Nöroloji

Rüyada hiçbir şey hatırlamamanın birkaç nedeni olabilir: Stres ve kaygı: Bu tür rüyalar, stresli bir dönemde veya önemli kararlar alınması gereken durumlarda görülebilir. Uyku düzeni: Sağlıklı bir uyku sırasında rüyalar genellikle hatırlanmaz. Beyin kimyası: Rüya sırasında beyindeki serotonin seviyesinin düşmesi ve noradrenalin seviyesinin artması, rüya hatırlama sürecini etkileyebilir. Zihinsel süreç: Stres veya yorgunluk nedeniyle zihin süreci bozulabilir ve bu durum, rüya hatırlamayı zorlaştırabilir. Rüya yorumlarının bilimsel bir temeli olmadığını unutmamak gerekir.

MS (Multiple Skleroz) sinir hücrelerini doğrudan yenilemez, ancak miyelin kılıfının onarılmasını sağlayabilir. Miyelin tabakası kendini yenileyebilme kapasitesine sahiptir, bu nedenle hasarı takiben iyileşme (remisyon) aşaması başlar. Ancak, zamanla bazı hastalarda belirtiler kalıcı hale gelebilir ve yürüme güçlüğü, konuşma bozuklukları, denge sorunları ve bilişsel yeteneklerde gerileme gibi sürekli bir ilerleme görülebilir.

Motor nöronları öldüren hastalık, motor nöron hastalığı (MNH) olarak da bilinen amyotrofik lateral skleroz (ALS) olabilir. ALS, kas güçsüzlüğüne neden olan beyin ve omurilikteki sinir hücrelerini etkileyen ilerleyici bir nörodejeneratif hastalıktır. Motor nöron hastalığının diğer türleri arasında primer lateral skleroz, progresif bulbar palsi, Kennedy hastalığı, progresif müsküler atrofi bulunur. Motor nöron hastalıklarının tedavisi yoktur, ancak semptomları hafifletmek ve hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için tedaviler uygulanabilir.

Evet, elektronörofizyoloji teknikerleri özel hastanelerde çalışabilir. Elektronörofizyoloji bölümünden mezun olan teknikerler; nöroloji, psikiyatri, göğüs hastalıkları, fizyoloji, KBB ve çocuk doktorlarının gözetiminde, özel ya da kamu hastanelerinin elektroensefalografi, elektromyografi, intraoperatif monitörizasyon, uyarılmış potansiyel ve uyku ünitelerinde çalışabilirler.

Bilinç, insanda farkındalığın, duygunun, algının ve bilginin merkezi olarak kabul edilen yetidir. Bilinç nasıl çalışır? Genel nöronal çalışma alanı (GNÇA) teorisi: Bilincin, beyindeki birçok farklı noktada bilgiye erişimle oluştuğunu öne sürer. Bütünleşik bilgi teorisi (BBT): Bilinci, kompleks ve karşılıklı bağlantılı mekanizmaların içsel nedensel gücü olarak açıklar. Bilinç, doğrudan gözlemlenemeyen bir olgudur; varlığı, davranış gözlemlenerek değerlendirilebilir.

Pençe parmak hastalığı, genellikle sinir ve kaslardaki zayıflık veya hasar nedeniyle ortaya çıkar. Bu durumun bazı nedenleri şunlardır: Nörolojik hastalıklar ve periferik sinir yaralanmaları. Kas distrofisi gibi kas hastalıkları. Diyabet hastalarında sıkça görülen nöropati (sinir hasarı). Romatoid artrit gibi inflamatuar romatizmal hastalıklar. Uygunsuz ayakkabılar ve kas dengesizliği. Doğuştan gelen durumlar. Travma veya kırıklar, doğru şekilde tedavi edilmediğinde. Pençe parmak hastalığı, tedavi edilmezse hareket kısıtlılığına ve ağrıya neden olabilir.

Dört kolun güçsüz olmasının birçok nedeni olabilir, bunlar arasında: Sinir sıkışması ve omurga problemleri. Felç (inme) ve nörolojik hastalıklar. Kas hastalıkları ve miyopati. Dolaşım problemleri ve kan akışı azalması. Vitamin ve mineral eksiklikleri. Aşırı spor veya kas aşırı kullanımı. Stres ve psikolojik faktörler. Kollarda güçsüzlük yaşanıyorsa, doğru teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Beyin hastalıkları, çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir ve beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyerek farklı belirtilere yol açabilir. Bazı beyin hastalıklarının etkileri: Alzheimer ve demans: Hafıza kaybı, düşünme güçlüğü, davranış değişiklikleri ve günlük yaşam aktivitelerini yerine getirmede zorluk gibi belirtilerle kendini gösterir. Parkinson hastalığı: Titreme, kas sertliği, hareketlerde yavaşlama ve denge problemlerine neden olur. Epilepsi: Beyindeki anormal elektriksel aktivite nedeniyle tekrarlayan nöbetler görülür. İnme: Konuşma bozukluğu, felç, görme kaybı, bilinç kaybı ve baş ağrısı gibi belirtilerle kendini gösterir. Beyin iltihabı (ensefalit): Ateş, baş ağrısı, bilinç bulanıklığı, nöbetler, halsizlik, kas ve eklem ağrıları ile ışığa duyarlılık gibi semptomlar ortaya çıkar. Beyin sağlığını korumak için sağlıklı beslenme, düzenli egzersiz, stres yönetimi ve yeterli uyku gibi yaşam tarzı değişiklikleri önemlidir.

Adson testi, torasik çıkış sendromunun (TOS) varlığını değerlendirmek için kullanılan tıbbi bir teşhis testidir. Bu testte, hasta derin nefes alıp tuttuktan sonra başını etkilenmiş tarafa doğru çevirerek boynunu hiperekstansiyona getirir veya kolunu yukarı kaldırır. Test, ismini geliştiren kişi olan Alfred Washington Adson'dan almıştır.

Apraksi, genellikle beyin hasarı veya hastalığı sonucu, kişinin öğrenilmiş basit bir beceri eylemini (konuşma veya hareket gibi) yerine getirememesine neden olan nörolojik bir bozukluktur. Apraksinin bazı türleri: Konuşma apraksisi: Çocuklarda en sık görülen türdür; konuşma organlarını programlamada ve kas hareketlerini sıralamada zorluk yaşanır. İdeomotor apraksi: Komut verildiğinde hareket dizisini yanlış gerçekleştirme. Limb-kinetik apraksi: Hareketin hızı, akıcılığı ve inceliğinin kaybolması. Apraksi belirtileri: Öksürme veya göz kırpma gibi yüz hareketlerinde zorlanma. Parmaklar, kollar veya bacakların kullanıldığı hareketleri yapamama. Göz hareketlerinde zorlanma. Söylenen sözcük uzadıkça yapılan hataların artması. Apraksi, kalıcı olarak tedavi edilemez ancak fiziksel, konuşma ve/veya mesleki terapi ile semptomlar iyileştirilebilir.

Kendini kasmanın nedenleri arasında şunlar bulunabilir: Stres ve kaygı: Gün içindeki baskılar, endişeler veya bastırılmış duygular kaslara taşınabilir ve vücut savunmaya geçerek kasları kilitleyebilir. Magnezyum ve potasyum eksikliği: Bu mineraller kasların kasılıp gevşemesinde önemli rol oynar, eksik olduklarında kas kasılmalarına neden olabilir. Sinir sistemi baskısı: Boyun ve bel fıtığı gibi durumlar sinirlere baskı yaparak istemsiz kas komutlarına yol açabilir. Psikolojik distoni: Kaygı bozukluklarında kişi farkında olmadan kaslarını sıkabilir. Aşırı efor ve yetersiz dinlenme: Kasların dinlenememesi sertleşmelerine ve istemsiz kasılmalara yol açabilir. Nörolojik hastalıklar: Distoni, Parkinson veya bazı sinir iletim bozuklukları kasların kontrolsüz kasılmasına neden olabilir. Sık tekrar eden kasılmalar, kas spazmları veya hareket kısıtlılığı varsa bir nöroloji uzmanına başvurulması önerilir.

Progressif Supranükleer Paralizi (PSP) hastalığının nedeni bilinmemektedir. Araştırmalar, PSP'nin beyin hücrelerinde ilerleyici hasara yol açan birkaç spesifik bölgedeki hücrelere verilen aşamalı hasarla ilişkili olduğunu göstermektedir. PSP'nin ortaya çıkışında rol oynayabilecek bazı faktörler şunlardır: Genetik. Çevresel faktörler. Serbest radikaller. PSP genellikle ailesel değildir ve kişiden kişiye bulaşmaz.

Otonomik disrefleksinin (hiperrefleksi) en yaygın nedeni omurilik yaralanmasıdır. Otonomik disrefleksiye neden olan bazı durumlar şunlardır: Mesane sorunları. Bağırsak sorunları. Cilt sorunları. Diğer nedenler. Ayrıca, intramedüller astrositom (merkezi sinir sistemi tümörü), multipl skleroz, Guillain-Bare sendromu, bazı ilaçların yan etkileri, şiddetli kafa travması ve diğer beyin yaralanmaları, subaraknoid kanama, kokain ve amfetamin gibi yasadışı uyarıcı ilaçların kullanımı da otonomik disrefleksiye neden olabilir.

Yapay zeka (YZ), nörolojik hastalıkların tanı, tedavi ve seyrinin belirlenmesinde önemli bir rol oynamaktadır. Bazı etkileri: Tanı ve erken tedavi: YZ, MR bulguları, ses ve hareket analizleri gibi verilerle Parkinson, MS, Alzheimer gibi hastalıkların teşhisini ve erken tedavisini destekler. Hastalık seyri: YZ, hastalıkların nasıl ilerleyeceğini önceden tahmin etmeye yardımcı olur. Sağlık çalışanlarına destek: YZ, doktorlara tanı ve tedavi süreçlerinde destek sağlar, ancak nihai karar verici her zaman doktorlardır. Sınırlamalar: YZ'nin uygulanmasında, özellikle çok boyutlu hasta verilerinin eksikliği gibi zorluklar bulunmaktadır. YZ, nörolojik hastalıkların tedavisinde bir yardımcı araç olarak kullanılmalı ve kesinlikle sağlık çalışanlarının kontrolünde olmalıdır.

Amigdalanın aşırı aktif olması, sürekli stres ve anksiyete haline yol açabilir. Amigdalanın aşırı aktif olması durumunda ortaya çıkabilecek bazı belirtiler: sempatik sinir sistemi aktivasyonu; daha hızlı nabız ve kalp atış hızı; terleme; daha hızlı nefes alma. Amigdala aktivitesini azaltmak için bazı yöntemler: meditasyon ve derin nefes alma; düzenli fiziksel egzersiz; sağlıklı beslenme; yeterli uyku; bilişsel davranışçı terapi; sosyal destek alma.

Amigdalanın aşırı aktif olması, sürekli stres ve anksiyete haline yol açabilir. Amigdalanın aşırı aktif olması durumunda ortaya çıkabilecek bazı belirtiler: sempatik sinir sistemi aktivasyonu; daha hızlı nabız ve kalp atış hızı; terleme; daha hızlı nefes alma. Amigdala aktivitesini azaltmak için bazı yöntemler: meditasyon ve derin nefes alma; düzenli fiziksel egzersiz; sağlıklı beslenme; yeterli uyku; bilişsel davranışçı terapi; sosyal destek alma.

Bir insanın konuşmamasının birkaç nedeni olabilir: İçe dönüklük. Sosyal kaygı bozukluğu. Utangaçlık. Depresyon. Maddi veya manevi sorunlar. Gizli depresyon. Ayrıca, konuşma bozuklukları da bir kişinin konuşmamasına yol açabilir. Konuşmama nedeninin belirlenmesi için bir uzmana danışılması önerilir.

Nörolojik dejenerasyonun tetikleyicileri arasında şunlar bulunmaktadır: Genetik faktörler. Yaşlanma. Çevresel faktörler. Yaşam tarzı. Oksidatif stres. Enflamasyon. Mitokondriyal disfonksiyon.

Omega-3 bitkisel yağ, kalp, beyin ve göz sağlığını destekleme, iltihaplanmayı azaltma ve kronik hastalık riskini düşürme gibi faydalara sahiptir. Başlıca faydaları: Bağışıklığı güçlendirir. Kalp-damar hastalıklarına iyi gelir. Vücuttaki iltihapları azaltır. Göz ve beyin sağlığını destekler. Trigliserid ve kan basıncı seviyelerini düşürür. Romatizmal eklem iltihabına iyi gelir. Depresyon ve anksiyete semptomlarını azaltır. Omega-3 bitkisel yağ, genellikle keten tohumu, ceviz ve chia tohumu gibi kaynaklardan elde edilir. Herhangi bir takviye kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Epilepsi, beyindeki sinir hücrelerinde anormal elektriksel aktivite dalgalanmaları sonucu, ani ve kontrol edilemeyen kasılmalar, istemsiz hareketler ve bilinç kaybı gibi nöbetlerle karakterize bir beyin hastalığıdır. Epilepsi belirtileri arasında şunlar yer alır: geçici bilinç kaybı veya farkındalık kaybı; kontrolsüz kas seğirmeleri veya kasılmalar; aniden düşme veya yere yığılma; gözlerin sabit bir noktaya dikilmesi; anormal kokular veya tatlar algılama; bilinç bulanıklığı ve kafa karışıklığı; ani ruh hali değişiklikleri veya aşırı korku hissi; vücutta uyuşma veya karıncalanma. Epilepsi, genetik faktörler, beyin travmaları veya enfeksiyonlar gibi çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir.