Tümörler

Beyin cerrahisinde en zor ameliyatlar genellikle posterior fossa tümörleri ve derin yerleşimli tümörlerin ameliyatları olarak kabul edilir. Diğer karmaşık beyin ameliyatları arasında ise hipofiz adenomunun çıkarılması, anevrizmanın kırpılması veya sarılması ve uyanık kraniyotomi operasyonları yer alır. Ameliyatın zorluğu, tümörün boyutu, konumu ve tipine bağlı olarak değişebilir.

Portal hipertansiyonda görülen karaciğer hastalıkları şunlardır: 1. Siroz: En sık görülen neden olup, karaciğer dokusunun fibrozisi portal kan akışını engeller. 2. Şistozomiyazis: Paraziter bir hastalık olup, karaciğer damarlarını etkileyebilir. 3. Karaciğer tümörleri: Portal venin sıkışmasına veya tıkanmasına neden olabilir. 4. Non-sirotik portal hipertansiyon: Karaciğer dokusunda siroz olmadan mikrovasküler direnç artışı. Ayrıca, Budd-Chiari sendromu ve sağ kalp yetmezliği gibi durumlar da portal hipertansiyona yol açabilir.

Elas tıpta iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Amyotrofik Lateral Skleroz (ALS): Bu, beyin ve omurilikteki sinir hücrelerini etkileyen, kas güçsüzlüğüne neden olan ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır. 2. Elastofibroma Dorsi (EFD): Sırtın üst kısmında, kaburgaların hemen altında gelişen, genellikle iyi huylu bir yumuşak doku tümörüdür.

Şişkinlik yapan kanser türleri arasında yumurtalık kanseri ve karaciğer kanseri öne çıkmaktadır. Ayrıca, mide kanseri de erken dönemlerinde şişkinlik, hazımsızlık ve karın ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

5-HIAA (5-hidroksiindolasetik asit) yüksekliğinin birkaç olası anlamı vardır: 1. Karsinoid tümörler: 5-HIAA seviyelerindeki artış, özellikle gastrointestinal sistemde veya akciğerlerde bulunan bu tür tümörlerin varlığını gösterebilir. 2. Diğer durumlar: Yüksek 5-HIAA seviyeleri, çölyak hastalığı, tropikal sprue, Whipple hastalığı gibi durumlarda da görülebilir. Teşhis için kesin bir değerlendirme ve diğer tıbbi testlerle birlikte yorumlanması gereklidir.

VMA testi çeşitli nedenlerle yapılır: 1. Pheochromocytoma ve nöroblastoma teşhisi: Bu test, adrenal bezlerde veya sinir dokusunda gelişen, katekolamin salgılayan tümörlerin (pheochromocytoma ve nöroblastoma) tespitinde kullanılır. 2. Tedavinin etkinliğinin izlenmesi: Pheochromocytoma veya nöroblastoma teşhisi konan hastalarda, tedavinin etkinliğini değerlendirmek için VMA testi yapılır. 3. Nüks tespiti: Tedavi sonrası tümör nüksünü izlemek amacıyla da kullanılır. 4. Hipertansiyon değerlendirmesi: Yüksek katekolamin seviyeleri, yüksek kan basıncına yol açabileceğinden, hipertansiyonun değerlendirilmesinde de rol oynar. 5. Adrenal bez bozukluklarının taraması: Adrenal bez bozukluklarının tarama sürecinde de yer alabilir. 6. Stres yanıtının değerlendirilmesi: Araştırmalarda, vücudun stres yanıtını değerlendirmek için de kullanılabilir.

Linac MR (Manyetik Rezonans Kılavuzlu Lineer Hızlandırıcı), kanser tedavisinde kullanılan bir radyoterapi cihazıdır. İşe yaradığı alanlar: - Tümörlerin kesin olarak hedeflenmesi: MR görüntüleme sayesinde tümörlerin ve sağlıklı organların kesin konumunu belirleyerek daha doğru ve etkili tedavi imkanı sunar. - Yan etkilerin azaltılması: Yüksek doz radyasyonla tümör kontrolünü artırırken, sağlıklı dokulara verilen zararı minimize eder. - Tedavi sürecinin optimize edilmesi: Tedavi sırasında tümördeki günlük değişiklikleri izleyerek gerektiğinde tedaviyi ayarlayabilir. Bu teknoloji, özellikle pankreas, akciğer, prostat, karaciğer metastazları ve kanserleri gibi hareket eden tümörlerin tedavisinde etkilidir.

Matür over tümörü, yumurtalıklarda (over) oluşan ve germ hücreli tümörlerin bir türü olan kistik teratom anlamına gelir. Bu tümörün üç özel alt türü vardır: 1. Monodermal teratom: Tek bir doku türünden oluşur, ancak içinde başka dokulardan küçük kalıntılar olabilir. 2. İmmatür (olgun olmayan) teratom: Genellikle çocuklarda ve genç kadınlarda görülür, daha katı olma eğilimindedir ve iyi ya da kötü huylu olabilir. 3. Dermoid kist: En sık görülen matür kistik teratom türüdür ve çoğunlukla doğurganlık yıllarında gelişir, iyi huyludur.

Katekolaminlerin yüksek olması, hemodinamik ve metabolik etkileri nedeniyle çeşitli semptomlara yol açabilir. Bu semptomlar arasında: Hipertansiyon (yüksek kan basıncı); Baş ağrıları; Spontan terleme; Kalp çarpıntısı; Anksiyete veya panik ataklar; Solukluk (solgunluk). Ayrıca, katekolamin dengesizliği feokromositoma ve nöroblastom gibi nadir tümörlerin belirtisi olabilir. Katekolamin seviyelerinin yüksek olması durumunda bir doktora başvurulması önerilir.

Multiple Endocrine Neoplasia, Type 2B (MEN 2B) — endokrin bezlerde tümörlerin ortaya çıkmasıyla karakterize nadir bir genetik hastalıktır. MEN 2B'nin ana belirtileri: - Medüller tiroid kanseri. - Feokromositoma. - Ağız, gözler ve sindirim sistemindeki sinirlerde tümörler. Hastalığın tedavisi, cerrahi müdahale, hormon tedavisi ve ilaç tedavisini içerebilir. MEN 2B, kalıtsal bir hastalıktır ve anneden veya babadan mutasyona uğramış genlerin aktarılması sonucu ortaya çıkar.

Meme myoepitelyal neoplazmı, memedeki myoepitelyal hücrelerden kaynaklanan nadir bir tümör türüdür. Özellikleri: - Benign (iyi huylu) veya malign (kötü huylu) olabilir. - Genellikle ağrısız bir kitle olarak kendini gösterir ve rutin muayene veya görüntüleme çalışmalarında tespit edilir. - Teşhis, klinik muayene, görüntüleme ve biyopsi ile konur. Tedavi, tümörün doğasına bağlı olarak değişir: - Benign tümörler cerrahi olarak çıkarılır. - Malign tümörler, cerrahi, radyasyon terapisi ve kemoterapiyi içerebilir. Bu tür tümörlerin etiyolojisi ve epidemiyolojisi hakkında sınırlı bilgi bulunmaktadır.

CD12 ifadesi, CD112 adlı bir proteini ifade ediyor olabilir. Bu protein, bazı kanser türlerinde özellikle yumurtalık, meme ve akciğer kanserlerinde yüksek seviyelerde bulunur. Ayrıca, CDK12 adlı bir enzim de kanserle ilişkilendirilmiştir ve özofagus, mide, meme, endometriyal ve pankreas kanserlerinde mutasyonlar tespit edilmiştir.

Orbita (gözü çevreleyen kemik ve yumuşak dokular) çeşitli hastalıklar için incelenir, bunlar arasında: 1. Tiroidle İlişkili Göz Hastalıkları: Tiroid bezi büyümesi (guatr) ve tiroid hormonlarının artması sonucu gözler öne çıkar, bu durum çift görmeye neden olabilir. 2. Orbita Tümörleri: Göz hareketlerini kısıtlayan ve gözü dışarı iten veya içeri sıkıştıran tümörler. 3. Orbita Yaralanmaları ve Kırıkları: Gözün korunması için önemli olan orbitanın yaralanmaları ve kırıkları. 4. İltihabi Hastalıklar: Dokularda ödem ve şişlik yaparak orbita hacmini artıran iltihaplanmalar. 5. Konjenital Bozukluklar: Doğuştan gelen gelişimsel problemler nedeniyle orbita şekil bozuklukları.

Nanoknife cihazının hata vermesinin birkaç nedeni olabilir: 1. Yanlış Elektrod Yerleşimi: Cihazın elektrodlarının tümör çevresine doğru şekilde yerleştirilmemesi, işlemin başarısız olmasına yol açabilir. 2. Büyük Tümörler: Çok büyük ve yayılmış tümörlerde Nanoknife ablasyonunun etkinliği sınırlı olabilir. 3. Teknik Komplikasyonlar: İşlem sırasında yüksek elektrik akımının kalbe zarar vermesini önlemek için EKG aygıtına bağlanma gerekliliği, teknik hatalar riskini artırır. 4. Hasta Durumu: Hastanın genel sağlık durumu ve mevcut diğer tıbbi durumlar, cihazın doğru çalışmasını etkileyebilir.

Küçük mavi yuvarlak hücreli tümörler, sitoplazma miktarı az olan, küçük, bazofilik yuvarlak nükleuslu hücrelerle karakterize edilen bir grup tümördür. Bu gruba dahil olan bazı tümörler şunlardır: - Nöroblastom; - Ewing sarkomu; - Rabdomyosarkom; - Burkitt lenfoma; - Lenfoblastik lenfoma; - Wilms tümörü; - Retinoblastom; - Medulloblastom. Teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

İyi huylu neoplazmalar genellikle tehlikeli değildir, çünkü çevre dokulara yayılmazlar ve nadiren hayatı tehdit ederler. Ancak, iyi huylu tümörler büyüdükçe veya hormon üretimini artırdıkça sağlık sorunlarına yol açabilirler. Neoplazmanın türü ve tehlikesi hakkında kesin bir değerlendirme için bir doktora başvurulması önerilir.

Matür ve immatür over tümörleri, yumurtalıklarda (over) görülen iki ana tümör tipidir. Matür (olgun) over tümörleri: Genellikle doğurganlık yıllarında gelişen, iyi huylu (kanserli olmayan) tümörlerdir. İmmatür (olgun olmayan) over tümörleri: Daha çok çocuklarda ve genç kadınlarda görülen, kötü huylu (kanserli) tümörlerdir.

Dermatoskopide aşağıdaki lezyonlar görülebilir: 1. Melanom ve ben kanseri: Dermatoskopinin başlıca kullanım amacı, melanom ve ben kanserinin erken teşhisidir. 2. Bazal hücreli kanser: Dermatoskopi, bu tür cilt kanserinin incelenmesinde de kullanılır. 3. Seboreik keratoz: Pigmente lezyonlardan biridir. 4. Mavi benler ve sıradan benler: Dermatoskop, bu tür benlerin ayrımını ve takibini sağlar. 5. Deri tümörleri ve yabancı cisimler: Dermatoskopik muayene ile derideki diğer tümörler ve yabancı cisimler de tespit edilebilir.

Yüksek derece gliomlar kötü huylu tümörlerdir.

Nodal hastalık, genellikle vücudun farklı bölgelerinde oluşan küçük, yuvarlak, katı kitleler veya tümörler olarak tanımlanır. Bazı nodal hastalık türleri: - Benign nodüller: İyi huylu olup, kanserojen bir risk taşımazlar. - Malign nodüller: Kanserli hücrelerden oluşurlar ve tedavi edilmediği takdirde ciddi sağlık sorunlarına yol açabilirler. Nodal hastalıkların nedenleri arasında genetik faktörler, hormonal değişiklikler, enfeksiyonlar, kötü alışkanlıklar ve çevresel etmenler yer alabilir. Tanı genellikle fizik muayene ve ultrason, bilgisayarlı tomografi, manyetik rezonans görüntüleme gibi görüntüleme yöntemleri ile konulur.