Belirtiler

Sırt ağrısı için doktora gidilmesi gereken durumlar: Ağrı 2-3 günden fazla sürüyorsa ve şiddeti artıyorsa. Ağrı, hareketle ilişkisi olmayan bir şekilde gece uykudan uyandırıyorsa. Ağrı ile birlikte yüksek ateş, ani kilo kaybı, tuvalete çıkmakta zorlanma, göğüs ağrısı gibi semptomlar görülüyorsa. Bacaklarda veya genital bölge çevresinde ağrı, karıncalanma, uyuşukluk ya da güçsüzlük varsa. Mesane kontrolünü kaybetme gibi durumlar ortaya çıkıyorsa. Sırt ağrısının nedeni ve tedavi yöntemi için doğru teşhisin konulması önemlidir; bu nedenle bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Rahimde bir sorun olduğunu gösteren bazı belirtiler şunlardır: Adet düzensizlikleri ve anormal kanama: Adet döngüsü dışında kanama, aşırı yoğun adet kanamaları, adet kanamasının uzun sürmesi. Karın ve pelvik bölgede ağrı: Alt karın bölgesinde sürekli ağrı, cinsel ilişki sırasında ağrı, pelvik bölgede dolgunluk hissi. Kısırlık: Tekrarlayan düşükler, gebelik döneminde erken su gelişi, gebelik kayıpları. Diğer belirtiler: İdrar kaçırma, bağırsak problemleri, kasıklara, sırtın altına ve bele yayılan ağrı. Bu belirtilerden herhangi biri fark edildiğinde bir kadın doğum uzmanına başvurulmalıdır. Rahim hastalıklarının teşhis ve tedavisinde ultrason, MR gibi görüntüleme yöntemleri ve biyopsi gibi ileri tetkikler kullanılır.

Tüberküloz (verem) hastalığının yaygın belirtileri şunlardır: Üç haftadan uzun süren şiddetli öksürük. Kanlı balgam. Göğüs ağrısı ve nefes darlığı. Açıklanamayan kilo kaybı ve iştahsızlık. Gece terlemeleri ve yüksek ateş. Genel halsizlik ve yorgunluk. Ses kısıklığı. Boyundaki lenf bezlerinde şişlik. Akciğer dışı tüberküloz belirtileri, hastalığın yayıldığı organa göre değişiklik gösterir. Tüberküloz belirtileri varsa, en kısa sürede bir sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır.

Rektum kanserinin bazı belirtileri: Dışkıda kan veya rektal kanama. Bağırsak alışkanlıklarında değişiklik, örneğin kabızlık veya ishal. Karın ağrısı ve rahatsızlık. Kilo kaybı ve halsizlik. Dışkılama sırasında zorlanma ve eksik dışkılama hissi. Gaz sancıları ve şişkinlik. Makatta ağrı veya kanama. Bu belirtiler başka sağlık sorunlarından da kaynaklanabilir, bu nedenle doğru teşhis için bir doktora başvurulması önerilir.

Akdeniz anemisinin (talasemi) belirtileri, hastalığın türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterir. Hafif taşıyıcı vakalarda (talasemi minör) belirtiler: hafif anemi; yorgunluk ve halsizlik; soluk cilt; hafif sarılık. Orta ve ağır talasemi türlerinde (talasemi intermedia ve major) belirtiler: şiddetli anemi (halsizlik, yorgunluk, nefes darlığı); büyümüş dalak; kemik deformiteleri, özellikle yüz ve kafatasında; karaciğer büyümesi; sarılık (cilt ve gözlerde sararma); büyüme geriliği (çocuklarda büyümenin yavaşlaması); kalp sorunları (aritmi ve kalp yetmezliği gibi durumlar). Akdeniz anemisi belirtileri görüldüğünde bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Diyabet, pankreasın yeterli insülin üretememesi veya vücudun üretilen insülini doğru şekilde kullanamaması sonucu ortaya çıkan kronik bir metabolizma hastalığıdır. Diyabetin yaygın belirtileri: Sık idrara çıkma. Aşırı susama. Açıklanamayan kilo kaybı. Yorgunluk ve halsizlik. Bulanık görme. Yaraların geç iyileşmesi. Ciltte kuruluk ve kaşıntı. Tip 1 diyabet genellikle aniden başlayan daha belirgin semptomlarla kendini gösterir. Diyabet tanısı, kan şekeri seviyelerinin ölçümü ile konur.

Şap hastalığının belirtileri enfekte olan hayvanın türüne, yaşına ve bağışıklık durumuna göre farklılık gösterebilir. Başlıca belirtiler: Yüksek ateş; Ağız ve burun bölgesinde yaralar; Dil, dudaklar ve ağızda şişme; Ayaklarda yaralar ve topallama; Süt verimi azalması; İştah kaybı; Depresyon; Solunum sıkıntısı; Kusma veya ishal; Titreme veya kasılma; Aşırı salya akıntısı. Şap hastalığı, hayvan sağlığı ve refahı için ciddi bir tehdit oluşturduğu gibi, tarım endüstrisi ve ekonomik faaliyetler için de önemli bir risktir. Şap hastalığının belirtileri fark edildiğinde hızlı bir şekilde veteriner hekime başvurulmalı ve karantina önlemleri alınmalıdır.

Dizanteri belirtileri hastalığın türüne ve şiddetine göre değişebilir. Yaygın belirtiler: dışkıda kan ve mukus görülmesi; şiddetli karın ağrısı ve kramplar; sık ve acil dışkılama isteği (tenesmus); yüksek ateş ve titreme; bulantı ve kusma; iştah kaybı ve kilo kaybı; bağırsak gazı ve şişkinlik; yoğun su kaybı (dehidrasyon), halsizlik ve bitkinlik. Amipli dizanteri belirtileri arasında aralıklı kabızlık, irin veya kan içerebilen sulu ishal, karın ağrısı, mide bulantısı ve kusma da bulunur. Basilli dizanteri belirtileri ise başlangıçta hafif karın ağrısı ve ishal ile kendini gösterir, ancak dışkıda kan veya mukus nadir olarak görülür. Dizanteri belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Adet olmak üzere olan bir kadının nasıl hissettiği, kişiden kişiye değişiklik gösterebilir. Ancak, adet öncesi dönemde yaygın olarak şu belirtiler görülebilir: Fiziksel belirtiler: Göğüslerde hassasiyet ve şişkinlik, karın ve kasıklarda ağrı, vücutta şişkinlik hissi, kilo alımı, hafif baş ağrısı. Psikolojik belirtiler: Depresyon, duygusal dengesizlik, sinirlilik, alınganlık, konsantre olmakta güçlük çekme, uyku bozukluğu. Bu belirtiler, adet öncesi sendromu (PMS) olarak adlandırılır ve hormon seviyelerindeki dalgalanmalar nedeniyle ortaya çıkar. Eğer belirtiler uzun süre devam ediyorsa, bir uzmana başvurmak gerekebilir.

Prostat kanserinin ilk belirtileri genellikle hastalığın ileri evrelerinde ortaya çıkar. En sık görülen belirtiler şunlardır: İdrar yapmada güçlük ve/veya idrar yapamama. Sık idrara çıkma. İdrar yapmanın bitiminde damla damla idrar akımının devam etmesi. Dışkılama esnasında güçlük. İdrar ve/veya menide kan. Ereksiyon sorunları. Boşalma sırasında ağrı. Bu belirtiler, prostat büyümesi veya iltihap gibi diğer rahatsızlıkların da habercisi olabilir. Erken teşhis için düzenli sağlık kontrolleri yaptırmak büyük önem taşır.

Polip, vücuttaki bir organın üzerinde veya içinde oluşan küçük şişlik gibi büyümelerdir. Poliplerin belirtileri, polipin türüne ve bulunduğu yere göre değişir: Bağırsak polipleri: Dışkıda kan, karın ağrısı, kabızlık veya ishal. Burun polipleri: Geçmeyen soğuk algınlığı hissi, baş ağrısı, burun akıntısı veya koku duyusunda azalma. Rahim polipleri: Düzensiz âdet kanamaları ve kısırlık. Diğer polip türleri: İşitme kaybı, kulak akıntısı, rektal kanama. Polipler genellikle belirti vermez ve rastlantısal olarak tespit edilirler. Teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Yumurtalık kanserinin ilk belirtileri genellikle hastalığın ileri evrelerinde ortaya çıkar ve şunları içerir: Karın şişkinliği ve dolgunluk hissi. Pelvik veya karın ağrısı. Hızlı doyma ve iştahsızlık. Sık idrara çıkma. Vajinal kanama veya akıntı (menopoz sonrası veya adet dönemleri dışında). Halsizlik ve yorgunluk. Sindirim sorunları (mide bulantısı, kabızlık, ishal). Planlanmamış kilo kaybı. Bel ve sırt ağrısı. Düzenli jinekolojik muayeneler ve tarama testleri, erken teşhis için önemlidir.

Osteoporoz, kemiklerin içeriğindeki mineral yoğunluğunun azalması sonucu kemiklerin zayıflaması ve kırılgan hale gelmesidir. Osteoporozun bazı belirtileri: Sırt ve bel bölgesinde kronik ağrılar. Boy kısalması (2-3 cm veya daha fazla). Duruş bozuklukları ve kamburlaşma. Kemiklerde kırılma riskinin artması. Günlük aktivitelerde zorlanma ve hareket kısıtlılığı. Osteoporoz genellikle erken dönemde belirgin semptomlar göstermez. Osteoporozun bazı nedenleri: ilerleyen yaş; menopoz; kalsiyum ve D vitamini eksikliği; kronik hastalıklar; kalıtım; hareketsiz yaşam. Kemik erimesi riski taşıyan kişilerin düzenli kontrollere gitmeleri önerilir.

Kan şekeri düşüklüğünün (hipoglisemi) bazı belirtileri şunlardır: açlık hissi; titreme; huzursuzluk; göz kararması; terleme; dilde, dudakta ve ellerde uyuşma; solukluk; çarpıntı; baş ağrısı; konsantrasyon güçlüğü. Kan şekeri daha da düştüğünde bilinç bulanıklığı, konuşma bozukluğu, baş dönmesi, baygınlık gibi belirtiler de görülebilir. Hipoglisemi belirtileri yaşanıyorsa, kan şekeri ölçülerek doğrulanmalı ve gerekli önlemler alınmalıdır.

Kansızlığın (anemi) yaygın belirtileri şunlardır: Halsizlik ve yorgunluk. Soluk cilt, dudaklar ve göz içi dokular. Baş dönmesi veya bayılma hissi. Nefes darlığı, özellikle efor sarf edildiğinde. Çarpıntı veya düzensiz kalp atışı. Baş ağrısı ve konsantrasyon güçlüğü. Soğuk el ve ayaklar. Kırılgan tırnaklar. Saç dökülmesi veya zayıflaması. İştahsızlık veya anormal yiyecek istekleri (toprak, buz, kil gibi). Kansızlık belirtileri varsa, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Romatizmanın en tehlikeli belirtisi olarak kabul edilen hastalık romatoid artrittir. Romatoid artrit, bağışıklık sisteminin yanlışlıkla sağlıklı dokulara saldırması sonucu meydana gelen ve ağrı, şişme, sertlik gibi belirtilerle kendini gösteren inflamatuar bir hastalıktır. Romatoid artritin yanı sıra, romatizmanın diğer tehlikeli türleri arasında lupus ve ankilozan spondilit de bulunur. Romatizma belirtileri gözlemlendiğinde, doğru tanı ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

Balgam, çeşitli hastalıkların belirtisi olabilir. İşte bazı örnekler: Solunum yolu enfeksiyonları: Soğuk algınlığı, grip, bronşit, zatürre ve sinüzit gibi hastalıklar. Kronik solunum hastalıkları: Astım, KOAH, kistik fibroz. Alerjiler: Polen, toz ve hayvan tüyü gibi alerjenlere karşı bağışıklık sistemi tepkisi. Gastroözofageal reflü (GERD): Mide asidinin yemek borusuna kaçması. Sigara kullanımı ve hava kirliliği: Solunum yollarında tahriş ve fazla mukus üretimi. Ciddi sağlık sorunları: Akciğer kanseri, tüberküloz, pulmoner emboli, konjestif kalp yetmezliği. Balgamın rengi ve kıvamı, hastalığın türü hakkında ipucu verebilir. Balgam sorunu uzun süre devam ederse veya diğer belirtiler eşlik ederse, bir sağlık profesyoneli ile görüşmek gerekebilir.

En belirgin gebelik belirtisi, adet gecikmesidir. Ancak her kadının vücudu farklı tepki verebileceğinden, belirtilerin şiddeti ve süresi kişiden kişiye değişebilir. Hamileliğin diğer yaygın belirtileri şunlardır: mide bulantısı ve kusma; göğüslerde hassasiyet ve şişkinlik; sık idrara çıkma; yorgunluk ve uyku hali; hafif kanama veya lekelenme (implantasyon kanaması); kokuya karşı hassasiyet; iştah artışı veya belirli yiyeceklere aşerme; baş dönmesi ve baygınlık hissi; duygu durum değişiklikleri ve ruh hali dalgalanmaları. Gebeliği anlamanın en kesin yolu, adet gecikmesi sonrası yapılan kan veya idrar testleridir.

Menopoza giren kadınlar çeşitli fiziksel ve duygusal değişiklikler yaşayabilir. En yaygın duygular ve hisler şunlardır: Fiziksel belirtiler: Ateş basması, gece terlemeleri, eklem ve kas ağrıları, uykusuzluk, baş ağrısı, çarpıntı, vajinal kuruluk, kilo alma ve metabolizma yavaşlaması. Duygusal değişiklikler: Ruh halinde hızlı değişimler, sinirlilik, huzursuzluk, depresif duygu durum veya anksiyete, ağlama nöbetleri, gerginlik ve unutkanlık. Bu belirtiler kişiden kişiye değişiklik gösterebilir ve bazı kadınlar neredeyse hiçbir rahatsızlık hissetmeyebilir. Menopoz belirtileri yaşanıyorsa, doğru tanı ve tedavi için bir uzmana başvurulması önerilir.

Karaciğer hastalığının yaygın belirtileri şunlardır: Sarılık: Cilt ve göz aklarının sararması. İdrar renginde koyulaşma: Çay rengine benzer görünüm. Dışkı renginde solukluk: Soluk renkli dışkı. Karın ağrısı ve şişkinlik: Karın boşluğunda sıvı birikimi olabilir. Ciltte kaşıntı: Safra tuzlarının birikmesiyle oluşur. Bacaklarda ve ayak bileklerinde ödem: Albumin seviyesinin düşmesiyle ortaya çıkar. Kronik yorgunluk: Sindirim ve enerji metabolizmasının bozulmasıyla oluşur. Mide bulantısı, kusma ve iştah kaybı: Sindirim fonksiyonlarının etkilenmesiyle görülür. Aşırı kilo kaybı: Safra akışının durması ve protein üretiminin düşmesiyle ilişkilidir. Nefes darlığı: İleri evre karaciğer hastalıklarında ortaya çıkabilir. Bu belirtiler, karaciğer hastalığının türüne ve şiddetine göre değişiklik gösterebilir. Kesin teşhis ve uygun tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.