Endokrinoloji

Boy kısalması için öncelikle aile hekimine başvurulmalıdır. Boy kısalığı ile ilgili sorunları olan kişiler ayrıca ortopedi uzmanına da danışabilir. Boy kısalığı nedenleri arasında genetik faktörler, beslenme yetersizlikleri, hormonal bozukluklar ve bazı hastalıklar yer alabilir.

Uzm. Dr. Müge Keskin, Ankara'da Ankara Şehir Hastanesi'nde endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları uzmanı olarak çalışmaktadır. İletişim bilgileri: Adres: Üniversiteler Mah. Bilkent Cad. No: 1, Çankaya, Ankara. Telefon: (0312) 552 60 00. Randevu almak için MHRS üzerinden veya ALO 182 hattı aracılığıyla iletişime geçilebilir.

Obezite tedavisi için ilk olarak Endokrinoloji ve Metabolizma Hastalıkları bölümünden randevu alınmalıdır. Obezite tedavisinde yer alan diğer bölümler: Beslenme ve Diyetetik: Kişiye özel beslenme ve egzersiz programı oluşturulur. Genel Cerrahi (Bariatrik Cerrahi): İleri düzey obezite durumunda cerrahi müdahale gerektiğinde devreye girer. Psikoloji veya Psikiyatrik Destek: Obezite tedavisinde psikolojik destek önemli bir role sahiptir. Ayrıca, obezite tedavisinde gastroenterolog, kardiyolog, ortopedist, nefrolog ve uyku uzmanı gibi farklı uzmanlık alanlarından doktorlar da yer alabilir.

Progesteron negatif feedback, progesteronun hipotalamus ve hipofiz bezi üzerindeki etkisini ifade eder. Bu etki şu şekilde gerçekleşir: Yumurtlamadan sonra, LH dalgalanması ile işaret edilen bir olay olan korpus luteum oluşur. Bu yeni yapı, progesteron üretiminde keskin bir artışa neden olur ve bu yüksek konsantrasyon, negatif geri bildirim mekanizmasını tetikler. Progesteron seviyeleri yükseldikçe, hormon beyne gider ve hipotalamus ile etkileşime girer. Progesteron, hipotalamusu etkiler ve GnRH (gonadotropin salgılatıcı hormon) darbelerinin sıklığını azaltır. Hipotalamus, GnRH'yi daha yavaş salmaya başlar. Bu değişiklik, hipofiz bezini etkiler. Hipofiz bezi, GnRH'nin salınım düzenine karşı hassastır ve daha yavaş darbeler, inhibe edici bir sinyal olarak işlev görür. Bu, hipofiz bezinin LH (lüteinize edici hormon) salgısını azaltmasına neden olur. Bu dizi, negatif geri bildirim döngüsünü gösterir. Bu geri bildirim döngüsünün amacı, üreme zamanlamasını yönetmektir. Bu geri bildirim döngüsü, potansiyel bir hamilelik için koşulları korumaya da yardımcı olur. Hormonal kontrasepsiyonun temelinde de bu doğal negatif geri bildirim mekanizması yatar.

Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nde endokrin cerrahi bölümünün hangi blokta olduğuna dair bilgi bulunamadı. Ancak, hastanede bulunan bazı bloklar şunlardır: A Blok - Çocuk Hastanesi; B Blok - Genel Hastane; C Blok - Nöroloji ve Ortopedi Hastanesi; D Blok - Kadın Doğum Hastanesi; E Blok - Kalp Damar Hastanesi; F Blok - Onkoloji Hastanesi; G Blok - Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi; H Blok - Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Hastanesi. Daha fazla bilgi için hastanenin resmi web sitesi camsakurasehir.saglik.gov.tr ziyaret edilebilir.

Jigantizm, büyüme hormonunun aşırı salgılanması veya bu hormona karşı direnç oluşması sonucu ortaya çıkan nadir bir endokrin bozukluktur. Jigantizmin bazı belirtileri: Aşırı boy uzaması. Vücut oranlarında bozulma. El ve ayak kemiklerinde büyüme. Organlarda büyüme. Baş ağrısı ve görme sorunları. Eklem ağrıları ve hareket kısıtlılığı. Hormonal dengesizlikler. Jigantizmin nedenleri arasında hipofiz bezindeki tümörler, hipotalamus bozuklukları ve nadir görülen genetik sendromlar yer alır. Tanı, genellikle GH seviyelerinin ölçülmesi ve görüntüleme testleriyle konur.

Endokrinoloji ve guatr aynı şey değildir. Endokrinoloji, iç salgı bezleri, bu bezlerin fonksiyonları, salgıladıkları hormonlar, salgı bezlerinin fonksiyonlarındaki bozukluklar ve metabolizma hastalıklarının tanı ve tedavisi ile ilgilenen tıp dalıdır. Guatr ise tiroid bezinin büyümesiyle ortaya çıkan ve genellikle boynun ön kısmında şişlik veya yumru şeklinde fark edilen bir durumdur. Guatr, endokrinoloji ve metabolizma hastalıkları kapsamında değerlendirilir ve bu hastalıkların tanı, tedavi ve takip süreci endokrinologlar tarafından yönetilir.

Desmopressin, çeşitli sağlık sorunlarının tedavisinde kullanılan bir ilaçtır: Şekersiz diyabet (diyabet insipidus). Yatak ıslatma (nokturnal enürezis), özellikle beş yaş ve üzeri hastalarda. Hemofili A ve von Willebrand hastalığı. Yüksek kan üre seviyeleri. Desmopressin, vücudun su kullanımını düzenleyen doğal bir hormon olan vazopressinin sentetik bir analogudur. İlacın kullanımı ve dozajı doktor tarafından belirlenmelidir.

Primer (birincil) adrenal yetmezlik, böbrek üstü bezlerinin (adrenal bezler) korteks bölümünün hasar görmesi ve yeterince adrenokortikal hormon üretememesi durumudur. En sık nedeni, bağışıklık sisteminin adrenal bezlere saldırması sonucu ortaya çıkan otoimmün hastalıktır. Diğer nedenler arasında tüberküloz, enfeksiyonlar, kanserin adrenal bezlere yayılması ve bezlerde kanama bulunur. Sekonder (ikincil) adrenal yetmezlik, böbrek üstü bezini uyarıcı hormon (ACTH) salgılayan hipofiz ve hipotalamus bezlerini etkileyen hastalıklar nedeniyle böbrek üstü bezinin yetersiz uyarılması sonucu oluşur. Bazı nedenler: İyi huylu hipofiz tümörleri; Hipofiz ameliyatı; Kronik kortikosteroid kullanımının aniden kesilmesi.

Tiroid hastalıklarının tedavi seçenekleri, hastalığın türüne ve şiddetine bağlı olarak farklılık gösterir: İlaç tedavisi: Hipotiroidizmde tiroid hormonu takviyesi, hipertiroidizmde ise hormon üretimini azaltan ilaçlar kullanılır. Radyoaktif iyot tedavisi: Tiroid bezinin fazla çalıştığı durumlarda ve tiroid kanseri ameliyatlarından sonra uygulanır. Cerrahi müdahale: Nodüller, büyük guatr veya tiroid kanseri durumunda tiroid bezinin kısmen veya tamamen alınması gerekebilir. Diyet düzenlemeleri: İyot, selenyum ve çinko açısından zengin bir diyet önerilir. Hedefe yönelik tedavi: Tiroid kanserinde belirli moleküler hedeflere yönelik ilaçlar kullanılabilir. Psikolojik destek ve stres yönetimi: Otoimmün tiroid hastalıklarında önemlidir. Doğru tedavi yönteminin belirlenmesi için bir uzmana danışılması önerilir.

Dünyada en az görülen hastalıkların nedenleri genellikle genetik, enfeksiyonel, otoimmün ve çevresel faktörlere dayanır. Genetik nedenler: Kistik fibrozis, Huntington hastalığı, progeria (erken yaşlanma sendromu) gibi hastalıklar genetik geçişlidir. Enfeksiyonel nedenler: Sarı humma, kuru hastalığı gibi hastalıklar virüs veya bakterilerin yol açtığı enfeksiyonlarla ortaya çıkar. Otoimmün nedenler: Otoimmün hemolitik anemi gibi hastalıklar, bağışıklık sisteminin kendi vücut hücrelerine saldırması sonucu oluşur. Çevresel nedenler: Elefantiyazis (fil hastalığı), ipliksi solucanların sivrisinekler aracılığıyla insanlara bulaşması sonucu meydana gelir. Nadir hastalıkların yüzde 80'i genetik kökenlidir.

Tropik hormonlar, diğer endokrin bezleri hedef alan hormonlardır. Bazı tropik hormonlar ve etkileri: Tiroid uyarıcı hormon (TSH veya tirotropin). Adrenokortikotropik hormon (ACTH veya kortikotropin). Lüteinleştirici hormon (LH). Folikül uyarıcı hormon (FSH). Hipotalamus da, ön hipofizden hormon salınımını kontrol eden salgılatıcı ve salınımı engelleyici hormonlar salgılayarak tropik hormonların salınımını etkiler.

Akromegali hastalığının ağız içinde nasıl anlaşılabileceğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, akromegali hastalığının bazı belirtileri şunlardır: El ve ayaklarda büyüme. Yüzün genişlemesi. Kabarık eklemler. Derinin kalınlaşması. Terleme. Yorgunluk. Baş ağrısı. Görme problemleri. Uyku apnesi. Akromegali belirtileri ve semptomları yaşıyorsanız, doktorunuza görünmeniz önemlidir.

Kadınlarda boyun kıllanması için dermatoloji veya kadın hastalıkları ve doğum uzmanlarına başvurulmalıdır. Dermatoloji uzmanları, cilt ve tüy sorunları konusunda uzmanlaşmış olup, gerekli tanı ve tedavi yöntemlerini önerir. Kadın hastalıkları ve doğum uzmanları, hormonal dengeyle ilgili sorunlarda uzmanlaşmış olup, hormonal bozuklukları teşhis edebilir ve tedavi sürecini yönlendirebilir. Ayrıca, hirsutizmle ilgili olarak bir endokrinolog (hormon hastalıkları uzmanı) ile de görüşülmesi gerekebilir.

Yanakta çıkan kıllar için dermatoloji uzmanına başvurulmalıdır. Dermatoloji uzmanları, cilt, saç ve tüy sorunları konusunda uzmanlaşmış doktorlardır. Ayrıca, aşırı tüylenmenin altında yatan hormonal bozuklukları teşhis ve tedavi edebilecek bir endokrinolog (hormon hastalıkları uzmanı) ile de görüşülmesi gerekebilir. Eğer gerek görülürse, kişi kadın hastalıkları ve doğum bölümüne yönlendirilebilir.

Androsteron ve androstenedion, androjen hormonlarının türleridir. Androsteron, testosteronun parçalanma ürünlerinden biridir ve inaktif bir androjen olarak kabul edilir. Androstenedion, doğrudan etkisiz bir androjen olup, testosteron ve östrona dönüşür. Androjen hormonları, hem erkeklerde hem de kadınlarda bulunur ve cinsel gelişim, kas kütlesi, kemik sağlığı gibi birçok fizyolojik süreçte rol oynar.

Kilo almak için endokrinoloji bölümüne mi yoksa dahiliye bölümüne mi başvurulması gerektiği, kilo alamama sorununun altında yatan nedenlere bağlıdır. Endokrinoloji. Dahiliye (iç hastalıkları). Kilo alma konusunda bir uzmana danışmak önemlidir.

Diabetes insipidus, halk arasında "şekersiz şeker hastalığı" olarak da bilinen, vücuttaki antidiüretik hormon (ADH) üretimindeki sorun veya böbreklerin bu hormona yanıt vermemesi sonucu oluşan bir hastalıktır. Başlıca belirtileri: aşırı susama (polidipsi); sık idrara çıkma (poliüri); idrarın açık renkli ve seyreltik olması; gece idrara kalkma (noktüri). Dört ana türü bulunur: 1. Merkezi (santral) diabetes insipidus: ADH eksikliği. 2. Nefrojenik diabetes insipidus: Böbreklerin ADH'ye yanıt vermemesi. 3. Gebelikle ilişkili diabetes insipidus: Hamilelik sırasında plasentanın ADH'yi parçalaması. 4. Dipsojenik diabetes insipidus: Aşırı su tüketiminden kaynaklanır. Teşhis, tıbbi geçmiş, fizik muayene, idrar ve kan testleri ile konur.

Jinekomasti ultrasonda şu şekilde anlaşılabilir: Meme dokusundaki büyümenin yağdan mı yoksa glandüler dokudan mı kaynaklandığını belirlemek için ultrason veya mamografi kullanılır. Meme dokusundaki salgı bezlerinin gelişimi ve meme ucu (areola) dokusunun gelişimi incelenir. Jinekomasti teşhisi genellikle hastadan alınan öykü ve fizik muayene değerlendirmesi sonucu konur. Jinekomasti şüphesi durumunda, ilk olarak genel cerrahi veya endokrinoloji uzmanına başvurulmalıdır.

Kilo kaybı, hiperglisemi, anemi, stomatit ve kalça ile uylukta eritematöz rash bulunan bir hastada en olası tanı hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, bu belirtilerden bazıları aşağıdaki hastalıklarla ilişkili olabilir: Hiperglisemi. Anemi. Stomatit. Doğru tanı için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.