BöbrekSağlığı

Hangi maden suyunun böbrek taşı yapmayacağına dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, bikarbonat içeriği yüksek olan maden sularının böbrek taşı riskini azaltabileceği belirtilmektedir. Böbrek taşı riski taşıyan kişilerin, maden suyu tüketimiyle ilgili bir uzmana danışmaları önerilir.

Böbrek yetmezliği olan bir kişi, engelli raporu alırken %90 ve üzeri engel oranına sahipse, tam bağımlı engelli olarak değerlendirilir. Engelli raporu sınıfları ve karşılık gelen haklar şu şekildedir: %40 – %69: Orta düzey engelli. %70 – %89: Ağır engelli. %90 ve üzeri: Tam bağımlı engelli. Engelli raporu, tam teşekküllü devlet veya üniversite hastanelerinin sağlık kurulları tarafından verilir.

Radikal ve parsiyel nefrektomi, böbrek ameliyatlarının iki farklı türünü ifade eder. Parsiyel Nefrektomi: Böbreğin sadece hastalıklı kısmının çıkarılarak sağlıklı dokuların korunduğu bir ameliyattır. Radikal Nefrektomi: Böbreğin tamamının, çevresindeki yağ dokusunun ve bazı durumlarda adrenal bezin veya idrar kanalının da çıkarıldığı bir ameliyattır. Her iki yöntemin de kendine özgü riskleri ve avantajları bulunur.

İstanbul'da böbrek sağlığına iyi gelen sularla ilgili kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, genel olarak suyun böbrek sağlığı üzerindeki olumlu etkileri bilinmektedir. Böbrek sağlığı için önerilen bazı su tüketim alışkanlıkları: Günlük yeterli miktarda su tüketimi sağlanmalıdır. Su kaynaklarının sertlik derecelerine dikkat edilmeli, gerektiğinde yumuşatıcı filtre sistemleri kullanılmalıdır. İstanbul'daki bazı su kaynakları yüksek sertlikte olup, böbrek taşı oluşumuna zemin hazırlayabileceği için dikkatli tüketilmelidir. Böbrek sağlığı konusunda en doğru bilgileri almak için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Böbrek taşı nedeniyle engel oranı, taşın boyutu, tekrarlama sıklığı, tedavi yöntemleri ve kişinin genel sağlık durumu gibi faktörlere bağlı olarak değişir. Bazı durumlar ve karşılık gelen engel oranları: Tek böbrekte sürekli tedavi gerektirmeyen üst üriner sistem hastalığı: %5. İki böbrekte sürekli tedavi gerektirmeyen üst üriner sistem hastalığı: %10. Tek böbrekte sık tedavi gerektiren üst üriner sistem hastalığı: %25. İki böbrekte sık tedavi gerektiren üst üriner sistem hastalığı: %20. Engel oranının belirlenmesi, sosyal güvenlik ve sağlık hizmetlerinden yararlanabilmek için önemlidir. Bu nedenle, bir uzmana danışılması önerilir.

Çay ve kahve, aşırı tüketildiklerinde böbrekleri yorabilir. Çay ve kahvenin böbrekleri yormasının bazı nedenleri: Sıvı kaybı: Kahve ve çay, idrar söktürücü etkiye sahiptir ve fazla tüketildiklerinde vücutta sıvı kaybına yol açabilirler. Kan basıncının yükselmesi: Bazı bireylerde kahve tüketimi, kan basıncını artırarak böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Böbrek taşı riski: Fazla kahve tüketimi, böbrek taşı oluşumunu artırabilir. Öneriler: Kahve ve çay tüketiminde aşırıya kaçmamak ve bu içeceklerin ardından bir bardak su içmek önerilir. Bireysel farklılıklar göz önünde bulundurulmalı ve özellikle böbrek hastalığı olan kişilerin tüketim miktarlarını kişisel sağlık durumlarına göre ayarlamaları tavsiye edilir.

Nefron sayısının azalması, böbreklerin vücudun gereksinimlerini karşılama yeteneğini azaltır ve kronik böbrek hastalığının ilerlemesine yol açabilir. Nefron sayısının azalmasının bazı sonuçları: Böbrek yetersizliğinin biyokimyasal ve klinik bulguları: Bir süre sonra kanda toksik maddeler birikir ve böbrek yetersizliği ortaya çıkar. Hipertansiyon: Böbrek fonksiyonlarının bozulması, kan basıncının artmasına neden olabilir. Endokrin fonksiyon bozuklukları: Eritropoetin ve renin-anjiyotensin-aldosteron sistemi gibi hormonların üretimi etkilenir. Su ve elektrolit dengesinin bozulması: Vücutta su ve sodyum birikimi, ödem ve diğer dengesizliklere yol açabilir. Nefron sayısının azalması durumunda, kalan nefronlarda hiperfiltrasyon ve hemodinamik hasar gelişebilir.

Tahlillerde sitrat ifadesi, farklı bağlamlarda farklı anlamlara gelebilir. Sitrat (spot idrar). Sitrat testi. Sitratlı kan.

İdrarda glukoz (glukozüri) bulunması, genellikle kan şekeri seviyesinin 180 mg/dL veya üzerine çıkması durumunda böbreklerin idrara şeker kaçırması ile gerçekleşir. İdrarda glukozun diğer nedenleri arasında şunlar yer alır: Diyabet (tip 1 veya tip 2). Böbrekleri etkileyen sağlık sorunları. Gebelik (gestasyonel diyabet). Bazı ilaçların kullanımı (örneğin, kortikosteroidler, adrenokortikotrofik hormon, oral kontraseptifler, tiyazid diüretikler). Uzun süreli açlık sonrası aşırı beslenme. Negatif bir glukoz sonucu, kan şekeri veya metabolik bozukluklarla ilgili durumları tamamen dışlamaz.

Protein kaçağı, tedavi edilmezse ciddi sağlık sorunlarına yol açabilecek tehlikeli bir durumdur. Protein kaçağı nedeniyle böbrek fonksiyonları zamanla kaybolabilir ve son evrede diyaliz veya böbrek nakli gerekebilir. Protein kaçağının tehlikeli olup olmadığı, altta yatan neden ve semptomların türüne bağlı olarak değişir. Protein kaçağı olduğundan şüpheleniyorsanız, doğru tanı ve tedavi için bir sağlık profesyoneline danışmanız önerilir.

BK virüsü genellikle tehlikeli değildir, çünkü enfeksiyonun önemli sonuçları nadirdir ve çoğunlukla bağışıklığı baskılanmış bireylerde görülür. Bağışıklığı baskılanmış kişilerde BK virüsünün bazı tehlikeli sonuçları: BK virüsü nefropatisi (BKVN). Hemorajik sistit. BK virüsü enfeksiyonu, asemptomatik virüri şeklinde de seyredebilir. BK virüsünün tehlikeleri ve sonuçları hakkında doğru bilgi almak için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Böbreklerde korteks kalınlaşmasının neden olduğuna dair bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, böbreklerde kortikal kist oluşmasının bazı nedenleri şunlardır: Yaşlanma. Genetik faktörler. Böbrek hastalığı. Tıkanma. Travma. Altta yatan diğer sağlık durumları. Böbreklerde korteks kalınlaşması veya kortikal kist şüphesi durumunda bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

İdrar yolu enfeksiyonu doğrudan albümini yükseltmez. Albümin seviyesinin yükselmesi veya düşmesi, genellikle karaciğer veya böbrek hastalıklarının bir belirtisi olarak değerlendirilir. Albümin seviyesiyle ilgili bir sorun olduğundan şüpheleniyorsanız, bir doktora başvurmanız önerilir.

Prerenal yetmezliğin bazı nedenleri: Yetersiz kan akışı. Hipovolemi (intravasküler hacim azalması). Kalp debisi azalması. Sistemik vazodilatasyon. Renal vazokonstriksiyon. Prerenal yetmezlik, genellikle kan akışındaki düşüşün sebebi belirlendiğinde tedavi edilebilir.

Hiperkalemi (yüksek potasyum) ve hiperkalsemi (yüksek kalsiyum) farklı nedenlerle ortaya çıkar: Hiperkalemi: Böbrek yetmezliği. Aşırı potasyum takviyesi veya potasyum içeren ilaçların kullanımı. Bazı endokrin hastalıklar (örneğin, adrenal yetmezlik). Dehidrasyon. Hiperkalsemi: Hiperparatiroidizm (paratiroid bezlerinin aşırı aktif çalışması). Kanser (özellikle kemik metastazı yapanlar). D vitamini fazlalığı. Bazı ilaçlar (tiazid, lityum). Aşırı kalsiyum veya D vitamini takviyesi kullanımı. Şiddetli dehidrasyon. Hiperkalsemi ve hiperkalemi belirtileri varsa, doğru tanı ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Canephron, idrar yolu enfeksiyonlarının semptomlarını gidermek, enfeksiyonu tedavi etmek ve idrar yollarını temizleyerek böbrek kumu birikimini önlemek amacıyla kullanılan geleneksel bir bitkisel tıbbi üründür. Canephron'un bazı etkileri: İdrar yollarındaki ağrıları dindirir. Mesane kramplarını çözer. Bakterilerin dışarı atılmasını sağlar. İltihapları önler. Canephron, 18 yaşının altındaki çocuklarda kullanılmamalıdır. Herhangi bir ilaç kullanmadan önce bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Kreatinin klirensi değeri, erkeklerde genellikle dakikada 90-130 mililitre (mL/dakika), kadınlarda ise 80-120 mL/dakika civarındadır. Bu değerlerin altına düşmesi, böbrek fonksiyonlarının azaldığına işaret edebilir. Kreatinin klirensi değerinin normal olup olmadığını belirlemek için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

İdrarın tam boşaltılamaması, idrar retansiyonu olarak adlandırılır ve çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilir. İdrar retansiyonunun yol açabileceği bazı komplikasyonlar: Üriner sistem enfeksiyonları. Mesane hasarı. Böbrek hasarı ve yetmezliği. Bel ve kasık ağrıları. İdrar retansiyonu belirtileri fark edildiğinde, altta yatan nedeni belirlemek ve uygun tedaviyi başlatmak için bir doktora başvurulması önemlidir.

Böbreklerin en iyi dostları arasında şunlar sayılabilir: Su. Yoğurt. Kırmızı elma. Kabak çekirdeği. Maydanoz. Böbrek dostu diğer besinler arasında lahana, kırmızı ve mor meyveler, balık, yumurta beyazı, zeytinyağı, sarımsak, soğan, kırmızı dolmalık biber ve karnabahar da bulunur. Böbrek sağlığı için beslenme düzeninde yapılacak her türlü değişiklikten önce bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Diyalizör çeşitleri şu şekilde sınıflandırılabilir: Kullanım amacına göre: Hemodiyalizörler. Peritonel diyalizörler. Membran özelliklerine göre: Selüloz membranlar. Sentetik membranlar. Rejenere selüloz membranlar. Modifiye selüloz membranlar. Diğer türler: Yapay böbrek. Diyaliz filtresi. Sürekli renal replasman tedavisi (CRRT) diyalizörü. Hemofiltre. Diyalizör seçimi, hastanın sağlık durumuna, böbrek yetmezliğinin tipine ve yaşam tarzına bağlı olarak değişiklik gösterir.