Osmanlıİmparatorluğu

Ardahan, Osmanlı İmparatorluğu'ndan 30 Mart 1856 tarihinde, Paris Barış Antlaşması ile ayrılmıştır. Ancak, 1877-1878 Osmanlı-Rus Savaşı sonucunda Ardahan, Rusya İmparatorluğu'nun eline geçmiştir.

19. yüzyılda İzmir'de tarım, şehrin ekonomik ve sosyal yapısının temel unsurlarından biriydi. Öne çıkan tarım ürünleri: Üzüm: Şarap üretimi ve kuru üzüm ticareti için önemliydi. Zeytin: Zeytinyağı üretimi ve sofralık zeytin tüketimi için yetiştiriliyordu. İncir: Taze ve kurutulmuş olarak tüketiliyor, ayrıca ilaç yapımında kullanılıyordu. Pamuk: Yerel ve yabancı alıcılar için üretiliyordu. Ayrıca, afyon, tütün, tahıllar ve palamut gibi ürünler de yetiştiriliyordu. Tarımın gelişiminde etkili olan faktörler: Demiryolları: Kasaba, Tire, Ödemiş gibi bölgelerin canlanmasında ve nüfuslanmasında önemli rol oynadı. Yabancı sermaye: Levantenler, İzmir'de ticari ilişkiler kurarak üreticileri belirli ürünlerin üretimine yönlendirdi. Sanayileşme: Tarım ürünlerinin işlenmesine dayalı küçük çaplı sanayileşme hareketleri görüldü.

Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u fethi, 6 Nisan - 29 Mayıs 1453 tarihleri arasında gerçekleşmiştir. Fetihte izlenen bazı adımlar: Kuşatma hazırlıkları: Osmanlı ordusu, İstanbul'a hareket etmeden önce, 1452'de Rumeli Hisarı'nı inşa ederek Tuna Nehri ile Karadeniz'den gelecek yardımları önlemiştir. Kuşatma: 6 Nisan 1453'te başlayan kuşatma, 53 gün sürmüştür. Gemilerin karadan yürütülmesi: 22 Nisan 1453'te, 70 kadar gemi karadan geçirilerek Haliç'e indirilmiş ve Osmanlı donanmasının şehre girişi sağlanmıştır. Son hücum: 29 Mayıs'ta, gün doğmadan başlatılan son taarruzla surlar aşılmış ve şehir fethedilmiştir. Fatih Sultan Mehmet, bu başarısından dolayı "Fatih" unvanını almıştır.

Bağdat Demiryolu, 1903 yılında yapımına başlanan ve Osmanlı İmparatorluğu'nda Konya'dan Bağdat'a ulaşmak amacıyla inşa edilen bir demiryolu hattıdır. İnşaatı ve işletimi, 99 yıl süreyle Alman sermayeli Chemins du Fer Impérial Ottomans de Bagdad / Osmanlı İmparatorluk Bağdat Demiryolu (CIOB) Şirketi tarafından gerçekleştirilmiştir.

Ankara Savaşı'nda Timur'un amaçları arasında şunlar yer almaktadır: Osmanlı Devleti'ni kontrolü altına almak. Ganimet ve ün kazanmak. Hakaret ve meydan okumaya karşılık vermek. Memlük Devleti'ni ortadan kaldırmak. Ayrıca, Timur'un casuslar aracılığıyla elde ettiği istihbarat sayesinde, düşman ordusunun güzergâhında değişiklikler yaparak en uygun bölgelerden ilerlediği ve hızlı sonuç almak istediği bilinmektedir.

Hayır, beylerbeyi ile vezir aynı değildir. Vezir, Osmanlı Devleti'nde askerî ve idari sahalarda geniş yetkilere sahip en üst düzey memurlara verilen unvandır. Özetle: - Vezir: İdari ve askeri konularda padişahın yardımcısı. - Beylerbeyi: Bir eyaletin askeri ve idari amiri.

Kabartma haritaların ilk olarak Rönesans döneminden itibaren Venedik Cumhuriyeti tarafından kullanıldığı görülmektedir. Türkiye'de kabartma harita yapımı, 1880 yılında Genelkurmay Başkanlığı bünyesinde "Beşinci Şube"nin kurulmasıyla önem kazanmıştır. En son örnek olarak, 1919 yılında Tuğgeneral Halil İbrahim tarafından yapılan 1/25.000 ölçekli "Çanakkale Boğazı ve Savaşlarını Gösteren Kabartma Harita" gösterilebilir. Kabartma haritaların modern yöntemlerle üretimi ise LiDAR (Light Detection and Ranging) teknolojisi kullanılarak gerçekleştirilmektedir.

İsfendiyaroğulları Beyliği, Fatih Sultan Mehmet'in 1461 yılında gerçekleştirdiği Trabzon Seferi sırasında Osmanlı İmparatorluğu'na bağlanarak sona ermiştir.

Silahtarlar, Osmanlı İmparatorluğu'nda padişahın silahlarını taşımak, güvenliğini sağlamak ve sarayın düzenini korumak gibi önemli görevler üstlenirlerdi. Başlıca görevleri: Silah taşıma ve bakım: Padişahın ve diğer devlet büyüklerinin silahlarını korumak ve bakımını yapmak. Padişaha eşlik etme: Padişahın gezintilerine katılmak ve ona eşlik etmek. Halkla iletişim: Padişahın emirlerini yerine getirmek ve halkla iletişim kurmak. Sadrazamla iletişim: Padişah ile sadrazam arasında haberleşme sağlamak. Tören görevleri: Önemli devlet törenlerinde silah taşıyıcısı olarak görev yapmak. Silahtarlık görevi, Osmanlı'nın son dönemlerine kadar devam etmiş, ancak modernleşme süreciyle birlikte ortadan kalkmıştır.

Fatih Sultan Mehmet'in üç büyük seferi şunlardır: 1. İstanbul'un Fethi (1453). 2. Balkan Seferleri. 3. Anadolu Seferleri. Ayrıca, Fatih Sultan Mehmet'in Ege Adaları'nın fethi ve Karadeniz'in kontrol altına alınması gibi deniz seferleri de önemli girişimler arasında yer alır.

1834 yılında Osmanlı padişahı II. Mahmud'du. II. Mahmud, 28 Temmuz 1808'den 1 Temmuz 1839'a kadar tahtta kalmıştır.

Patrona Halil, 1690 yılında Manastır'da doğmuş ve 25 Kasım 1730'da İstanbul'da ölmüş bir yeniçeri askeridir. Patrona lakabı, "koramiral" anlamına gelir ve Kaptan-ı Derya'nın üç yardımcısından biri olarak görev yapmıştır. Patrona Halil, 28 Eylül 1730'da başlattığı Patrona Halil İsyanı ile Osmanlı padişahı III. Ahmed'in tahttan indirilmesine ve Lale Devri'nin sona ermesine neden olmuştur.

Mısır, Osmanlı'dan birkaç nedenle ayrılmıştır: Kavalalı Mehmet Ali Paşa'nın isyanı. Ekonomik zorluklar. Urabi Paşa isyanı. I. Dünya Savaşı. 1922 yılında Kral Fuad'ın iktidara gelmesiyle Mısır bağımsızlığını ilan etmiştir.

Dilaver Paşa'nın Ereğli'de yaptığı bazı düzenlemeler: Zorunlu çalışma: Ereğli Sancağı'na bağlı 14 köydeki 13-50 yaş arasındaki erkeklerin maden ocaklarında senede 6 ay çalışması zorunluluğu getirilmiştir. Çalışma süresi: Günlük çalışma süresi 10 saat olarak sınırlandırılmıştır. Barınma: İşçilere kalacak yer sağlanması (koğuş yapılması) zorunluluğu getirilmiştir. Ücret: Ücret alacaklarının diğer alacaklara göre öncelikli olması kararlaştırılmıştır. Sağlık hizmetleri: İşçilerin sağlık sorunlarına yönelik düzenlemeler yapılmış ve işverenlere işyerinde doktor bulundurma yükümlülüğü getirilmiştir. İş disiplini: Liyakate dayalı ücret sistemi ve işçilerin toplu halde işsiz kalmalarını önlemek için işverenin işyerini kapatması durumunda önceden bildirme yükümlülüğü getirilmiştir. Çevre koruma: Ağaçların kesim ve dağıtımını, çevrenin ve doğanın korunmasını düzenleyen hükümler eklenmiştir. Dini özgürlük: İşçiler için dini bayramlarda izin uygulaması getirilmiştir.

Bahriye rütbeleri, Türk Deniz Kuvvetleri'nde kullanılan askeri rütbelerdir. Bazı Bahriye rütbeleri: Büyükamiral; Oramiral; Koramiral; Tümamiral; Tuğamiral. Ayrıca, Osmanlı döneminde de Bahriye rütbeleri bulunmaktaydı. Bu rütbelerden bazıları: Kaptan-ı derya; Kapudane; Patrona; Riyale.

"Yedimedya düzeni" hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, "yeni dünya düzeni" kavramı hakkında bilgi mevcuttur. Yeni dünya düzeni, emperyalist kapitalizmin dünyayı kendi hakimiyeti altında yeniden şekillendirme çabasını ifade eder. Bu kavram, komplo teorilerinde de yer alır ve bazı gruplar tarafından gizli bir plan olarak algılanır. Ancak, bu tür iddialar bilimsel olarak doğrulanmamıştır.

Sultan II. Abdülhamid döneminde Osmanlı donanması, Haliç'te terk edilerek denize açılmadı. Bu durumun iki temel nedeni olduğu belirtilmektedir: 1. Padişahın vehmi: II. Abdülhamid'in, donanmanın kendisini tahttan indirebileceği korkusu. 2. Barışçı görünme ilkesi: Dışarıya karşı silahlı direnç göstermeme ve kışkırtıcı duruma düşmeme politikası. Donanma, bakımsızlık nedeniyle çürüme tehlikesiyle karşı karşıya kaldı; gemiler paslandı ve personel eğitim yapamadı. 1897 Osmanlı-Yunan Savaşı'nda Osmanlı donanması kendini gösteremedi.

II. Mahmut döneminde Asakir-i Mansure-i Muhammediyye adlı ordu kurulmuştur. Bu ordu, 1826 yılında Yeniçeri Ocağı'nın kaldırılmasının ardından, Avrupa orduları örnek alınarak oluşturulmuş ve Osmanlı İmparatorluğu'nun yıkılışuna kadar hizmet etmiştir.

Osmanlı İmparatorluğu'nda üç çeşit hazine bulunmaktaydı: 1. Hazine-i Âmire veya Dış Hazine. 2. Hazine-i Hâssa veya İç Hazine. 3. Hazine-i Harem veya Harem Hazinesi. Ayrıca, olağanüstü harp masraflarını karşılamak üzere İhtiyat Hazinesi adında bir hazine daha kurulmuştur.

Kavas kelimesi, Arapça kökenli olup, Osmanlı İmparatorluğu'na aittir. Kavasların görev yaptığı yerler arasında: Elçilik ve konsolosluklar; Banka ve patrikhaneler; Oteller ve resmi daireler bulunmaktadır. Günümüzde kavasların öncelikli olarak törensel görevleri vardır, ancak geçmişte kanun yaptırımı gibi daha aktif rolleri de olmuştur.