Hücreler

Tablodaki boş hücreleri silmek için aşağıdaki yöntemler kullanılabilir: Özel Git özelliği ile seçim yapma. Boş hücreleri içeren veri aralığı seçilir. "Ana Sayfa" sekmesinde "Bul ve Seç"e, ardından "Git Özel"e tıklanır. "Git Özel" iletişim kutusunda "Boşlar" seçeneği işaretlenir ve "Tamam"a tıklanır. Boş hücreler seçildikten sonra, vurgulanmış hücrelerden birine sağ tıklanır, açılır menüden "Sil" seçeneği seçilir. Filtre özelliği ile temizleme. Boş hücreleri içeren sütunun başlığı seçilir. "Veri" sekmesinden "Filtre" özelliği etkinleştirilir. Herhangi bir sütunda filtre okuna tıklanır ve "Boşlar" seçeneği işaretlenir. Klavye kısayolu ile silme. Boş hücreler seçildikten sonra, klavyeden Ctrl + - (eksi tuşu) kombinasyonuna basılır. Sağ tıklama ile silme. Boş hücreler seçildikten sonra, alanın herhangi bir yerine sağ tıklanır. Açılan menüden "Sil" seçeneği seçilir. Silme işlemi öncesinde verilerin yedeklenmesi önerilir.

İnterferon, aşağıdaki hücreleri uyarır: Virüsle enfekte olmuş hücreler. Doğal katil hücreleri ve bazı akyuvar çeşitleri. T lenfositler ve NK (natural killer) hücreleri. Ayrıca, interferonlar, fibroblastlar tarafından beta tipi (IFN beta) olarak da sentezlenir.

İnterstisyel hücreler, bulundukları yere ve türlerine göre farklı işlevler üstlenirler: Gastrointestinal kanalda bulunan interstisyel Cajal hücreleri (ICC), kas kasılmalarının zamanlamasını ve koordinasyonunu düzenleyerek sindirim sisteminin hareketlerini ve kasılmalarını kontrol eder. Testislerde bulunan interstisyel hücreler, Leydig hücrelerinde testosteron salgılanmasını uyararak ikincil cinsiyet özelliklerinin ortaya çıkmasını ve spermlerin olgunlaşmasını sağlar. Ovaryumda bulunan interstisyel hücreler, luteinizasyona neden olarak östrojen salgılar ve FSH'ya yardımcı olur. Ayrıca, interstisyel hücreler genel olarak diğer hücrelerin fonksiyonlarını düzenleme, maddelerin taşınmasına katılma, vücudun homeostazını ve korunmasını sağlama gibi işlevler de üstlenir.

Hayvan hücresinin hangi meyvelerde bulunmadığı bilgisine ulaşılamadı. Ancak, bitki ve hayvan hücreleri arasındaki bazı farklar şunlardır: Hücre Duvarı: Bitki hücrelerinde bulunur, hayvan hücrelerinde yoktur. Kloroplast: Bitki hücrelerinde fotosentez için bulunur, hayvan hücrelerinde bulunmaz. Sentrozom: Hayvan hücrelerinde bulunur, bitki hücrelerinde genellikle düşük bitki formları hariç bulunmaz. Koful: Bitki hücrelerinde büyük ve az sayıda, hayvan hücrelerinde küçük ve fazla sayıdadır.

Karaciğerde bulunan epitel hücreler şunlardır: Hepatositler. Kupffer hücreleri. Ito hücreleri (hepatik stellat hücreler). Endotelyal hücreler. Lenfositler.

Yumurta hücresi, döllenmeyi gerçekleştirmek üzere spermlere doğru hareket eder. Bu hareket, yumurta kanalındaki sillerin (küçük tüycükler) tek yönlü dalgalanma hareketi yapmasıyla sağlanır. Eğer yumurta hücresi spermlerle karşılaşırsa, döllenme gerçekleşir.

Hipofiz bezinin içinde bulunan yapılar şunlardır: Ön lob (adenohipofiz). Arka lob (nörohipofiz). Ara lob. Hipofiz bezi, hipotalamus ile hipofiz sapı adı verilen bir yapı aracılığıyla bağlantılıdır ve hipotalamustan gelen hormonal mesajlar doğrultusunda çalışır.

Evet, sünger çok hücreli bir canlıdır. Ancak, süngerlerin doku, organ ve sistemleri yoktur.

B lenfositler (B lenfoid hücreler) kemik iliğinde üretilir. B hücreleri, kemik iliğinden hemen dolaşım sistemine katılır ve patojen aramak için ikincil lenfoid organlara gider. Kanatlılarda B lenfosit gelişimi, kanatlılara özgü bir organ olan Bursa Fabricius’ta olur. Ruminantlarda ise iliosekal Peyer plaklarında gerçekleşir.

Süperantijenler, antijen sunan hücreler (APC) üzerinde bulunan major histokompatibilite kompleksi klas II (MHC klas II) moleküllerine bağlanır. Ayrıca, süperantijenler, T hücre reseptörünün (TCR) Vβ zincirine de bağlanır. Süperantijenlerin bağlandığı hücreler: T lenfositler. İnsan T lenfositleri.

Tıpta "keys" terimi, klorid salgılayan hücre olarak da adlandırılan Key-Wilmer hücresi anlamına gelir.

CD34, kök hücrelerde bulunan bir yüzey belirtecidir. CD34'ün bulunduğu hücrelerden bazıları şunlardır: hematopoetik kök hücreler; endotel hücreleri; lökositler; trombositler.

Doku mühendisliğinde kullanılan bazı hücre türleri: Kök hücreler. Uyarılmış pluripotent kök hücreler. Keratinositler ve fibroblastlar. Hepatositler, insan umbilikal ven endotel hücreleri ve akciğer fibroblastları. İnsan umbilikal kord ven hücreleri ve fibroblastlar. Ayrıca, doku mühendisliğinde biyomalzemeler de önemli bir rol oynar.

Mikroskobik canlılara bazı örnekler: Bakteriler. Virüsler. Protozoalar. Mantarlar. Ayrıca, amip, öglena ve paramesyum da mikroskobik canlılardır.

Reseptörleri uyaran maddelere uyaran (stimulus) veya uyartı denir. Örneğin, kemoreseptörler kimyasal maddelere, mekanoreseptörler basınç ve dokunma gibi mekanik uyarılara, termoreseptörler ise ısı değişikliklerine duyarlıdır.

Korun tabakası, üst deri (epidermis) tabakasının en dışında yer alan, ölü ve yassı hücrelerden oluşan bir tabakadır. Bu tabakadaki hücreler, sert ve lifli proteinler olan keratin içerir. Korun tabakasından saç ve tırnak gibi yapılar meydana gelir.

Endoservikal hücre, rahim ağzı kanalında (servikal kanal) bulunan özel hücrelerdir. Başlıca işlevleri: Mukus üretimi. Hormonal duyarlılık. Endoservikal hücrelerin önemi: Kadın sağlığı. Kanser taraması. Endoservikal hücre görüldü ifadesi, yapılan smear testinin başarılı olduğunu gösterir.

Biyofilm, mikroorganizmaların (bakteri, maya, küf, mavi-yeşil algler) canlı veya cansız yüzeylere tutunarak, kendi ürettikleri polimerik madde içinde korunaklı bir şekilde kalmalarını sağlayan yapıdır. Biyofilmin bazı özellikleri: Koruma: Mikroorganizmaları zorlu veya toksik koşullardan korur. İşbirliği: Hücreler arasında iş birliği ve gen transferi sağlar. Heterojen yapı: Genellikle birden fazla bakteri türünü içerir. Endüstriyel ve tıbbi önem: Gıda sanayisinde kontaminasyon, tıbbi cihazlarda enfeksiyon gibi sorunlara yol açar. Biyofilm oluşumu, beş aşamadan oluşur: gevşek ve sıkı tutunma, mikrokoloni oluşumu, olgunlaşma ve bazı hücrelerin serbest kalması (planktonik faz).

Sinoviyal sıvıda bulunan hücreler şunlardır: Sinoviositler (A ve B tipi hücreler). Monositler, lenfositler ve makrofajlar. Ayrıca, sinoviyal sıvıda az sayıda protein ve enzimler de bulunur.

Alveoler duvarda bulunan hücreler şunlardır: Tip I pnömositler. Tip II pnömositler. Ayrıca, alveoler duvarda makrofajlar, fibroblastlar, mast hücreleri, kollagen ve retiküler lifler de bulunur.