CezaHukuku

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 178 ve 179. maddeleri tekerrüre girmez. TCK'nın 178. maddesi, deniz, hava veya demiryolu ulaşımında kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeye neden olan eylemleri düzenlerken, 179. maddesi trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunu kapsar. Bu maddeler, farklı suç tiplerini tanımladığından, tekerrür kapsamında değerlendirilmezler.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 128 ve 129 birlikte uygulanabilir. Madde 128 uyarınca, yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili somut isnatlarda bulunulması halinde ceza verilmez. Madde 129 ise hakaret suçunun belirli durumlarda indirimli ceza öngördüğünü düzenler.

Vergi hukuku ve ceza hukuku arasındaki ilişki, vergi suçlarının ceza hukuku kapsamında değerlendirilmesi ile ortaya çıkar. Vergi hukuku, devletin kamu gücüne dayanarak elde ettiği kamu gelirlerinin hukuki rejimini inceler ve verginin tarh, tebliğ, tahakkuk ve tahsilat süreçlerini düzenler. Ceza hukuku ise, vergi yasalarının ihlali durumunda uygulanacak cezai yaptırımları belirler.

Uzamış dava zamanaşımı, Türk Ceza Kanunu'na göre aşağıdaki durumlarda kesilir: 1. Şüpheli veya sanıklardan biri savcı huzurunda ifade verirse veya sorguya çekilirse. 2. Şüpheli veya sanıklardan biri hakkında suçla ilişkili olarak tutuklama kararı verilirse. 3. Bahsi geçen suça dair iddianame düzenlenirse. 4. Sanıklardan en az biri hakkında bile ceza verilmesi halinde. Bu durumların gerçekleşmesi, zamanaşımı süresini sıfırlar ve yeniden başlamasına neden olur.

Trabzon ağır ceza avukatı, ceza hukuku alanında uzmanlaşmış ve ağır ceza mahkemelerinde görülen davalarda müvekkillerini temsil eden avukattır. Başlıca görevleri şunlardır: 1. Soruşturma Aşamasında Müdafilik: Gözaltı işlemlerine katılır, ifade alma sürecinde müvekkilin yanında bulunur ve tutuklamaya itiraz eder. 2. Dava Hazırlığı ve Savunma Stratejisi: Ceza dosyasını inceler, hukuki analiz yapar ve alternatif senaryolar üzerinden savunma hazırlar. 3. Mahkeme Aşamasında Temsil: Duruşmalarda sanığın savunmasını yapar, hukuka aykırı delillerin reddini talep eder ve lehe uygulamaları ister. 4. Mağdur Vekilliği: Suçtan zarar gören mağdurlar için de çalışarak şikâyet dilekçesi hazırlar ve tazminat taleplerini sunar. 5. İstinaf ve Temyiz Süreci: İlk derece mahkemesi kararından memnun olunmazsa, istinaf ve temyiz başvurularını yapar.

TCK 19/1, Türk Ceza Kanunu'nun "Yabancı Kanunun Göz Önünde Bulundurulması" başlıklı maddesini ifade eder. Bu maddeye göre: 1. Türkiye'nin egemenlik alanı dışında işlenen suçlar dolayısıyla Türkiye'de yargılama yapılırken, Türk kanununa göre verilecek ceza, suçun işlendiği ülke kanununda öngörülen cezanın üst sınırından fazla olamaz. 2. Ancak, suçun Türkiye'nin güvenliğine karşı veya zararına olarak, Türk vatandaşına karşı ya da Türk kanunlarına göre kurulmuş özel hukuk tüzel kişisi zararına işlenmesi durumunda, yukarıdaki fıkra hükmü uygulanmaz.

Telefon görüşme kayıtları, yasal olarak geçerli olabilmesi için karşı tarafın rızasının olması gerekmektedir. Geçerli bir delil olarak sunulabilmesi için ise, kayıtların hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş olması ve mahkeme tarafından kabul edilmesi gerekmektedir.

Savcı, kamu davasını aşağıdaki durumlarda düşürebilir: 1. Dava Zamanaşımı: Suçun işlendiği tarihten itibaren belirlenen süre içinde dava açılmazsa, dava zamanaşımı nedeniyle düşer. 2. Genel Af: Devlet tarafından çıkarılan genel af yasası kapsamında, belirli suçlar için kamu davası düşürülebilir. 3. Sanığın Ölümü: Sanığın ölümü halinde, kural olarak kamu davası düşer. 4. Şikayetten Vazgeçme: Mağdurun şikayetini geri çekmesi halinde, dava düşebilir. 5. Uzlaşma: Sanık ve mağdur arasında yapılan uzlaşma sonucu, kamu davası düşürülebilir. 6. Kovuşturma Şartının Gerçekleşmemesi: Suçun oluşması için gerekli olan koşulların ortadan kalkması halinde, dava düşebilir. 7. Ön Ödeme: Sanığın mağdura yaptığı ödeme ile dava düşürülebilir.

Sarı Hukuk Büroları farklı alanlarda faaliyet göstermektedir ve baktıkları davalar da bu alanlara göre değişiklik göstermektedir: 1. SARI&SARI Hukuk Bürosu: Şirketler ve Ticaret Hukuku, Gümrük Hukuku, Sözleşmeler Hukuku, Aile ve Miras Hukuku, İş Hukuku, Fikri Mülkiyet Hukuku, Yabancılar Hukuku, Tüketici Hukuku, Rekabet Hukuku, Ceza Hukuku ve Dava ve Tahkim gibi alanlarda davalara bakmaktadır. 2. Melih Sarı Hukuk Bürosu: Miras Hukuku, İş Hukuku, Tazminat Hukuku, Aile Hukuku, Ceza Hukuku, Boşanma Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, İcra Hukuku ve diğer birçok alanda davalara bakmaktadır. 3. Sarı Kılıç Hukuk Bürosu: Bankacılık ve Finans Hukuku, İcra ve İflas Hukuku, Borçlar Hukuku, Gayrimenkul Hukuku, Dava ve Uyuşmazlık Çözümü gibi alanlarda hizmet vermektedir.

CMK 308 İncelemesi şu şekilde yapılır: 1. Yetki: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, Yargıtay ceza dairelerinin kararlarına karşı re’sen veya istem üzerine itiraz edebilir. 2. Başvuru Süresi: İtiraz, kararın kendisine verildiği tarihten itibaren 30 gün içinde yapılmalıdır. 3. Başvuru Şekli: İtiraz, yazılı bir dilekçe ile doğrudan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına yapılır. 4. Başsavcının Değerlendirmesi: Başsavcılık, itirazı inceleyerek ya itirazı yerinde görürse kararı düzeltir ya da reddeder. 5. Sonraki Süreç: İtirazın kabul edilmesi durumunda dosya, Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilir ve nihai karar burada verilir.

TCK Madde 210/1'de özel belgede sahtecilik suçunun konusu şunlardır: 1. Emre veya hamile yazılı kambiyo senetleri. 2. Emtiayı temsil eden belgeler. 3. Hisse senetleri. 4. Tahviller. 5. El yazılı vasiyetnameler (noter huzurunda yapılmamış olanlar).

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 282. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık, suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama suçu için öngörülmüştür. Buna göre, kovuşturma başlamadan önce suç konusu malvarlığı değerlerinin ele geçirilmesini sağlayan veya bulunduğu yeri yetkili makamlara haber vererek ele geçirilmesini kolaylaştıran kişi hakkında bu suç nedeniyle cezaya hükmolunmayacaktır. Bu hükmünün uygulanabilmesi için aranan şartlar şunlardır: 1. Kovuşturma aşamasına geçilmemiş olması. 2. Failin yetkili makamlar ile işbirliği yapması.

Yağma davasında müşteki (mağdur), savunmasını delil yetersizliği ve olayın farklı bir şekilde yorumlanması gibi stratejilerle yapabilir. Müştekinin savunmasında kullanabileceği bazı yöntemler: 1. Delillerin yetersizliğini öne sürmek: Yağma suçunu ispatlayan kesin deliller yoksa, mahkeme müşteki lehine karar verebilir. 2. Olayın gasp değil, borç-alacak ilişkisi olduğunu iddia etmek. 3. Sanığın suç işlemeye zorlandığını ispatlamak, bu durumda ceza indirimi sağlanabilir. 4. Güvenlik kamerası kayıtları gibi somut delilleri sunmak, bu tür deliller mahkemede önemli bir rol oynar. Yağma davaları, ağır ceza gerektiren suçlar olduğu için, hukuki destek almak ve bir ceza avukatıyla çalışmak önemlidir.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 43. maddesi, 26 Eylül 2004 tarihinde kabul edilerek yürürlüğe girmiştir.

CMK 116'ya göre arama yapılabilmesi için aşağıdaki şartlar gereklidir: 1. Makul Suç Şüphesi: Şüphelinin veya sanığın üstü, eşyası, konutu, işyeri veya ona ait diğer yerlerde arama yapılabilmesi için makul suç şüphesi olmalıdır. 2. Hakim Kararı veya Yetkili Merciin Yazılı Emri: Arama genellikle hakim kararıyla gerçekleştirilir, ancak acil durumlarda Cumhuriyet savcısının yazılı emriyle de yapılabilir. 3. Aramanın Zamanı: Arama kural olarak gündüz yapılmalıdır, ancak gece vakti de yapılabilir, ancak bu durum konut, işyeri ve kapalı yerlerde geçerli değildir. 4. Aramanın Kapsamı: Arama, önleme araması ve adli arama olmak üzere ikiye ayrılır.

MADM-168 ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Türk Medeni Kanunu Madde 168: Bu madde, boşanma veya ayrılık davalarında yetkili mahkemenin, eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi olduğunu düzenler. 2. Türk Ceza Kanunu Madde 168: Bu madde, malvarlığına karşı işlenen bazı suçlarda etkin pişmanlık müessesesini düzenler.

Tutuklamada somut delillerin olmaması durumunda, mahkeme sanığın lehine karar vermek zorundadır ve beraat kararı verir. Bu, ceza hukukunun temel ilkelerinden biri olan "şüpheden sanık yararlanır" ilkesine uygundur.

Yargıtay, yaralama suçunda iştirak iradesini belirlerken aşağıdaki kriterlere bakar: 1. Birlikte Suç İşleme Kararı: Suça katılanların önceden anlaşarak birlikte suç işleme kararı almış olmaları gerekir. 2. Müşterek Hakimiyet: Suçun işlenişi üzerinde ortak hakimiyet kurulması, müşterek faillik için şarttır. 3. İcra Hareketlerinin Başlaması: Suçun icrasına başlanmış olması yeterlidir; suçun tamamlanmış olması şart değildir. 4. Kastın Varlığı: İştirak iradesinin, suçun işlenmesinden önce veya en geç icra hareketleri esnasında oluşmuş olması gerekir. Ayrıca, yardım eden ve azmettiren gibi iştirak türlerinin de belirli şartları vardır ve bu şartlar da Yargıtay tarafından değerlendirilir.

Hava Kuvvetleri Hukuk Hizmetleri, başta ceza hukuku, disiplin hukuku, idare hukuku ve uluslararası hukuk olmak üzere, kıta komutanı veya askeri kurum amirlerinin hukuki işlerinde yardımcı olarak görev yapar. Bu hizmetler arasında: Hukuki danışmanlık: Komutan veya kurum amirinin hukuki konulardaki isteklerini cevaplandırmak. Hukuki faaliyetlere katılım: Harekat, tatbikat ve manevra gibi faaliyetlere iştirak etmek. Ders ve konferanslar: İhtiyaç duyulan hukuki konularda eğitim vermek. Dava takibi: Üst yönetici veya birinci hukuk müşaviri tarafından temsil yetkisi verilmesi halinde adli ve idari davaları yürütmek. Adli işler: Ülke sınırları dışında işlenen suçlar bakımından Cumhuriyet Savcısının talebi halinde adli kolluk görevlileri tarafından yapılacak işleri yerine getirmek.

Dağıtıcı adalet ve düzeltici adalet, adaletin iki temel türüdür. Dağıtıcı adalet, kaynakların, hakların ve fırsatların adil bir şekilde dağıtılmasını ifade eder. Düzeltici adalet ise, bir haksızlık veya zarar meydana geldiğinde, bu haksızlığın düzeltilmesi gerektiğini savunur.