• Buradasın

    Teşhis

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Torakal MR neden istenir?

    Torakal MR, çeşitli nedenlerle istenebilir: 1. Yumuşak doku hastalıkları: Omurilik ve çevresindeki yumuşak dokularda oluşan hastalıkların teşhisi için. 2. Kalp ve damar rahatsızlıkları: İleri seviyelerdeki damar sorunlarının tespitinde. 3. Kanser hastalıkları: Tümörlerin saptanması ve seviyesinin belirlenmesi için. 4. Travma sonrası değerlendirme: Sırt bölgesine alınan darbeler veya kazalar sonrası kemik, kas veya sinir dokularının durumunu incelemek için. 5. Sinir sıkışması: Omurga disklerinde fıtıklaşma veya sinir köklerinin sıkışması durumunda detaylı görüntüleme yapmak için. 6. Romatizmal hastalıklar: Ankilozan spondilit gibi hastalıkların teşhisi ve takibi için. Bu tür bir görüntüleme öncesi, hastanın doktoruna tüm sağlık durumunu ve varsa implantlarını bildirmesi önemlidir.

    Röntgen nedir ve ne için çekilir?

    Röntgen, elektromanyetik radyasyon kullanarak vücut içindeki dokuları görüntülemek için kullanılan bir tıbbi görüntüleme yöntemidir. Çekilme amaçları: - Kırık ve yaralanmaların teşhisi: Kemik kırıkları ve çıkıklarının tespitinde yaygın olarak kullanılır. - Akciğer ve solunum sistemi değerlendirmesi: Akciğer enfeksiyonları, tüberküloz, akciğer kanseri gibi durumların teşhisinde. - Diş hastalıkları: Diş çürüğü, diş eti hastalıkları ve çene problemlerinin tanısında. - Sindirim sistemi sorunları: Mide, bağırsak veya böbrek taşları gibi problemlerin tespitinde. - Kanser teşhisi ve takibi: Tümörlerin tespiti ve kanserin yayılımının izlenmesi için. Röntgen çekimi, doktor tarafından hastanın semptomlarına ve sağlık durumuna göre belirlenir.

    Uyuz testi nasıl yapılır?

    Uyuz testi genellikle bir dermatolog tarafından yapılır ve iki ana yöntemle gerçekleştirilir: 1. Fiziksel Muayene: Doktor, ciltteki tipik belirtileri inceleyerek teşhis koyar. 2. Deri Kazıntısı Testi: Cilt yüzeyinden alınan örnek mikroskop altında incelenerek uyuz akarlarının varlığı tespit edilir. Ayrıca, dermatoskopi yöntemi de kullanılarak akar tünelleri ve yumurtaları görülebilir. Uyuz şüphesi varsa, vakit kaybetmeden bir uzmana danışmak gereklidir.

    İyi huylu tümör kaç cm tehlikelidir?

    İyi huylu tümörler genellikle 5 cm'den büyük olduklarında tehlikeli olarak kabul edilirler. Tüm tümörlerin teşhisi ve tedavisi için bir uzmana danışmak önemlidir.

    DSM-5 1 düzey kesitsel anketi nedir?

    DSM-5 Düzey 1 Kesitsel Anketi, Amerikan Psikiyatri Derneği tarafından geliştirilen, ruhsal bozuklukların teşhisinde kullanılan transdiagnostik bir ölçüm aracıdır. Bu anket, 13 psikiyatrik alanı kapsayan 23 sorudan oluşur ve bu alanlar arasında depresyon, öfke, mani, anksiyete, somatik belirtiler, intihar düşünceleri, psikoz, uyku sorunları, hafıza ve madde kullanımı yer alır. Anketin amacı, klinik değerlendirmelere ek olarak, tedavi ve prognoz üzerinde önemli etkisi olabilecek ek alanları belirlemek ve semptomların zaman içindeki değişimini takip etmektir.

    EBUS yöntemi hangi kanserlerde kullanılır?

    EBUS (Endobronşiyal Ultrasonografi) yöntemi, özellikle akciğer kanseri teşhisinde ve evrelemesinde kullanılır. Ayrıca, aşağıdaki kanser türlerinde de yardımcı bir tanı yöntemi olarak uygulanabilir: Lenfoma; Sarkoidoz; Tüberküloz.

    NLS cihazı ne işe yarar?

    NLS (Non-Linear System) cihazı, vücuttaki enerji frekanslarını analiz ederek sağlık durumunu değerlendiren bir teşhis sistemidir. Başlıca işlevleri şunlardır: 1. Erken Teşhis: Geleneksel yöntemlerle henüz belirti vermeyen fonksiyonel bozuklukları tespit eder. 2. Organik Denge Analizi: Karaciğer, böbrek veya bağırsak gibi organların işlevsel durumunu değerlendirir. 3. Besin Duyarlılıkları: Vücudun belirli gıdalara verdiği enerjetik tepkileri ölçer. 4. Toksin Birikimi: Ağır metal veya kimyasal toksinlerin birikimini dolaylı olarak gösterir. NLS cihazı, invaziv olmaması ve radyasyon içermemesi gibi avantajlara sahiptir.

    Bel kayması MR'da nasıl anlaşılır?

    Bel kayması (spondilolistezis) MR'da şu şekilde anlaşılır: 1. Kaymanın Derecesi ve Yeri: MR çekimi, beldeki kaymanın derecesini ve yerini net bir şekilde tespit eder. 2. Omurilik Baskısı: Omuriliğin baskı altında olup olmadığı kontrol edilir. 3. Ek Bulgular: Tomografi taramasıyla birlikte, kemik kırıkları ve bağ hasarları gibi ek bulgular da ortaya konur. Bu görüntüleme yöntemleri, doğru teşhis ve tedavi planlaması için hayati öneme sahiptir.

    Era radyolojide hangi bölümler var?

    Era Radyoloji merkezinde aşağıdaki radyoloji bölümleri bulunmaktadır: 1. Diagnostik (Tanısal) Radyoloji: Hastalıkların teşhisinde kullanılan görüntüleme teknikleri. 2. Girişimsel Radyoloji: Minimal invaziv işlemler ile hastalıkların tedavi edilmesi. 3. Nükleer Tıp Radyolojisi: Radyoaktif maddeler kullanılarak hastalıkların teşhis ve tedavisi. 4. Radyasyon Onkolojisi: Kanser tedavisinde radyoterapi uygulamaları. 5. Pediatrik Radyoloji: Çocuklarda görülen hastalıkların teşhisinde özel görüntüleme teknikleri. Ayrıca, dijital mamografi, bilgisayarlı tomografi ve ultrason gibi spesifik görüntüleme yöntemleri de sunulmaktadır.

    İç hastalıklarında ayırıcı tanı nasıl yapılır?

    İç hastalıklarında ayırıcı tanı, hastanın semptomlarını ve tıbbi geçmişini değerlendirerek olası hastalıkları belirleme sürecidir. Bu süreç şu adımlarla gerçekleştirilir: 1. Anamnez: Hastanın şikayetleri, semptomları ve tıbbi geçmişi hakkında detaylı bilgi toplanır. 2. Fizik Muayene: Hastanın genel durumu ve spesifik bulguları incelenir. 3. Laboratuvar İncelemeleri: Kan, idrar testleri ve diğer laboratuvar testleri yapılarak destekleyici veriler elde edilir. Bu aşamalar sonucunda, olası hastalıklar bir listeye çıkarılır ve bu liste, hastanın belirti ve bulgularına uyan tek bir tanıya indirgenir.

    Akciğer röntgeninde hangi değerler önemli?

    Akciğer röntgeninde önemli değerler ve bulgular şunlardır: Trakea: Orta hat ile ilişkisi ve çapı değerlendirilmelidir. Kalp ve mediasten: Kardiyotorasik oran, kalbin konfigürasyonu ve olası büyüklük farkları değerlendirilmelidir. Hiluslar: Kitle ve lenfadenopati gelişimleri için önemlidir. Diyafragma: Konturları, şekli ve kostofrenik sinüsler dikkatle incelenmelidir. Akciğer alanları: Vasküler oluşumlar ve olası opasite veya radyolusensi alanları değerlendirilmelidir. Kemik yapılar, eklemler ve yumuşak dokular: Özellikle kostalar ve olası fraktürler kontrol edilmelidir. Akciğer röntgeninde önemli değerler, doğru pozisyon, uygun X-ışını dozu ve yeterli inspiriyum sonu çekimi gibi teknik faktörleri de içerir. Akciğer röntgeni, bir doktor tarafından değerlendirilmelidir.

    İmmunolojik tanı yöntemleri neden önemlidir?

    İmmunolojik tanı yöntemleri önemlidir çünkü: 1. Doğru ve zamanında teşhis sağlar: Bağışıklık sisteminin tepkisini analiz ederek hastalıkların doğru bir şekilde teşhis edilmesine yardımcı olur. 2. Hastalıkların ilerlemesini izler: Hastalığın seyrini takip ederek tedavi planlarının güncellenmesini mümkün kılar. 3. Tedavi etkinliğini değerlendirir: Uygulanan tedavilerin ne kadar etkili olduğunu belirlemeye yardımcı olur. 4. Araştırma ve ilaç geliştirmede kullanılır: Hastalık mekanizmalarının anlaşılmasına ve yeni tedavilerin geliştirilmesine katkıda bulunur. Bu yöntemler, sağlık hizmetleri, ilaç endüstrisi ve bilimsel araştırmalar gibi çeşitli alanlarda hayati bir rol oynar.

    CK MB yüksekliği hangi kanser?

    CK-MB (kreatin kinaz-MB) yüksekliği, özellikle kolon kanseri, akciğer kanseri ve hepatosellüler karsinom gibi bazı kanser türleriyle ilişkilendirilmiştir. Ancak, CK-MB yüksekliğinin kanser teşhisi için tek başına yeterli bir gösterge olmadığı ve diğer biyokimyasal belirteçler ve klinik değerlendirmelerle birlikte değerlendirilmesi gerektiği unutulmamalıdır. Kesin tanı için bir doktora başvurulması önerilir.

    Göz hastalığı için hangi makineye bakılır?

    Göz hastalıkları için çeşitli göz makineleri ve cihazlar kullanılır: 1. Otorefraktometre: Gözün numaralarının değerini yaklaşık olarak verir. 2. Fakometre: Gözlük camlarının değerini ölçer. 3. IOLMaster (Biyometri): Gözün uzunluğunu ölçer ve yapay merceğin numarasını hesaplar. 4. Optik Koherens Tomografi (OCT): Retina anotomisinin çapraz görüntülerini sağlar, retina hastalıklarının teşhisinde kullanılır. 5. Orbscan: Gözün saydam tabakasının haritasını çıkarır ve kalınlığını ölçer. 6. Fluorescein Anjiografi (FFA): Retina tabakası ve kan damarlarının yapısını inceler. 7. Biyomikroskop: Göz kapakları, kirpikler ve gözün iç yapıları gibi ön bölüm muayenesinde kullanılır. Bu cihazlar, göz hastalıklarının erken teşhisi ve tedavisi için büyük önem taşır.

    Dahiliye uzmanı hangi soruları çözer?

    Dahiliye uzmanı, yetişkin hastaların iç organ sistemleriyle ilgili çeşitli sağlık sorunlarını çözer. Bu kapsamda çözebileceği bazı sorular şunlardır: Solunum yolu hastalıkları: Astım, bronşit, KOAH gibi hastalıkların teşhisi ve tedavisi. Kalp hastalıkları: Tansiyon, kolesterol, kalp yetmezliği gibi durumların yönetimi. Sindirim sistemi hastalıkları: Gastrit, ülser, reflü, bağırsak hastalıkları. Böbrek ve idrar yolları hastalıkları: Böbrek yetmezliği, böbrek taşları, idrar yolu enfeksiyonları. Metabolik hastalıklar: Diyabet, tiroid hastalıkları, guatr, metabolik sendrom. Bağışıklık sistemi hastalıkları: Romatizmal ve otoimmün hastalıklar. Dahiliye uzmanı, bu hastalıkların erken teşhisini koymak ve uygun tedavi yöntemlerini belirlemek için fizik muayene, laboratuvar testleri, görüntüleme yöntemleri ve endoskopik incelemeler gibi çeşitli tanı yöntemleri kullanır.

    Nedeni belli olmayan epilepsi ne demek?

    Nedeni belli olmayan epilepsi, kriptojenik epilepsi olarak adlandırılır. Kriptojenik epilepsi vakalarında, MRI ve genetik testler gibi yöntemlerle bile epilepsinin sebebi tespit edilemez.

    Sistometrografi ne için yapılır?

    Sistometrografi genellikle idrar yolu ve mesane ile ilgili sorunların teşhisi ve tedavisi için yapılır. Bu işlem, aşağıdaki durumların değerlendirilmesinde kullanılır: İdrar yolu enfeksiyonları: Enfeksiyonun nedenini ve şiddetini belirlemek için. Mesane taşları ve tümörleri: Varlıklarını tespit etmek ve gerekirse biyopsi almak için. İdrar yapma güçlüğü ve idrar yolu darlıkları: Bu tür yapısal problemleri araştırmak için. Mesane kanseri: Görsel inceleme ile tümör varlığını doğrulamak ve ilerlemesini izlemek için. Vezikoüreteral reflü: İdrarın yanlış yönde böbreklere doğru akışını değerlendirmek için.

    Medikal doktor ne iş yapar?

    Medikal doktorlar, hastalıkları teşhis eden, tedavi eden ve önleyen tıp uzmanlarıdır. Temel görevleri şunlardır: 1. Hastaların tıbbi geçmişini incelemek ve fizik muayene yapmak. 2. Hastalıkları teşhis etmek için tıbbi testler ve görüntüleme teknikleri kullanmak. 3. Tedavi planları oluşturmak ve uygulamak. 4. Hastalara tıbbi tavsiyeler ve sağlık eğitimi vermek. 5. Reçete yazmak ve ilaç tedavilerini yönetmek. 6. Ameliyatlar ve diğer tıbbi prosedürler gerçekleştirmek. 7. Hastaların iyileşme sürecini izlemek ve gerektiğinde tedavi planlarını güncellemek. 8. Tıbbi kayıtları tutmak ve raporlar hazırlamak. Medikal doktorlar, hastaneler, klinikler, özel muayenehaneler ve sağlık merkezlerinde çalışabilirler.

    MR görüntüsü nasıl yorumlanır?

    MR görüntüleri, bir radyolog veya nöroradyolog tarafından yorumlanır. Yorumlama süreci şu adımları içerir: 1. Görüntü Alma: MR taraması sırasında birçok kesitsel görüntü elde edilir ve bu görüntüler dijital olarak işlenir. 2. Radyologun İncelemesi: Uzman, bilgisayar ekranında görüntüleri inceleyerek anatomik yapılara, organlara, dokulara ve olası anormalliklere bakar. 3. Raporlama: İnceleme sonuçları bir rapor haline getirilir ve hastanın doktoruna iletilir. 4. Doktor İle İletişim: Doktor, sonuçları hastayla paylaşarak teşhis koyar veya tedavi planlarını belirler. MR görüntüleri, beyin ve sinir sistemi sorunlarının teşhisi, eklem ve kas rahatsızlıklarının değerlendirilmesi, organların görüntülenmesi ve kanser teşhisinde kullanılır.

    Nöral tüp defekti gebelikte nasıl anlaşılır?

    Nöral tüp defekti, gebelikte çeşitli yöntemlerle anlaşılabilir: 1. Ultrason: Gebeliğin erken dönemlerinde yapılan ultrason muayenelerinde, bebeğin kafatası ve beyninin normal gelişim gösterip göstermediği tespit edilebilir. 2. Kan Testleri: Anne kanında alfa-fetoprotein (AFP) seviyelerinin ölçülmesi, nöral tüp defektleri yönünden önemli bir göstergedir. Yüksek AFP seviyeleri, defekt şüphesini artırır. 3. Amniyosentez: Bu invaziv yöntemde, amniyotik sıvıdan alınan örnek incelenerek fetüsün genetik ve biyokimyasal özellikleri analiz edilir. Bu sayede bebeğin nöral tüp defekti riskini artıran genetik mutasyonlara sahip olup olmadığı belirlenebilir. Nöral tüp defektlerinin erken teşhisi, ailelere gerekli tıbbi ve psikolojik desteğin sağlanmasında kritik önem taşır.