası o kira yılı için geriye dönük olarak etki edebilir. Yeni dönem başlangıcı: Dava, yeni kira dönemi başlangıcından en az 30 gün önce açılmalı veya bu süre içinde kiracıya artış bildirimi yapılmalıdır. Kira tespit davası, yalnızca kira bedelinin belirlenmesi amacıyla açılır ve bu davalarda bedel artırımı veya ıslah yoluyla değişiklik yapılamaz.

Mustafa Ceceli'nin eski eşi Sinem Gedik, avukatı Aslı Çelik Hatemi'ye, kendisini haksız yere azlettiği gerekçesiyle 100 bin liralık tazminat davası açtı. Gedik, açtığı karşı davada 150 bin lira tazminat talep etti. Dilekçede, Mustafa Ceceli’nin bu fotoğrafı eski eşi Sinem Gedik’in basına sızdırdığını iddia ettiği de belirtildi.

Hayır, davanın ihbar edilmesi halinde ihbar eden taraf davada taraf sıfatını kazanmaz. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 63. maddesine göre, dava kendisine ihbar edilen kişi, davayı kazanmasında hukuki yararı olan taraf yanında davaya katılabilir.

Dosyanın görevli ve yetkili mahkemeye gönderilmesi talebi, hukuk dosyalarında yetkisizlik veya görevsizlik kararı sonrasında, tarafların dava dosyasının doğru mahkemeye iletilmesi için mahkemeye sunduğu dilekçedir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 20. maddesine göre, bu talebin kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içinde yapılması gereklidir.

Franz Kafka'nın "Dava" romanının kahramanı Joseph K., suçunun ne olduğunu bilmeden yargılanır. Joseph K.'nın yargılanma süreci şu şekilde gelişir: Sabahın erken saatinde, henüz yataktayken kapısı çalınır ve gelen iki kişi tarafından tutuklanır. Tutuklamaya gelenler, onun ne suç işlediğini ve hangi kanuna göre tutuklanacağını bilmezler. Joseph K., suçunu anlamak için çabalar ancak kimse ona suçunun ne olduğunu söylemez. Mahkemesi, belirli yerlerden uzak, berbat yerlerde ve şartlarda başlar ve yıllarca sürer. Kafka bu romanında, varoluşun kendisini bir suç olarak ele alır.