AkciğerKanseri

Akciğer kanserinin en tehlikeli evresi dördüncü evredir (evre IV). Bu evrede kanser, akciğerlerden diğer organlara (karaciğer, beyin, kemik gibi) metastaz yapmıştır. Tedavinin seçimi, hastalığın yaygınlığı ile ilgilidir.

Asbest en çok akciğer ve akciğer zarı (mezotelyoma) kanserlerine yol açar. Ayrıca, asbestin gırtlak ve sindirim sistemi kanserlerine de neden olabileceği belirtilmektedir. Asbeste maruz kalma ile kanser riski arasındaki ilişki, maruziyetin süresi ve yoğunluğuna bağlı olarak değişir; uzun süreli ve yüksek düzeyde maruziyet, kanser riskini artırır.

Akciğer kanseri röntgende gri-beyaz bir nodül şeklinde görünür. Ancak, röntgenle kesin teşhis koymak mümkün değildir. Akciğer kanserinin teşhisinde ve evrelemesinde kullanılan diğer yöntemler şunlardır: Bilgisayarlı tomografi (BT) taraması. Pozitron emisyon tomografisi (PET) taraması. Biyopsi. Akciğer kanseri belirtileri veya risk faktörleri varsa, vakit kaybetmeden bir doktora başvurulması önerilir.

Ankaralı Turgut olarak bilinen şarkıcı Turgut Karataş, akciğer kanseri nedeniyle 15 Aralık 2024'te hayatını kaybetti. 2017 yılında KOAH rahatsızlığı nedeniyle hastaneye kaldırılan Ankaralı Turgut, 9 Ağustos 2024'te tekrar rahatsızlanarak Ankara Etlik Şehir Hastanesi'nde tedavi altına alınmıştı.

Akciğer kanseri hastalarının yaşam süresi, hastalığın evresine ve diğer bireysel faktörlere bağlı olarak değişir: Erken evre akciğer kanseri (Evre I) hastalarında beş yıllık sağkalım oranı %60-70'tir. İleri evre akciğer kanseri (Evre IV) hastalarında beş yıllık sağkalım oranı ise %1'dir. Tüm evrelerdeki ortalama beş yıllık sağkalım oranı ise yaklaşık %18'dir. Diğer faktörler: Yaş: Genç hastaların yaşam beklentisi daha uzundur. Genel sağlık durumu: Teşhis sırasında genel olarak sağlıklı olmak, uzun bir yaşam beklentisi ile ilişkilidir. Tedaviye yanıt: Hastaların tedavilere verdiği yanıt farklılık gösterebilir.

Akciğer kanserinde hangi kan değerlerinin yükseldiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, kanserle ilişkilendirilen bazı kan değerleri şunlardır: CA-125: Yumurtalık kanseri tanı ve takibinde kullanılır. CEA (Karsinoembriyonik Antijen): Kolorektal, mide, pankreas ve akciğer kanserlerinde yükselir. CA 19-9 (Karbohidrat Antijeni 19-9): Pankreas ve safra yolu kanserlerinin teşhisi ve takibinde kullanılır. CRP (C-Reaktif Protein): Genel iltihaplanma göstergesi olup, kanser hastalarında tümör aktivitesini ve ilerlemeyi izlemek için kullanılır. Trombositler: Düşüklük veya yükseklik, kan kanserlerini veya kemik iliğini gösterebilir. Kan testleri tek başına tanı koymak için yeterli değildir; görüntüleme yöntemleri ve biyopsiler de gereklidir.

Tarık Akan, akciğer kanseri nedeniyle 16 Eylül 2016 tarihinde hayatını kaybetti. Ancak, bazı kaynaklarda Akan'ın ölüm nedeninin aslında karaciğer kanseri olduğu belirtilmiştir.

Uygunsuz ADH sendromu en sık küçük hücreli akciğer kanseri ile ilişkilidir. Ayrıca, baş-boyun kanserleri ve olfaktör nöroblastom gibi diğer kanser türlerinde de görülebilir.

Akciğer filminde (röntgen) hangi kanserin belli olduğuna dair kesin bir bilgi vermek mümkün değildir. Akciğer röntgeni, akciğer kanserini teşhis etmek için kullanılan ilk testlerden biridir. Akciğer kanserinin kesin teşhisi için bilgisayarlı tomografi, PET-CT taraması, biyopsi ve bronkoskopi gibi daha detaylı incelemeler gereklidir.

Kanserli akciğerin röntgende belli olma süresi, tümörün büyüklüğüne ve gelişim aşamasına bağlıdır. Genellikle tümörün 2-2.5 cm'ye ulaşması durumunda akciğer filminde görünür hale geldiği kabul edilir. Ancak, erken teşhis için en güvenilir yöntem bilgisayarlı tomografi (BT) taramasıdır ve bu tarama ile daha küçük boyutlardaki akciğer kitleleri bile tespit edilebilir.

Akciğer kanserinde evreleme, primer tümörün büyüklüğüne ve yayılımına (T), bölgesel lenf bezi tutulumuna (N), uzak metastaz varlığına (M) dayanan TNM evrelendirme sistemi ile yapılır. T (Primer Tümör): Tx: Tümör belirlenemez. T0: Primer tümör yok. Tis: Karsinoma in situ. T1: Tümör 3 cm veya daha küçük, akciğer parankimi veya visseral plevra ile çevrili. T2: Tümör 3-5 cm arasında, ana bronş tutulumu veya visseral plevra invazyonu var. T3: Tümör göğüs duvarı, diyafram veya mediastinal plevra gibi yapılara direkt invazyon gösteriyor. T4: Tümör mediasten, kalp veya büyük damarları invaze etmiş. N (Lenf Bezi Tutulumu): N0: Lenf bezi tutulumu yok. N1: Aynı taraf hiler veya aynı taraf peribronşiyal lenf bezi tutulumu. N2: Karşı taraf supraklavikular veya mediastinal lenf bezi tutulumu. N3: Karşı akciğer veya mediastinal lenf bezi tutulumu. M (Metastaz): M0: Uzak metastaz yok. M1: Uzak metastaz var. Evreleme, bilgisayarlı toraks tomografisi, fiberoptik bronkoskopi, endobronşiyal ultrasonografi gibi yöntemlerle yapılır. Evre I'de tümör sadece akciğerde, Evre IV'te ise beyin, karaciğer gibi uzak organlara yayılmış olur.

Akciğer kanserinde sıkça görülen bazı gen mutasyonları: EGFR (Epidermal Growth Factor Receptor). K-ras. ALK (Anaplastic Lymphoma Kinase). ROS1. BRAF. Bu genetik testler, hastanın tümör hücrelerindeki spesifik genetik değişiklikleri tanımlayarak tedavi seçeneklerini ve prognozu daha iyi anlamamıza yardımcı olur. Akciğer kanseri tanısı konmuş hastaların, tedavi seçeneklerini değerlendirmek için bir onkolog ve genetik uzmanına danışmaları önerilir.

Tarık Akan, akciğer kanseri tedavisi görürken kanserin karaciğerine sıçraması nedeniyle 16 Eylül 2016 tarihinde hayatını kaybetti. Tarık Akan'ın ölüm nedeninin başlangıçta akciğer kanseri olduğu belirtilmiş, ancak daha sonra oyuncu arkadaşı Müjdat Gezen, Akan'ın aslında karaciğer kanserinden öldüğünü açıklamıştır.

Akciğer kanserli bir hastanın kaç ay kemoterapi alacağı, hastalığın evresi, tümörün özellikleri ve hastanın genel sağlık durumu gibi birçok faktöre bağlıdır. Evre 1 veya 2 akciğer kanseri olan hastalarda, cerrahi müdahaleden sonra, kemoterapi süreci genellikle 2 ila 4 ay arasında sürer. Evre 3 veya 4 akciğer kanseri olan hastalarda ise kemoterapi süresi, tedaviye verilen yanıta bağlı olarak daha uzun olabilir. Tedavi planı, hastanın durumuna göre uzman bir doktor tarafından belirlenmelidir.

Akciğer kanserinde çekilen filmler şunlardır: Akciğer röntgeni (grafisi). Bilgisayarlı tomografi (BT). PET-CT taraması. Biyopsi ve bronkoskopi. Akciğer kanseri şüphesi durumunda, doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık kuruluşuna başvurulması önerilir.

Akciğer kanserinin tomografide nasıl göründüğüne dair bazı bilgiler şu şekildedir: Akciğerde kanser oluşumunun söz konusu olduğu durumlarda, normal şartlarda tomografide tamamen siyah görünmesi gereken organ içerisinde düzensiz konturlu ve beyaz leke görüntülerine rastlanmaktadır. Detaylı yapılan incelemelerde varsa metastazlar da tespit edilebilmektedir. Tomografi sonuçlarının doğru yorumlanması için mutlaka bir doktora danışılmalıdır. Akciğer kanseri tanısı için kullanılan bazı tomografi türleri şunlardır: Düşük doz bilgisayarlı tomografi (LDCT). Kontrast maddeli akciğer tomografisi. Akciğer kanseri tanısı için kullanılan bazı görüntüleme yöntemleri şunlardır: akciğer röntgeni; PET/BT tarama testleri; manyetik rezonans görüntüleme; sintigrafik yöntemler.

Pemetrexed, iki tür akciğer kanserinin tedavisinde kullanılır: 1. Malign plevral mezotelyoma: Genellikle asbest maruziyeti sonucu oluşan akciğer zarının kanserinde, sisplatin ile birlikte kullanılır. 2. Küçük hücreli olmayan akciğer kanseri (NSCLC): Özellikle "non-skuamöz" tipinde, daha önce tedavi almamış hastalarda sisplatin ile birlikte veya daha önce kanser tedavisi almış hastalarda tek başına kullanılır. Ayrıca, platin bazlı kemoterapiden sonra hastalığın ilerlemediği hastalarda idame tedavisi olarak da kullanılabilir.

Akciğer kanseri evre 2 ve 3 arasındaki temel fark, kanserin yayılma derecesidir. - Evre 2: Kanser, akciğer içinde ve yakın lenf bezlerine yayılmıştır. - Evre 3: Bu evre, 3A ve 3B olarak ikiye ayrılır: - Evre 3A: Kanser, akciğerin aynı tarafındaki lenf düğümlerine yayılmıştır. - Evre 3B: Kanser, karşı taraftaki lenf düğümlerine veya göğüs boşluğu dışındaki lenf düğümlerine yayılmıştır. Özetle, evre 2'de kanser sadece akciğer ve yakın lenf bezlerine yayılırken, evre 3'te kanser daha geniş bir alana, bazen karşı taraftaki lenf düğümlerine veya göğüs boşluğu dışındaki bölgelere yayılmıştır.

Akciğer kanserinde tümörlü alanın kaç cm olması gerektiği, tümörün evresine göre değişir: Evre I: Tümör 3 cm veya daha küçüktür ve lenf düğümlerine yayılmamıştır. Evre II: Tümör 4 cm'den büyük ancak 5 cm'den küçüktür veya akciğer içerisindeki lenf bezlerinde kanser yayılması vardır. Evre IIIA: Tümör 5 cm veya daha küçüktür ve kanser, göğsün aynı tarafındaki lenf düğümlerine yayılmıştır. Evre IIIB: Kanser, göğsün orta hattındaki lenf düğümlerine, kalbe veya soluk borusunun ikiye ayrıldığı bölgeye yakındır. Evre IV: Kanser her iki akciğerde de bulunur ve akciğerleri ve kalbi saran sıvıda veya beyin, kemik gibi vücudun diğer bölgelerine sıçramıştır. Akciğer kanserinin evresinin doğru bir şekilde belirlenmesi için bir uzmana danışılması önerilir.

Akciğer kanseri engelli raporu almak için aşağıdaki adımlar izlenmelidir: 1. Sağlık Kurulu Raporu Başvurusu: Tam teşekküllü hastanelerin sağlık kurulu birimine başvuru yapılmalıdır. 2. Değerlendirme: Kanser hastalığının evresi, şiddeti ve vücuda verdiği tahribat dikkate alınarak, engellilik oranı belirlenir. 3. Onay Süreci: Heyet raporu hazırladıktan sonra, ilgili kuruma gönderir. Engelli raporu, kanser hastalarına devlet destekleri, vergi indirimleri ve özel park alanlarına erişim gibi haklar tanır. Detaylı bilgi ve güncel prosedürler için Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) veya ilgili sağlık kuruluşlarına başvurulması önerilir.