CezaHukuku

Gözaltına alma için somut delil gereklidir. Cumhuriyet savcısının şüpheli hakkında gözaltına alma kararı verebilmesi için şu iki şartın bir arada bulunması gerekir: 1. Gözaltına alma, bu tedbirin soruşturma yönünden zorunlu olmasına bağlıdır. 2. Şüphelinin bir suçu işlediği şüphesini gösteren somut delillerin varlığı gerekir. Savcılık, her iki şartın bir arada bulunmadığı hallerde şüpheliyi gözaltına almak yerine davetiye ile ifade alma veya diğer işlemlere çağırabilir.

Özay Avukatlık Bürosu, müvekkillerine yüksek kalitede hukuki destek sağlayarak, iş dünyasının ihtiyaçlarına cevap verecek nitelikte avukatlık hizmeti sunmaktadır. Büronun ana çalışma alanları: gayrimenkul hukuku; ticaret hukuku; iş hukuku; ceza hukuku; idare hukuku; sermaye piyasası hukuku; sigorta hukuku; birleşme ve devralmalar; fikri mülkiyet hukuku. Büro, hem Türk hem de yabancı müvekkillere hizmet vermekte olup, İngilizce, Fransızca ve Almanca dillerinde de danışmanlık hizmeti sunmaktadır.

CMK madde 224 ve 225 ile ilgili bazı Yargıtay kararları: CMK madde 224: Yargıtay 5. Ceza Dairesi, 2012/621 E., 2012/769 K.. Yargıtay Ceza Genel Kurulu, 2009/9-766 E., 2015/372 K.. CMK madde 225: Yargıtay 8. Ceza Dairesi, 2023/2457 E., 2024/8488 K.. Yargıtay 3. Ceza Dairesi, 2009/27 E., 2009/13450 K..

2025 yılında düzenlenen Polis ve Ceza Hukuku Sempozyumu, 17-18 Nisan tarihlerinde Ankara Gölbaşı Ali Birinci Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilmiştir. Bir sonraki ceza hukuku sempozyumu hakkında bilgi bulunamadı.

Güveni Kötüye Kullanma Suçunun Temel Unsurları: 1. Zilyetliğin Devri: Suçun konusu, başkasına ait olup, muhafaza etmek veya belirli bir şekilde kullanmak üzere zilyetliği devredilmiş olan maldır. 2. Zilyetliğin Devri Amacı Dışında Tasarrufta Bulunma: Fail, bu malı zilyetliğin devri amacı dışında kullanır veya bu devir olgusunu inkâr eder. 3. Failin Yükümlülüğü: Bu suçun faili, belirli bir hukuki ilişkinin tarafı olmanın gerektirdiği yükümlülük altında bulunan kişidir. 4. İrade Dışı Devir: İrade dışı zilyetliğin devri halinde bu suç oluşmaz. Suçun Nitelikli Hali: - Meslek, sanat, ticaret veya hizmet ilişkisi nedeniyle tevdi ve teslim edilen mallar hakkında işlenmesi durumunda, ceza bir yıldan yedi yıla kadar hapis ve üç bin güne kadar adli para cezası olarak belirlenir. Korunan Hukuki Yarar: - Mülkiyet hakkı, kişiler arasındaki güven duygusu ve zilyetlik hakkı.

İki kere cezalandırma yasağı, aynı fiil nedeniyle aynı kişinin iki kez yargılanmasını ve cezalandırılmasını engelleyen bir ilkedir. İki kere cezalandırma yasağının koşulları: Ceza ile ilgili bir yargılama sürecinin olması. Bu sürecin kesin veya kesinleşmiş bir hükümle sonuçlanması. Tekrar ceza ile ilgili bir yargılama sürecinin işletilmesi. Farklı yargılama süreçlerinin aynı fiile ilişkin olması. İlkenin istisnalarından birinin olmaması. Yasağın istisnaları arasında, yeni delillerin ortaya çıkması veya ilk yargılama sırasında esaslı bir kusurun tespit edilmesi durumları bulunur.

5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 231. maddesine göre, hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararının verilmesi halinde sanık, beş yıl süreyle denetim süresine tabi tutulur. 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuklar için bu süre üç yıldır.

Hallaç Hukuk Bürosu, bireylerin ve kurumların hukuki haklarını savunan, dava süreçlerini yöneten ve yasal danışmanlık sağlayan bir hukuk bürosudur. Büronun yaptığı işler arasında şunlar yer alır: Dava takibi. İcra takibi. Vekaletname takibi. Finans yönetimi. İletişim yönetimi. Büro, ceza, medeni, ticaret, iş, vergi ve idare hukuku gibi birçok alanda hizmet vermektedir.

Uzlaştırmada 16 günlük süre, uzlaşma teklifinin alan tarafın kararını bildirmek için sahip olduğu 3 günlük sürenin bittiği gün başlar. Uzlaşma teklifi alan taraf, 3 gün içinde kararını belirtmezse bu teklifi reddetmiş sayılır. Süre, gün olarak belirlendiğinden, süre tebligatın yapıldığının ertesi günü işlemeye başlar.

Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 157 ve 158'in birlikte uygulanması, suçun niteliğine ve işlenme şekline bağlıdır. Basit dolandırıcılık (TCK madde 157), hileli davranışlarla bir kişiyi aldatıp, onun veya başkasının zararına olarak, kişiye veya başkasına yarar sağlama suçudur. Nitelikli dolandırıcılık (TCK madde 158), belirli yöntemler veya koşullar altında işlenen dolandırıcılık suçudur. Üç veya daha fazla kişi tarafından birlikte işlenen dolandırıcılık suçlarında, TCK madde 157'de düzenlenen basit dolandırıcılık suçunun cezası yarı oranında, TCK madde 158'de düzenlenen nitelikli dolandırıcılık suçunun cezası ise bir kat artırılır. Görevli mahkemeler: Basit dolandırıcılık (TCK madde 157) için Asliye Ceza Mahkemesi görevlidir. Nitelikli dolandırıcılık (TCK madde 158) için Ağır Ceza Mahkemesi görevlidir.

Aynı neviden fikri içtima, failin tek bir fiille aynı suçun birden fazla kişiye karşı işlenmesi durumudur. Bu durumun söz konusu olabilmesi için aşağıdaki şartlar gereklidir: Fiilin hukuki anlamda tek olması; Birden fazla suçun işlenmiş olması; İşlenen birden fazla suçun aynı suç olması; Bu suçların mağdurlarının farklı olması. Aynı neviden fikri içtima, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 43. maddesinin 2. fıkrasında düzenlenmiştir.

Elektrikli sandalyede idam, insanlığa karşı acımasız ve aşağılayıcı bir ceza olarak görülmesi nedeniyle birçok ülkede kaldırılmıştır. Ayrıca, elektrikli sandalye ile infaz sırasında ölümlerin her zaman ilk denemede gerçekleşmemesi ve kurbanın acı çekmesi gibi sorunlar da bu cezanın sorgulanmasına yol açmıştır. Örneğin, 1946 yılında Willie Francis adlı bir çocuk elektrikli sandalyede idam edilmiş, ancak ölmediği için tekrar idam cezasına çarptırılmıştır. Günümüzde ABD'nin bazı eyaletlerinde elektrikli sandalye, zehirli iğne ile idam seçeneğine yedek olarak sunulmaya devam etmektedir.

Anadolu Hukuk Bürosu, geniş bir dava yelpazesine bakmaktadır. Bazı faaliyet alanları şunlardır: Ceza Hukuku: Ceza soruşturmaları, ceza davaları, şüpheli ve sanık müdafi hizmetleri. İdare ve Vergi Hukuku: Vergi davaları, vergi cezaları iptali, vergi uzlaşmaları. Ticaret ve Şirketler Hukuku: Şirket kuruluşları, ana sözleşme hazırlanması, sermaye artırımı, birleşme ve devralma işlemleri. İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku: İş sözleşmeleri, işyeri prosedürleri, tazminat ve rekabet yasağı uygulamaları. İcra ve İflas Hukuku: Alacak tahsilatı, haciz işlemleri, iflas erteleme. Aile ve Miras Hukuku: Boşanma, mal rejimleri, nafaka, velayet, miras paylaşımı. Gayrimenkul Hukuku: Gayrimenkul alım-satımı, tapu işlemleri, yabancıların gayrimenkul edinmesi. Kooperatif Hukuku: Kooperatiflerin kuruluşu ve tasfiyesi. Enerji Hukuku: Enerji sektöründe danışmanlık. Yabancılar Hukuku: Yabancı mahkeme kararlarının tanınması, oturma izinleri, gayrimenkul edinimi. Tahkim Hukuku: Tahkim kurullarında temsil, tahkim kararlarının iptali.

Ayas Avukatlık Bürosu, çeşitli hukuki konularda hizmet vermektedir. Bu hizmetler arasında: Ceza hukuku: Ceza davalarında sanıkları veya müştekiyi temsil etme. Gayrimenkul hukuku: Tapu işlemleri, kat mülkiyeti davaları, kira sözleşmeleri gibi konularda danışmanlık ve dava takibi. İş hukuku: İşçi-işveren davaları, iş sözleşmeleri, tazminat davaları gibi konularda danışmanlık ve dava takibi. İdare hukuku: İdari işlemlere karşı iptal ve yürütmenin durdurulması davaları, vergi davaları gibi konularda danışmanlık ve dava takibi. Aile hukuku: Boşanma, velayet, nafaka, miras gibi aile hukuku davalarında temsil ve danışmanlık hizmeti. Ayrıca, marka-patent tescil, tasarım tescil gibi alanlarda da hizmet sunmaktadır.

Malpraktis (doktor hatası) davalarında 6 aylık süre, Taksirle Yaralama suçu için mağdur hastanın şikayette bulunma hakkını kullandığı dönemi ifade eder. Malpraktis davalarında genel zamanaşımı süreleri ise şu şekildedir: 5 yıl: Hasta ile sağlık çalışanı arasındaki ilişki sözleşme ilişkisine dayanıyorsa. 10 yıl: Vekaletsiz iş görme veya haksız fiil durumlarında. 2 yıl: Zararın ve tazminat yükümlüsünün öğrenildiği tarihten itibaren. 20 yıl: Doktorun ağır kusuru durumunda. Zamanaşımı süreleri, davanın türüne ve duruma göre değişiklik gösterebilir. Detaylı bilgi için bir avukata danışılması önerilir.

Suça iştirak türleri şunlardır: Faillik. Dolaylı (müşterek) faillik. Azmettirme. Yardım etme. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nda suça iştirak, "faillik" ve "şeriklik" olarak iki ana kategoriye ayrılır.

Uzlaştırma sürecinde taksitlendirme hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, uzlaştırma süreci hakkında genel bilgiler mevcuttur. Uzlaştırma, şüpheli veya sanık ile mağdur veya suçtan zarar görenin, Cumhuriyet savcısı tarafından görevlendirilen tarafsız bir uzlaştırmacı aracılığıyla anlaştırılması sürecidir. Uzlaştırmacı, dosya içindeki belgelerin kendisine verilmesinden itibaren en geç otuz gün içinde süreci sonuçlandırmalıdır.

Türk Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 231. maddesine göre hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB), mahkemenin, sanık hakkında verdiği cezai hükmü belirli şartlar altında bir süreliğine açıklamama kararı almasıdır. HAGB'nin temel amacı, suç işlemiş bireylerin rehabilitasyonunu sağlamak ve onlara topluma yeniden entegre olabilmeleri için bir fırsat sunmaktır. HAGB kararı verilebilmesi için gerekli şartlar şunlardır: Sanığın daha önce kasıtlı bir suçtan mahkum olmamış olması. Sanığın yeniden suç işlemeyeceği kanaatine varılması. Suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın giderilmesi. HAGB kararı verildiğinde, sanık 5 yıl süreyle denetime tabi tutulur.

Hukuk davalarında bazı zamanaşımı süreleri: Genel zamanaşımı süresi: 10 yıldır. Borç/alacak davaları: 10 yıldır. Kira alacağı: 5 yıldır. Ticari alacak: 5 yıldır. Haksız fiil kaynaklı tazminat: 2 yıl veya 10 yıldır (zarar öğrenilirse). Eser sözleşmesi (hizmet, işçilik vb.): 5 yıldır. Miras payı davaları: 10 yıldır. Zamanaşımı süresi, davanın türüne, ilgili kanun maddelerine ve olayın niteliğine göre değişiklik gösterebilir.

12 ve üzeri yaş sınırı, belirli bir aktiviteye veya hizmete katılım için en az 12 yaşında olmayı ifade eder. Örneğin, aşılamada yaş sınırı 12'ye düştüğünde, bu, 12 yaş ve üstü kişilerin aşı yaptırabileceği anlamına gelir. Ayrıca, turizm sektöründe D1, D2 ve D3 yetki belgelerinde asgari kapasiteyi sağlayacak taşıtların yaş sınırı 12'ye yükseltildiğinde, bu, bu yetki belgelerine sahip araçların en fazla 12 yaşında olabileceği anlamına gelir. 12 yaş sınırı, genellikle çocukların belirli aktivitelere katılımını düzenlemek veya belirli hizmetlerden yararlanmalarını sağlamak için belirlenir.