• Buradasın

    Yargıtay muhdesat davasında hangi delilleri dikkate alır?

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Yargıtay, muhdesat davasında her türlü delili dikkate alır 14. Bu deliller arasında şunlar bulunur:
    • Tanık beyanları 124. Özellikle muhdesatın kim tarafından, hangi gelir ile kimin adına ve hesabına yaptırıldığına dair tanık ifadeleri önemlidir 14.
    • Tapu kayıtları ve kadastro tutanakları 125. Kadastro tutanağında muhdesat beyanı varsa, bu lehinize bir adi karine oluşturur 2.
    • Yapı ruhsatı, faturalar ve harcama belgeleri 123.
    • Kira veya kullanım sözleşmeleri 2.
    • Keşif ve bilirkişi raporları 123. Bilirkişi, yapının yaşını tespit eder, kullanılan malzemeleri inceler ve yapım tekniğini değerlendirir 2.
    Mahkeme, delillerin yeterliliğini ve dayanaklarını titizlikle değerlendirir 2.
    5 kaynaktan alınan bilgiyle göre:

    Konuyla ilgili materyaller

    Muhdesatı kim ispat eder?

    Muhdesatın aidiyetinin tespiti davasında ispat yükü kural olarak davacıya aittir. Davacı, muhdesatın kendisi tarafından meydana getirildiğini veya dikildiğini ispatlamak zorundadır. İspat araçları arasında şunlar yer alır: yapı ruhsatları ve inşaat izinleri gibi resmi belgeler; inşaat malzemelerine ilişkin faturalar; muhdesatın yapımına ilişkin sözleşmeler; tanık beyanları; bilirkişi incelemeleri ve raporları; fotoğraf ve diğer görsel kanıtlar. Yargıtay kararlarına göre, iddiaları ispatlayan belgeler bulunmadığı takdirde tanık delili ve tarafların sunduğu diğer deliller değerlendirilir.

    Muhdesatın aidiyeti davasında mahkeme nasıl karar verir?

    Muhdesatın aidiyeti davasında mahkeme, davacının muhdesatı kendisi meydana getirdiğini veya ona ait olduğunu tespit eden bir karar verir. Bu kararın bazı sonuçları şunlardır: Kesin delil oluşturur ve ileride açılacak davalarda bağlayıcıdır. Ortaklığın giderilmesi davası sonucunda satış bedelinin paylaşımında dikkate alınır. Kamulaştırma işlemlerinde muhdesat bedelinin kime ödeneceğini belirler. Ancak, bu karar muhdesatın mülkiyetinin tespiti anlamına gelmez; çünkü muhdesat, taşınmazın bütünleyici parçası olarak taşınmaz mülkiyetine tabidir. Mahkeme, muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin davayı bekletici mesele yapabilir ve ortaklığın giderilmesi davasında satış bedelinin bu davanın sonucuna göre dağıtılmasını sağlayabilir. Muhdesatın aidiyeti davasında karar, hukuki yararın yokluğu nedeniyle usulden reddedilebilir. Dava süreci ve kararın içeriği, davanın koşullarına ve ilgili yasal düzenlemelere göre değişebilir. Bu nedenle, bir avukattan hukuki destek alınması önerilir.

    Muhdesatın aidiyeti davası şartları nelerdir?

    Muhdesatın aidiyeti davasının açılabilmesi için gerekli şartlar şunlardır: 1. Hukuki Yarar: Davacının, bu tespiti yapmakta güncel ve korunmaya değer bir hukuki yararı olmalıdır. Taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davası bulunması; Taşınmazın kamulaştırma sürecine dahil edilmiş olması; Kentsel dönüşüm gibi özel kanunlar kapsamında bir uygulamanın söz konusu olması. 2. Muhdesatın Nitelik Şartı: Dava konusu yapı veya eklemeler muhdesat niteliğinde olmalıdır. Taşınmaz üzerinde kalıcı olarak yer alması; Taşınmazdan ayrılmasının mümkün olmaması veya ayrıldığında önemli zarara uğraması; Geçici bir yapı olmaması. 3. Taraf ve Dava Ehliyeti: Davacı, muhdesatı meydana getiren veya onun külli halefleri (mirasçıları) olmalıdır. Davalı, muhdesatın davacıya ait olduğunu kabul etmeyen tapu malikleri veya paydaşlardır. Bu şartlar sağlanmadığında, dava "güncel hukuki yarar yokluğu" nedeniyle usulden reddedilir.

    Muhdesatın aidiyeti kesinleşmeden icraya konulamaz mı?

    Evet, muhdesatın aidiyetinin tespitine ilişkin ilam kesinleşmeden icraya konulamaz. Bu kural, kararın bir parçası (fer’i) niteliğinde olan yargılama giderleri ve vekalet ücreti alacakları için de geçerlidir. Muhdesatın aidiyeti bir tespit davası olduğundan, kesinleşmeden icraya konu edilmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 367/2. maddesi gereğince mümkün değildir.

    Muhdesat ne anlama gelir?

    Muhdesat, Arapça kökenli bir kelime olup "sonradan yapılan", "yeni eklenen" anlamlarına gelir. Hukuki açıdan muhdesat, bir taşınmazın mevcut yapısına sonradan ve kalıcı olarak eklenen bina, tesis, duvar, ağaç, bağ gibi unsurları ifade eder. Muhdesat sayılabilmesi için ilgili unsurun taşınmaz üzerinde kalıcı ve sabit şekilde oluşturulmuş olması gerekir. Yapılar: Bina, ev, duvar, köprü, depo, havuz gibi arazinin üzerine veya altına kalıcı olarak yapılan tüm tesisler. Bitkiler: Kalıcı olarak dikilen ağaçlar, bağlar, bahçeler. Diğer: Toprak altı galeriler, sığınaklar, kaynaklar. Geçici veya kolayca sökülebilen yapılar (örneğin çadır, prefabrik ev, geçici seralar) ise muhdesat kapsamında değerlendirilmez.

    Muhdesatı kim belirler?

    Muhdesatın aidiyetini belirleyen kişi veya kurum, muhdesatın davacıya ait olduğunu kabul etmeyen tapu kayıt malikleridir. Muhdesatın aidiyetinin tespiti davası, bu tespiti mahkeme kararı ile yapmak için açılır.

    Muhdesatı kim talep edebilir?

    Muhdesatın aidiyeti davasını, aşağıdaki kişiler talep edebilir: Muhdesatı meydana getiren kişi. Mirasçılar. Muhdesatın aidiyeti davası, aşağıdaki kişilere karşı açılır: Muhdesatın davacıya ait olduğunu kabul etmeyen tapu kayıt maliklerine veya paydaşlara karşı açılır. Muhdesatın davacıya ait olduğunu açıkça beyan eden tapu malikleri veya paydaşlara karşı dava açılamaz. Muhdesatın aidiyeti davası açılırken, dava açmakta hukuki yararın varlığı önceden değerlendirilmeli, konunun muhdesat niteliğinde olduğundan emin olunmalı, tüm deliller eksiksiz olarak hazırlanmalı ve tapu kayıtlarında muhdesata ilişkin beyan olup olmadığı kontrol edilmelidir.