MenfiTespit

Kefil, menfi tespite itiraz edemez. Menfi tespit davası, borçlunun borçlu olmadığını iddia ettiği bir davadır ve bu davayı borçlu (kefil değil) açabilir. Kefil, borcun ödenmemesi durumunda alacaklıya karşı doğrudan sorumlu olur ve ödeme yaptıktan sonra borçludan rücu hakkı kapsamında tahsilatı için hukuki yollara başvurabilir.

89/3 ihbarnamesi sonrasında, üçüncü kişinin iki seçeneği vardır: 1. Borcu icra dairesine ödemek veya yedinde sayılan malı icra dairesine teslim etmek. 2. Menfi tespit davası açmak. Bu dava, 15 gün içinde açılmalıdır; aksi takdirde üçüncü kişi, zimmetinde sayılan borcu ödemeye zorlanacaktır. Menfi tespit davası, takibin yapıldığı yerdeki asliye hukuk mahkemesinde açılır. Bu süreçte, ispat yükü alacaklıda olup, alacaklı iddiasını ispat edemezse icra mahkemesi ceza ve tazminat davalarını reddeder.

Menfi (Olumsuz) Tespit Davası: Açılma Şartları: Davacının hukuken korunmaya değer güncel bir yararı olmalıdır. Alacaklı, icra takibi başlatmış olmalı veya borç tahsiline yönelik irade göstermelidir. Dava konusu borç için daha önce itirazın iptali veya alacak davası açılmamış olmalıdır. İcra takibi yapıldıysa borç ödenmemiş olmalıdır. Açılma Zamanı: İcra takibinden önce: Borçlu, icra takibi başlamadan önce borçlu olmadığını kanıtlamak için açabilir. İcra takibinden sonra: Borçlu, icra takibi başladıktan sonra da menfi tespit davası açabilir, ancak bu durumda icra takibi durmaz. Müspet (Olumlu) Tespit Davası: Müspet tespit davasına dair bilgi bulunamamıştır. Dava Açma Süreci: Genel mahkemelerde açılır ve genel hükümlere tabidir. Tanık, bilirkişi, keşif ve yemin gibi delillerden yararlanılabilir. Harç, davacının borçlu olmadığını iddia ettiği miktar üzerinden oranlı hesaplanır. Dava açma süreci karmaşık olabileceğinden, bir avukata danışılması önerilir.

Menfi tespit davasında icra takibi, borçlunun borçlu olmadığını iddia ettiği miktar üzerinden yapılır. İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasında, borçlu alacağın en az %15’i oranında teminat yatırarak mahkemeden icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı talep edebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ise, ihtiyati tedbir yoluyla icra takibinin durdurulması mümkün değildir.

Menfi tespit davasında ikinci haciz ihbarnamesinden itibaren 15 gün içinde dava açılmazsa, dava süresi içinde açılmamış sayılır ve mahkeme tarafından reddedilir. İcra ve İflas Kanunu'nun 89/3 maddesine göre açılan menfi tespit davalarında, üçüncü şahıs, 15 gün içinde dava açar ve açtığını takibin açıldığı icra dairesine bildirirse, icra müdürü takibi durdurmalı ve dava sonuçlanıncaya kadar haciz taleplerini reddetmelidir. Menfi tespit davasının reddi halinde, borçlu tazminata mahkum edilemezken, alacaklı, kötü niyetli olarak davacıyı menfi tespit davası açmaya zorladığı anlaşılırsa, takibe konu ettiği alacak tutarının en az %20’si tutarında tazminat ödemeye mahkum edilir.

89 haciz ihbarnamesine karşı menfi tespite arabuluculuk başvurusu hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, 89/3 haciz ihbarnamesine itiraz edilmesi durumunda menfi tespit davası açılabilir. Menfi tespit davası açmak için: 15 gün içinde dava açılmalıdır. Dava, icra takibinin yapıldığı veya yerleşim yerinin bulunduğu yer mahkemesinde açılmalıdır. Arabuluculuk başvurusu: 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'na göre, menfi tespit davaları için arabuluculuk zorunlu değildir. Ancak, 2004 Sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun 264. maddesi uyarınca, arabuluculuk bürosuna başvurulmasından son tutanağın düzenlendiği tarihe kadar icra takibi yapılamaz. Detaylı bilgi ve doğru başvuru için bir avukata danışılması önerilir.

Menfi tespit davasında 7 günlük süre zorunlu değildir, ancak bu süre, davanın zamanlamasını etkileyebilir. İcra takibinden önce açılan davalarda: Davacının, borçlu olduğuna dair bir bildirim almış olması gerekir. İcra takibi sırasında açılan davalarda: Borçlu, itiraz etmediği hâlde borçlu olmadığını düşünüyorsa veya itirazı kaldırılmışsa, menfi tespit davası açabilir. İcra takibi kesinleştikten sonra: Takip kesinleştikten sonra menfi tespit davası açılamaz. Menfi tespit davası için özel bir zamanaşımı süresi öngörülmemiştir, ancak dava konusu hukuki ilişkinin tabi olduğu zamanaşımı süresi geçerlidir.

Hayır, 89/3 menfi tespit davası borçluya karşı açılmaz. 89/3 menfi tespit davası, borçlu olduğu iddia edilen ve alacaklı olduğunu iddia eden kişiler tarafından, yani aslında üçüncü kişiler tarafından açılır. Bu dava, üçüncü kişinin, kendisine tebliğ edilen üçüncü haciz ihbarnamesine itiraz etmek ve zimmetinde para ya da mal bulunmadığını iddia etmek amacıyla açılır. Menfi tespit davası açma süresi, üçüncü haciz ihbarnamesinin tebliğinden itibaren 15 gündür ve bu süre hak düşürücüdür.

Menfi tespit davasında 1 yıllık hak düşürücü süre, icra takibi sırasında ya da takipten sonra, borçlu olunmadığı halde takibe konu tutarın ödenmesi durumunda işlemeye başlar. Bu süre, ödeme tarihinden itibaren bir yıl içinde harekete geçilerek istirdat davasının açılmasını gerektirir. Menfi tespit davasına özgü bir zamanaşımı süresi veya hak düşürücü süre bulunmamaktadır.

Hayır, 89/3'e karşı açılan menfi tespit davasında arabuluculuk zorunlu değildir. Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin, bölge adliye mahkemelerinin kesin nitelikteki kararları arasındaki uyuşmazlığın giderilmesine ilişkin kararında, ticaret mahkemelerinin görev alanına giren menfi tespit davalarında arabulucuya başvurunun dava şartı olmadığı belirtilmiştir. Ancak, iş uyuşmazlıklarından kaynaklanan menfi tespit davaları ile ticari ve tüketici uyuşmazlıklarında açılan menfi tespit davaları için arabuluculuk zorunludur.

Menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verilmezse, dava devam ederken borç alacaklıya ödenmiş olur ve menfi tespit davası, borçlunun talebi olmadan kendiliğinden istirdat davasına dönüşür. Bu durumda: İcra takibi durmaz. Haciz ve satış gibi takip işlemleri devam eder. Borçlu, gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın %15'inden az olmamak üzere teminat göstermek zorundadır. Menfi tespit davasının kabul edilmesi halinde, icra takibi kararın kesinleşmesiyle birlikte tamamen veya kısmen eski haline iade edilir.

Evet, menfi tespit davası bedelsizlik veya hükümsüzlük iddiasıyla açılabilir. Bedelsizlik iddiası. Hükümsüzlük iddiası. Menfi tespit davası, İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir.

89/3 ihbarnamesi, ikinci haciz ihbarnamesine süresi içinde itiraz etmeyen ve zimmetinde sayılan borcu icra dairesine ödemeyen veya malı teslim etmeyen üçüncü kişiye, 15 gün içinde borcu icra dairesine ödemesi veya menfi tespit davası açması gerektiğini bildirmek amacıyla gönderilir. Bu ihbarname, üçüncü kişiye icra müdürlüğüne itiraz hakkı tanımaz. 89/3 ihbarnamesine itiraz, 15 gün içinde icra müdürlüğüne değil, dava açılarak yapılmalıdır.

Menfi tespit davasına, kendisi adına bir icra takibi başlatılmış ya da icra takip talebi bulunan, itham edildikleri borcun aslı olmadığını kanıtlamaları ve bu borcun yükümlülüğünden kurtulabilmeleri amacıyla, borçlu olarak nitelendirilen kişiler başvurabilir. Menfi tespit davası açmak isteyen kişiler, icra takibinden önce bu davayı açacaklarsa kendi ikamet ettikleri bölgeden sorumlu olan genel mahkemelere, icra takibinden sonra açılacak olan davalarda ise, kendi ikamet ettikleri mahkemenin yanında, icra takibinin yürütüldüğü icra müdürlüğünün yer aldığı mahkemeye başvuruda bulunabilirler. Menfi tespit davası açabilmek için aşağıdaki koşulların bir arada bulunması gerekir: Davacının güncel ve korunmaya değer bir hukuki yararı bulunmalıdır. Alacaklı, ya icra takibi başlatmış olmalı ya da borç ilişkisini ileri sürerek borç tahsiline yönelik irade göstermelidir. Dava konusu borç hakkında daha önce itirazın iptali ya da alacak davası açılmamış olmalıdır. İcra takibi başlatılmışsa, dava açıldığı sırada borç henüz ödenmemiş olmalıdır. Menfi tespit davası açma hakkına sahip olmak için, alacaklı kişinin elinde icra takibini başlatabilecek evrakların bulunması gerekmektedir.

Menfi tespite karşı 89-3'e dayalı itiraz dilekçesinin nasıl yazılacağına dair bilgi bulunamadı. Ancak, 89-3 haciz ihbarnamesine itiraz dilekçesi ve menfi tespit davası ile ilgili şu siteler faydalı olabilir: avevrak.com sitesinde "Üçüncü Haciz İhbarnamesine İtiraz: Usulsüz Tebligat ve Haksız Haciz İddiasıyla Menfi Tespit Davası Talebi" başlıklı bir dilekçe örneği bulunmaktadır. ozgurhukukdanismanlik.com sitesinde "89/3 Haciz İhbarnamesine Karşı Menfi Tespit Davası" başlıklı bir dilekçe örneği mevcuttur. ilkayuyarkaba.av.tr sitesinde "Üçüncü Haciz İhbarnamesine İtiraz ve Menfi Tespit Davası" hakkında bilgi bulunmaktadır. regalhukuk.com sitesinde "Haciz İhbarnamesi (89/1, 89/2 ve 89/3) Nedir?" başlıklı bir yazı yer almaktadır.

Yargıtay, teminat senedine ilişkin menfi tespit davalarında farklı kararlar vermiştir: Asliye ticaret mahkemesi görevi: Yargıtay, bazı kararlarında teminat senedi nedeniyle açılan menfi tespit davalarının ticari dava olduğunu ve bu nedenle asliye ticaret mahkemesinde görülmesi gerektiğini ifade etmiştir. Sulh hukuk veya iş mahkemesi görevi: Diğer kararlarda ise senedin verilmesine sebep olan asıl borç ilişkisinin niteliğine bakılarak, düzenleyen kişi borçlu olmadığını iddia ettiğinde, görevli mahkemenin sulh hukuk veya iş mahkemesi olduğu belirtilmiştir. Örnek bir karar, 2000 tarihli Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun E. 2000/11-125 K. 2000/130 T. 23.2.2000 sayılı kararıdır. Yargıtay kararları, hukuki ve ticari durumlara göre değişiklik gösterebilir. Kesin bilgi için bir avukata danışılması önerilir.

Vergi dairesi, menfi tespit davasında davalı taraf olarak yer alır. Menfi tespit davası, borçlu olunmadığının tespiti için açılan bir davadır. Ödeme emri düzenlenip gönderilmese dahi, haciz bildirisinin tebliğinden sonra (ödeme emri beklenmeden) bir yıl içerisinde menfi tespit davası açılabilir.

Menfi tespit davası, gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukuki ilişki nedeniyle hakkında icra takibi yapılmış veya icra takibi yapılma tehdidiyle karşı karşıya kalan bir kimsenin, gerçekte borçlu olmadığını ispat etmek için açtığı bir davadır. Mütevazi gelir menfi tespit davası hakkında spesifik bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, menfi tespit davasının genel olarak şu iki durumda açılabileceği bilinmektedir: 1. İcra takibinden önce: Borçlu, icra takibi başlatılmadan önce menfi tespit davası açarak borçlu bulunmadığını mahkeme kararıyla ispat edebilir. 2. İcra takibinden sonra: Kişi, kendisi aleyhine başlatılmış bir icra takibine itiraz ederek takibi durdurabilir ve menfi tespit davası açabilir. Menfi tespit davası, 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu'nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir.

Menfi tespit davasına karşı vergi dairesinin ne yaptığına dair bilgi bulunamadı. Ancak, menfi tespit davası hakkında genel bilgi verilebilir. Menfi tespit davası, gerçekte var olmayan bir borç nedeniyle kişiye karşı icra takibi yapılmasının veya borçluymuş gibi gösterilmesinin önüne geçmek için açılır. Menfi tespit davası, vergi dairesi veya SGK tarafından üçüncü kişilere gönderilen haciz bildirilerine 7 gün içinde itiraz edilememesi durumunda açılabilir. Menfi tespit davasında görevli mahkeme, asliye hukuk mahkemesidir.

Menfi tespit davasında teminat, davanın farklı aşamalarına göre farklı zamanlarda yatırılır: İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasında teminat: Borçlu, alacağın en az %15’i oranında bir teminat göstererek mahkemeden icra takibinin durdurulması için ihtiyati tedbir kararı alabilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminat: Bu durumda, borçlu, icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi için alacağın %15’inden az olmamak üzere teminat gösterebilir. Her iki durumda da teminat, mahkeme veznesine yatırılmalıdır.