SiyasiTarih

Aynı dönemde yaşamış bazı devletler: Antik Çağ: Pers İmparatorluğu ile Antik Yunan şehir devletleri (örneğin Atina, Sparta). Orta Çağ: Bizans İmparatorluğu ile Abbasiler. Modern Dönem: 20. yüzyılın ortalarında Sovyetler Birliği ve Amerika Birleşik Devletleri (Soğuk Savaş dönemi). Ayrıca, M.Ö. 4000'li yıllarda Mezopotamya'da Sümer, Akkad, Babil, Asur, Elam gibi devletler de aynı dönemde varlık göstermiştir.

Etrüskler, Roma'ya yenilmelerinin birkaç nedeni vardır: 1. Siyasi Birlik Eksikliği: Etrüsk şehir devletleri arasında ciddi bir siyasi birlik olmaması, Roma'nın tek başına tüm Etrüsk şehirlerini ele geçirmesini kolaylaştırdı. 2. Roma'nın Askeri ve İnsan Gücü: Roma'nın daha büyük bir organizasyon becerisi, üstün insan gücü ve kaynakları vardı. 3. Roma'nın Nefreti: Romalılar, Etrüsklere karşı derin bir nefret besliyorlardı çünkü Etrüskler'den medeniyetlerini öğrenmişler ve bu durumu bir aşağılanma olarak görmüşlerdi. 4. Dış Tehditler: Kelt kabilelerinin kuzeyden yaptığı istilalar ve diğer dış tehditler, Etrüsklerin savunmasını zayıflattı.

Büyük Selçuklu İmparatorluğu'nun bazı özellikleri: Kuruluş: 1037 yılında Tuğrul Bey tarafından kurulmuştur. Toprak Genişliği: Aral Gölü'nden Batı Anadolu'ya, Orta Asya'dan Basra Körfezi'ne kadar geniş bir alanı kontrol etmiştir. Başkent: Dandanakan Savaşı'ndan sonra başkent Nişabur'dan Rey şehrine taşınmıştır. Ordu: Hassa ordusu ve tımarlı sipahilerden oluşmuştur. Yönetim Yapısı: Sultan, devletin mutlak egemeniydi ve tüm atamalar ile toprak dağıtımı onun buyruğuyla yapılırdı. Eğitim ve Bilim: Nizamiye medreseleri kurulmuş ve bu medreselerde din, matematik, felsefe, dil ve edebiyat gibi dersler verilmiştir. Dil: Arapça din ve bilim dili, Farsça edebiyat ve devlet dili, Türkçe ise saray ve orduda günlük konuşma dili olarak kullanılmıştır. Mimari: Cami, medrese, kervansaray, hastane, köprü, çeşme, imaret, han, hamam, türbe ve kümbet gibi yapılar inşa edilmiştir.

Hayır, Atatürk ve Keban Barajları aynı yerde değildir. Keban Barajı, Elazığ ilinin Keban ilçesinde, Fırat Nehri üzerinde yer almaktadır.

Mustafa Kemal Atatürk'ün Ankara'ya gelişinde onu karşılayan bazı kişiler şunlardır: Vali Vekili Yahya Galip Bey ve 20. Kolordu Komutanı Ali Fuat Cebesoy. Ankara Seymenleri. Ankara Uleması. Ayrıca, Ankaralılar da Atatürk'ü büyük bir coşkuyla karşılamıştır.

Osmanlı Devleti'nde askeri alanda yapılan bazı yenilikler şunlardır: Nizam-ı Cedid ve Asakir-i Mansure-i Muhammediye ordularının kurulması. Askeri okulların açılması. Zorunlu askerlik sisteminin getirilmesi. Askeri bilimlerin öğretilmesi. Teknolojik yenilikler.

Japonya'nın kuruluşu, tarih boyunca çeşitli aşamalardan geçmiştir: Tarih Öncesi Dönem: Japonya, yaklaşık 35.000 yıl önce Asya anakarasından gelen Paleolitik halk tarafından kurulmuştur. Jomon Dönemi: MÖ 8000 ile MÖ 300 yılları arasında, Jomon stili (sicim desenli) kaplar nedeniyle bu dönem Jomon dönemi olarak adlandırılır. Yayoi Dönemi: MÖ 300 yıllarında Asya kıtasından tarım, basit pirinç ekimi ve metal işçiliği teknikleri gelmiştir. Kofun Dönemi: MS 250 yılında başlayıp ismini antik mezar anlamına gelen kofun'dan almaktadır. Japonya'nın modern anlamda kuruluşu ise şu şekilde özetlenebilir: 710: Nara döneminde ilk güçlü merkezi yönetim kurulmuştur. 794: Heian-kyō'da (günümüz Kyoto) yeni başkent kurulmuş ve Heian dönemi başlamıştır. 1603: Tokugawa Ieyasu, şogun olarak atanmış ve Edo'da (günümüz Tokyo) Tokugawa Şogunluğu'nu kurmuştur. 1868: Meiji Restorasyonu ile hakimiyet imparatora geçmiş ve modern Japonya'nın temelleri atılmıştır.

Alman İmparatorluğu, 1871-1918 yılları arasında sürmüştür.

"Yalancılar Kahvesi" ifadesi, iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Vedat Türkali'nin Romanı: "Yalancı Tanıklar Kahvesi" adlı roman, 1970'li yıllarda Türkiye'deki siyasi atmosferi, sol görüşlü bir gencin gözünden anlatır. 2. Fıkra: Bir fıkrada, adliye yakınında, yalancı şahide ihtiyaç duyan kişilerin gittiği kahveler anlatılır. Ayrıca, "Yalancılar Kahvesi" ifadesi, Mevlânâ ve Şems arasındaki bir diyalogda da geçer; Şems, Konya'dan ayrıldığında Mevlânâ'ya, kendisini Tebriz'de "Yalancılar Kahvesi"nde arayabileceğini söyler.

Roma İmparatorluğu'nun çöküşü, iç ve dış etkenlerin bir araya gelmesiyle gerçekleşmiştir. Dış etkenler: Barbar kavimlerin saldırıları. İç etkenler: Siyasi istikrarsızlık ve yolsuzluk. Ekonomik zorluklar. Tarımda verimsizlik ve kölelik. Roma İmparatorluğu'nun resmi olarak sona erdiği tarih, Batı Roma İmparatoru Romulus Augustus'un 476 yılında Germen komutan Odoacer tarafından tahttan indirildiği andır.

Abbasi Devleti'nin bazı özellikleri: Kuruluş Tarihi ve Yeri: 750 yılında Emevi Devleti'ne karşı yapılan isyanla kurulmuş ve başkenti Bağdat olmuştur. Yönetim Yapısı: Halifelik sistemi ile yönetilmiş, devlet işleri "Divan" adı verilen resmi kurullar tarafından yürütülmüştür. Bilimsel ve Kültürel Gelişmeler: Bilim, matematik, astronomi, tıp ve felsefe alanlarında ilerlemeler kaydedilmiş, bilimsel eserler Arapçaya çevrilerek Batı'ya aktarılmıştır. Eşitlikçi Yönetim: Arap olmayan Müslümanlara daha adil davranılmış ve toplumda eşitlikçi bir anlayış geliştirilmiştir. Mimari Başarılar: Camiler, saraylar ve medreseler inşa edilerek İslam mimarisinin gelişimine katkı sağlanmıştır. Yıkılışı: 1258'de Moğol hükümdarı Hülagü Han'ın Bağdat'ı fethetmesiyle Abbasi Devleti sona ermiştir.

Türk tarihini etkileyen bazı önemli olaylar şunlardır: Göçler: Türklerin Orta Asya'dan Avrupa, Asya ve Afrika'ya göçleri, kimliklerine ve tarih boyunca gerçekleşen savaş ve siyasal değişimlere önemli katkılar sağlamıştır. Kurtuluş Savaşı: Türkiye Cumhuriyeti'nin temelini atan önemli olaylardan biridir. İstanbul'un Fethi (1453): Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethetmesi, Osmanlı İmparatorluğu'nun altın çağını başlatmıştır. Ankara Muharebesi (1402): Timur ile I. Bayezid arasında gerçekleşen bu savaş, Osmanlı Devleti'ni parçalanmanın eşiğine getirmiştir. Çanakkale Savaşı (1915-1916): Osmanlı'nın İtilaf Devletleri'ne karşı kazandığı zafer, Türk Kurtuluş Savaşı'na giden süreçte önemli bir adım olmuştur. SSCB'nin Dağılması (1991): Bağımsız Devletler Topluluğu'nun ortaya çıkması ve Türk cumhuriyetlerinin BM'ye kabulü, Türk tarihinde önemli bir dönüm noktası olmuştur. Bu olaylar, Türk tarihinin farklı dönemlerinde derin etkiler yaratmış ve modern Türkiye'nin oluşumunda önemli rol oynamıştır.

Bülbül filminin Türkçe özeti şu şekilde yapılabilir: Bülbül (2020). Bülbül (2013). Bülbül (2018).

Dünyanın en büyük imparatoru olarak farklı görüşler bulunmaktadır: Pers (Ahameniş) İmparatorluğu: Guinness Dünya Rekorları'na göre, Pers İmparatorluğu dünyanın en büyük imparatorluğudur. Moğol İmparatorluğu: Bazı kaynaklara göre, Cengiz Han'ın kurduğu Moğol İmparatorluğu, en büyük kara imparatorluğudur. Roma İmparatorluğu: Roma, Orta Doğu'dan Britanya Adaları'na kadar geniş topraklara hükmetmiş ve en geniş sınırlarına Trajan döneminde ulaşmıştır. Britanya İmparatorluğu: 19. yüzyılda "güneşin batmadığı imparatorluk" olarak anılan Britanya İmparatorluğu, dünya üzerinde geniş kolonilere sahip olup küresel bir etki yaratmıştır. İmparatorlukların büyüklüğü, hangi ölçütle değerlendirildiğine bağlı olarak değişebilir.

I. ve II. Dünya Savaşlarında açılan cephelerin farklı olmasının birkaç nedeni vardır: 1. Stratejik ve Politik Nedenler: - I. Dünya Savaşı: Osmanlı İmparatorluğu'nun savaşa dahil olması, Almanya'nın Doğu Anadolu ve Mısır'da taarruz hedefleri, Rusya'ya yardım ulaştırma çabaları gibi stratejik hedefler yeni cephelerin açılmasına yol açmıştır. - II. Dünya Savaşı: Japonya'nın Asya'da genişleme politikası, Almanya'nın Sovyetler Birliği'ni işgal etme planı, İngiltere'nin sömürgeleriyle olan bağlantısını koruma çabası gibi stratejik ve politik nedenler yeni cephelerin oluşmasına neden olmuştur. 2. Askeri ve Coğrafi Koşullar: - I. Dünya Savaşı: Sanayi Devrimi sonrası sömürgecilik rekabeti, silahlanma yarışı ve Avrupa'daki güç dengelerinin bozulması gibi faktörler cephelerin açılmasına zemin hazırlamıştır. - II. Dünya Savaşı: Kuzey Afrika'nın stratejik konumu ve doğal kaynakları, Pasifik Okyanusu'ndaki adaların önemi gibi coğrafi koşullar yeni cephelerin açılmasını gerektirmiştir. 3. Düşmanların Durumu: - I. Dünya Savaşı: Avusturya-Macaristan Arşidükü Franz Ferdinand'ın öldürülmesi gibi olaylar savaşın başlamasına ve cephelerin açılmasına yol açmıştır. - II. Dünya Savaşı: Almanya'nın Polonya'yı işgali, Norveç ve Danimarka'yı ele geçirmesi gibi düşmanlarına karşı başlattığı saldırılar yeni cephelerin açılmasına neden olmuştur.

Celali isyanlarının en tehlikeli isyanı olarak Karayazıcı Ayaklanması gösterilebilir. 1598 yılında Sivas ve Maraş bölgesinde başlayan bu isyan, sekban askerlerinin komutanıyken ayaklanan Karayazıcı'ya, dirlikleri ellerinden alınan sipahiler, topraklarını terk eden köylüler, işsiz kalan sekbanlar ve yönetimden hoşnut olmayan beyler ve paşaların katılmasıyla büyümüştür. Karayazıcı'nın ölümünden sonra ayaklanmacıların başına kardeşi Deli Hasan geçmiş ve Osmanlı Devleti, Orta Anadolu'ya egemen olan Deli Hasan kuvvetlerini bastıramayınca onunla anlaşma yoluna giderek Deli Hasan'ı paşa unvanıyla Bosna beylerbeyliğine atamıştır.

Zengi Devleti'nin kurucusu, İlk hükümdarı İmadeddin Zengi'dir. İmadeddin Zengi, 1127 yılında Büyük Selçuklu Sultanı Melikşah'ın kumandanı Aksungur'un oğlu olarak Musul Atabeyliği'ni kurmuştur.

Moğol İmparatorluğu'nun yıkılmasının bazı nedenleri: Taht kavgaları ve siyasi istikrarsızlık. Ekonomik sıkıntılar. Etnik ve kültürel farklılıklar. İletişim ve yönetim zorlukları. Dış saldırılar. Çinli Ming Hanedanı'nın saldırıları.

Osmanlı Devleti, I. Dünya Savaşı'nda en çok toprak kaybeden devlettir.

Nazan Bekiroğlu'nun Mücella romanı, 1920'lerden 1970'lere kadar Türkiye'de yaşanan toplumsal değişimleri, siyasi çalkantıları ve dönemsel ayrıntıları, Mücella adlı roman kahramanı bir genç kızın gözünden anlatır. Romanın konusu kısaca şu şekildedir: Tevfik Efendi ve Neyyire Hanım'ın iki çocuğundan biri olan Mücella, babasını hiç görmemiştir. Annesi, tek başına kız çocuğu büyütmenin zorluğunu anlamış ve Mücella'yı kendi gözünden bile sakınmıştır. Mücella, annesinin bir dediğini iki etmemiş, annesi ne derse onu yapmıştır. Mücella okula başladığı zamanlarda Neyyire Hanım, Mücella için endişelenmiş ve ortaokulu okumasına izin vermemiştir. Mücella, 20’li yaşlarına kadar tüm mahalleye yetecek kadar çeyiz hazırlamıştır. Ancak Mücella gittikçe büyümeye ve evlenme yaşına gelmiştir. Bir gün, Mücella'nın annesi Neyyire Hanım'ı kaybeder. Kimin derdi tasası varsa Neyyire Hanım'a anlattıkları gibi artık Mücella'ya anlatmaktadırlar. Ve bir gün Mücella da yolun sonuna gelir ve annesi gibi o da yalnız başına vefat eder. Mücella, aynı zamanda Cumhuriyet’in kuruluşu ile başlayan hayatını yeni Türkiye’nin yaşadığı acı dolu dönemlerini hayatında yaşayarak geçiren bir genç kızın dramını anlatır.