ToplumsalSorunlar

Sosyal Hizmet Sempozyumu'nda ele alınan bazı konular şunlardır: Yeni toplumsal riskler ve belirsizlikler. Türkiye’de emeğin güncel sorunları. Güvencesizlik, çalışan yoksulluğu, prekaryalaşma, emekli yoksulluğu, ne eğitimde ne istihdamda gençler (NEET). Bakım ve toplumsal yeniden üretim. Toplumsal cinsiyet ve şiddetin kesişimselliği. Göç, göçmenlik ve iltica. Demografik dönüşüm ve sonuçları. Kimlik ve kültür. Kent, mekân ve toplumsal değişim. İklim krizi, afetler. Ayrıca, sosyal hizmet eğitimi, sosyal hizmet tarihi, sosyal hizmet alanları, uygulamalar ve yaklaşımlar, disiplinlerarası çalışmalar ve sosyal hizmette yeni yönelimler gibi temalar da ele alınmaktadır. 26. Ulusal Sosyal Hizmet Sempozyumu'nun ana teması ise "Yeni Toplumsal Riskler ve Belirsizlikler Çağında Sosyal Hizmet" olarak belirlenmiştir.

Zoraki evlilik, taraflardan birinin ya da ikisinin yoğun baskı, şiddet altında veya zor kullanılarak ikna edildiği bir evlilik türüdür. Zoraki evliliğin bazı özellikleri: Bir tür ailevi ve cinsel şiddettir. Genellikle geleneklere bağlılık, aile şerefi, kadının özgür davranışını kontrol gibi nedenlerle ortaya çıkar. Mağdurlar genellikle reşit olmayan veya genç yetişkin kadınlardır. Mağdurlar, okul veya mesleki eğitimlerini bırakmak zorunda kalır ve maddi açıdan erkeğe bağımlı hale gelir. Depresyon, kendine zarar verme, intihar riski ve kronik psikosomatik hastalıklar gibi ciddi psikolojik etkilere yol açabilir. Zoraki evlilik, birçok ülkede, örneğin Avusturya, Almanya, İngiltere, Belçika, Norveç ve Kanada'da suç teşkil eder ve hapis cezası uygulanır.

"Vahşi Rüzgar" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli hikayeleri ifade edebilir. Çizgi roman bağlamında, "Vahşi Rüzgar", Buddy Longway serisinin 13. bölümüdür ve Buddy'nin, batıya yeni gelen göçmenlerle tanışmasını ve Kızılderililer hakkında bilgi vermesini konu alır. Film bağlamında, 2022 yapımı "Vahşi Rüzgâr" (Wild Is the Wind), iki yozlaşmış polisin bir genç kızın öldürülmesini soruşturmasını ve bu süreçte küçük bir kasabada artan gerilimi anlatır.

Norm Ender'in "Çıktık Yine Yollara" şarkısı, toplumsal konulara, adaletsizliğe ve günlük yaşamın mücadelelerine değinmektedir. Şarkının bazı temaları: Yolculuk ve değişim: "Çıktık yine yollara, bu yolculuk sonsuz" sözleriyle yaşamın sürekli bir öğrenme ve büyüme süreci olduğu ifade edilir. Dostluk: "Dostlar yanımda, yol arkadaşlarım onlar" dizesiyle gerçek dostların önemi vurgulanır. Toplumsal eleştiri: İlk kıtada, sokaklardaki zorluklar, devletin duyarsızlığı ve yoksul bölgelerdeki umut mücadelesi eleştirilir. Sanatçının sorumluluğu: Sanatçıların toplumsal sorunlara karşı seslerini yükseltmeleri gerektiği vurgulanır. Genel olarak şarkı, çağdaş Türkiye'deki bireylerin karşılaştığı toplumsal normları ve zorlukları eleştirirken, dinleyicileri adaletsizliklerle yüzleşmeye ve daha adil bir toplum için çaba göstermeye teşvik eder.

Norveç, genetik sağlık risklerini en aza indirmek ve toplumun genel sağlığını korumak amacıyla akraba evliliğini yasaklamıştır. Bu kararın diğer nedenleri arasında: Sosyal yapının iyileştirilmesi: Hükümet, bu yasayla sosyal yapının güçleneceğini belirtmiştir. Sağlık sisteminde ekonomik yükün azaltılması: Genetik hastalıklara bağlı sağlık sorunlarının hem bireyler hem de devlet için ciddi bir mali yük oluşturduğu, bu yasayla bu yükün hafifletilmesinin hedeflendiği ifade edilmiştir.

Evsiz insanlar genellikle sokaklar, terk edilmiş mekanlar, şehir içinde az kullanılan, ücra köşeler ve alanlarda barınır. Türkiye'de evsizlerin barındığı bazı yerler: Barınma merkezleri ve oteller: İstanbul Valiliği'nin "Hiç Kimse Sokakta Kalmasın" uygulaması kapsamında evsiz vatandaşlar bu tür yerlere yerleştirilmektedir. Hastane bahçeleri, parklar, otogarlar: Özellikle büyükşehirlerde evsizler, bu tür yerleri barınak olarak tercih etmektedir. Sivil toplum kuruluşlarına ait yerler: Bazı sivil toplum kuruluşları, evsizlerin bakım ve rehabilitasyon süreçlerinde yer almaktadır. Evsizlerin barınma ihtiyaçları, geçici veya kalıcı olarak çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından karşılanmaya çalışılmaktadır.

Çocuk haklarının ihlal edilmesinde etkili olan bazı faktörler şunlardır: Çevresel nedenler. Toplumsal ve sosyal etmenler. Ebeveyn ve bakım verene ait etmenler. Çocuğun özellikleri. Çocuk haklarının korunmasında uluslararası sözleşmeler belirleyici bir rol oynar, ancak bu sözleşmelerin etkinliği, ülkelerin bu normları ne ölçüde uyguladığına bağlıdır.

Kütahya halkının mutsuz olmasının bazı nedenleri: Ekonomik sorunlar. Sosyal sorunlar. Şehircilik sorunları. Ayrıca, 2024 yılında TÜİK'in Yaşam Memnuniyet Araştırması'na göre Kütahya, Türkiye'nin en mutsuz ilk 10 şehri arasında yer almamıştır.

TRT Belgesel'de yayınlanan "Gün Olur" belgeseli, Türkiye'nin farklı köylerindeki günlük yaşamı ve kültürel zenginlikleri konu alır. Belgeselin bazı bölümlerinde ele alınan konular: Bursa'nın Karaoğlan köyünde manda yetiştiriciliği; Burdur'un Çatak köyünde kültür mantarı üretimi; Keçi çobanlığı yapan Hatice'nin hikayesi. Belgesel, her bölümde farklı bir köyde geçerek izleyicilere Türkiye'nin çeşitli coğrafyalarını tanıtmayı amaçlar.

Göçlerin Olumlu Etkileri: 1. Kültürel Çeşitlilik Artışı. 2. Ekonomik Büyüme. 3. Yatırımların Artması. 4. İşgücü Arzında Artış. 5. Sosyal Hizmetlerin Gelişmesi. 6. Göç Edenler İçin Daha İyi Yaşam Koşulları. 7. Ülkeler Arası Kültürel ve Ekonomik İlişkilerin Güçlenmesi. 8. Göç Edenlerin Örnek Olması. 9. Demografik Dengelerin Değişmesi. 10. Göç Edenlerin Önyargılarının Azalması. Göçlerin Olumsuz Etkileri: 1. Ekonomik Yük. 2. İşsizlik Artışı. 3. Altyapı Sorunları. 4. Eğitim ve Sağlık Hizmetlerinde Baskı. 5. Güvenlik Sorunları. 6. Kültürel Çatışmalar. 7. Göç Edenlerin Asimilasyon Sorunları. 8. Doğal Kaynakların Tükenmesi. 9. Atık ve Kirlilik Artışı. 10. Göç Edenlerin Statü Kaybı.

2025 yılı itibarıyla Türkiye'nin en büyük sorunu olarak hayat pahalılığı öne çıkmaktadır. Diğer önemli sorunlar arasında mülteciler, adaletsizlik, işsizlik ve eğitim yer almaktadır. Türkiye'nin en büyük sorununun ne olduğu konusunda kesin bir görüş birliği yoktur ve bu, kişisel algılara göre değişebilir.

FIFA 1. Kategori hakemi Gamze Durmuş Pakkan, hamile olduğu için Merkez Hakem Kurulu (MHK) tarafından FIFA listesinden çıkarıldı. MHK'nin bu kararının nedeni, hamilelik sürecinin kadro işgali sağladığı olarak belirtildi. UEFA, Pakkan'ın listeye geri alınması için MHK'ye başvurdu ancak bu başvuru reddedildi.

Girişimlerin bireysel sorumluluğunu yerine getirmemesiyle birlikte ortaya çıkan toplumsal ve sosyal maliyetler, "sosyal sorumluluklar" ile ilgilidir. Bireysel sorumlulukların yerine getirilmemesi, ciddi toplumsal ve sosyal maliyetlere yol açabilir.

Kadınların tamirciyi eve çağırmasının farklı nedenleri olabilir: Tamir ihtiyacı: Evdeki bir cihazın veya tesisatın tamir edilmesi gerekebilir. Güvenlik endişesi: Kadınlar, evde yalnız olduklarında kendilerini korumak için tanıdık birini yanlarında bulundurmak isteyebilirler. Fesat düşünceler: Bazı durumlarda, bu tür çağrıların altında yatan gerçek niyet, tamirciyle kişisel bir yakınlık kurma isteği olabilir. Bu tür durumlar, kişisel tercihlere ve spesifik olaylara bağlı olarak değişebilir.

Şanışer'in "kök" albümü, toplumsal sorunlara duyarlı yaklaşımı, isyan ve umut temalarını işler. Albümde öne çıkan parçalardan "Gökyüzüne Uzan" şarkısındaki "Gökyüzüne uzan, tutun yıldızlara, karanlık olsa da, kalk" sözleri, albümün genel temasını yansıtır. Albümün tamamı, genius.com ve youtube.com gibi platformlarda mevcuttur.

Şermin Yaşar'ın "Abartma Tozu" kitabında çoklu bakış açısı kullanılmaktadır. Anlatıcı, her bölümde farklı karakterlerin düşünce ve duygularını dile getirmektedir.

Tezli roman, belirli bir tezi veya düşünceyi okuyucuya aktarmayı hedefleyen bir roman türüdür. Bu tür romanlarda: Belirgin bir tez veya mesaj bulunur. Amaçlı karakter ve olay örgüsü vardır. Didaktik üslup kullanılır. Tezli romanlar genellikle toplumsal, siyasi veya felsefi konular etrafında döner. Türk edebiyatındaki ilk tezli roman, Nabizade Nazım'ın "Zehra" adlı eseridir.

Yolda yürüyen bir kadının korkmasının birkaç nedeni olabilir: Fiziksel taciz ve şiddet: Kadınlar, yolda yürürken hakarete uğrama veya fiziksel tacize maruz kalma korkusuyla yürüyebilirler. Kişisel güvenlik endişeleri: Anksiyete gibi psikolojik sorunlar, kadınların yolda yürüme gibi günlük aktivitelerden korkmalarına neden olabilir. Toplumsal algı ve metalaştırma: Sosyal medyada kadınların cinsel obje olarak görülmesi, gerçek hayatta da kadınların yaftalanıp rahatsız hissetmelerine yol açabilir. Ayrıca, kadınların yolda yürürken korkmalarına neden olan spesifik durumlar, örneğin lastik patlaması gibi, erkeklere göre daha fazla endişe yaratabileceği de belirtilmiştir.

Ankara'daki asayiş olaylarının artmasının bazı nedenleri: Ekonomik zorluklar. Denetimli serbestlik ve erken tahliyeler. Tecrübesiz personel. Dizi ve filmler. Bu tür olayların önlenmesi için daha etkili polisiye tedbirler ve mesleki eğitimlerin önemi vurgulanmaktadır.

James Bridle'ın "Yeni Karanlık Çağ: Teknoloji ve Geleceğin Sonu" adlı kitabı, teknolojinin son yüzyılda toplumları ve bireyleri hızla dönüştürdüğünü, ancak bu değişime paralel bir kavrayış dönüşümünün gerçekleşmediğini ele alır. Kitapta tartışılan bazı konular: Ekonomik eşitsizlik: Teknoloji, zenginle fakir arasındaki uçurumu artırmaktadır. Toplumsal mutabakat sorunları: Milliyetçilik, toplumsal ayrışmalar ve etnik çatışmalar artmaktadır. Küresel ısınma: Teknoloji, varoluşsal bir tehdit oluşturmaktadır. Bilgi bolluğu: İnternet, tutarlı bir gerçeklik yerine komplo teorileri ve basit anlatılar üretmektedir. Bridle, bu sorunların teknolojinin eleştirel bir bakış açısıyla değerlendirilmesiyle çözülebileceğini savunur.