CezaHukuku

Evet, TCK madde 128 ve 129 birlikte uygulanabilir. TCK madde 128, yargı mercileri veya idari makamlar nezdinde yapılan yazılı veya sözlü başvuru, iddia ve savunmalar kapsamında, kişilerle ilgili olarak somut isnatlarda bulunulması veya olumsuz değerlendirmelerde bulunulması halinde ceza verilmeyeceğini belirtir. TCK madde 129 ise, hakaret suçunun haksız bir fiile tepki olarak işlenmesi halinde, verilecek cezanın üçte birine kadar indirilebileceğini veya ceza vermekten vazgeçilebileceğini öngörür. Bu iki madde, farklı durumları düzenlese de, bir kişinin haksız bir fiile tepki olarak hakarette bulunması durumunda birlikte değerlendirilebilir. Örneğin, bir kişinin kendisine karşı işlenen kasten yaralama suçuna tepki olarak hakarette bulunması halinde, TCK madde 129 uyarınca ceza indirimi veya ceza verilmemesi söz konusu olabilir.

CMK 308 kapsamında yapılan inceleme şu şekilde gerçekleşir: 1. Başvuru: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re’sen veya istem üzerine, ilamın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir. 2. Daire İncelemesi: İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir. 3. Daire Kararı: Daire, itirazı mümkün olan en kısa sürede inceler. 4. Genel Kurul İncelemesi: Genel Kurul, önce davanın kabule şayan olup olmadığını inceler. 5. Karar: Genel Kurul, itirazı haklı bulmazsa esastan reddeder ve gereği için dosyayı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderir. Önemli Notlar: İtiraz, dosya üzerinden yapılır ve duruşmalı inceleme yapılmaz. İtiraz, hükmü kesinleştikten sonra yapılabilir ancak infazı durdurmaz.

Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 178. ve 179. maddeleri tekerrüre girmez. Suçta tekerrür hükümleri, yalnızca kasten işlenen suçlar için geçerlidir ve taksirle işlenen suçlar arasında uygulanmaz.

Vergi hukuku ile ceza hukuku arasındaki ilişki, vergi ceza hukuku kapsamında ortaya çıkar. Bu ilişki şu şekillerde ortaya çıkar: Vergi suçlarının tanımı ve yargılanması. Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) uygulanması. Kanunilik ilkesi. Cezai müeyyideler. Vergi hukuku ve ceza hukuku, vergi ceza hukuku aracılığıyla birbirini tamamlar ve etkiler.

Trabzon ağır ceza avukatının yaptığı işler arasında şunlar yer alır: Tutuklama kararlarına itiraz dilekçesinin hazırlanması. Soruşturma veya kovuşturma aşamasında şüpheli veya sanık müdafiiliği. Ceza davalarının tüm safhalarında tahliye ve tahliye kararına itiraz taleplerinin mahkemeye sunulması. Ceza davalarında mağdur veya müşteki vekilliğinin yapılması. Emniyet birimlerinde ifade alınması sırasında veya Sulh Ceza Mahkemesindeki sorgu aşamasında müdafilik. Ceza davasının tüm safhalarında hukuki danışmanlık ve dava takip hizmeti. Ağır ceza avukatı, ağır ceza mahkemesi alanına giren davalara bakar. Trabzon'da ağır ceza avukatı olarak faaliyet gösteren bazı isimler şunlardır: Av. Muhammet Sarıkaya; Av. Tuğçe Karay; Av. Ahmet Yasin Sözen. Trabzon'da ağır ceza avukatı hizmeti almak için Trabzon Barosu'nun web sitesi üzerinden bilgi alınabilir.

Telefon görüşme kaydının ne zaman geçerli olacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, telefon görüşmelerinin kaydedilmesiyle ilgili bazı genel kurallar şunlardır: Yasal Rıza: Birçok yargı alanında, görüşmenin kaydedilebilmesi için tüm tarafların rızası gereklidir. Yasal Amaç: Kayıt, yalnızca yasal bir amaca hizmet etmelidir. Saklama Süresi: Kayıtlar, genellikle belirli bir süre sonra otomatik olarak silinir veya yedeklenmez. Hukuka Uygunluk: Kayıtların hukuka aykırı bir şekilde elde edilmesi, cezai işlem gerektirebilir ve delil olarak kullanılamaz. Telefon görüşme kayıtlarının geçerliliği ve yasal durumu, ülkeye ve bölgeye göre değişiklik gösterebilir.

Sarı Hukuk Büroları, farklı alanlarda faaliyet göstermekte olup, baktıkları davalar bu alanlara göre değişiklik göstermektedir. Bazı Sarı Hukuk Bürolarının baktığı dava türleri: SARI&SARI Hukuk Bürosu: Şirketler ve ticaret hukuku, gümrük hukuku, sözleşmeler hukuku, aile ve miras hukuku, iş hukuku, fikri mülkiyet hukuku, yabancılar hukuku, tüketici hukuku, rekabet hukuku, ceza hukuku, dava ve tahkim. Melih Sarı Hukuk Bürosu: Miras hukuku, iş hukuku, tazminat hukuku, aile hukuku, ceza hukuku, boşanma hukuku, gayrimenkul hukuku, icra hukuku ve diğer birçok alan. Sarı Kılıç Hukuk Bürosu: Bankacılık ve finans hukuku, icra ve iflas hukuku, borçlar hukuku, gayrimenkul hukuku, dava ve uyuşmazlık çözümü. Ayrıca, Sarı Hukuk Büroları arasında Eskişehir'de hizmet veren ve rekabet hukuku alanında da hizmet sunan bir büro bulunmaktadır.

TCK m. 210/1'de özel belgede sahtecilik suçunun konusu, aşağıdaki belgelerden biridir: emre veya hamile yazılı kambiyo senedi; emtiayı temsil eden belge; hisse senedi; tahvil; vasiyetname. Bu belgeler özel belge olmasına rağmen TCK bakımından resmi belge hükmünde kabul edilmiştir.

Uzamış dava zamanaşımı, dava zamanaşımını kesen bir sebep ortaya çıktığında kesilir. Dava zamanaşımını kesen sebepler şunlardır: şüpheli veya sanıklardan birinin savcı huzurunda ifadesinin alınması veya sorguya çekilmesi; şüpheli veya sanıklardan biri hakkında tutuklama kararının verilmesi; suçla ilgili iddianame düzenlenmesi; sanıklardan en az biri hakkında da olsa mahkumiyet kararı verilmesi. Dava zamanaşımı kesildiğinde, süre yeniden işlemeye başlar ve ilgili suça ilişkin olarak kanunda belirlenen sürenin en fazla yarısına kadar uzar.

Türk Ceza Kanunu (TCK) 282. madde etkin pişmanlığı, "suçtan kaynaklanan malvarlığı değerlerini aklama" suçu için düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, kovuşturma başlamadan önce, suç konusu malvarlığı değerlerinin ele geçirilmesini sağlayan veya bulunduğu yeri yetkili makamlara haber vererek ele geçirilmesini kolaylaştıran kişi hakkında bu suç nedeniyle ceza verilmez; yerine Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) 223/4-a uyarınca "ceza verilmesine yer olmadığı" kararı verilir. Etkin pişmanlığın kabul edilmesi için, failin suçun tüm yönlerini ortaya koyması, suça iştirak eden diğer kişileri bildirmesi ve malvarlığını iade etmesi gibi somut adımlar atması gerekir. TCK 282. madde kapsamında doğrudan bir etkin pişmanlık hükmü bulunmamakla birlikte, bu madde uyarınca yapılan etkin pişmanlık başvuruları, daha az indirimle sonuçlanır.

TCK 19/1, Türk Ceza Kanunu'nun 19. maddesinin birinci fıkrasını ifade eder. Bu fıkra şu şekildedir: > "Türkiye’nin egemenlik alanı dışında işlenen suçlar dolayısıyla Türkiye’de yargılama yapılırken, Türk kanununa göre verilecek olan ceza, suçun işlendiği ülke kanununda öngörülen cezanın üst sınırından fazla olamaz". Bu hüküm, yurt dışında işlenen suçların Türkiye'de yargılanması durumunda verilecek cezanın sınırını belirler.

Bolu'daki otel yangınıyla ilgili yayın yasağı, soruşturmanın sağlıklı bir şekilde yürütülmesini engellemek, bilgi kirliliğini önlemek ve ölenlerin yakınlarının olası olumsuz etkilenmelerini azaltmak amacıyla Bolu 2. Sulh Ceza Mahkemesi tarafından getirilmiştir. Yayın yasağına uymayanlar için ağır müeyyideler uygulanacağı belirtilmiştir.

MADM-168 ifadesi, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 168. maddesini ifade ediyor olabilir. Bu madde, etkin pişmanlık müessesesini düzenler ve malvarlığına karşı işlenen bazı suçlarda (örneğin, hırsızlık, mala zarar verme, dolandırıcılık) failin pişmanlık göstererek mağdurun zararını gidermesi durumunda cezada indirim yapılmasını sağlar. TCK 168. madde şu şekilde özetlenebilir: Suçun Tamamlanması: Suç tamamlandıktan sonra, ancak hakkında kovuşturma başlamadan önce failin zararı geri vermesi veya tazmin etmesi. İndirim Miktarı: Zararın giderilmesi durumunda cezanın üçte ikisine kadar indirilmesi. Mağdurun Rızası: Kısmen geri verme veya tazmin durumunda mağdurun rızasının gerekliliği. Kişi, bu madde hükmünden iki defadan fazla yararlanamaz.

CMK 116'ya göre arama yapılabilmesi için aşağıdaki şartların sağlanması gerekir: Makul suç şüphesi. Arama kararı veya yazılı emir. Arama yapılacak kişinin gerçek kişi olması. Arama zamanı. Arama kararı veya emrinde; aramanın nedenini oluşturan fiil, aranılacak kişi, aramanın yapılacağı yer ve karar veya emrin geçerli olacağı süre gibi unsurların açıkça belirtilmesi gerekir.

Tutuklamada somut delil yoksa tutuklama kararı verilemez. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'na (CMK) göre, bir kişi hakkında tutuklama kararı verilebilmesi için iki temel koşulun bir arada gerçekleşmesi gerekir: 1. Kuvvetli suç şüphesinin varlığı. 2. Tutuklama nedenlerinin bulunması. Aşağıdaki nedenlerden en az biri mevcut olmalıdır: şüphelinin veya sanığın kaçması; delillerin karartılması. Sadece adli para cezasını gerektiren suçlarda veya vücut dokunulmazlığına karşı kasten işlenenler hariç olmak üzere hapis cezasının üst sınırı iki yıldan fazla olmayan suçlarda tutuklama kararı verilemez.

Yargıtay, yaralama suçunda iştirak iradesini belirlerken şu unsurlara bakar: Birlikte suç işleme kararı. Fiil üzerinde ortak hakimiyet. Eylemin aşamaları. Ayrıca, azmettiren kişinin sorumluluğu, verdiği talimatla sınırlıdır ve genellikle azmettirdiği fiilden sorumlu tutulur.

Karma avukatlık bürosunun hangi davalara baktığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, bazı avukatlık bürolarının baktığı dava türlerine örnekler verilebilir: Ceza hukuku bürosu: Hırsızlık, dolandırıcılık, uyuşturucu, şiddet suçları gibi çeşitli suç isnatlarına karşı savunma, gözaltı ve ifade alma süreçleri, temyiz süreçleri ve ceza hukuku danışmanlığı gibi davalara bakar. İdare hukuku bürosu: İptal davaları, tam yargı davaları, vergi davaları, memur davaları, kamulaştırma davaları ve belediye ile imar davalarına bakar. Ticaret hukuku bürosu: Uluslararası ticaret ve sözleşmeler hukuku, vergi ve gümrük mevzuatından kaynaklanan ihtilaflar gibi davalara bakar. Türkiye'de yasal olarak avukatlık mesleğinde branşlaşma bulunmamaktadır.

Yağma davasında müşteki, beyanında olayın detaylarını, mağduriyetini ve zararının giderilip giderilmediğini anlatır. Müştekinin savunmasında dikkate alabileceği bazı noktalar: Çelişkili ifadeler: Müşteki, kollukta, savcılıkta ve mahkemede farklı ifadeler vermişse, bu çelişkiler vurgulanarak savunmada yer alabilir. Zararının giderilmesi: Soruşturma aşamasında zararın giderilmesi, müştekinin lehine bir durum olup, bu durumun savunmada belirtilmesi önemlidir. Şüphe unsuru: Müşteki beyanının tek başına yeterli olup olmadığı, şüphe unsurları ve diğer delillerle birlikte değerlendirilmelidir. Yağma davalarında hukuki süreç karmaşık olabileceğinden, bir avukattan profesyonel hukuki destek alınması önerilir.

Dağıtıcı adalet ve düzeltici adalet, Aristoteles'in eşitlik kavramı ile ilişkilendirdiği adalet türleridir. Dağıtıcı adalet. Düzeltici (denkleştirici) adalet. Ayrıca, 20. yüzyılda sosyal adalet tartışmasını da tekrar gündeme getiren Rawls’un tanımladığı hakkaniyet olarak adalet teorisi de dağıtıcı adalet türüyle benzerlik gösterir. Adalet türleri ile ilgili bilgiler, kişisel yorumlara dayandığı için kesinlik taşımayabilir.

Temyiz dilekçesinde zincirleme suçun nasıl belirtileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, temyiz başvurusunda bulunan kişinin dilekçesinde temyiz gerekçesini açıkça belirtmesi gerektiği bilinmektedir. Temyiz dilekçesi sunan kişi, hükmün neden bozulmasını istediğini açıkça belirtmelidir. Temyiz dilekçesinde açık ve belirli bir temyiz sebebi gösterilmemesi, başvurunun usulden reddine yol açabilir.