• Buradasın

    Teşhis

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Bevliyeci doktor ne iş yapar?

    Bevliyeci doktor (üroloji uzmanı), üriner sistem ve erkek üreme sistemi hastalıkları ile anatomik ve fizyolojik bozuklukları teşhis ve tedavi eden hekimdir. Görevleri arasında: - Hastanın şikayeti ve tıbbi geçmişi hakkında bilgi edinmek; - Hastanın fiziki muayenesini yapmak; - Tanıya yönelik olarak kan, idrar, tarama veya görüntüleme testleri istemek; - Medikal veya cerrahi tedavi yöntemleri uygulamak; - Hasta bakımını sağlamak için hemşire, asistan veya diğer personeli yönlendirmek; - Hasta veya hasta yakınına, hastalığın tedavisi, riskleri ve korunma yöntemleri hakkında bilgi vermek; - Hastalıkların durumu ve ilerlemesini izlemek, gerektiğinde tedavileri yeniden değerlendirmek.

    Omuz röntgeni hangi durumlarda çekilir?

    Omuz röntgeni aşağıdaki durumlarda çekilir: Sürekli omuz ağrısı ve hareket kısıtlılığı; Travma sonrası oluşan şüpheli kırıklar ve diğer anormal durumlar; Spor yaralanmaları, trafik kazaları veya düşmeler sonucu ortaya çıkan omuz hasarları; Cerrahi müdahale öncesi ve sonrası yapısal değişiklikleri gözlemlemek için; Kemik tümörleri, kireçlenme gibi eklem hastalıkları ve yumuşak doku hasarlarının teşhisi için.

    Abdomen röntgen ne için çekilir?

    Abdomen röntgeni, karın boşluğundaki organların iç yapısını ve dış hatlarını incelemek için çekilir. Bu inceleme ile aşağıdaki durumlar tespit edilebilir: Sindirim sistemi sorunları: Karın ağrısı, bulantı-kusma, hazımsızlık-şişkinlik gibi belirtilerin nedeni. Böbrek ve idrar yolu hastalıkları: Böbrek taşı, enfeksiyon veya diğer böbrek rahatsızlıkları. Travmalar: Karın bölgesine alınan travmaların etkileri. Yabancı cisimler: Sindirim kanalında yutulmuş yabancı cisimlerin tespiti. Bağırsak sorunları: Bağırsak tıkanıklığı veya bağırsak duvarındaki anormallikler. Ayrıca, karın organlarının genel durumunu değerlendirmek ve bazı kanser türlerinin tanısını koymak için de abdomen röntgeni çekilebilir. Röntgen çekimi sırasında hastanın tamamen hareketsiz olması gerekir, aksi takdirde görüntü bulanıklaşabilir. Röntgen çekimi öncesinde, özellikle karın röntgeni için, hamile olma ihtimali mutlaka sorgulanmalıdır.

    Auralı migren testi nasıl yapılır?

    Auralı migren testi için bir nöroloğa başvurulması gerekmektedir. Auralı migren testi genellikle şu adımları içerir: Tıbbi öykü ve semptom değerlendirmesi. Fiziksel ve nörolojik muayene. Ek tetkikler. Auralı migren tanı kriterleri arasında, belirtilerin bir veya birden fazla olması, 4 dakikadan uzun sürmesi, 60 dakikayı geçmemesi ve belirtiler bittikten ortalama 60 dakika sonra baş ağrısının başlaması yer alır. Auralı migren belirtileri sık sık tekrarlıyorsa, doğru teşhis ve tedavi için uzman bir sağlık kuruluşuna başvurulması önerilir.

    MI ultrasonda görünür mü?

    Miyom (MI) ultrasonda görünür. Miyomların ultrasonda tespit edilebilmesi için çok küçük olmaları durumunda bile hassas bir cihaz kullanılması gerekmektedir. Ultrason dışında miyomların teşhisinde MR, histereskopi ve rahim filmi gibi yöntemler de kullanılabilir.

    Dışkıda gizli kan kanser belirtisi mi?

    Dışkıda gizli kan, kanserin bir belirtisi olabilir. Ancak, dışkıda kan görülmesi sadece kanserden kaynaklanmaz; hemoroid, ülser, iltihaplı bağırsak hastalıkları gibi diğer sağlık sorunları da bu duruma yol açabilir. Kesin tanı için bir doktora başvurulması ve gerekli testlerin yapılması önemlidir.

    Kalpte sorun varsa ultrasonda çıkar mı?

    Evet, kalpte bir sorun varsa ultrasonda (ekokardiyografi) çıkabilir. Ultrason, kalbin yapısını ve işlevini kontrol ederek birçok kalp rahatsızlığını teşhis etmeye yardımcı olur.

    Kulak tansiyonu nasıl teşhis edilir?

    Kulak tansiyonunun teşhisi için doğrudan bir ölçüm yöntemi yoktur, ancak dolaylı yollarla değerlendirilebilir. Teşhis yöntemleri şunlardır: 1. Yüksek Frekanslı Akustik Empedans: Kulak zarına uygulanan yüksek frekanslı ses dalgalarının, kulak kanalındaki basıncı ölçmek için kullanılması. 2. Görüntüleme Yöntemleri: Manyetik Rezonans Görüntüleme (MRG) veya Bilgisayarlı Tomografi (BT) gibi teknikler, iç kulak yapılarının durumunu ve sıvı birikimini değerlendirmek için kullanılır. 3. Vestibüler Fonksiyon Testleri: Denge sisteminin ne kadar iyi çalıştığını değerlendirerek iç kulak tansiyonu hakkında bilgi verir. 4. Hasta Öyküsü ve Belirtiler: Baş dönmesi, işitme kaybı ve kulak çınlaması gibi semptomların değerlendirilmesi. Teşhis ve tedavi için bir kulak burun boğaz uzmanına başvurulması önerilir.

    Tomografide kanser nasıl anlaşılır?

    Tomografi, kanserin teşhisinde ve evrelemesinde önemli bir görüntüleme yöntemidir. Tomografide kanserin anlaşılması için aşağıdaki yöntemler kullanılır: 1. Kesitsel ve Üç Boyutlu Görüntüleme: Tomografi, vücudun farklı açılardan kesitsel görüntülerini alarak tümörleri, kanserli dokuları ve metastazları üç boyutlu olarak gösterir. 2. Kontrast Madde Kullanımı: Bazı durumlarda, damarları ve organları daha net görüntülemek için kontrast madde kullanılır. 3. PET-CT Kombinasyonu: Pozitron Emisyon Tomografisi (PET) ile birleştirilerek, kanser hücrelerinin daha fazla enerji tüketmesi sayesinde aktif kanserli dokular tespit edilir. 4. Biyopsi Rehberliği: Tomografi, biyopsi yapılacak uygun alanı belirlemek için kullanılır. Kesin tanı için genellikle biyopsi gereklidir.

    Nodül biyopsisi tekrarlanırsa ne olur?

    Nodül biyopsisi tekrarlanırsa, ilk biyopsi sonucunda yetersiz örnek alınmış veya şüpheli bulgular elde edilmiş olabilir. Tekrarlanan biyopsinin riskleri arasında, iğne biyopsisinin sık sık tekrarlanması durumunda kanserin tiroit kapsülü dışına yayılma ihtimali ve ameliyat sırasında yapışıklıkların artması nedeniyle zorlukların ortaya çıkması yer alır. Biyopsi kararı ve tekrarlanma gerekliliği, hastanın durumuna göre doktor tarafından belirlenmelidir.

    Keçiboynuzu alerjisi nasıl anlaşılır?

    Keçiboynuzu alerjisi, keçiboynuzu tüketimi veya teması sonrası ortaya çıkan anormal bir bağışıklık tepkisi olarak tanımlanır. Alerjinin belirtileri kişiden kişiye değişebilir ve şunları içerebilir: Deri reaksiyonları: Döküntü, kaşıntı veya şişlik. Gastrointestinal sorunlar: Karın ağrısı, ishal, bulantı. Solunum yolu belirtileri: Burun akıntısı, hapşırma, nefes darlığı. Anaflaksi: Hayati tehlike oluşturabilecek şiddetli bir alerjik reaksiyon. Teşhis, bir alerji uzmanı tarafından yapılan: Tıbbi geçmiş değerlendirmesi. Deride alerji testi (prick testi). Kan testleri ile spesifik IgE antikorlarının ölçülmesi. Eliminasyon diyeti uygulanması. Alerji şüphesi durumunda, keçiboynuzu içeren gıdalardan kaçınmak ve bir sağlık uzmanına başvurmak önemlidir.

    Likenoid inflamasyon nedir?

    Likenoid inflamasyon, liken planusa benzer klinik özelliklere sahip, ancak farklı görünümlerle de ortaya çıkabilen bir tür ilaç reaksiyonudur. Temel özellikleri: - Yerleşim: Genellikle ekstremitelerin ekstansör yüzlerinde ve gövdede yaygın polimorfik lezyonlarla karakterizedir. - Görünüm: Mukozal tutulum ve hatta büllöz lezyonlar gibi çeşitli şekillerde olabilir. - Oral tutulum: Oral mukozada da lezyonlar görülebilir. - Nedenler: Altın, sıtma ilaçları, nonsteroid antiinflamatuvar ilaçlar, antihipertansif ilaçlar, antikonvülzanlar gibi ilaçlarla ilişkilendirilmiştir. Teşhis ilaç öyküsü, klinik bulgular ve histopatoloji ile konur.

    Ara tanı ne zaman konur?

    Ara tanı, bir hastalığın veya durumun kesin tanısı yapılana kadar, semptomların incelenmesi sonucunda geçici olarak konur. Ara tanı genellikle şu durumlarda konur: Kanser hastalarında. Kronik hastalıklarda. Çocuklarda. Ara tanı için bazı adımlar: Hastaların belirtilerinin, semptomlarının ve test sonuçlarının değerlendirilmesi. Klinik öykü alma ve fiziksel muayene. Laboratuvar testleri, görüntüleme teknikleri ve biyopsi gibi çeşitli testlerin yapılması. Kesin tanı, daha fazla test veya tetkik sonrası hastalığın belirgin şekilde teşhis edildiği, doğrulandığı ve kesinleştirildiği zaman konur.

    Parkinson hastası nöroloji doktoru ne yapar?

    Parkinson hastası nöroloji doktoru, Parkinson hastalığının teşhisi ve tedavisi ile ilgilenir. Bu kapsamda yaptığı bazı faaliyetler şunlardır: 1. Hasta Öyküsü Dinleme: Hastanın şikayetlerini ve tıbbi geçmişini değerlendirir. 2. Nörolojik Muayene: Refleksler, kas gücü, duyular ve koordinasyon gibi sinir sistemi fonksiyonlarını inceler. 3. Görüntüleme ve Testler: Manyetik rezonans görüntüleme (MR), bilgisayarlı tomografi (BT), elektroensefalografi (EEG) gibi tetkikleri ister. 4. Tedavi Planlama: İlaç tedavisi, fizik tedavi, rehabilitasyon ve gerektiğinde cerrahi müdahale gibi tedavi yöntemlerini uygular. 5. Hasta Takibi: Hastalığın seyrini takip eder ve tedavi planını gerektiğinde günceller.

    Radyoloji korelasyonu kim yapar?

    Radyoloji korelasyonu, radyolog ve hastayı takip eden doktor tarafından birlikte yapılır. Radyolog, görüntüleme sonuçlarını yorumlarken, doktor hastanın semptomlarını, tıbbi geçmişini ve genel sağlık durumunu dikkate alır.

    Akciğer kanserinde hangi görüntüler tehlikeli?

    Akciğer kanserinde tehlikeli görüntüler, genellikle göğüs röntgeni, bilgisayarlı tomografi (BT) veya pozitron emisyon tomografi (PET-CT) gibi görüntüleme testlerinde ortaya çıkan anormal bulgulardır. Tehlikeli görüntüler arasında şunlar yer alabilir: Göğüs röntgeninde beyaz-gri kitle: Bu, çoğu akciğer tümöründe görülen bir işarettir. BT taramasında tümörün boyutu ve yeri: Tümörün boyutları ve bulunduğu yer hakkında bilgi verir. PET-CT'de aktif kanser hücreleri: Bu tarama, kanserin diğer organlara yayılımını gösterebilir. Bu tür görüntüler, mutlaka akciğer kanseri anlamına gelmez, ancak şüpheli durumlarda kesin tanı için biyopsi gibi ileri testler gerekebilir. Akciğer kanseri belirtileri veya risk faktörleri varsa, bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Kanski's Clinical Ophthalmology ne anlatıyor?

    Kanski's Clinical Ophthalmology kitabı, genel oftalmoloji ve optometrik uygulama alanlarında kapsamlı bir tıbbi kaynak sunmaktadır. Kitabın içeriği şu konuları kapsamaktadır: - Teşhis ve tedavi rehberliği: Hastalıkların teşhisi ve yönetimi üzerine odaklanmış bilgiler içerir. - Güncel gelişmeler: Katarakt ve refraktif cerrahi, glukom, diyabet, maküler dejenerasyon, retinal vasküler hastalıklar gibi alanlardaki son gelişmeleri ele alır. - Görsel materyaller: 2.800'den fazla yüksek kaliteli illüstrasyon ve görüntü ile desteklenmiştir. - Nadir durumlar: Monkeypox enfeksiyonu, COVID konjonktiviti, sessiz sinüs sendromu gibi nadir hastalıklara detaylı olarak yer verir. - İleri görüntüleme yöntemleri: OCT, OCT-A, fundus autofluorescence ve ICG anjiyografi gibi modern görüntüleme tekniklerinin kullanımını açıklar. Kitap, hem eğitim amaçlı hem de klinik uygulamada kullanılmak üzere tasarlanmıştır.

    Orbitada kitle ne demek?

    Orbitada kitle, göz çukurunda (orbita) bulunan ve göz, göz kasları, sinirler veya diğer yapılar üzerinde etkisi olabilen bir kütleyi ifade eder. Bu kitleler iyi huylu veya kötü huylu olabilir. Teşhis için genellikle görsel muayene, bilgisayarlı tomografi (BT) veya manyetik rezonans görüntüleme (MRG) gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır.

    Doktorların hastalardan öğrendiği şeyler nelerdir?

    Doktorların hastalardan öğrendiği şeyler şunlardır: 1. Hastalığın Belirtileri: Doktorlar, hastaların şikayetlerini ve semptomlarını dinleyerek hastalığın ne olduğunu anlamaya çalışırlar. 2. Tıbbi Geçmiş: Hastaların tıbbi geçmişi, önceki hastalıklar, alerjiler, ilaç kullanımı ve ailedeki tıbbi durumlar gibi önemli bilgileri içerir. 3. Fiziksel Muayene: Doktorlar, hastaların fiziksel muayenesi sırasında vücudun şüpheli alanlarını kontrol ederler. 4. Laboratuvar ve Görüntüleme Testleri: Kan testleri, röntgen, MRI ve BT gibi testler, hastalığın doğru tanısını koymak için kullanılır. 5. Hasta İletişimi: Doktorlar, hastalarıyla etkili iletişim kurarak onların beklentilerini ve endişelerini anlamaya çalışırlar.

    Oral diagnoz ne iş yapar?

    Oral diagnoz, diş hekimlerinin ağız, diş ve çevre dokuların sağlık durumunu değerlendirmek ve olası hastalıkları teşhis etmek için yaptıkları inceleme ve analiz sürecidir. Oral diagnozun yaptığı işler şunlardır: Erken teşhis: Diş çürükleri, diş eti hastalıkları ve ağız kanserleri gibi sorunların erken dönemde tespit edilmesini sağlar. Kapsamlı değerlendirme: Dişlerin, diş etlerinin, çene eklemlerinin, tükürük bezlerinin ve ağız mukozasının durumunu detaylı olarak inceler. Kişiselleştirilmiş tedavi: Hastanın ihtiyaçlarına ve tercihlerine göre özel bir tedavi planı oluşturur. Önleyici bakım: Ağız sağlığının korunması ve ilerleyen sorunların önlenmesi için düzenli kontroller yapar. Radyolojik incelemeler: Röntgen, bilgisayarlı tomografi (CT) ve manyetik rezonans görüntüleme (MRI) gibi yöntemlerle diş ve çene yapısının detaylı incelenmesini sağlar.