Bu video, bir kişinin Türkçe şiirleri okuduğu bir performanstır.. Videoda dağlar, kış, sözler, cahillik, derya, bilgi gibi temalar işlenen şiirsel ifadeler yer almaktadır. Okunan şiir parçaları tekrarlanan dizelerle ilerlemekte ve doğa ile insan ilişkisini konu almaktadır. Video, şiirsel ifadelerin okunmasıyla ilerleyen kısa bir performans niteliğindedir.
Edebiyat, duygu ve düşünceleri anlatmanın önemli bir aracıdır. Çirkini güzel söylemek ve hayali gerçeğe çevirmek edebiyatla mümkündür. Edebiyat, insanların birbirlerini daha iyi anlamalarının yoludur
Bu video, bir edebiyat incelemesi formatında olup, konuşmacı "Uygar Eski Cihan" adlı kitabın içeriğini anlatıyor.. Konuşmacı, kitabın garip bir şiirle başladığını ve günlük hayat içindeki sıkıntıları yansıttığını belirtiyor. Kitabın 84. sayfasındaki "eleştiri denen şey çok saçma" cümlesini örnek göstererek eleştiri kavramını tartışıyor. Kitabın çok kısa yazıları olduğu, zorlayıcı olmadığı ve konuşmacının beğendiği için izleyicilere tavsiye ettiği belirtiliyor.
Great speeches must have masterful style, substance, and impact. Style should be beautiful to hear and read. Substance must appeal to audience's values and ideals. Impact should persuade and change hearts
Bu video, bir kişinin uzun hava okuduğu bir performanstır. Konuşmacı, Uygardan bir uzun hava okuyacağını ve bunun emek adlı bir kişiye, onun babası olan ve Çorum cezaevinde bulunan dayısı Cemal Doğanay'a, ayrıca kader mahkumlarına ve rahmetli Seyfi Doğanay'a gönderildiğini belirtiyor.. Videoda önce konuşmacının kısa bir giriş konuşması yer alıyor, ardından "Rüzgar" adlı uzun havanın okunması başlıyor. Uzun hava, "Dağları başı dumanı" sözleriyle başlayıp, "Gariban" kelimesiyle sonlanıyor. Performans, hasret ve özlem temalarını işleyen duygusal sözlerle ilerliyor.
Bu video, 19 Mayıs 1919 tarihini anlatan bir şiir okumasıdır. Şiirde bir kişi, 19 Mayıs 1919'da hayatını kaybeden bir mürşide hitap etmektedir.. Şiir, mürşidin gençlere verdiği değerleri ve onların hayatını nasıl etkilediğini anlatmaktadır. Şiirde, mürşidin "zeki, çevik ve ahlaklı olalım" dediği ve gençlerin bu değerleri nasıl benimsedikleri vurgulanmaktadır. Video, 19 Mayıs 1919'un 100. yılını kutlayarak sona ermektedir.
Nüzhet Şenbay, 1910-1991 yılları arasında yaşamış bir diksiyon eğitmenidir. İlk diksiyon kitabını hazırlamış ve Fransa'da ses eğitimi almıştır. Ankara Devlet Konservatuarı'nda diksiyon öğretmenliği yapmıştır
Bu video, "Hoşça Kal Kardeşim" başlıklı bir şiirin okunmasını içermektedir. Videoda bir kişi şiirin satırlarını okuyor.. Video, "Hoşça kal kardeşim" ifadesiyle başlayan ve tekrarlanan bir şiirin okunmasını içeriyor. Şiirde çakıl, masmavi tuz, deniz, sonsuzluk ve keder gibi temalar işleniyor. Videonun sonunda "İste geldik gidiyoruz" ifadesiyle şiirin devamı ve sonu veriliyor.
Written in Old English during 10th century AD in England. Part of The Exeter Book, translated by R.M. Liuzza. Contains 53 lines in one stanza
Bu video, bir kişinin okuduğu veya söylediği şiir performansını içermektedir.. Şiir, kişinin geçmişteki kendisiyle şimdiki durumu arasındaki değişimleri anlatmaktadır. "Eskiden bir adım vardı, ümidim, feryadım vardı" diyerek başlayıp, "şimdi ben o ben değilim" ifadesiyle değişimini vurgulamaktadır. Şiirde "dallarım devriliyor, gençliğim savruluyor" gibi tekrarlanan ifadeler, kişinin yaşadığı zorlukları ve değişimleri yansıtmaktadır.
Âşıklık geleneği 16. yüzyılda başlamış, 17. yüzyılda olgunlaşmıştır. Gelenek sözlü kültürden doğmuş, saz ve sözle nesilden nesile aktarılmıştır. Âşıklar toplumun duygu ve düşüncelerini saz ve sözüyle halka sunmuştur. Geleneğin zayıflaması sözlü gelenek ve usta-çırak ilişkisinden kaynaklanmaktadır
Bu video, bir kişinin yorgunluk duygusunu anlattığı kısa bir şiir performansıdır.. Videoda konuşmacı, yorgunluğunu çeşitli yönlerden anlatmaktadır: beyni, bedeni, kalbi, hevesleri, iyimserliği ve konuşmaya olan inancı yorgun olduğunu ifade eder. Video, "kısaca çok yorgunum her bir zerrem" ve "aşk ola" ifadeleriyle sonlanır.
Türkiye Cumhuriyeti 1946'ya kadar tek parti iktidarı altında tek tip sanat anlayışını destekledi. 2. Dünya Savaşı sonrası Türkiye yönünü batıya çevirdi ve ABD'yi örnek aldı. İktidar, düşünce özgürlüğünü değil, antikomünist sanatı destekledi. Sabahattin Ali üç kez cezaevine gönderildi ve muhalif tavrını sürdürdü
Bu video, bir hikaye anlatımı formatında Osmanlı döneminde Amik Ovası'nda geçen bir aşk hikayesini sunuyor. Hikayede Sevil Yakup, bir dul kadının fakir oğlu; Aşiret Beyi'nin kızı Dura; ve Çerçi adlı bir ozan karakterler yer alıyor.. Video, Sevil Yakup'un Aşiret Beyi'nin kızına olan aşkı ve bunun sonucunda zindana atılmasıyla başlıyor. Ardından Çerçi'nin zindanda Yakup'u ziyaret etmesi, Aşiret Beyi'nin kızının düğün hazırlıklarında ağlaması ve Çerçi'nin onu konuşturmak için Bey'in yanına gitmesi anlatılıyor. Hikaye, Çerçi'nin sazıyla Dura'yı konuşturmak için perdenin ardına oturmasıyla devam ediyor.
Bu video, Ozan Arif'in sunduğu bir sohbet programıdır. Programda Ozan Arif, izleyicilere hitap ederek sohbet etmektedir.. Programın başında Ozan Arif, Türk halk edebiyatındaki geleneklerden bahsederek "cümleten selamun aleyküm size" selamıyla sohbeti açmaktadır. Ardından kendisini ülkücü olarak tanımlayarak, vatan, millet, din ve devleti seven insanların ülkücü olduğunu açıklamaktadır. Programın ikinci bölümünde ise "gel gel muhabbet edelim" teması etrafında şiirler okuyarak, muhabbetin önemini vurgulamaktadır.
Bu video, bir kişinin Türkçe şiir okumasını içermektedir.. Videoda duygusal bir şiir okunmaktadır. Şiirde kalbin acısı, dünyaya duyulan esef ve dayanma ihtiyacı gibi temalar işlenmektedir. Okunan şiir parçası, "kalbim her yanın içi su dolu", "gökten gelen oklara hedef", "üç beş günlük dünyaya esef" gibi ifadelerle duygusal bir atmosfer yaratmaktadır.
Bu video, bir eğitimci tarafından sunulan belagat (söz sanatı) konulu bir ders formatındadır. Eğitimci, belagat kavramını detaylı bir şekilde açıklamaktadır.. Videoda belagat kavramının sözlük ve terim anlamları ele alınmakta, farklı dönemlerdeki belagat tanımları (Abdullah bin Mukafa, Cazze gibi) paylaşılmaktadır. Belagatın üç temel unsuru (meani, beyan, bedi) açıklanmakta ve belagatın önemi vurgulanmaktadır. Ayrıca belagatın "üç D kuralı" olarak adlandırılan "doğru söz, doğru yerde, doğru üslupla" kullanma prensibi ve belagatın Kur'an-ı Kerim'in tefsiri için önemine değinilmektedir. Video, belagatın terzilik sanatına benzetilerek sonlandırılmaktadır.