Anlam

"Çevirş" kelimesinin ne anlama geldiğine dair bir bilgi bulunamadı. Ancak, çeviri kelimesinin anlamları hakkında bilgi verilebilir. Çeviri, bir dildeki bir metnin başka bir dile aktarılması işlemini ve bu süreç sonucunda elde edilen ürünü anlatmak amacıyla kullanılır. Çeviri, sözlü ya da yazılı olarak yapılabilir. Çeviri için kullanılabilecek sitelerden bazıları şunlardır: translate.google.com.tr; tureng.com; dictionary.cambridge.org; bing.com/translator.

Çeviri, bir dildeki metnin başka bir dile aktarılması işlemidir. Çeviri sözcüğü, Arapça kökenli "tercüme" kelimesiyle eş anlamlıdır. Çevirmen, yazılı çeviri yapan kişi için "mütercim", sözlü çeviri yapan kişi için ise "tercüman" olarak adlandırılır.

İsnat kelimesi, Arapça kökenli olup, farklı anlamlara sahiptir: Bir düşünceyi, bir konuyu bir kişi veya sebebe dayandırma, yükleme, atfetme. Kara çalmak, iftira atmak, bühtan etmek (mecazi kullanım). Ayrıca, isnat kelimesi şu alanlarda da kullanılır: Hadis edebiyatı: Hadislerin rivayet eden kişilerin isimlerinin belirtilmesi. Hukuk: Bir kişiye suç veya sorumluluk atfetme. Dil bilgisi: Sıfatların addan sonra gelmesiyle oluşan ve genellikle deyim anlamında kullanılan kelime grubu (isnat grubu).

Tity kelimesi, İngiliz argosunda "kadın göğsü" anlamına gelir. Ayrıca, "tity" kelimesinin kullanıldığı bazı diğer anlamlar: Diminutive of the female given name Letitia. A nipple, a little teat. An online game term in NFS2. A kind of ice cream from the Philippines. A Filipino bread legend. Bu kelime, argo ve uygunsuz bir anlam taşıyabilir.

Sefahat, Arapça kökenli bir kelime olup, ahlaki değerlere uygun olmayan, ölçüyü aşan ve genellikle aşırılıkla ilgili olan davranışları ifade eder. Sefahat kelimesinin bazı anlamları: Zevk ve eğlenceye düşkünlük, uçarılık; Eğlence, süse aşırı derecede düşkünlük; Malın israf edilerek kullanılması.

Hazirun, bir toplantıya katılan kişileri ifade eden bir terimdir. Hazirun kelimesinin diğer anlamları: bir yerde o anda bulunanlar; hazırda bulunanlar, hazır olanlar. Hazirun listesi veya hazirun cetveli, katılımcıların ad ve soyadlarının, kimlik bilgilerinin ve toplantıdaki statülerinin kaydedildiği belgedir.

Esenlik ve sağlık kelimeleri eş anlamlıdır. Sağlık kelimesinin diğer eş anlamlıları arasında "sıhhat" ve "afiyet" kelimeleri de bulunmaktadır. Esenlik kelimesinin zıt anlamlısı "hastalık" veya "çile" kelimeleridir.

Köhne bir düşünce, zamanın çok gerisinde kalmış, tahammül edilmesi zor, mantıkla açıklanamayacak ve gelişimi engelleyen düşüncelerdir. Köhne kelimesi ayrıca, eskimiş, yıpranmış, bakımsız kalmış anlamlarına da gelir.

Bir şeyi ikame etmek, yerine koymak, yerine kullanma anlamına gelir. İkame etmek kelimesinin diğer anlamları: ayakta durdurmak; dava açmak. Ayrıca, ekonomi terimi olarak ikâme, birbirleri yerine geçebilen mallara ve faktörlere ilişkindir.

"Elliyor" kelimesi, "ellemek" fiilinin şimdiki zaman, 3. teklik şahıs, olumlu çekimidir. Ellemek ise TDK'ye göre "elle dokunmak" anlamına gelir. Ayrıca, "elliyor" kelimesi, bağlama göre "rahatsız etmek" veya "yapmak, eylemek" anlamlarında da kullanılabilir. Örnek cümleler: "Bak, burnuna elliyor." "Bugün zeytin elledim."

Bir şeyi derinlemesine incelemek, onu ayrıntılı bir şekilde araştırmak, analiz etmek ve unsurlarına ayırarak anlamlandırmak anlamına gelir. Bu ifade, farklı bağlamlarda farklı anlamlar taşıyabilir: Bilimsel ve günlük dilde: Bir konuyu, olayı, maddeyi veya durumu neden-sonuç ilişkilerini belirleyerek sonuçlar çıkarmak amacıyla incelemek. Dini bağlamda: "Lâ ilâhe illallah" kelime-i tevhidini söyleyerek Allah'ın birliğini ilan etmek ve O'na iman etmek.

"Koyun belli değil, kurt belli değil" deyimi, kiminin iyi, kiminin kötü olduğunun belli olmadığı anlamına gelir. Bu deyim, Ruhsati'nin "Bir Vakte Erdi ki Bizim Günümüz" adlı şiirinde geçmektedir.

Abid kelimesi, Arapça kökenli olup "ibadet eden, itaat eden, hizmet eden" anlamlarına gelir. İslam dininde abid, güzel ameller ile ilgilenen ve kendini ibadetlere adayan kişi olarak ifade edilir. Tasavvuf literatüründe abid yerine daha çok "arif" ve "aşık" terimleri benimsenmiştir.

Neşenin eş anlamlıları şunlardır: sevinç; eğlence; şenlik; keyif; şetaret. Neşenin zıt anlamlıları ise şunlardır: keder; elem; üzüntü; yas; melankoli.

Dalalete düşmek, doğru yoldan ayrılmak veya sapkınlık etmek anlamına gelir. Bu deyim, TDK'ye göre iki farklı şekilde açıklanabilir: 1. Kasden sapmak. 2. Yanılarak sapmak. Ayrıca, dalâlet bazen gaflet, şaşkınlık, kaybolma ve helâk olma anlamlarında da kullanılır.

Seki kelimesi, farklı bağlamlarda çeşitli anlamlar taşır: Evlerin önüne yapılan set: Oturmak için evlerin önüne taş ve çamurdan yapılan set. Sedir biçiminde taş veya set: Oturulacak sedir biçiminde taş veya set. Toprak üstündeki yükseklik: Toprak üzerindeki doğal set veya taraça. Yeryüzü şekli: Akarsuların iki yakasındaki yamaçlarda ve deniz-göl kıyılarında görülen, basamak biçiminde yeryüzü şekli, teras. Ayrıca, seki kelimesi askeri terim olarak "platform" veya "berm" anlamlarında da kullanılabilir.

Laf kelimesi Farsça kökenli olup, TDK'ye göre altı farklı anlama sahiptir: 1. Söz, lakırtı. 2. Sonuçsuz, yararı olmayan söz. 3. Konuşma. 4. Konu, mevzu, bahis. 5. "Öyle şey olamaz, bu sözün hiçbir değeri yok" anlamlarında hafifseme yollu kullanılan bir söz. 6. Dedikodu.

"İmtinaya kalmak" ifadesinin ne anlama geldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, "imtina etmek" kelimesinin anlamı şu şekilde açıklanabilir: İmtina etmek, bir şeyi yapmaktan kaçınmak, çekinmek anlamına gelir.

Şeffaf kelimesi, saydam anlamına gelir. Arapça kökenli olan bu kelime, TDK sözlüğüne göre tek anlama sahiptir. Örnek cümle: "Acaba Saffet'in vaktiyle nişanlısı olduğunu söylese, Mazlume ile başlayan bu billur gibi şeffaf sevgi bulutlanır mıydı?" - Halide Edip Adıvar.

"Ça" kelimesi Fransızca'da "it", "that" veya "this" anlamlarına gelir. Ayrıca, "ça" kelimesinin bazı diğer anlamları: Özdeyiş edatı. Bebek, çocuk. Lavabo, banyo. Kağnının yan taraflarına, yükün düşmemesi için konulan ağaçlar. Öküz, manda, keçi vb. hayvanları kovalama ve yürütme ünlemi. İri taş parçası. Çarşamba. "ÇA" olarak yazıldığında, eski Türkçe'de "çocuk" anlamına gelir.