Tümörler

Tıpta "elas" terimi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşıyabilir. İşte bazıları: ELAS (Elektronik Laboratuvar Otomasyon Sistemi). ELAS (Extended Lymphadenopathy Syndrome). Ayrıca, "elas" kelimesi, "amyotrofik lateral skleroz" (ALS) ile de ilişkilendirilebilir, ancak bu bağlamda tıbbi bir terim olarak kullanılmamaktadır. Daha fazla bilgi için spesifik bir terim veya bağlam sağlanması gerekebilir.

5-HIAA (5-hidroksiindolasetik asit) seviyesinin yüksek olması, genellikle karsinoid tümörler veya sistemik mastositoz gibi durumlarla ilişkilidir. Karsinoid tümörler, nöroendokrin sistem hücrelerinden kaynaklanan ve serotonin üretimi ile karakterize tümörlerdir. Sistemik mastositoz, çeşitli organlarda mast hücrelerinin (bağışıklık hücreleri) artması durumudur. Ayrıca, çölyak hastalığı, tropikal sprue, Whipple hastalığı gibi malabsorpsiyon sendromları ve kronik bağırsak tıkanıklığı da 5-HIAA seviyesinin yükselmesine neden olabilir. 5-HIAA seviyesinin yüksekliğinin doğru yorumlanması için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Vanilmandelik asit (VMA) testi, genellikle şu durumlarda yapılır: Feokromasitoma teşhisi: Nadir görülen bir adrenal bez tümörü olan feokromasitoma'nın tanısında yardımcı olur. Adrenal bez fonksiyonlarının değerlendirilmesi: Adrenal bezlerin fonksiyonlarını değerlendirmek ve adrenal bez hastalıklarını tespit etmek amacıyla istenir. Nöroblastom tanısı: Çocukluk çağı kanserlerinden olan nöroblastomun teşhisinde yardımcı olur. Hormonal denge bozuklukları: Bazı nörolojik ve hormonal bozuklukları belirlemek için VMA testi istenebilir. VMA testi, belirtiler ve hastalık öyküsüne dayanarak sağlık uzmanları tarafından istenir.

Meme myoepithelial neoplazmı, meme bezlerinin kanal sisteminde bulunan ve süt salgısında rol oynayan miyoepitelyal hücrelerden kaynaklanan bir tümör türüdür. Özellikleri: İyi huylu veya kötü huylu olabilir. Genellikle ağrısız bir kitle şeklinde ortaya çıkar ve meme muayenesi veya görüntüleme yöntemleri ile tespit edilir. Nadir görülen bir tümör türüdür ve tüm meme tümörlerinin küçük bir kısmını oluşturur. Tedavi, tümörün iyi veya kötü huylu olmasına bağlı olarak değişir.

CD12'nin hangi kanserlerde yükseldiğine dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, bazı kanser türlerinde CD12 ifadesinin değişebileceği bilinmektedir. Örneğin, meme, endometriyal, yumurtalık, akciğer ve karaciğer kanserlerinde CD12 ifadesinin yüksek olduğu gözlemlenmiştir. Ayrıca, prostat kanserlerinde CDK12 geninde meydana gelen mutasyonların, tümör gelişimini etkileyebileceği ve bu mutasyonların kötü prognozla ilişkili olduğu belirtilmiştir. Daha fazla bilgi için güncel araştırmalara ve uzman görüşlerine başvurulması önerilir.

Matür over tümörü, diğer adıyla matür kistik teratom (dermoid kist), overin en sık görülen iyi huylu germ hücreli tümörüdür. Özellikleri: İyi huyludur ve genellikle ciddi bir hastalık oluşturmaz. İyi farklılaşma gösteren ektodermal, mezodermal, endodermal elementler içerir. Kıl, kemik, kıkırdak dokusu ve yağ dokusu gibi çeşitli doku ve organları içerir. Vakaların %12'sinde her iki overde de görülebilir. Komplikasyonları: Torsiyon (yumurtalığın kendi üzerinde dönerek boğulması). Rüptür (kist yırtılması). Enfeksiyon. Tedavi, cerrahi müdahale ile tümörün çıkarılmasını içerir.

Yüksek katekolamin seviyeleri, özellikle dopamin, adrenalin ve noradrenalin, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir: Yüksek tansiyon (hipertansiyon) ve çarpıntı (taşikardi). Aşırı terleme (diaforezis). Baş ağrısı. Anksiyete ve panik atak belirtileri. İnme ve kalp krizi riskinin artması. Hiperglisemi (yüksek kan şekeri). Kangren dahil periferik damar hastalıkları. Yüksek katekolamin seviyelerinin nedenleri arasında nöroendokrin tümörler (örneğin, feokromositoma) ve nöroblastom gibi durumlar bulunabilir. Katekolamin seviyelerindeki değişikliklerin teşhisi ve tedavisi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Multipl endokrin neoplazi tip 2B (MEN 2B), otozomal dominant geçişli, medüller tiroid kanseri, feokromositoma, marfanoid görünüm ve mukozal nöromlarla karakterize bir sendromdur. MEN 2B'nin bazı belirtileri: Hipertansiyon ve aşırı terleme. İshal. Cilt lezyonları. Boyun kitlesine bağlı kompresyon. Hiperkalsemiye bağlı poliüri, polidipsi, depresyon, böbrek taşı ve gastroözofajial reflü. MEN 2B'nin bazı özellikleri: Hastaların neredeyse tamamında medüller tiroid kanseri görülür ve bu, mortalitenin çoğundan sorumludur. Genellikle erken metastaz yapabilen, çok merkezli ve iki taraflı bir tümördür. C-hücre hiperplazisi, MEN 2B'li hastalarda bebekliğin üçüncü ayından önce bulunabilir. Genetik testlerle MEN 2B teşhisi konulabilir.

MR Linac, manyetik rezonans görüntüleme (MR) ile radyoterapiyi birleştiren bir cihazdır. MR Linac'ın bazı kullanım alanları: Pankreas, akciğer, meme ve karaciğer gibi yumuşak dokulardaki kanser türleri. Hareketli organlardaki tümörler, örneğin, baş-boyun, karın ve pelvik bölge kanserleri. Ameliyat edilemeyen veya sınırlı cerrahi müdahale yapılabilen durumlar. MR Linac, tedavi sırasında tümörün konumunu ve hareketini gerçek zamanlı olarak izler ve gerektiğinde tedavi planını ayarlar.

Orbitaya bakılan bazı hastalıklar şunlardır: Graves hastalığı (tiroid göz hastalığı). Orbita iltihaplanmaları. Orbita tümörleri. Konjenital (doğumsal) bozukluklar. Orbita yaralanmaları ve kırıkları. Orbita hastalıklarının belirtileri arasında göz çukurunda ağrı, şişlik, kızarıklık, görme kaybı, göz hareketlerinde kısıtlanma ve ateş gibi durumlar yer alabilir.

Küçük mavi yuvarlak hücreli tümörler, ışık mikroskobu altında benzer görünüşleri nedeniyle bu şekilde isimlendirilmiş bir grup kötü huylu tümördür. Bu grupta yer alan bazı tümörler şunlardır: Ewing sarkomu. Rabdomyosarkom. Küçük hücreli lenfositik lenfoma/kronik lenfositik lösemi. Nöroblastom. Wilms tümörü. Retinoblastom. Medulloblastom. Hepatoblastom. Bu tümörlerin ayrımı, nse, sinaptofizin, kromogranin, pas, lca, sitokeratin gibi belirteçlerin kullanılmasıyla yapılabilir. Doğru tanı için morfolojik inceleme, uygun immünohistokimyasal panel ve moleküler test sonuçlarının entegrasyonu gereklidir.

Matur (olgun) ve immatur (olgun olmayan) over tümörleri, yumurtalıklarda görülen germ hücreli tümörlerin alt türleridir. Matur (olgun) over tümörleri. Matur kistik teratom (dermoid kist). Monodermal teratom. Immatur (olgun olmayan) over tümörleri. Immatur teratom. Germ hücreli tümörler çoğunlukla genç yaş grubunda görülür ve %95 oranında iyi huyludur.

Nanoknife cihazının hata vermesinin birkaç nedeni olabilir: İğnelerin yanlış yerleştirilmesi. Deneyimsiz uygulama. Kas kasılmaları ve tansiyon yükselmeleri. Nanoknife tedavisi, ciddi bir tıbbi işlem olduğundan, bu cihazın kullanımı yalnızca uzman sağlık personeli tarafından yapılmalıdır.

Dermatoskopide görülen lezyonlardan bazıları şunlardır: Benler (nevüs). Melanom. Bazal hücreli karsinom. Skuamöz hücreli karsinom. Seboreik keratoz. Pigmente aktinik keratoz. Hemanjiom. Anjiokeratom. Subungual ve subkorneal hematom. Dermatoskopi, ayrıca derideki yabancı cisimler, parazitler, kan damarları ve farklı deri tümörlerinin tanısında da kullanılır. Dermatoskopi uygulaması, yalnızca bir dermatoloji uzmanı tarafından yapılmalıdır.

Nodal hastalık, lenf düğümlerine yayılmış ve bu nedenle lokalize olmayan bir kanseri ifade eder. Ayrıca, diferansiye tiroid kanserlerinde (DTK) servikal lenf nodu metastazı da nodal hastalık olarak adlandırılır. Nodal hastalık durumunda, tedavi için cerrahi müdahale, radyoaktif iyot tedavisi, aktif izleme veya lokal ablasyon teknikleri kullanılabilir.

Yüksek dereceli gliomlar kötü huyludur. Gliomlar, iyi huylu (düşük dereceli) veya kötü huylu (yüksek dereceli) olarak sınıflandırılır. Yüksek dereceli gliomalar, çok hızlı büyüme eğilimi gösterir ve beynin diğer bölgelerine yayılma olasılıkları yüksektir.

Nörofibromatozis ve nörinom arasındaki temel fark, nörofibromatozis sinir sisteminde yaygın iyi huylu tümörlerin oluşmasına neden olan genetik bir hastalık iken, nörinom genellikle nörofibromatozis tip 2 (NF2) ile ilişkili olan ve işitme ve denge sinirinde görülen iyi huylu bir tümördür. Nörofibromatozis, iki ana tipe ayrılır: 1. Nörofibromatozis Tip 1 (NF1): Genellikle bebeklik veya erken çocukluk döneminde ortaya çıkar ve ciltte kahverengi lekeler, kemik anormallikleri gibi belirtilerle karakterizedir. 2. Nörofibromatozis Tip 2 (NF2): Genellikle ergenlik veya erişkinlik döneminde görülür ve işitme ve denge sinirinde tümörlere yol açar. Nörinom, NF2'nin özgün patolojik bulgusudur ve baş dönmesi, yüz felci, yüzde uyuşma ve işitme kaybına neden olabilir.

MEN 2 (Multiple Endocrine Neoplasia Type 2) sendromları, tiroid ve paratiroid bezleri, adrenal bezler, dudaklar, ağız, gözler ve sindirim sisteminde tümörlere neden olan nadir bir durumdur. İki ana MEN 2 sendromu türü vardır: 1. MEN 2A (Sipple sendromu). 2. MEN 2B. MEN 2, genetik bir bozukluktur; bu nedenle, değiştirilmiş gene sahip kişiler bu durumu çocuklarına aktarabilir.

Yemek borusuna baskı yapan tümörler arasında en yaygın olanlar skuamöz hücreli karsinom ve adenokarsinom türleridir. Skuamöz hücreli karsinom: Yemek borusunun üst ve orta bölümlerinde daha sık görülür. Adenokarsinom: Genellikle yemek borusunun alt kısmında, mideye yakın bölgede gelişir. Bu tümörlerin dışında, yemek borusunda nadir olarak küçük hücreli karsinom, sarkom, lenfoma, melanom ve koryokarsinom gibi türler de görülebilir. Yemek borusuna baskı yapan tümörlerin teşhisi için endoskopi, biyopsi ve görüntüleme yöntemleri kullanılır. Yemek borusu kanseri şüphesi durumunda bir uzmana başvurulması önerilir.

Proliferasyonun iyi huylu olması, hücrelerin uygun koşullar altında hızlı bir şekilde hücre döngüsünü tamamlayarak çoğalması ve bu sürecin iyi huylu bir tümör oluşumuna yol açması anlamına gelir. İyi huylu tümörler genellikle kanser riski taşımaz, metastaz yapmaz ve kontrol altına alınabilir. Proliferasyonun kötü huylu olması ise kanser gelişimine yol açabilir; bu durumda hücreler kontrolsüz bir şekilde çoğalır ve tümör oluşumu gerçekleşir.