• Buradasın

    TarihselGelişim

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Türkiye'de uygulanan okul öncesi eğitim programlarının tarihsel gelişim süreci nelerdir?

    Türkiye'de uygulanan okul öncesi eğitim programlarının tarihsel gelişim süreci şu şekilde özetlenebilir: 1908-1913: Anaokulları ilk olarak bazı illerde görülmeye başlamış, 1912-1913 yıllarında ise resmi olarak kurulup yaygınlaşmıştır. 1953: İlk resmi okul öncesi eğitim programı kabul edilerek yürürlüğe girmiştir. 1989: Okul öncesi eğitimin hedefleri, milli eğitim politikaları ve önemli düşünürlerin görüşleri doğrultusunda şekillendirilmiştir. 1994: Gelişimsel hedefler ve bu hedeflere yönelik davranışlar esas alınarak esnek bir program hazırlanmıştır. 2002: Aile katılımına önem veren bir program uygulamaya konulmuştur. 2006: Çoklu zeka ve yapılandırmacı yaklaşım esas alınarak bütüncül ve sarmal yapıda bir program oluşturulmuştur. 2024 yılı itibarıyla, 0-36 ay grubuna yönelik program güncellenerek iki farklı yaş grubu için (0-36 ay ve 36-72 ay) ayrı programlar oluşturulmuştur.

    Milli takım forma numaraları neden farklı?

    Milli takım futbolcularının forma numaralarının farklı olmasının birkaç nedeni vardır: Teknik olmayan nedenler. Pozisyon belirtme. Tarihsel tercihler. Günümüzde futbolcular, 1'den 99'a kadar istedikleri forma numarasını alabilirler.

    Çağdaş Türk dili ve çağdaş Türkiye Türkçesi aynı mı?

    Hayır, çağdaş Türk dili ve çağdaş Türkiye Türkçesi aynı değildir. Çağdaş Türk dili, Türkçe, Azerice, Türkmence, Özbekçe, Kazakça, Kırgızca, Tatarca, Başkurtça, Uygurca, Gagavuzca, Karakalpak, Kumuk, Karaçay-Balkarca, Nogayca, Hakasça, Altayca, Tuvaca, Çuvaşça ve Yakutça gibi tüm Türk dillerini kapsayan bir terimdir. Çağdaş Türkiye Türkçesi ise, Türkiye’de konuşulan Türkçe olup, Türk dilinin Oğuz kökenli batı koludur.

    Keçecilik sanatı nedir?

    Keçecilik sanatı, genellikle keçi veya koyun yününden üretilen liflerin ısı, nem ve basınçla bir araya getirilerek keçeye dönüştürülmesi sürecidir. Keçe, yün gibi hayvansal liflerin üzerinde bulunan pulların sıcaklık, nem ve basınçtan dolayı sürtünme yoluyla birbirine kaynaşması ile ortaya çıkan dokusuz bir yüzeydir. Keçecilik, binlerce yıllık geçmişe sahip geleneksel bir zanaattır. Günümüzde, modern üretim biçimlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte unutulmaya yüz tutmuş el sanatlarından biri haline gelmiştir.

    Qwerty klavye neden kullanılır?

    QWERTY klavye, ilk kez 1878 yılında Christopher Latham Sholes tarafından patentlenmiştir. Kullanımının bazı nedenleri: Mekanik daktilolarda sıkışma sorununu önleme: Sholes, sık kullanılan harf kombinasyonlarını birbirinden uzaklaştırarak daktilonun daha az sıkışmasını sağlamıştır. Mors alfabesine uyum: Özellikle Mors kodunda karışıklığa neden olan harflerin birbirine yakın yerleştirilmesi amaçlanmış olabilir. Eğitim ve piyasa hakimiyeti: QWERTY üzerinden eğitim alan daktilograflar, bu klavyeyi kullanmaya devam etmiş ve bu durum, piyasanın büyük bir kısmının QWERTY klavye kullanmasına yol açmıştır. Günümüzde daha verimli klavye düzenleri önerilmiş olsa da, QWERTY o kadar yaygınlaşmıştır ki değiştirilmesi zor görünmektedir.

    A harfi neden farklı şekillerde yazılır?

    A harfi, tarihsel ve kültürel süreçler ile teknolojinin etkisiyle farklı şekillerde yazılmaya başlanmıştır. El yazısı ve matbaa: Küçük a ve g harfleri, el yazısında genellikle tek katlı olarak yazılırken, matbaada çift katlı olarak yazılır. Farklı yazı sistemleri: Roma döneminde, taşa yazı yazmak için "anıtsal" ve "özlü stil" olmak üzere iki farklı yazı tarzı kullanılmıştır. Modern kullanım: Günümüzde, hangi yazım şeklinin kullanılacağı konusunda bir fikir birliği yoktur; bazı kurumlar tek katlı yazıyı tercih ederken, matbaalar ve tasarımlar çift katlı yazıyı yaygın olarak kullanmaktadır.

    Pasteur'un kuduz aşısına neden aşı denmiştir?

    Louis Pasteur'un geliştirdiği kuduz aşısına, hastalıkların önlenmesi amacıyla uygulanmasından dolayı aşı denmiştir. Pasteur, kuduz aşısını Pierre Paul Émile Roux ile birlikte geliştirmiştir.

    Broş hangi dönemde ortaya çıktı?

    Broş, antik dönemlerden beri kullanılan bir aksesuardır. Antik Roma ve Bizans İmparatorluğu dönemlerinde broşlar, giysileri bir arada tutmanın yanı sıra, kişinin statüsünü ve kimliğini yansıtan semboller olarak da kullanılmıştır. Orta Çağ'da ise broşlar, sosyal statünün bir göstergesi haline gelmiştir. Rönesans ve Barok dönemlerinde büyük boyutlu ve değerli taşlarla işlenmiş broşlar, şıklık ve zenginliği simgelerken aynı zamanda kişinin sosyal statüsünü yansıtmıştır. Broşlar, tarih boyunca farklı kültürlerde farklı anlamlar taşımış ve moda dünyasının vazgeçilmez bir parçası olmuştur.

    Ayakkabı tamirciliği ne zaman ortaya çıktı?

    Ayakkabı tamirciliğinin ortaya çıkış tarihi, insanlığın ilk ayakkabıları giydiği zamana kadar uzanır. İlk insanlar, hayvan derilerinden ve bitki liflerinden yaptıkları ayakkabıları yıpranınca tamir etmek zorunda kalmışlardır.

    Tanrılara Karşı kitabı ne anlatıyor?

    Peter L. Bernstein'ın "Tanrılara Karşı: Riskin Olağanüstü Tarihi" kitabı, olasılık teorisinin tarihsel gelişimini ve risk yönetimi üzerine çalışmaları ele alır. Kitapta, insanlığın batıl inançlardan ve kadercilikten kurtulmasını sağlayan bilim insanları anlatılmaktadır. Eser, risk ve sigortacılıktan genetik ve borsalara kadar geniş bir yelpazede risk faktörlerini inceler. Ayrıca, risk yönetiminin temel prensibinin, sonuçları denetlenebilen alanları artırmak, denetlenemeyen alanları ise azaltmak olduğu vurgulanır.

    Eski telefon kabloları neden kalın?

    Eski telefon kablolarının neden kalın olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, telefon kabloları hakkında şu bilgiler değerlendirilebilir: Telefon kabloları, ses sinyallerini elektrik sinyallerine dönüştürerek iletimi sağlar. Genellikle bakır veya alüminyum gibi elektriksel iletkenliğe sahip metallerden üretilir. İletkenleri birbirinden ve dış etkenlerden koruyan bir yalıtım malzemesi ile kaplanır. Kabloyu mekanik hasarlara karşı koruyan dış bir kılıfa sahiptir. Bir telefon kablosunda genellikle birden fazla çift iletken bulunur ve bu çiftler, farklı amaçlarla kullanılabilir. Kolayca döşenebilmeleri için genellikle esnek bir yapıya sahiptir.

    Düğmecilik mesleği bitti mi?

    Düğmecilik mesleği bitmemiştir, ancak bazı geleneksel yöntemler ve işler otomasyonla değiştirilmiştir. Örneğin, ilik açma ve düğme dikme işlemleri için makineler kullanılmaktadır. Fason düğmecilik, özellikle emekliler için popüler bir iş fırsatı olarak devam etmektedir. Dolayısıyla, düğmecilik mesleği tamamen ortadan kalkmamış, ancak teknolojik gelişmelere uyum sağlamıştır.

    İbraniler neden sağdan sola yazar?

    İbranice'nin sağdan sola yazılmasının nedeni, köklerinin yazının ilk icat edildiği günlere kadar uzanması ve bu geleneğin Sami dillerinden gelmiş olmasıdır. Ayrıca, pratik ve tarihsel nedenler de bu yazım şeklini destekleyebilir: Yazma kolaylığı: Sağlak bir kişinin, keski ve çekiç kullanarak sağdan sola yazması daha kolaydır. Mürekkep ve kağıt kullanımı: Eski dönemlerde kağıtlar rulo şeklinde kullanılırdı ve yazıcının sol eliyle ruloyu sabit tutması gerekirdi. İbranice, günümüzde hala sağdan sola yazılan tek dillerden biridir.

    Abazaoğlu, İ., Yıldırım, O. & Yıldızhan, Y. (2016). Geçmişten günümüze Türk eğitim sisteminde öğretmen yetiştirme. Uluslararası Türk Eğitim Bilimleri Dergisi, 4(6), 143-160.

    "Geçmişten Günümüze Türk Eğitim Sisteminde Öğretmen Yetiştirme" başlıklı makale, İlkay Abazoğlu, Osman Yıldırım ve Yılmaz Yıldızhan tarafından yazılmış ve 2016 yılında Uluslararası Türk Eğitim Bilimleri Dergisi'nin 6. sayısında yayımlanmıştır. Makalenin özeti: 21. yüzyıl, bilim ve teknolojideki gelişmelere paralel olarak toplumsal yaşamda da birçok değişikliği beraberinde getirmiş ve nitelikli insan gücünü zorunlu kılmıştır. Nitelikli insan yetiştirmek, nitelikli bir eğitimi gerektirir ve bu da ancak nitelikli öğretmenlerle mümkündür. Bu nedenle, öğretmenlik mesleği ve yeterlikleri her toplumda güncelliğini koruyan temel eğitim konularındandır. Betimsel tarama niteliğindeki bu çalışmada, Türkiye'de öğretmen yetiştirme konusu incelenmiş, tarihsel gelişimi içinde öğretmen yetiştirme sürecine bakılarak günümüzdeki uygulamalardaki sorunlar ortaya konmuş ve çözüm önerileri geliştirilmiştir. Makalenin tamamına dergipark.org.tr ve acarindex.com gibi platformlardan ulaşılabilir.

    Kovboy filmlerinde neden cinsellik yok?

    Kovboy filmlerinde neden cinsellik olmadığına dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, bazı filmlerde cinsellik içeren sahnelerin bulunmadığına dair genel bir algı vardır. Bir filmin cinsellik içerip içermediğini öğrenmek için, IMDb gibi platformlarda filmin "Parents Guide" (Ebeveyn Rehberi) bölümüne bakılabilir.

    Eski ve yeni edebiyat şiiri arasındaki farklar nelerdir?

    Eski ve yeni edebiyat şiiri arasındaki bazı farklar: Dil ve Anlatım: Eski şiir belirli ölçü ve uyak kurallarına dayanır, anlamı açık ve doğrudan ifade eder. Yeni şiir daha soyut, deneysel ve bireysel bir dil kullanır, anlam belirsizliği ve kapalı dil öne çıkar. Temalar: Eski şiir genellikle aşk, doğa, kahramanlık, tasavvuf gibi evrensel temaları işler. Yeni şiir modern dünyanın karmaşıklıklarını ve bireyin iç dünyasını yansıtır. Biçim: Eski şiir gazel, koşma, kaside gibi belirli biçimlere sahiptir. Yeni şiir vezin ve kafiye taassubunu reddeder. Yaklaşım: Eski şiir geleneksel ve köklü bir anlayışı temsil eder. Yeni şiir yenilikçiliği ve yeni çığırlar açmayı hedefler.

    Göktürkçe neden zengin bir dil?

    Göktürkçe'nin zengin bir dil olmasının bazı nedenleri: Kelime Kökleri ve Ekler: Göktürkçe kelimeler genellikle kelime kökleri ve eklerden oluşur ve bu kelimeler çoğunlukla çift anlamlıdır. Yabancı Kelimeler: Göktürkçe'deki kelime dağarcığının yaklaşık %20'si, Çince, Soğdca, Moğolca ve Tibetçe gibi komşu kültürlerden alıntılanmıştır. Soyut ve Somut Kavramlar: Göktürkçe, soyut ve somut kavramlar açısından zengindir. İkilemeler: Dilin eski dönemlerinde bile ikilemeler sıkça kullanılmış, bu da anlatıma güç katmıştır. Türk Dilleri Üzerindeki Etkisi: Türkçe, Kazakça, Kırgızca gibi modern Türk dilleri, Göktürkçe'nin etkisi altında gelişmiş ve evrim geçirmiştir.

    Örgütsel davranışın tarihsel gelişimi kaça ayrılır?

    Örgütsel davranışın tarihsel gelişimi genellikle üç ana döneme ayrılır: 1. 1925'e kadar olan dönem: Platon, Aristo ve Niccola Machiavelli gibi düşünürlerin iş ilişkileri, iletişim ve güç üzerine çalışmaları. Robert Owen'ın çalışanların ihtiyaçlarını insancıl bir şekilde karşılama çabaları. F. W. Taylor'un bilimsel yönetim yaklaşımı ve parça başı ödeme sistemi. 2. 1925-1980 dönemi: Hawthorne Araştırmaları (Elton Mayo ve diğerleri) ile grup dinamikleri ve sosyal ilişkilerin önemi. Modern yönetim yaklaşımı: Örgütlerin sosyal bir sistem olarak ele alınması. 3. 1980'den günümüze: Postmodern düşünce: İnsan merkezli yönetim anlayışı. Toplam kalite yönetimi: Yönetim konularına sosyolojik ve ekonomik bakış. İnsan kaynakları yönetimi: Bilgi çağı çerçevesinde gelişim.

    Türk sineması neden bitti?

    Türk sinemasının bittiğine dair farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kaynaklara göre Türk sineması bitmemiştir. Diğer kaynaklar ise Türk sinemasının bittiğini savunmaktadır. Bu nedenle, Türk sinemasının bitip bitmediği konusunda kesin bir yargıya varmak zordur.

    Gayrimenkul sektörü ile ilgili daha önce yapılmış çalışmaları incele?

    Gayrimenkul sektörü ile ilgili daha önce yapılmış çalışmalara şu kaynaklardan ulaşılabilir: endeksa.com. pwc.com.tr. medium.com. academia.edu. arkitera.com.