Tutum

Mehmet Akif'in dediği gibi "susmak", onun bazı dönemlerinde içine girdiği bir tutum olarak değerlendirilmektedir. Ancak, Akif'in şiirlerinde ve yazılarında ümitsizliğe kapılmadan mücadele etmek ve azimle çalışmak gibi temalar da öne çıkmaktadır.

Tutumların erişilebilirliği, bir tutumun, tutum nesnesiyle karşılaşıldığında bellekten otomatik olarak etkinleştirilme olasılığıdır. Bu kavram, nesnenin temsili ile nesnenin değerlendirilmesi arasında bellekte bulunan ilişkisel bağlantının gücüne bağlıdır: nesne ve değerlendirmesi arasındaki bellek bağı ne kadar güçlü olursa, tutum o kadar çabuk akla gelir. Erişilebilir tutumların, davranışa daha iyi rehberlik edeceğine inanılır.

Attitude (tutum) kavramı, bir kişinin bir nesne, durum veya olay hakkındaki inançlarını, duygularını ve davranışlarını ifade eder. Attitude'un üç temel bileşeni vardır: 1. Bilişsel bileşen: Kişinin bir nesne veya durum hakkındaki inançları ve bilgileri. 2. Duygusal bileşen: Konuya yönelik duygusal tepkiler ve hisler. 3. Davranışsal bileşen: Tutumun eyleme yansıması, yani kişinin tutumuna uygun davranışları. Attitude'un etkileri: - Davranışı şekillendirir: Olumlu tutumlar genellikle olumlu davranışlara, olumsuz tutumlar ise kaçınma veya direnç gibi durumlara yol açar. - Algıyı etkiler: Kişinin tutumları, dünyayı nasıl yorumladığını ve tepki verdiğini belirler. - Karar vermeyi yönlendirir: Bireyler, tutum ve inançlarına uygun şekilde karar alırlar. - Sosyal etkileşimleri belirler: Olumlu tutumlar daha uyumlu ve işbirlikçi ilişkilere, olumsuz tutumlar ise çatışmalara neden olabilir.

Söylediği ile yaptığı farklı olan kişiye "tutarsız" veya "ikiyüzlü" denir.

Taraf tutum ifadesi, bir yanı desteklemek, yan çıkmak, taraf olmak anlamına gelen "taraf tutmak" deyiminden kaynaklanmaktadır. Bu deyim, kişinin veya grubun bir konuya veya olaya karşı önyargılı ve objektiflikten uzak bir şekilde tavır sergilemesini ifade eder.

Bir ilişkinin nereye gittiğini anlamak için şu işaretlere dikkat edilebilir: 1. Uzun Sohbetler: Derin ve uzun sohbetler yapabiliyorsanız, ilişkinizin bir geleceği olabilir. 2. İlk Kavgayı Atlatmak: İlk tartışmada ilişkiden vazgeçmediyseniz, bu ilişkinin sandığınız kadar derin olmayabileceğini gösterir. 3. Mesajlaşma Sıklığı: Sevgilinizin size sürekli mesaj atması, sizi merak ettiğini ve düşündüğünü gösterir. 4. Plan Yapma: Sevgiliniz sizinle devamlı plan yapmak istiyor ve farklı deneyimler yaşamak istiyorsa, bu ilişkinin bir geleceği olabilir. 5. Gelecek Planları: Geleceğe dair spesifik planlar yapabiliyorsanız, doğru yoldasınız demektir. 6. Yakınlarla Tanıştırmak: Partneriniz sizi yakın arkadaşlarıyla, ailesiyle tanıştırıyorsa, bu durumun ciddi olduğunu gösterebilir. Bu işaretler, ilişkinin gidişatı hakkında genel bir fikir verse de, her ilişki kendine özgüdür ve değerlendirme yaparken bireysel farklılıklar da göz önünde bulundurulmalıdır.

Uyku rutininin oturması, tutarlı geçecek 3 haftalık bir süreç gerektirir. Gündüz uykularının rutine girmesi ise 4-6 hafta sürebilir.

Otobüste bir kıza doğru şekilde davranmak için aşağıdaki öneriler dikkate alınabilir: 1. Cesaretli Olmak: Kızın yanında bulunurken cesur ve özgüvenli görünmek önemlidir. 2. Diğer Kızlarla Mesafeli Olmak: Diğer kızlara karşı da aynı samimiyeti göstermek, kızın ilgisini çekmenizi engelleyebilir. 3. İyi Biri Olduğunu Hissettirmek: Nazik ve yardımsever davranışlar sergilemek, kızın size güvenmesini sağlar. 4. Göz Teması Kurmak: Kısa süreli ve samimi göz temasları, ilk izlenimi olumlu kılar. 5. İlgi Göstermek: İlgilendiğiniz kızı sıkmadan, nazik bir şekilde sohbet etmek ve onun da konuşmasına fırsat vermek önemlidir. Bu öneriler, otobüste tanıştığınız bir kızla daha sağlıklı ve etkili bir iletişim kurmanıza yardımcı olabilir.

İhtiyarlar, saygılı ve anlayışlı bir tutum sergilemelidir. Bu, şu şekillerde kendini gösterebilir: 1. Gençlere Yardım Etmek: İhtiyarlar, bilgi ve deneyimlerini paylaşarak gençlere rehberlik etmeli ve onlara hizmet etmelidir. 2. Yumuşak Başlı Olmak: Günah işleyen kişilerle buluşurken, sert ve formalite gereği yapılan bir tutum yerine, nazik ve düşünceli bir yaklaşım benimsemelidirler. 3. Empati Kurmak: Başkalarının duygularını anlamaya çalışarak, aşırılıklardan kaçınmalı ve sağlam ilişkiler kurmalıdırlar. 4. Öğrenmeye Açık Olmak: Yeni teknolojileri ve yaşam tarzlarını öğrenmeye istekli olmalı, kendilerini sürekli geliştirmelidirler.

Yaşlıya yönelik tutumlar ve bunları etkileyen etmenler, çeşitli sosyal, kültürel ve bireysel faktörlerden kaynaklanır. Etkileyen etmenler arasında şunlar bulunur: 1. Kültürel ve dini etkiler: Yaşlılığın saygın bir yer tutması, kültürel inançlar ve tarihsel deneyimler tutumları şekillendirir. 2. Cinsiyet: Genel olarak kadınlar, yaşlılara karşı daha olumlu tutumlar sergiler. 3. Eğitim: Mesleki eğitim, yaşlılara yönelik tutumları olumlu veya olumsuz yönde etkileyebilir. 4. Yaşanılan yer ve sosyal çevre: Kentsel yerlerde yaşama durumu ve yaşlılarla fazla zaman geçirme, tutumları olumlu yönde etkiler. 5. Kişisel özellikler: Beş faktör kişilik kuramı gibi kişilik özellikleri, yaşlılara yönelik tutumları etkiler. Olumsuz tutumların nedenleri arasında ise yaşlı nüfusun artması, sağlık kaynaklarındaki yetersizlikler ve yaşlıların yük olarak görülmesi yer alır.

Başarıcı yaklaşım, bir konuya veya duruma karşı olumlu ve kararlı bir tutum sergilemek anlamına gelir. Ayrıca, zaman yönetimi açısından da başarılıcı yaklaşım, öncelikleri belirleyerek ve plan yaparak işleri etkin bir şekilde organize etmeyi ifade eder.

Profesyonel ve aşırı profesyonel arasındaki fark, tutum ve yaklaşım farklılıklarından kaynaklanır. Profesyonel, belirli bir alanda uzmanlaşmış, bilgi ve becerilerini sürekli geliştiren, işini titizlikle ve etik kurallara uygun şekilde yapan kişidir. Aşırı profesyonel kavramı ise, profesyonelliğin sınırlarını aşarak, işi takıntılı bir hale getiren ve kişisel yaşamı iş ile aşırı derecede iç içe geçiren kişileri ifade edebilir. Bu durum, iş ve özel hayat dengesini bozabilir ve sağlıksız bir çalışma ortamına yol açabilir.

Araçsallık işlevi, psikolojide tutumların bireylerin amaçlarına hizmet etmesi ve psikolojik gereksinimlerini karşılamada araçsal rol oynaması anlamına gelir. Bu işlev, bireylerin ödül kazanma veya ceza almaktan kaçınma gibi durumlarda tutum edinmelerini öngörür.

Tutum ve davranış arasındaki temel farklar şunlardır: 1. Tanım: Tutum, bir kişinin bir nesne, olay veya kişiye yönelik sahip olduğu düşünce, duygu ve davranış eğilimlerini ifade eder. 2. Odak Noktası: Tutum, bireyin iç dünyasını, yani düşüncelerini ve hislerini yansıtır. 3. Değişim: Tutumlar, sosyal öğrenme, bireysel deneyimler ve kültürel normlar gibi faktörlerin etkisiyle değişebilirken, davranışlar daha doğuştan gelen niteliklerdir.

Namazlıkta tercih edilebilecek renkler, sade ve dikkat dağıtmayan tonlardır. İşte bazı öneriler: 1. Beyaz: Temizlik ve saflığı simgeler, huzur yaratır. 2. Mavi: Sakinlik ve huzuru temsil eder. 3. Yeşil: Manevi huzur ve bereketi simgeler. 4. Krem ve Bej: Şıklığı ve sadeliği yansıtır. Ayrıca, aşırı canlı ve dikkat çekici renklerden kaçınılmalıdır.

İşlevsel olmayan tutumlar, insanların çocukluk döneminden başlayarak kendileri, diğerleri ve dünya hakkında geliştirdikleri, hatalı bilişleri içeren kalıcı ve mutlak inançlardır. Bu tutumlar genellikle şu özelliklerle karakterize edilir: - Aşırı genelleme: "Tüm erkekler aynı, hiçbirine güvenilmez" gibi genellemeler yapmak. - Felaketleştirme: Basit bir ağrıyı kalp krizi belirtisi olarak değerlendirmek. - Kişiselleştirme: Başarısızlığı tamamen kendine yüklemek. - Olumluları yok sayma: Başarıları küçümsemek veya görmezden gelmek. - Etiketleme: Kendini veya başkalarını sert ve olumsuz etiketlerle tanımlamak. Bu tür tutumlar, depresyon ve anksiyete gibi psikolojik sorunlara yol açabilir.

İçselleştirmek kelimesi, bir kanı ya da tutumun kişilik özelliği olacak ölçüde benimsenerek özümlenmesi anlamına gelir. Ayrıca, edinilen bilgiyi özümseyerek günlük hayatta kullanılabilir hale getirmek olarak da tanımlanabilir.

Kasiyere parası yetmeyen kız, iki farklı senaryoda farklı davranışlar sergilemiştir: 1. Sosyal deney senaryosu: TRT1'de yayınlanan "Sen Olsan Ne Yapardın?" programında, aldığı ürünlerin ücretini ödeyemeyen ve kredi kartı bakiyesi yetersiz kalan bir kadın oyuncu, kasiyere tekrar çekim yapmasını rica etmiştir. 2. Gerçek olay: Ankara'da bir markette, sosyal medya üzerinden canlı yayın yapan bir kişi, daha fazla para ve takipçi kazanmak amacıyla kasiyere saldırmış ve elindeki soda şişesini fırlatmıştır.

Bisiklet bakımı kullanım yoğunluğuna bağlı olarak farklı sıklıklarda yapılabilir: - Günlük bakım: Her kullanımdan sonra temizlik ve zincir yağlaması önerilir. - Haftalık bakım: Lastik basıncı kontrolü ve frenlerin doğru çalışıp çalışmadığının kontrolü yapılmalıdır. - Aylık bakım: Tüm bileşenler gözden geçirilmeli, aşınma veya hasar belirtileri aranmalı ve gerekirse ayarlamalar yapılmalıdır. - Yıllık bakım: En az yılda bir kez bisiklet bir tamirciye götürülerek genel bir bakım yaptırılmalıdır.

Kurumlu tavır, kendisini çok yüksek gören, çok beğenmiş ve gururlanarak kasılan bir tutumu ifade eder.