• Buradasın

    Tanı

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Elektro-forez hangi hastalıklarda kullanılır?

    Elektroforez çeşitli hastalıkların tanısında ve tedavisinde kullanılır. Başlıca hastalıklar şunlardır: 1. Multipl Myeloma: Elektroforez, bu hastalığın tanısında olmazsa olmaz bir yöntemdir ve monoklonal protein (M-proteini) miktarını ölçer. 2. Kronik Böbrek Yetmezliği: Böbrek yetmezliği ile birlikte serum proteini yüksekliği durumunda elektroforez istenir. 3. İnflamatuvar Durumlar: Akut ve kronik inflamatuvar hastalıkların teşhisinde kullanılır. 4. Siroz ve Nefrotik Sendrom: Karaciğer ve böbrek hastalıklarının takibinde elektroforez önemlidir. 5. Tekrarlayan Enfeksiyonlar ve Hipergammaglobulinemi: Bağışıklık sistemi ile ilgili bozuklukların tespitinde kullanılır. Ayrıca, elektroforez tedavi amaçlı olarak da iyontoforez şeklinde kullanılarak ağrı sendromları ve travmatik durumların rehabilitasyonunda uygulanır.

    Hemşirelik tanılarını kim belirler?

    Hemşirelik tanılarını hemşire belirler.

    A18.8 diğer organların tüberkülozu tanısı akciğer tüberkülozumu?

    A18.8 diğer organların tüberkülozu tanısı, akciğer tüberkülozunu içermez. Bu kod, endokard, miyokard, özofagus, perikard ve tiroid bezi gibi tanımlanmış diğer organların tüberkülozunu ifade eder.

    EKG okuma ve yorumlama nasıl yapılır?

    EKG (Elektrokardiyografi) okuma ve yorumlama bir doktor veya kardiyolog tarafından yapılmalıdır. EKG yorumlama süreci şu adımları içerir: 1. Kalbin elektriksel aktivitesinin varlığı: EKG trasesindeki elektriksel aktivitenin tespit edilmesi. 2. Ritmin düzenliliği: Kalp atışlarının düzenli olup olmadığının kontrol edilmesi. 3. Ventrikül hızı: Ventriküllerin atış hızının hesaplanması. 4. P dalgasının varlığı ve morfolojisi: Atriyumların kasılmasını temsil eden P dalgasının mevcut olup olmadığının ve normal formda olup olmadığının belirlenmesi. 5. Her P dalgasını takip eden QRS kompleksi: P dalgalarının her birini bir QRS kompleksinin izleyip izlemediğinin kontrol edilmesi. 6. PR mesafesi: P dalgasının başlangıcından QRS kompleksinin başlangıcına kadar olan mesafenin ölçülmesi. 7. Q dalgasının varlığı ve morfolojisi: Varsa Q dalgasının normal formda olup olmadığının değerlendirilmesi. 8. QRS kompleksinin genişliği: QRS kompleksinin süresinin belirlenmesi. 9. ST segmenti: ST segmentinin izoelektrik hatta olup olmadığının kontrol edilmesi. 10. T dalgasının morfolojisi: T dalgasının normal formda olup olmadığının incelenmesi. Ayrıca, hastanın özgeçmişi, mevcut semptomları ve diğer tetkik sonuçları da EKG yorumlamasında dikkate alınmalıdır.

    KİAB biyopsi ne demek?

    KİAB biyopsi ifadesi, "kemik iliği aspirasyonu ve biyopsisi" anlamına gelebilir. Bu işlem, kemik iliğindeki hastalıkların tanısını koymak için yapılan bir tıbbi prosedürdür. Biyopsi sırasında, kemik iliğinden hücre veya doku örneği alınarak mikroskop altında incelenir.

    Diagnostik ne demek?

    Diagnostik kelimesi, bir problemi, hastalığı ya da durumu tanımlama ve anlamaya yönelik yapılan işlemleri ifade eder. Farklı alanlarda diagnostik terimi şu anlamlara gelebilir: Sağlık alanında. Mühendislik ve teknik alanlarda. Eğitim alanında. Ayrıca, bilgisayar sistemleri ve otomotiv sektöründe diagnostik, hata ve arızaları tespit etmek için kullanılan araçlar ve yazılımlar anlamına gelir.

    Current yoğun bakım tanı ve tedavi ne anlatıyor?

    Current Yoğun Bakım Tanı ve Tedavi kitabı, erişkin yoğun bakım çalışanları için bir kaynak olarak hizmet eder ve aşağıdaki konuları kapsar: Temel yoğun bakım, tıbbi yoğun bakım ve cerrahi yoğun bakım esasları hakkında 40 anahtar konu. Gebelik, psikiyatrik bozukluklar, görüntülenme işlemleri, nakil gibi konularda bilgiler. Solunum zorluğu sendromu için yeni tedavi stratejileri ve solunum yetmezliği patofizyolojisi ile sıvı-elektrolit bozuklukları üzerine güncellemeler. Beslenme, kanamanın önlenmesi ve derin ven trombozunun önlenmesi dahil destekleyici yoğun bakım üzerine en yeni öneriler. Bu kitap, tıbbi birimler, cerrahi ve yoğun bakımda staj yapan öğrenciler, asistanlar ve günlük yoğun bakım pratiği için az ve öz bir kaynak sunar.

    Eksplorasyon nedir tıpta?

    Eksplorasyon, tıpta "aç inceleme" veya "inceleme" anlamına gelen bir terimdir. Bu terim, hastalığın teşhisi veya tedavisi amacıyla bir hastanın sağlık durumunu değerlendirme sürecini ifade eder.

    Hiperventilasyon sendromu tanısı nasıl konur?

    Hiperventilasyon sendromu tanısı için aşağıdaki adımlar izlenir: 1. Tıbbi Geçmiş ve Fiziki Muayene: Hastanın tıbbi geçmişi, stres faktörleri ve aile öyküsü hakkında bilgi alınır. 2. Göğüs Röntgeni: Akciğerlerde herhangi bir anormallik olup olmadığını belirlemek için yapılır. 3. Kan Testi: Enfeksiyon gibi hiperventilasyona neden olabilecek faktörleri tespit etmek için yapılır. 4. Arteriyel Kan Gazı Testi: Kandaki oksijen ve karbondioksit seviyelerini ölçmek için kullanılır. 5. Pulse Oksimetri: Oksijen satürasyonunu ölçmek için yapılır ve genellikle hiperventilasyon sendromunda %100 veya %100’e yakın değer gösterir. Teşhis sürecinde, hiperventilasyona yol açabilecek diğer olası nedenler de ekarte edilmelidir.

    FDG hangi kanserlerde tutulur?

    Florodeoksiglukoz (FDG) tutulumu, özellikle aşağıdaki kanser türlerinde yaygındır: Akciğer kanseri: FDG, akciğer kanserlerinin tanısında ve evrelemesinde önemli bir rol oynar. Lenfoma: Hodgkin ve non-Hodgkin lenfomaların teşhisinde ve tedavisinde FDG-PET kullanılır. Meme kanseri: FDG, meme kanserinin yayılımını ve tedaviye yanıtını değerlendirmede yardımcı olur. Kolorektal kanser: Bu kanser türünde de FDG tutulumu sıkça görülür. Ancak, FDG tutulumu sadece kanser hücrelerine özgü değildir ve bazı diğer hastalıklarda da ortaya çıkabilir. Kesin tanı için bir doktora danışmak gereklidir.

    PCOS tanısı nasıl konur?

    Polikistik Over Sendromu (PCOS) tanısı, uzman bir doktorun yapacağı değerlendirmeler ve testler sonucu konur. Tanı için kullanılan temel kriterler şunlardır: 1. Adet düzensizliği (oligomenore veya amenore). 2. Hiperandrojenizm belirtileri. 3. Polikistik over görünümü. Tanı sürecinde ayrıca hastanın tıbbi öyküsü, fizik muayene, hormon testleri (total ve serbest testosteron, LH ve FSH, prolaktin, TSH) ve kan şekeri testleri de yapılır. PCOS tanısı konmadan önce, benzer belirtilere yol açabilecek diğer hastalıkların (tiroit hastalıkları, hiperprolaktinemi vb.) dışlanması gerekir.

    Akut gastroenterit tanısı nasıl konur?

    Akut gastroenterit tanısı, genellikle aşağıdaki yöntemlerle konur: 1. Hasta Öyküsü: Doktor, hastanın semptomlarını, başlangıç zamanını, yiyecek tüketimi alışkanlıklarını ve seyahat geçmişini sorar. 2. Fiziksel Muayene: Doktor, hastanın karın bölgesini muayene eder ve belirtileri değerlendirir. 3. Laboratuvar Testleri: - Dışkı Örneği: Enfeksiyonun nedenini belirlemek için dışkı örneği alınabilir. - Kan Testleri: Kan testleri, enfeksiyonun şiddetini değerlendirmek veya dehidrasyonun derecesini belirlemek için kullanılabilir. 4. Görüntüleme Testleri: Nadiren, ciddi gastrointestinal komplikasyonları dışlamak veya teşhis etmek için röntgen veya endoskopi gibi görüntüleme testleri yapılabilir. Kesin tanı ve tedavi için bir sağlık uzmanına başvurulması önerilir.

    Opaxol kontrast madde ne için kullanılır?

    Opaxol kontrast madde, sadece tanı amaçlı kullanım içindir ve bir hastalığın teşhisini koymak için kullanılır. Kullanım alanları: - İdrar yollarının, omurganın veya kan damarlarının (kalp damarları dahil) röntgeninin çekilmesi. - Bilgisayarlı tomografi ile baş veya vücut taraması. - Tükrük bezleri, mide, bağırsaklar veya rahim gibi vücut boşluklarının incelenmesi.

    Kanser tanı ve evreleme nedir?

    Kanser tanı ve evreleme, kanserin varlığını, türünü ve yayılma derecesini belirlemek için yapılan süreçlerdir. Tanı için kullanılan bazı yöntemler şunlardır: - Biyopsi: Kanserli dokudan örnek alınarak mikroskop altında incelenmesi. - Görüntüleme teknikleri: Manyetik rezonans (MR), bilgisayarlı tomografi (BT), ultrason ve pozitron emisyon tomografisi (PET-CT) gibi yöntemlerle kanserli dokunun görüntülenmesi. - Kan testleri: Tümör belirteçleri ve diğer kan parametrelerinin ölçülmesi. Evreleme, kanserin beş ana aşamasına göre yapılır: 1. Evre 0 (In situ): Kanser hücreleri sadece bulundukları dokuda sınırlıdır ve çevre dokulara yayılmamıştır. 2. Evre I: Kanser, bulunduğu organ veya dokuda küçük boyutta ve sınırlıdır. 3. Evre II ve III: Tümör büyümeye başlamış ve boyut olarak artmış, yayılım çevre dokulara ve lenf düğümlerine yayılmıştır. 4. Evre IV: Kanser, vücudun başka bölgelerine yayılmıştır (metastaz yapmıştır). Evreleme, tedavi yöntemini belirlemek için önemlidir.

    Her PET-BT kanser tanısı koyar mı?

    PET-BT, kanser tanısı koymak için kullanılan bir görüntüleme yöntemidir, ancak her durumda kesin kanser teşhisi koymaz. PET-BT, kanser hastalarında hastalığın yaygınlığını belirlemek, ilk evrelemeyi yapmak, tedavi planlamasını ve kemoterapi ilaçlarının etkinliğini değerlendirmek gibi birçok alanda yardımcı olur. Kesin teşhis için, PET-BT sonuçları diğer tıbbi testlerle birlikte değerlendirilir ve bir uzman doktor tarafından yorumlanır.

    Psikolojide doğru tanı için ne yapmalı?

    Psikolojide doğru tanı koymak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Değerlendirme Amacının Belirlenmesi: Bireyin mevcut ruh sağlığı durumu, tanı koyma veya terapi sürecini izleme amacı belirlenmelidir. 2. Uygun Test ve Yöntemlerin Seçilmesi: Standart testler, projektif testler veya nöropsikolojik testler gibi uygun değerlendirme araçları seçilmelidir. 3. Verilerin Toplanması: Gözlem, klinik görüşme, psikometrik testler veya anketler gibi yöntemlerle veriler toplanmalıdır. 4. Sonuçların Analizi ve Yorumlanması: Elde edilen skorlar, normatif verilerle karşılaştırılarak klinik anlamı değerlendirilmelidir. 5. Geri Bildirim ve Müdahale Planının Belirlenmesi: Ölçüm sonuçlarına dayanarak psikoterapi, ilaç tedavisi veya destekleyici müdahaleler önerilmelidir. Bu süreçte, psikolojik testlerin geçerli ve güvenilir olması önemlidir.

    Smear testinde kanser çıkarsa ne zaman belli olur?

    Smear testinde kanserin tespit edilmesi durumunda, kesin tanı ve kanserin ne zaman belli olacağı için genellikle kolposkopi ve biyopsi gibi ileri incelemeler gereklidir. Kolposkopi: Rahim ağzının özel bir mikroskopla detaylı olarak incelenmesi işlemidir. Biyopsi: Şüpheli alanlardan doku örneği alınarak patolojik değerlendirme yapılmasıdır. Bu süreçler, testin düzenli tekrarlanması ve sonuçların değerlendirilmesi ile kanserin erken evrede yakalanmasını sağlar.

    Alzheimer tanısı nasıl konur?

    Alzheimer tanısı, uzman doktorlar tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirme sonucunda konur. Tanı sürecinde kullanılan bazı yöntemler şunlardır: 1. Tıbbi Geçmiş ve Semptomların Değerlendirilmesi: Doktor, hastanın hafıza kaybı, düşünme sorunları ve davranış değişikliklerini inceler ve genel sağlık geçmişini değerlendirir. 2. Bilişsel Testler: Hastanın bilişsel fonksiyonlarını değerlendirmek için hafıza, dil becerileri, problem çözme yeteneği ve uzamsal yönelim gibi alanları içeren standart bilişsel testler uygulanır. 3. Görüntüleme Testleri: Manyetik rezonans görüntüleme (MRG) ve pozitron emisyon tomografisi (PET) gibi yöntemler, beyin dokusundaki anormallikleri belirlemek için kullanılır. 4. Kan Testleri: Tiroid fonksiyonları, B12 vitamini seviyeleri ve diğer tıbbi durumları değerlendirmek için kan testleri yapılabilir. 5. Nöropsikolojik Değerlendirme: Uzman bir nöropsikolog tarafından yapılan bu değerlendirme, hastanın bellek, dil, dikkat ve diğer bilişsel işlevlerini ölçer. Erken teşhis, hastalığın semptomlarının yönetilmesine ve ilerlemenin yavaşlatılmasına yardımcı olabilir.

    Etiyolojik tanı nasıl konur?

    Etiyolojik tanı, hastalığın nedenlerini belirlemek için aşağıdaki yöntemlerle konur: 1. Laboratuvar testleri: Kan, idrar, dışkı gibi örneklerin analizi. 2. Röntgen ve görüntüleme yöntemleri: Hastalığın fiziksel belirtilerini ve etkilerini görmek için. 3. Biyokimyasal testler: Vücuttaki kimyasal maddelerin seviyelerini ölçmek. 4. Genetik analizler: Kalıtımsal faktörleri incelemek için. 5. Hasta geçmişi ve klinik gözlemler: Hastanın semptomları ve tıbbi geçmişi dikkate alınarak. Bu süreç, hastalığın kesin nedenini belirlemek veya en olası faktörleri analiz etmek şeklinde olabilir.

    Fizik tedavide tanı nasıl konur?

    Fizik tedavide tanı, uzman hekim tarafından yapılan kapsamlı bir değerlendirme ile konur. Bu süreçte izlenen adımlar şunlardır: 1. Tıbbi Geçmişin İncelenmesi: Hastanın mevcut şikayetleri, ağrı düzeyi, kas kuvveti ve esnekliği gibi bilgiler toplanır. 2. Fizik Muayene: Duruş analizi, yürüme ve denge durumu değerlendirilir. 3. Gerektiğinde Tanı Testleri: Röntgen, MR, EMG gibi görüntüleme yöntemleri kullanılır. 4. Tedavi Planının Oluşturulması: Hastanın ihtiyaçlarına göre kişiselleştirilmiş bir tedavi programı hazırlanır. Bu süreç, doğru teşhis ve etkili tedavi için önemlidir ve fizyoterapistin de katılımıyla yürütülür.