OsmanlıDönemi

Kefeli Han'ın hikayesi şu şekilde özetlenebilir: Yapım Tarihi: Kefeli Han'ın inşa tarihi, giriş kapısı üzerindeki kitabeye göre 1288 H./ 1871 M. olarak belirtilmektedir. Mimari Özellik: Han, deve kervanlarının rahatça girip çıkabilmesi için uzun ve oval kemerlere sahiptir. Kullanım Amacı: İlk olarak bir iş yeri olarak inşa edilen yapı, Ermeni ve Rum gayrimüslim tebaaya aitti. Günümüzdeki Durumu: Günümüzde sadece kâgir beden duvarları kalmıştır. Ayrıca, İstanbul'un Kuzguncuk semtinde de Kefeli Han adında bir yapı bulunmaktadır.

Yayıncılığın ilk dönemi, Osmanlı Dönemi'ne dayanmaktadır. Bu dönemin öne çıkan özellikleri: Matbaanın gelişi: 1490'ların başında İspanya'dan Osmanlı'ya sığınan Yahudiler ilk matbaayı kurmuştur. İlk gazete: 1831 yılında devlet desteğiyle Takvim-i Vekayi yayımlanmıştır. Özel girişim: 1927 yılında ilk radyo yayını denemeleri ile yayıncılığın özel girişimle de mümkün olduğu gösterilmiştir. Cumhuriyetle birlikte yayıncılık, tecimsel radyo, devlet tekeli, TRT tekeli ve özel yayıncılık gibi farklı dönemlerden geçmiştir.

Manisa'daki İshak Bey Hanı (Yeni Han), 1362-1379 yılları arasında Saruhanoğlu Beyliği hükümdarı olan İshak Çelebi tarafından yaptırılmıştır. Kurşunlu Han ise, Sultan II. Bayezid'in eşi Hüsnüşah Hatun tarafından 15. yüzyıl sonlarında inşa ettirilmiştir. Manisa'daki diğer hanların yapım tarihleri hakkında bilgi bulunamamıştır.

Pabucu dama atılmak ile ilgili gösteri, genellikle Ahilik Haftası kutlamalarında düzenlenen tiyatro etkinliklerinde sergilenir. Bu gösterilerde, iki kalfanın yaptığı ayakkabı ve yelek ustalara sunulur. Ayrıca, Bolu Mudurnu’da düzenlenen bir etkinlikte de “Pabucu Dama Atılan” adlı bir tiyatro gösterisi sahnelenmiştir.

Mustafa Kemal Atatürk, Selanik Mülkiye Rüşdiyesi'ne bir süre devam ettikten sonra, Arapça öğretmeni Kaymak Hafız'ın kendisine haksız yere sopa ile vurması üzerine bu okuldan ayrıldı. Selanik Askeri Rüşdiyesi'ne ise, askerliğe olan ilgisi ve askeri bir okul olan bu kurumun kıyafetlerini beğenmesi nedeniyle, annesinin karşı çıkmasına rağmen kendi isteğiyle kaydoldu.

Harpasa'da yaşamış bazı topluluklar: Lydialılar. Karialılar. Selevkoslar. Roma, Bizans, Beylikler ve Osmanlı halkları. Harpasa'da ayrıca, Osmanlı döneminde Arpaz Beyliği'nin mülki ve askeri yönetim merkezi olduğu bilinmektedir.

Doğu Karadeniz kültürünün ne zaman oluştuğuna dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, bölgenin tarihi binlerce yıl öncesine dayanmaktadır. Doğu Karadeniz'de yerleşim gören bazı topluluklar ve oluşuma etkileri: Karaz Kültürü: M.Ö. 4. bin yılsonlarından itibaren bölgede etkili olmuştur. Hayaşa Krallığı: M.Ö. 14. yüzyılın başından itibaren bölgede çekirdek topraklarını oluşturmuştur. İskitler: M.Ö. 800'lü yıllardan M.S. 300'lü yıllara kadar bölgede hüküm sürmüşlerdir. Pontus Rumları: Bölgede uzun süre yaşamış ve kendi kültüründen izler bırakmıştır. Bölge, tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış ve bu medeniyetlerin kültürel etkileşimleriyle zenginleşmiştir.

Abdülgaffar Bey Yalısı, 1890'lı yıllarda inşa edilmiştir.

Şehreküstü ismi, Farsça "şehir" ve Türkçe "küsmek" kelimelerinin birleşimiyle oluşmuştur. Bursa'daki Şehreküstü semtinin hikayesine dair bazı rivayetler: Bazı kişiler, Bursa şehir merkezindeki yoğunluktan sıkılarak şehre sırt çevirip yeni bir yaşam alanı kurmuş ve bu yer zamanla “Şehreküstü” olarak anılmaya başlanmıştır. Bir gün, Antep kalesi çevresinde yaşayan bir adam, yakınlarına kızarak şimdi Aydınbaba denilen tepenin doğusundaki sırta ev yaptırmış ve o evde yaşamaya başlamış. Bir doğru adam, şehirdeki zulümden kaçarak Şehreküstü'ne yerleşmiş ve burada bir mahalle kurmuş. Günümüzde Şehreküstü, Bursa'nın en işlek meydanlarından biri olup, tarihi camileri, çarşıya yakınlığı ve ulaşım kolaylığıyla hem kültürel hem de sosyal anlamda şehrin kalbi olarak kabul edilmektedir.

Pendik, İstanbul'un Anadolu Yakası'nda yer almaktadır.

Eski Eskişehir, antik ve orta çağlarda Dorylaion veya Dorylaeum olarak bilinen bir kentti. Özellikleri: Tarihî Zenginlik: Eskişehir, Hitit, Frig, Lidya, Bizans ve Osmanlı gibi birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Kültürel ve Sanatsal Gelişmişlik: İçinde Anadolu Üniversitesi ve büyükşehir belediyesi bünyesinde iki adet senfoni orkestrası bulunmaktadır. Öğrenci Şehri: Osmangazi, Eskişehir Teknik ve Anadolu üniversitelerinin bulunması nedeniyle öğrenci kenti görünümündedir. Doğal Güzellikler: Porsuk Çayı ve çevresindeki parklar, yürüyüş ve tekne turları için uygundur. Lületaşı: Eskişehir, lületaşı ile meşhurdur. Eskişehir, 1925 yılında il olmuş ve 20. yüzyılda demiryolu ve endüstri ile ekonomik bir merkez haline gelmiştir.

Köyden İndim Şehire filmindeki altınlar, dört kardeşe aittir: Saffet, Himmet, Hayret ve Gayret. Filmde, bu kardeşler köylerinde buldukları defineyi bozdurmak için Ankara'ya giderler.

Beylerbeyi Sarayı, 1863-1865 yılları arasında inşa edilmiştir. Dolayısıyla, 2025 yılı itibarıyla sarayın tarihi 160 yıllıktır.

Amasya geleneksel konutları, genellikle 19. ve 20. yüzyıllara ait olup, hımış ve bağdadî teknikle yapılmıştır. Özellikleri: Yalıboyu Evleri: Yeşilırmak kenarında, tarihi sur duvarı üzerine, ahşap çatkı arası kerpiç dolgulu olarak inşa edilmiştir. Tek veya iki katlı: Genellikle bodrum üzeri düzenlenmiştir. Avlulu ve bahçeli: Özellikle haremlik ve selamlık tarzında düzenlenmiş örneklerde bahçe ortada kalır ve konutlar dışa kapalı bir görünüm alır. Şahniş: Birinci veya ikinci kat üzerinde köşk olarak bilinen şahniş bulunur. İç mekan: Sofa etrafında şekillenen odalarda ocak, şerbetlik, yüklük, raf ve sedir gibi işlevsel birimler bulunur. Bu konutlar, 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu'na istinaden koruma altına alınmıştır.

İskilip Kalesi'nin içinde zindan bulunmaktadır. Kalenin sur duvarları çoğunlukla yıkılmış olduğundan kesin planı anlaşılmamakla beraber, kare planlı olduğu düşünülmektedir. İskilip Kalesi'nin eteklerinde, Roma dönemine ait kaya mezarları bulunmaktadır.

Felatun Bey ve Rakım Efendi romanı, Ahmet Mithat Efendi tarafından yazılmış ve 1875 yılında yayımlanmış bir Tanzimat romanıdır. Romanın özeti: Felatun Bey, eğlence ve giyim tutkunu, mirasyedi bir karakterdir. Rakım Efendi, küçük yaşta yetim kalmış, kendi kendini yetiştirmiş, çalışkan ve tutumlu bir gençtir. Romanda, bu iki karakterin yaşamları ve aralarındaki farklar anlatılır. Romanın sonunda, Rakım Efendi istediği hayata kavuşurken, Felatun Bey yaptığı hataların sonucunu kabul etmek zorunda kalır.

Kurtkulağı Kervansarayı'nın önemli olmasının bazı nedenleri: Konumu ve tarihi: Adana'nın Ceyhan ilçesine bağlı Kurtkulağı köyünde, İpek Yolu üzerinde yer alır ve 17. yüzyıl başlarında Hüseyin Paşa tarafından yaptırılmıştır. Mimari özellikleri: Klasik kervansaray planına sahiptir; dört eyvanlı avlu, odalar, ahırlar ve bir cami gibi bölümlerden oluşur. Kültürel önemi: Farklı kültürlerden gelen insanların bir araya geldiği, bilgi ve tecrübe paylaştıkları bir merkez olmuştur. Restorasyonu: 2005 yılında restore edilmiş ve "İpek Yolu'nun İzinden" projesi kapsamında turizme kazandırılması hedeflenmiştir.

Levent semtinin hikayesi şu şekilde özetlenebilir: Osmanlı Dönemi: 1780 yılında Sultan I. Abdülhamid, bölgeyi Kaptan-ı Derya Cezayirli Hasan Paşa'ya verdi. Nizam-ı Cedid Ordusu: III. Selim'in kurduğu Nizam-ı Cedid ordusunun ilk kışlası, 1792'de Levent Çiftliği'nde kuruldu ve bölge Levent Kışlası olarak hizmet verdi. Boş Arazi: 1940'lı yıllara kadar boş bir arazi olarak kaldı ve bazı alanlar tarım için kullanıldı. Konut Projesi: 1947'de Emlak ve Kredi Bankası'nın toplu konut projesiyle modern bir semt haline geldi. Gelişme: 1980'lerden itibaren iş merkezleri ve gökdelenlerin inşa edilmesiyle semtin çehresi değişti. Günümüzde Levent, İstanbul'un önemli iş merkezlerinden biridir.

Kızlarağası Hanı'nda iki farklı kitabe bulunmaktadır: 1. Avludaki Çeşme Kitabesi: Hanın önünde, üzerinde 1675 tarihi yazılı bir çeşme bulunmaktadır. 2. İnşa Kitabesi: Hanın inşa kitabesine göre, Kızlarağası Hacı Beşir Ağa tarafından 1744 yılında yaptırılmıştır. Ayrıca, hanın batı cephesinde de bir kitabe bulunmaktadır, ancak bu kitabenin içeriği hakkında bilgi mevcut değildir.

Sipahiler Ağası Mehmet Emin Ağa Yalısı, ilk olarak 1846 yılında inşa edilmiştir. Ancak, 1905 yılında çıkan büyük bir yangında tamamen yok olmuştur. 2013 yılında Keten İnşaat ve mimar Emrah Ünlü liderliğinde yeniden inşa süreci başlamış ve yapı, 2017 yılında tamamlanmıştır.