RiskDeğerlendirmesi

Jeopolitik riskler çeşitli yöntemlerle ölçülür: 1. Siyasi Risk Endeksleri: Ülkelerin siyasi istikrarını, yolsuzluk seviyesini ve hukukun üstünlüğünü değerlendirerek risk puanı verir. 2. Haber Analizi: Uluslararası haber kaynakları, siyasi analiz raporları ve uzman görüşleri takip edilerek potansiyel riskler ve fırsatlar belirlenir. 3. Piyasa Göstergeleri: Döviz kurları, faiz oranları, emtia fiyatları ve borsa endeksleri gibi piyasa göstergeleri, jeopolitik risklerin etkilerini yansıtabilir. 4. Veri Analitiği: Gelişmiş veri analitiği ve yapay zeka, jeopolitik risklerin daha doğru değerlendirilmesini sağlar. Bu yöntemler, yatırımcıların ve organizasyonların jeopolitik riskleri anlamalarına ve yatırım stratejilerini buna göre şekillendirmelerine yardımcı olur.

Sigorta şirketleri primleri değerlendirirken birçok faktörü dikkate alır: 1. Sigortalının risk profili: Yaş, cinsiyet, sağlık durumu, meslek ve yaşam tarzı gibi kişisel özellikler. 2. Sigorta türü ve teminat kapsamı: Araç, konut, sağlık veya hayat sigortası gibi farklı sigorta türleri ve sunulan korumanın genişliği. 3. Geçmiş hasar durumu: Sigortalının daha önce yaptığı hasar bildirimleri ve hasar geçmişi. 4. Coğrafi bölge: Doğal afet riski gibi bölgesel faktörler. 5. Piyasa koşulları: Ekonomik durum, rekabet ve sigorta şirketinin mali durumu. Bu faktörler, aktüeryal hesaplamalar ve istatistiksel analizler kullanılarak primlerin adil ve doğru bir şekilde belirlenmesini sağlar.

"İzmir'de afetlere karşı pozisyon alınmalı, gerçeklerle yüzleşilmeli" ifadesi, Jeoloji Mühendisleri Odası (JMO) İzmir Şubesi Başkanı Koray Çetin Önalan'ın yaptığı bir açıklamaya dayanmaktadır. Bu ifade, İzmir'in ciddi afet riskleri taşıdığı ve artık sadece çalıştaylar ve toplantılarla vakit kaybetmeden, somut ve net adımların atılması gerektiği anlamına gelmektedir.

Antalya'da 7.4 büyüklüğünde bir deprem riski bulunmaktadır. Antalya'nın dört büyük fay hattı üzerinde olduğu ve bu hatların her birinin 7 ve üzeri büyüklükte deprem üretebilecek kapasiteye sahip olduğu belirtilmektedir.

Depremde yer ivmesi, 0.1 g ve altı olduğunda düşük riskli, 0.1 g – 0.3 g arası olduğunda orta riskli, 0.3 g – 0.6 g arası olduğunda yüksek riskli ve 0.6 g üzeri olduğunda çok yüksek riskli olarak kabul edilir. Bu değerler, Türkiye Deprem Tehlike Haritası'nda belirtilen ve 475 yılda bir olması beklenen depremlerin ivme değerlerine göre hesaplanmıştır.

İş sağlığı ve güvenliği temel ilkeleri aşağıdaki gibi özetlenebilir: 1. Tehlike ve Risk Tanımı: İşyerinde var olan veya dışarıdan gelebilecek, çalışanı veya işyerini etkileyebilecek zarar veya hasar verme potansiyeli. 2. Risk Değerlendirmesi: Tehlikelerin belirlenmesi, risk faktörlerinin analizi ve kontrol tedbirlerinin kararlaştırılması. 3. Önleme: İşyerinde yürütülen işlerin bütün safhalarında İSG ile ilgili riskleri ortadan kaldırmak veya azaltmak için planlanan ve alınan tedbirler. 4. Kaçınma: Risklerden kaçınmak ve kaçınılması mümkün olmayan riskleri analiz etmek. 5. Toplu Korunma: Toplu korunma tedbirlerine, kişisel korunma tedbirlerine göre öncelik vermek. 6. Eğitim ve Bilgilendirme: Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini alması ve bilgilendirilmesi. 7. Çalışan Temsilcileri: İş sağlığı ve güvenliği konularında çalışanların temsil edilmesi ve görüşlerinin alınması.

Düşme riski en yüksek olan yerler, genellikle aktif fay hatları ve yumuşak, ova veya alüvyal zeminli bölgeler olarak belirlenmiştir. Türkiye'de bu bölgeler arasında öne çıkanlar: Doğu Anadolu, Kuzey Anadolu ve Batı Anadolu Fay Hattı üzerindeki iller ve çevreleri. Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman, Osmaniye gibi 1. derece deprem riski taşıyan iller. Ayrıca, kontrolsüz uzay araçlarının düşme riski de dikkate alınmalıdır. 1972'den kalma Kosmos 482 adlı uzay aracının, Mayıs 2025'te Dünya'ya düşme riski olduğu ve bu sırada Orta Doğu, Orta Asya ve Türkiye'nin de aralarında bulunduğu bölgelere çarpma ihtimali olduğu belirtilmiştir.

İş sağlığı ve güvenliği kontrol formu, işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerinin alınıp alınmadığını denetlemek amacıyla kullanılan bir belgedir. Bu formlar, genellikle aşağıdaki konuları kapsar: - Teknik kontroller: Makine, ekipman ve tesislerin periyodik bakımı ve testleri. - Güvenlik bilgi formları: Kimyasal maddelerin tehlikeleri ve ilk yardım yöntemleri hakkında bilgiler. - Risk değerlendirmesi: İşyerindeki risklerin belirlenmesi ve değerlendirilmesi. - Eğitim ve bilgilendirme: Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitilmesi ve bilgilendirilmesi. Formların doldurulması ve değerlendirilmesi, iş sağlığı ve güvenliği uzmanlarının sorumluluğundadır.

Temel iş sağlığı ve güvenliği çok tehlikeli sınıf son test soruları, genellikle aşağıdaki konuları kapsar: 1. İş Sağlığı ve Güvenliği Yasal Mevzuatı: İş sağlığı ve güvenliği ile ilgili yasal düzenlemeler, yönetmelikler ve standartlar. 2. Tehlikelerin Tanımlanması ve Değerlendirilmesi: İş yerlerindeki tehlikelerin belirlenmesi ve risklerin değerlendirilmesi. 3. İş Ekipmanları ve İş Hijyeni: İş ekipmanlarının güvenli kullanımı, koruyucu ekipmanlar ve kimyasal riskler. 4. İş Kazaları ve Meslek Hastalıkları: İş kazalarının nedenleri, önlenmesi ve raporlanması. 5. Acil Durum Hazırlığı ve Müdahale: Yangın ve diğer acil durumların yönetimi, acil durum planları ve tatbikatları. Bu sorular, çoktan seçmeli, doğru/yanlış, kısa cevaplı veya senaryo tabanlı olabilir.

Risklilik düzeyi, risklerin gerçekleşme olasılığı ve etkilerinin ölçülmesi ile belirlenir. Ölçüm yöntemleri şunlardır: 1. Niteliksel Risk Analizi: Kişisel görüşlere ve niteliksel verilere dayanarak olası riskleri bulmayı ve gerçekleşme olasılıklarının ne kadar yüksek olduğunu değerlendirmeyi içerir. 2. Nicel Risk Analizi: Sayısal verilere dayanır ve büyük miktarda veri toplanarak risklerin daha kesin sonuçlar ve doğru tahminler ile ölçülmesini sağlar. 3. Risk Matrisi: Olasılık ve etki değerleri bir matris tablosunda sınıflandırılarak risklerin ciddiyeti ölçülür ve öncelik sırasına konur. Ayrıca, FMEA (Failure Modes and Effects Analysis) ve FTA (Fault Tree Analysis) gibi özel analiz yöntemleri de kullanılabilir.

Naci Görür, İstanbul'da deprem riskinin kalkmadığını belirtmektedir. Görür'e göre, İstanbul'da her an deprem olma ihtimali %47'dir ve bu oran oldukça yüksektir.

Varantın ucuz mu pahalı mı olduğunu anlamak için örtük oynaklık değerine bakmak gerekir. Ayrıca, varantın içsel değeri, kaldıracı, duyarlılığı ve zaman kaybı gibi faktörler de değerlendirilmelidir. Varant yatırımı riskli olabilir ve finansal durumunuza uygun olmayabilir. Yatırım kararı vermeden önce bir uzmana danışmanız önerilir.

İç denetçi, denetim evrenini belirlemek için aşağıdaki adımları izler: 1. Organizasyon Yapısının İncelenmesi: Kurumun organizasyon yapısı detaylı bir şekilde incelenir ve birimlerin görev, yetki ve sorumlulukları analiz edilir. 2. Mevzuat ve Düzenlemelerin Analizi: İlgili mevzuat, hizmet envanteri ve tanımlanmış süreçler gözden geçirilir. 3. Temel Faaliyetlerin Belirlenmesi: Birimde fiilen yürütülen temel faaliyetler tespit edilir. 4. Risk Değerlendirmesi: Denetim evreni içindeki alanların risk değerlendirmesine tabi tutulması ile denetimde odaklanılacak alanlar belirlenir. 5. Süreç Bazlı Yaklaşım: Denetim evreni, süreç bazlı bir yaklaşımla oluşturulur ve her bir faaliyet, süreç veya proje risk faktörleri doğrultusunda değerlendirmeye tabi tutulur. Bu süreç, kurumun güncel strateji ve yönelimlerini yansıtabilmek için en az yılda bir kez güncellenir.

En tehlikeli deprem, deprem risk haritasına göre 1. derece olarak belirlenen depremlerdir.

İstanbul'da beklenen en büyük depremin şiddeti 7,0 ila 7,6 arasında olması öngörülmektedir.

Afra İş Güvenliği aşağıdaki hizmetleri sunar: 1. İnşaat Güvenlik Ağları: İnşaat alanlarında güvenlik ağları ve merdiven fileleri kurulumu. 2. Risk Değerlendirmesi: İş yerlerinde risk değerlendirmesi yaparak güvenlik önlemlerini belirlemek. 3. Eğitim ve Farkındalık Çalışmaları: Çalışanlara iş güvenliği, acil durum yönetimi ve ilk yardım eğitimleri vermek. 4. Denetim ve Gözetim: İş yerindeki güvenlik tedbirlerinin ve ekipmanların düzenli olarak kontrol edilmesi. 5. Mevzuat Uyumu: İş yerinin ulusal iş sağlığı ve güvenliği mevzuatına uygunluğunu sağlamak.

Alt-A kredi notu, kredi notunun 700-1099 aralığında olduğu ve orta riskli olarak değerlendirildiği bir kategoridir.

10 yıllık CDS (Credit Default Swap) primi, borçlunun önümüzdeki 10 yıl içinde borcunu ödeyememe durumuna karşı koruma sağlar ve daha uzun vadeli bir risk değerlendirmesi sunar. Bu prim, ülkelerin veya şirketlerin finansal sağlığı ve kredi riski hakkında önemli bilgiler verir ve düşük olması tercih edilir.

HangiKredi Finansal Durum Kodu, kişinin finansal sağlığını ve risk durumunu gösteren bir puandır. Puan aralıkları şu şekildedir: - Çok Sağlıksız (1-399): Finansal durum çok kötü. - Sağlıksız (400-699): Finansal durum kötü. - Orta (700-1099): Finansal durum orta riskli. - İyi (1100-1499): Finansal durum az riskli. - Çok İyi (1500-1900): Finansal durum güvenli. HangiKredi Finansal Durum Kodu'nu HangiKredi mobil uygulaması üzerinden veya Findeks üzerinden öğrenebilirsiniz.

Risk değerlendirmesini işveren veya işveren vekili oluşturur ve bu ekip tarafından gerçekleştirilir. Risk değerlendirmesi tehlike sınıfına göre sırasıyla en geç iki, dört ve altı yılda bir yenilenir.