Bu video, "Sektörel Başarı Programı" kapsamında İstanbul Bahçelievler'deki Mavi İlmek Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'nin ziyaretini göstermektedir. Program sunucusu Hülya Hanım, kurumun kurucusu Sibel Al almış ile röportaj yapmaktadır.. Videoda, yeni açılan Mavi İlmek Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi'nin engelli bireyler ve özel gereksinimli çocuklara hizmet verdiği anlatılmaktadır. Kurumun çalışma alanları arasında yaygın gelişimsel bozukluk, zihinsel engelliler, öğrenme güçlüğü, Down sendromu ve otizm bulunmaktadır. Sibel Hanım, engelli bireylerin topluma ve sosyal hayata kazandırılması konusunda vurgu yapmakta ve toplumun bu konudaki farkındalığının önemini belirtmektedir.
Bu video, otizm konusunda bilgilendirici bir eğitim içeriğidir. Konuşmacı, otizm belirtileri ve erken tanı önemi hakkında bilgi vermektedir.. Video, günümüzde 68 çocuktan birinin otizmli olduğu bilgisiyle başlayıp, otizm belirtilerini detaylı şekilde açıklamaktadır. Tipik gelişim gösteren çocukların 6 ay civarında isimlere tepki vermesi, göz kontağı kurması gibi becerilerin otizmli çocuklarda gecikmesi, sterotipik hareketler ve gecikmiş konuşma gibi belirtiler anlatılmaktadır. Ayrıca, erken tanı ve etkili özel eğitimle otizmli çocukların gelişiminde olumlu gelişmeler elde edilebileceği vurgulanmaktadır.
OSB, nöro-gelişimsel bir bozukluk ve özel eğitim kategorisidir. OSB'li çocuklar akranlarıyla ilişki kurmakta ve günlük yaşamı sürdürmekte zorlanır. Erkeklerde kızlara göre 4-5 kat daha sık görülür
Bu videoda Bilal Bey, Kocaeli Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu Terapi Rekreasyon Terapi Bölümü'nden mezun olduğunu belirtiyor. Konuklar arasında bir kız çocuk da bulunmaktadır.. Video, rekreasyon terapi bölümünün dört ana uzmanlık dalından oluştuğunu ve özellikle engellileri, özürleri ve bozuklukları araştırdığını anlatıyor. Bilal Bey, spastik ve otizm gibi yaygın gelişimsel bozukluklar hakkında bilgi veriyor ve bu konuların klinik anlamda ileri seviyede çalışılması gerektiğini vurguluyor.
Bu video, bir televizyon programı formatında olup, sunucu, ergoterapist Sürmesa Günal, dil ve konuşma terapisti Kübra Yavuz ile Hümey Al ve Gün Al adlı uzmanların yer aldığı bir röportaj programıdır.. Program, çocuklarda dil gelişimi ve konuşma gecikmesi konusunu kapsamlı şekilde ele almaktadır. İlk bölümde dil gelişiminin anne karnında başladığı ve doğum sonrası devam ettiği anlatılırken, ikinci bölümde kekemelik, motor konuşma bozuklukları, işitme engeline bağlı konuşma sorunları, otizm ve dans sendromu gibi gelişimsel bozukluklar açıklanmaktadır. Son bölümde ise çocukların gelişim süreçlerinde dikkat edilmesi gereken noktalar, kritik gelişim dönemleri ve erken müdahalein önemi vurgulanmaktadır.. Programda ayrıca duyu bütünleme piramidi üzerinden beş temel duyu ve vestibüler duyu ile propioception gibi bilinmeyen iki duyu açıklanmakta, kaba ve ince motor becerilerin gelişimi, duygusal faktörlerin etkisi ve ergoterapi ile dil konuşma arasındaki ilişki gibi konular da tartışılmaktadır.
Bu video, duyusal modülasyon bozuklukları hakkında bilgilendirici bir eğitim içeriğidir.. Video, duyusal modülasyon bozukluklarının üç farklı şekilde gözlemlendiğini açıklamaktadır: gelen uyarana aktif ve çok artmış cevap verme, pasif ve çok azalmış cevap verme ve duyusal uyaran arayışı. Her bir modülasyon problemi için çocuk davranışları detaylı olarak anlatılmakta ve bu problemlerin çocuğun farklı alanlarda gözlemlenen davranış problemlerine sebep olabileceği belirtilmektedir.
Kekemelik, konuşma akışını bozan tekrarlamalar ve bloklarla karakterize bir bozukluktur. Tekrarlamalar, uzatmalar ve bloklar temel belirtilerdir. Özsaygı ve sosyal etkileşimleri olumsuz etkileyebilir
Bu video, otizm hakkında toplumsal farkındalık amacıyla hazırlanmış bir röportaj veya sohbet formatındadır. Videoda çeşitli kişilerin otizm hakkındaki bilgileri ve görüşleri paylaşılıyor.. Video, otizm hastalığının temel özelliklerini ele alıyor: iletişim kurma zorluğu, göz göze temas kurmaktan kaçınma, anlamayla ilgili problemler, ani tepkiler verme ve çevreye karşı ilgisizlik. Ayrıca otizmli çocukların topluma kazandırılması, eğitim ve spor alanlarındaki desteklerin önemi vurgulanıyor. Video, otizmli bireylerin toplumda değerli bireyler olarak kabul edilmesi gerektiğini ve onlara karşı gülmek gibi basit davranışların önemini vurgulayarak sona eriyor.
Bu video, çocuklarda otizm hastalığı hakkında bilgilendirici bir içeriktir.. Video, otizmin tanımı, belirtileri, nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgiler sunmaktadır. Otizm, doğuştan gelen veya ilk üç yılda ortaya çıkan gelişimsel bir bozukluk olarak tanımlanmakta, dil gelişmesinde sorunlar, tekrarlayıcı davranışlar ve sosyal ilişkilerde güçlükler gibi belirtilerle karakterize edilmektedir. Ayrıca, hastalığın erken tanı ve tedavisinin önemi vurgulanmakta, tedavi için özel eğitim yönteminin tercih edildiği belirtilmektedir.
Bu video, bir televizyon programında sunucu ve konuk Profesör Dr. Atilla Altunel (nöroloji uzmanı) arasında geçen bir röportajdır. Program, Nisan ayının otizm farkındalık ayı olduğu bilgisiyle başlamaktadır.. Programda otizm nedir, belirtileri ve sebepleri hakkında bilgiler verilmektedir. Profesör Dr. Altunel, otizmin üç temel özelliğini (tekrarlanan davranışlar, iletişim kopukluğu ve lisan eksikliği) açıklamakta ve otistik çocukların yarısının epilepsi nöbetleri geçirdiğini belirtmektedir. Ayrıca otizmin sebebinin beyindeki anormal elektrik olduğu ve bu durumun yaygın gelişimsel bozukluklar olarak adlandırıldığı bilgisi paylaşılmaktadır. Program, otizm konusundaki yanlış bilinen gerçekleri ve toplumun farkındalık seviyesini ele almaktadır.
Disgrafi, yazılı iletişim kurma zorluğu veya yetersizliğidir. Edinilmiş ve Gelişimsel olmak üzere iki ana kategoride sınıflandırılır. Disleksik, Motor, Uzamsal, Fonolojik ve Leksikal olmak üzere alt türleri vardır
Bu video, bir sunum formatında otizm ve beslenme konusunu ele alan bir konuşmacının anlatımını içermektedir.. Konuşmacı, otizm ve bağırsak florası arasındaki ilişkiyi açıklamaktadır. Otizm, gelişimsel bir hastalık tablosu olarak tanımlanmakta ve bağırsak florası ile ilişkisi vurgulanmaktadır. Sunumda, bağırsak florasının bozulması, entrosit hücrelerinin değişimi ve sindirim enzimlerinin azalması gibi konular görsel desteklerle anlatılmaktadır. Ayrıca, otizm gelişimindeki tipik senaryolar ve bağırsak florası ile bağışıklık sistemi arasındaki ilişki de ele alınmaktadır.
Otizm, yaşamın ilk 2 yılında ortaya çıkan yaygın gelişimsel bozukluktur. Her bireyde belirtiler farklı seviyelerde görülebilir. Otizmli çocukların büyük kısmında farklı zeka seviyeleri vardır
Disgrafi, okunaksız yazma ve uzun sürede tamamlama gerektiren el yazısı bozukluğudur. Gelişimsel disgrafi çocuklukta, edinilmiş disgrafi beyin travmasından sonra ortaya çıkar. Disgrafi, disleksi ile birlikte görülebilir
Bu video, bir terapist ve Hacer Hanım arasında geçen bir görüşme formatındadır. Hacer Hanım, 10. seans olan Feyza adlı çocuğunun tedavi sürecini anlatmaktadır.. Videoda, Feyza'nın refleksoloji tedavisi sonrası gözlemlenen değişimler ele alınmaktadır. Feyza'nın kaslanma, ağlama, oturma ve yemek yeme becerilerindeki iyileşmeler anlatılırken, kabızlık sorununun henüz çözülmediği belirtilmektedir. Terapist, 10. seansın destekleyici bir süreç olduğunu ve sonrasında tamamlayıcı süreçlere geçileceğini, kabızlık sorununun da çözüleceğini umduğunu ifade etmektedir. Feyza'nın gelişimsel bozukluğu, konuşma ve algılama problemleri de konuşmada ele alınmaktadır.
Bu video, otizm hakkında bilgilendirici bir eğitim içeriğidir. Konuşmacı, otizm hastalığının temel belirtilerini ve özelliklerini detaylı şekilde anlatmaktadır.. Video, otizmin tanımıyla başlayıp, sosyal ilişkilerdeki zorluklar, dil gelişimindeki sorunlar, sosyal biliş eksiklikleri, takıntılı davranışlar ve stereotip hareketler gibi temel belirtileri açıklamaktadır. Ayrıca, otizmin farklı tipleri (yüksek işlevli otizmliler, Asperger sendromu) ve bu durumun zihinsel gelişim üzerindeki etkileri de ele alınmaktadır. Video, otizmli çocukları anlamak için onların dilini öğrenmenin ve onlara saygı göstermenin önemini vurgulayarak sona ermektedir.
Bu video, otizm ve yaygın gelişimsel bozukluklar hakkında bilgilendirici bir içeriktir.. Video, otizmün yaygın gelişimsel bozuklukların ağır ucu olduğunu açıklayarak başlıyor. Ana sorunun iletişim kuramama ve sosyalleşememe olduğu belirtiliyor. İletişim sürecinin göz teması, mimikler, işaret dili ve sözcüklerle gerçekleştiği anlatılıyor. Otistik çocuklarda ise iletişim söz konusu olmadığı, kendi halinde kaldıkları ve takıntılı davranışlar, tutturmalar, huysuzluklar gibi ek şikayetler görülebileceği vurgulanıyor.
Otizm, erken çocuklukta başlayan nöro-gelişimsel ve ruhsal bir bozukluktur. İlk 3 yaş döneminde belirtiler görülmeye başlar. Hastalığın kesin tedavisi yoktur, ancak yaşam kalitesi artırılabilir. Genetik ve çevresel faktörlerin etkileşimi sonucu ortaya çıkabilir
Bu video, 24-26 Şubat 2023 tarihlerinde İstanbul'da gerçekleşecek olan dokuzuncu Serebral Palsi ve Gelişimsel Bozukluklar Kongresi'nin tanıtımını yapan bir sunum formatındadır.. Kongre, "Bebeklikten Yetişkinliğe Serebral Palsi" ana teması altında çocuk nörolojisi, çocuk ergen psikiyatrisi, psikolojisi, normal dil gelişimi, dilde gecikme, özel eğitim ve odyoloji içerikli paneller ve konferanslar sunmaktadır. Ayrıca ikinci gün ortopedi sempozyumu, ilk gün aileye yönelik seminerler ve pazar günü Metin Sabancı Merkezinde uzmanlara yönelik kurslar düzenlenecektir. Kongre, 1972 yılında Prof. Dr. Fısı Özcan'ın çabalarıyla başlayan ve 50. yılına ulaşan vakfın kuruluşunu da kutlayacaktır.
Bu video, ergoterapi mesleği ve uygulamaları hakkında bilgi veren eğitici bir içeriktir. Konuşmacı, ergoterapinin ne olduğunu ve özellikle serebral fazili ve gelişimsel bozukluğu olan çocuklarda nasıl uygulandığını anlatmaktadır.. Video, ergoterapinin tanımı ve amacı ile başlayıp, okul ortamında ergoterapi uygulamalarının detaylarını ele almaktadır. Özellikle çocuklarda yazı yazma becerisinin geliştirilmesi, uygun pozisyonlama, duyu bütünleme tedavisi ve ev ortamında ergoterapi yaklaşımları gibi konular detaylı olarak açıklanmaktadır. Video, ergoterapinin günlük yaşam becerilerini, okul aktivitelerini ve toplumsal katılımını nasıl artırdığını vurgulayarak, her çocuğun bireysel özelliklerine göre bireyselleştirilmiş yaklaşımların önemini belirtmektedir.