Osmanlıİmparatorluğu

Düyun-u Umumiye İdaresi, Osmanlı İmparatorluğu'nun dış borçlarını üstlendi. Bu borçlar arasında: Damga vergisi, Alkollü içki vergisi, Balık avı vergisi, Tuz vergisi, Tütün vergisi ve İpek vergisi gelirleri bulunmaktaydı. Ayrıca, Bulgaristan vergisi, Kıbrıs adasının gelir fazlası, Şarkî Rumeli vergisi, gümrük gelirleri, temettü ve tömbeki vergisi de bu idarenin kontrolüne verildi.

Osmanlı İmparatorluğu'nda en yüksek rütbe Müşir'dir. Müşir, günümüzde Mareşal rütbesine tekabül eder.

Fatih Sultan Mehmet'in en büyük hayali, Bizans İmparatorluğu'nun başkenti Konstantinopolis'i (günümüzde İstanbul) fethetmekti. Bu hayal, küçük yaşlardan itibaren şekillenmeye başlamış ve Fatih Sultan Mehmet'in tüm yaşamı boyunca azimle peşinden koştuğu bir hedef olmuştur.

57. Piyade Alayı, Çanakkale Savaşı'nda tamamen yok olmamıştır. 57. Alay, 25 Nisan 1915'te Conkbayırı'nda büyük bir kahramanlık göstermiş ve mevcudunun üçte ikisini kaybetmiştir. 57. Alay'ın tamamının şehit olduğu bilgisi bir mit olarak değerlendirilmektedir.

İstanbul'un fethi, en büyük fetih olarak kabul edilir ve bu fetih, Fatih Sultan Mehmed (II. Mehmed) döneminde gerçekleşmiştir. 6 Nisan - 29 Mayıs 1453 tarihleri arasında süren 53 günlük kuşatma sonucunda, Osmanlı ordusu Bizans İmparatorluğu'nun başkenti olan İstanbul'u ele geçirmiştir.

Islahat Fermanı'nın amacı: Azınlık isyanlarını sona erdirmek ve gayrimüslimleri devlete bağlamak. Avrupalı devletlerin Osmanlı iç işlerine karışmasını önlemek. Devletin yıkılmaktan kurtarılması için siyasi kuruluşlar ve kişi haklarında düzenlemeler yapmak. Osmanlı toplumu oluşturmak: Irk, dil, din ayrımı yapmaksızın tüm tebaaya eşit vatandaşlık hakları tanımak. Islahat Fermanı'nın sonuçları: Toplumda hukuk alanında ikilik oluşması. Misyonerlik faaliyetlerinin artması. Devletin yıkılış sürecinin hızlanması. Gayrimüslimlerin kendi meclislerini kurarak iç sorunlarını yönetebilmeleri. Ferman, beklenen etkiyi gösterememiş ve Osmanlı'nın dağılma sürecini durduramamıştır.

Fatih Sultan Mehmet, 49 yaşında ölmüştür.

Kadırga, daha çok Akdeniz'de kullanılan, çektiri (çektirme) tipi bir savaş gemisidir. Kadırgaların bazı kullanım amaçları: Savaş ve askeri amaçlar: Kadırgalar, askeri amaçla üretilmiş olup, hem kürek hem de yelkenle hareket ederlerdi. Haberleşme ve nakliye: Pergende gibi bazı kadırga türleri, genellikle haberleşme ve nakliye için kullanılmaktaydı. Keşif: Kalita gibi keşif amaçlı küçük kadırgalar da vardı. Kadırgalar, 17. yüzyıla kadar savaş donanmalarında kullanılmaya devam etti.

II. Selim ve III. Selim'in önemli olmasının bazı sebepleri şunlardır: II. Selim: Osmanlı tarihinde devlet yönetimiyle ilgilenmeyen ve ordusunun başında sefere gitmeyen ilk padişahtır. Sokollu Mehmed Paşa gibi güçlü bir vezire sahip olup, devlet işlerinde ondan destek almıştır. İstanbul ve imparatorluğun birçok bölgesinde mimari eserler yaptırmış, önemli yapıların onarımını gerçekleştirmiştir. Selimiye Camii'nin yapımını usta mimar Mimar Sinan'a emanet etmiştir. III. Selim: Osmanlı İmparatorluğu'nda modernleşme ve geçiş döneminin öncüsü olarak kabul edilir. Avrupa'daki değişimleri takip ederek, Osmanlı'da modernleşmeyi teşvik etmiş ve bu doğrultuda reformlar gerçekleştirmiştir. Batı tarzı eğitim, askeri reformlar, teknolojik ilerlemeler ve sanayileşme gibi alanlarda önemli adımlar atmıştır. Danışma kurullarına önem vermiş, meşveret meclislerini etkin bir şekilde kullanmıştır. Uluslararası diplomasi alanında önemli yenilikler yapmış, ilk daimi elçilikleri kurmuştur.

Vaka-i Hayriye (Hayırlı Olay), 1826 yılında, Osmanlı Padişahı II. Mahmut'un Yeniçeri Ocağı'nı kaldırması için giriştiği çalışmaların sonucu olarak gerçekleşmiştir. Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasının bazı nedenleri: Kontrol edilemez hale gelmesi. Genç Osman'ın öldürülmesi. Modern ordu çalışmaları. 25 Mayıs 1825'te Eşkinci Ocağı'nın kurulduğunun ilan edilmesi, yeniçerilerin 14 Haziran 1826'da kazan kaldırarak isyan etmesine yol açtı.

Dolgun tımar, yıllık geliri 3.000-20.000 akçe arasında olan tımar anlamına gelebilir. Tımar, Osmanlı İmparatorluğu'nda belirli görev ve hizmet karşılığında kişilere verilen topraktır.

İstanbul, 29 Mayıs 1453 tarihinde Osmanlı Padişahı II. Mehmed (Fatih Sultan Mehmed) komutasındaki Osmanlı ordusu tarafından fethedilmiştir.

I. Murat, 36 padişahtan biri olarak kabul edilmez çünkü Fetret Devri olarak bilinen 1402-1413 yılları arasında tahtta bulunan Süleyman Çelebi (Emir Süleyman) ve Musa Çelebi'nin saltanatları göz ardı edilir. Resmi tarih söylemine göre, Osmanlı'da ilk padişah Osman Bey'den son padişah Vahdettin'e kadar toplam 36 padişah tahta çıkmıştır.

Coğrafi Keşifler, Osmanlı Devleti'ni çeşitli şekillerde etkiledi: Ticaret yollarının değişimi: Osmanlı'nın Asya ile olan kara ticaretindeki tekeli zayıfladı ve Akdeniz'in önemi azaldı. Ekonomik etkiler: Osmanlı'nın ticari gelirleri düştü, para politikası olumsuz etkilendi ve devlet hazinesi açık verdi. Finansal etkiler: Amerika'dan gelen fazla gümüş, enflasyona yol açtı. Askeri ve siyasi etkiler: Osmanlı, Akdeniz'deki stratejik üstünlüğünü korumakta zorlandı ve Avrupa'nın askeri ilerlemelerine karşı askeri stratejilerini gözden geçirmek zorunda kaldı. Kültürel ve sosyal etkiler: Osmanlı, yeni kültürler ve sosyal yapılarla etkileşime girdi, bu da kendi kültürel ve sosyal yapısını zenginleştirdi.

İshak Paşa'nın sürgün edilmesinin nedeni, II. Bayezid'in etrafında zararlı kişiler olduğunu düşündüğü için başlattığı tasfiye hareketleridir. 1482 yılında, II. Bayezid'in saltanatının başlarında, İshak Paşa vezirlik görevinden azledilmiştir.

Kösem ve Hürrem Sultan kardeş değildir, onlar Osmanlı İmparatorluğu'nun iki önemli kadın figürüdür ancak doğrudan akrabalık ilişkileri yoktur. Hürrem Sultan, 16. yüzyılda yaşamış, Kanuni Sultan Süleyman'ın eşi olan bir kadındır. Kösem Sultan ise 17. yüzyılda yaşamış, IV. Murad ve I. İbrahim'in annesi olarak Osmanlı yönetiminde etkili olmuştur.

Marko Paşa olarak bilinen Markos Apostolidis, sürgün edilmemiştir. O, Osmanlı hekimi ve Hilâl-i Ahmer Cemiyeti'nin (Kızılay Derneği) kurucusudur. Marko Paşa adıyla bilinen ve 1940'larda yayın yapan mizah gazetesi, çeşitli baskılar ve davalar nedeniyle sık sık kapatılmıştır. Örneğin, II. Dünya Savaşı sırasında sıkıyönetimin uzatılması için gerekçe olarak gösterilmesi ve hükümete yönelik eleştirel yazılar yazması, gazetenin kapatılmasına yol açmıştır. Marko Paşa (hekim) ise, 1888 yılında Burgazada'da vefat etmiştir.

Lale Devri'nin önemli olmasının bazı nedenleri: Batı ile ilişkilerin gelişmesi. Kültürel etkileşim ve yenilik. İlklerin dönemi olması. Modern kurumların kurulması. Barış dönemi olması. Ancak, bu yeniliklerin toplumsal ve ekonomik yapıya etkileri, devrin sonunu getiren Patrona Halil İsyanı'na yol açtı.

Türk-i veziriazam ifadesi, Türkçe'de yaygın olarak kullanılan bir terim değildir. Ancak, veziriazam Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahın mutlak vekili olan ve devlet işlerini yöneten en yüksek derecedeki devlet adamıdır. Veziriazam terimi, Farsça "vezir" (vekil) ve Arapça "azam" (büyük, ulu) kelimelerinin birleşiminden oluşur. Eğer farklı bir bağlamda kullanılıyorsa, daha fazla bilgi veya bağlam sağlanması gerekebilir.

Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethetmesinden sonra yaşanan bazı gelişmeler: Şehrin imarı: Fatih Sultan Mehmed, İstanbul'u yeniden inşa etmeye başladı. Başkent yapılması: Fetih sonrası İstanbul, Osmanlı Devleti'nin başkenti oldu. Din özgürlüğü: Fatih, farklı dinlerden insanların bir arada yaşadığı, ticaret ve kültür merkezi olan bir şehir kurmayı amaçladı. Toprak genişlemesi: Karaman, Sırbistan, Eflak, Bosna, Arnavutluk ve Kırım gibi bölgeler Osmanlı İmparatorluğu'na katıldı. Ticaret yollarının kontrolü: Karadeniz ve İpekyolu'nun Avrupa'ya ulaşan kolu Osmanlı'nın eline geçti.