Şair

Kore'nin en büyük şairi olarak kabul edilen bir isim bulunmamaktadır. Ancak, Güney Kore'nin önemli şairlerinden bazıları şunlardır: Yun Dong-ju: Japon işgali döneminde yaşamış, hüzün, doğa ve özgürlük temalarını işleyen şiirleriyle tanınır. Kim Sowol: "Azaleas" adlı şiiriyle ünlüdür ve erken dönem modern Kore şiirine önemli katkılarda bulunmuştur. Park Min Guk: Günlük deneyimlerle felsefi düşünceleri yansıtan imgeler ve metaforlar kullanan bir şairdir. Kore edebiyatı, bin yıllık tarihi boyunca birçok önemli şair ve yazar yetiştirmiştir.

Gergedan Mevsimi filmi gerçek bir hikayeye dayanmaktadır. Filmin senaryosu, İranlı Kürt şair Sadegh Kamangar'ın İran İslam Devrimi sırasında haksız yere 27 yıl hapsedilmesi gibi gerçek olaylardan esinlenilerek yazılmıştır.

Rubainin en büyük ustası olarak İranlı şair Ömer Hayyam kabul edilir. Türk edebiyatında ise bu türün önemli temsilcileri arasında Kara Fazlî, Fuzûlî, Azmizade Haleti, Nâbi ve Yahya Kemal Beyatlı bulunur.

En ünlü Koreli şairler arasında öne çıkanlar şunlardır: Yun Dong-ju: Japon işgali döneminde yaşamış, şiirlerinde hüzün, doğa ve özgürlük temalarını işlemiştir. Kim Sowol: "Yiyecek Olarak İnsan" (Azalea) adlı şiiriyle ünlenmiştir. Yi Sang: Modern Kore edebiyatının önde gelen isimlerinden biridir. Gim So Vol: 1920'li yıllarda yaşamış, batı tarzı şiirler yazmış ve bu şiirlerde geleneksel Minyo tarzının izlerini taşımıştır. Ayrıca, Han Kang da çağdaş Kore edebiyatının önde gelen yazarlarından biridir ve "The Vegetarian" adlı romanıyla Man Booker Uluslararası Ödülü'nü kazanmıştır.

Gülşehrî, Anadolu’daki Türk edebiyatının kuruluş evresinin sanatkârlık itibarıyla Yunus Emre’den sonra en önemli ismidir. Gülşehrî’nin önemli olmasının bazı sebepleri şunlardır: Eserleri: Mantıku’t-Tayr: Feridüddin-i Attar’ın ünlü mesnevisini temel alarak yazdığı bu eser, Türk dilinin Anadolu’da kaleme alınmış ilk büyük eserlerinden biridir. Feleknâme: İlhanlı Hükümdarı Gâzân Han adına 1301’de yazdığı Farsça bir mesnevidir. Aruz Risalesi: Aruz vezni üzerine bir çalışmadır. Türkçeye Katkı: Gülşehrî, Türkçeyi savunmuş ve geliştirmiştir. Eğitim: İyi bir eğitim aldığı, Arapça ve Farsça’nın yanı sıra matematik, mantık ve felsefe bildiği düşünülmektedir. Etkilendiği Yazarlar: Mevlânâ, Senâî, Attâr gibi mutasavvıf yazarlardan etkilenmiştir.

Behçet Necatigil, herhangi bir edebî akıma mensup olmayan bağımsız bir şair ve fikir adamıdır. Toplumcu realist bir şair olarak tanımlanan Necatigil, şiirlerinde orta hâlli sosyo-ekonomik topluluğun ekonomik ve sosyal sorunlarını realist bir gözlemle sunmayı amaçlamış ve toplumun sosyal sorunlarını kendi bireysel yaşantılarının prizmasından geçirerek vermeye çalışmıştır.

Özdemir Asaf'ın 92 şiiri bulunmaktadır. Bazı bilinen şiirleri şunlardır: Lavinia; Yalnızlık Paylaşılmaz; Çiçek Senfonisi; Bir Kapı Önünde; Benden Sonra Mutluluk; Yaşamak; Sen Sen Sen; Özlem; Dünya Kaçtı Gözüme; Başka Türlü Söylerdim.

Hilmi Yavuz, herhangi bir akıma mensup olmaktan ziyade, gelenekçilikle çağdaş bakışı kaynaştıran, biçim ve özün dengelendiği bir şiir anlayışı sergileyen bir şair olarak tanımlanır. İlk şiirlerinde İkinci Yeni akımının etkisinde kalmış, ancak daha sonra kendi poetikasını oluşturmuştur.

Halit Fahri Ozansoy, Türk şair, gazeteci, oyun yazarı ve öğretmendir. Edebî kişiliği: Şiir: İlk şiirlerini aruz ölçüsüyle yazmış, daha sonra hece veznine yönelmiştir. Tiyatro: "Baykuş" adlı piyesi, Darülbedayi'de sahnelenen ilk Türk dramı olmuştur. Roman: Roman türünde iddialı eserleri yoktur. Diğer: Fecr-i Âti döneminde yazmaya başladığı için ilk şiirlerinde bu edebî anlayışın etkisi görülür. Ozansoy, 40 yıl edebiyat öğretmenliği yapmış ve birçok eser vermiştir.

Oktay Rıfat'ın edebi kişiliği, farklı dönemlerde çeşitli akımlar ve temalarla şekillenmiştir: Garip Akımı: 1941 yılında Orhan Veli Kanık ve Melih Cevdet Anday ile birlikte "Garip" adlı şiir kitabını yayımlayarak bu akımın öncülerinden olmuştur. İkinci Yeni: 1955 yılından itibaren bu şiir anlayışına yönelmiş, "Perçemli Sokak" adlı kitabıyla bu akımın önemli temsilcilerinden biri olmuştur. Toplumcu Gerçekçi Şiir: 1942'de "Aşağı Yukarı" ve 1945'te "Karga ile Tilki" kitaplarıyla toplumcu gerçekçi şiir anlayışını benimsemiştir. Saf Şiir: 1969'da yayımladığı "Şiirler" kitabıyla saf şiir olgusunu ön plana çıkarmış, insan duyarlığı ve sevgisini işlemiştir. Oktay Rıfat, şiir dışında roman ve tiyatro türlerinde de eserler vermiş, her birinde toplumun farklı kesimlerini sembolize eden karakterler yaratmıştır.

Ahmet Muhip Dıranas'ın edebi kişiliği şu şekilde özetlenebilir: Edebî akım: Dıranas, Cumhuriyet Dönemi Türk şiirinin “saf şiir” anlayışına mensup şairlerindendir. Etkilendiği isimler: Charles Baudelaire, Paul Verlaine, Ahmet Haşim ve Ahmet Hamdi Tanpınar'dan etkilenmiştir. Şiir anlayışı: Hece ölçüsü sınırlarında kalmış, ancak durak ve vurgu yerlerini değiştirerek gelenekte çağdaşlığı yakalamıştır. Temalar: Aşk, yalnızlık, hüzün, kaçış, ölüm, doğa, yaşama ve yurt sevgisi gibi temaları işlemiştir. Üslup: Sade, yalın ve aydınlık bir söyleyişe sahiptir. Eserleri: "Ağrı", "Kar", "Olvido", "Fahriye Abla", "Serenat" gibi şiirlerinin yanı sıra "Gölgeler" ve "Çıkmaz" adlı tiyatro eserleri de bulunmaktadır.

Evet, Dante ve Dantes aynı kişidir. Dante Alighieri, İtalyan şair ve siyasetçidir ve en bilinen eseri İlahi Komedya'dır.

Seyyid Ali İmadeddin Nesimi, 14. yüzyılda yaşamış bir Hurûfi şairidir. İdam edilmesinin nedeni, şiirlerinde Tanrı'nın insanda tecelli ettiğini savunması ve Hurûfi düşüncelerini yaymasıdır. Nesimi, Alevi-Bektaşi geleneğinde "Yedi Ulu Ozan" arasında kabul edilir.

Ahmet Haşim, şiirlerinde sembolizm ve izlenimcilik akımlarının etkilerini taşıyan bir şairdir. Şiirlerinden bazıları: "Göl Saatleri" (1921); "Piyale" (1926); "Bize Göre" (1926, deneme); "Gurabahane-i Laklakan" (1928, deneme); "Frankfurt Seyahatnamesi" (1933, gezi yazısı). Edebiyata ilgisi Galatasaray Lisesi'nde başlamış, Tevfik Fikret ve Ahmed Hikmet Müftüoğlu gibi isimlerden etkilenmiştir. Haşim, şiirlerinde iç ahenge önem vermiş, toplum gerçeklerine ilgisiz kalmış ve sık sık akşam zamanını işlemiştir.

İbrahim Sadri, şair, tiyatrocu ve sunucu olarak çalışmaktadır. Bazı faaliyetleri: Tiyatro: Turnelere çıkarak Anadolu'yu tanıma fırsatı bulmuş, çeşitli tiyatro topluluklarında sahne almış ve yönetmenlik yapmıştır. Şiir: On dokuz adet şiir albümü bulunmaktadır. Televizyon: Kanal 7 ve TGRT gibi kanallarda mizahi ve şiir okuma programları hazırlayıp sunmuştur. Diğer: Çeşitli gazete ve dergilerde yazı ve şiirleri yayımlanmıştır.

Nizâmî-i Gencevî, Fars edebiyatında hamse türünün kurucusu olarak kabul edilir ve destansı şiir türünü zirveye taşımış bir şairdir. Önemli olmasının bazı nedenleri: Kültürel birikimi: Felsefe, edebiyat, astronomi, tıp ve geometri gibi alanlarda çalışmalar yapmış, geniş bir kültürel birikime sahiptir. Eserleri: "Sırlar Hazinesi", "Leyla ve Mecnun", "Hüsrev ve Şirin" gibi önemli eserler yazmıştır. Etkisi: Eserleri, Sadi-i Şirazi, Mevlana Celaleddin Rumi, Emir Hüsrev Dehlevi gibi isimler tarafından yeniden işlenmiştir. Dil bilgisi: Arapça, Süryânice, Pehlevîce, İbrânice, Ermenice ve Gürcüce gibi dilleri bilmesi, eserlerinde farklı kaynaklardan faydalanmasını sağlamıştır.

Kadı Burhaneddin'in edebi kişiliği şu şekilde özetlenebilir: Gazel, tuyuğ ve rubailer: Kadı Burhaneddin, gazel, tuyuğ ve rubailerden oluşan büyük bir divan bırakmıştır. Türk divan şiirinin öncüsü: Türk edebiyatında aruz veznini Türkçeye uygulayıp divan şiirinin ortaya çıkması sürecine öncülük etmiştir. Samimi ve canlı üslup: Kendine has samimi ve canlı bir üsluba sahiptir. Lirizm: Aşk, şarap ve eğlence temalarını işlediği şiirlerinde belirgin bir lirizm vardır. Tasavvuf izleri: Şiirlerinde tasavvufun düşünce ve mecazlarına da yer vermiştir. Cinas ve tevriye: Edebi sanatlardan cinas ve tevriyeye sıkça başvurmuştur. Mahlas kullanmama: Şiirlerinde mahlas kullanmamıştır. Dil: Oğuz Türkçesinin yanında Azeri ve Doğu Türkçesine de hakimdir. Etkilendiği şairler: İran şiirine ait mazmunları Türk şiirine kazandırmış, Kemal-i İsfehânî, Enverî, Selmân-ı Sâvecî, Hayâm, Sâ’dî ve Hâfız gibi şairlerden etkilenmiştir.

"Dersimiz Dersim" şiirini Halil Şakir Taşçıoğlu yazmıştır. Ayrıca, "Dersimiz, Dersim!" başlıklı bir yazı, Haber 7 yazarı Hasan Öztürk tarafından kaleme alınmıştır. "Dersini Almış Da Ediyor Ezber" türküsünü ise Canan Çal seslendirmektedir.

Tanzimat döneminde en önemli şair konusunda farklı görüşler bulunmaktadır. Bazı kaynaklara göre Tanzimat döneminin en önemli şairleri arasında şunlar yer almaktadır: İbrahim Şinasi. Namık Kemal. Ziya Paşa. Diğer bir görüşe göre ise Tanzimat edebiyatının ikinci devrinde yetişen Recaizâde Mahmut Ekrem, Abdülhak Hamit ve Samipaşazade Sezai gibi şairler bireysel konulara ağırlık vererek "sanat için sanat" anlayışını benimsemişlerdir. Tanzimat döneminin en önemli şairi konusunda kesin bir görüş bulunmamaktadır.

Şemsi Belli, Garip şiir akımının etkisi altında kalmış, ancak yerel ağız özellikleri gösteren kırsal şiirleriyle toplumcu gerçekçi akım içinde değerlendirilmiştir. İlk dönem şiirlerinde hece ölçüsü ve halk şiiri tarzını kullanan Belli, daha sonra serbest nazma yönelmiştir.