RiskDeğerlendirmesi

MEB İSGB (İşyeri Sağlık ve Güvenlik Birimi) denetimlerinin nasıl yapıldığına dair güncel bilgi bulunamadı. Ancak, 2019 yılında yapılan denetimlerle ilgili bazı bilgiler mevcut: Pansiyonlu okullar ve öğretmenevleri: 2018 yılında 2970 pansiyonlu okul, 2019 yılında ise 3090 pansiyonlu okul denetlenmiştir. Risk değerlendirmesi: Okul ve kurumlarda risk değerlendirmesi, kurum yöneticisi veya iş güvenliği uzmanı tarafından, gerekirse il İSGB uzmanlarından destek alınarak yapılır. Acil durum planları: Acil durum planları hazırlanarak, MEBBİS İSGB modülüne giriş yapılır. İSGB denetimleriyle ilgili en güncel bilgilere, isgbdenetim.meb.gov.tr adresinden ulaşılabilir.

Hastanelerde İSG (iş sağlığı ve güvenliği) yönetimi şu adımlarla gerçekleştirilir: 1. İş Sağlığı ve Güvenliği İşveren Vekilinin Belirlenmesi: Sağlık Bakanlığı'na bağlı hastanelerde başhekim veya başhekim yardımcısı bu görevi üstlenebilir. 2. Risk Değerlendirmesi ve Acil Durum Planlaması: Risklerin belirlenmesi ve acil durum planlarının hazırlanması. 3. Eğitim ve Farkındalık: Çalışanların iş sağlığı ve güvenliği konusunda eğitilmesi ve farkındalık faaliyetlerinin düzenlenmesi. 4. Koruyucu Tedbirler: Gerekli koruyucu ekipman ve önlemlerin alınması, düzenli sağlık kontrollerinin yapılması. 5. Denetim ve İzleme: İş sağlığı ve güvenliği uygulamalarının denetlenmesi ve uygunsuzlukların giderilmesi. 6. İşbirliği ve Koordinasyon: Diğer birimlerle iş sağlığı ve güvenliği konularında işbirliği yapılması. Bu süreçlerin etkin bir şekilde yürütülmesi, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı oluşturmayı hedefler.

Evet, Denizli bir deprem bölgesidir. Denizli, Türkiye'nin 1. derece deprem bölgesi içerisinde yer almamaktadır. Denizli’nin iç kesimleri, özellikle Çivril, Sarayköy, Merkez, Kale ve Pamukkale gibi ilçeler, aktif yer hareketlerine daha yakın olan alanlar arasında yer alır. Denizli’de deprem riski taşıyan bazı bölgeler şunlardır: Pamukkale ilçesi; Sarayköy ilçesi; Çivril ve Kale ilçeleri. Denizli’de deprem riski taşımayan bazı bölgeler ise şunlardır: Buldan, Bekilli ve Acıpayam gibi ilçeler; Denizli’nin güney kısmında yer alan ve denizden uzak olan köyler ve yerleşim alanları. Deprem riskini azaltmak ve güvenliği sağlamak için bina yapılarının güçlendirilmesi, acil durum planları hazırlanması, inşaat alanlarında sismik yapının göz önünde bulundurulması ve toplum bilinçlendirilmesi gibi önlemler alınabilir.

CAPE oranının tehlikeli kabul edildiği değer, tarihi ortalamanın çok üzerindedir. Yale Üniversitesi profesörü Robert Shiller'in çalışmalarına göre, CAPE oranı tarihi ortalamasının çok üstündeyse piyasanın aşırı değerlendiği ve düzeltme riskinin arttığı söylenebilir. Örneğin, S&P 500 Endeksi için CAPE rasyosunun tarihsel ortalaması 15-16 arasındadır, oranın en yüksek seviyeleri 2020 yılında 44’ü aşmıştır. CAPE oranının tek başına bir yatırım kararı verme aracı olmadığı unutulmamalıdır.

OSGB (Ortak Sağlık ve Güvenlik Birimi), işyerlerine iş sağlığı ve güvenliği hizmetleri sunar. Bu hizmetler arasında: İşyeri hekimi temini: Çalışanların sağlık gözetimini yapar, işe giriş ve periyodik sağlık muayeneleri gerçekleştirir. İş güvenliği uzmanı temini: İş yerindeki riskleri gözlemler, tedbirlerin uygulanmasını takip eder ve iş kazalarını önlemek için saha gözetimleri yapar. Diğer sağlık personeli (örneğin, işyeri hemşiresi) temini: İlk yardım müdahaleleri yapar ve sağlık eğitimlerinde rol alır. Risk değerlendirmesi: İş yerindeki tehlikeleri belirler ve önlemler alır. Acil durum planı hazırlama: Yangın, deprem gibi senaryolar için eylem planları hazırlar ve tatbikatlar düzenler. Eğitimler: Temel iş sağlığı ve güvenliği, yangın, ilk yardım gibi eğitimler planlar ve verir.

Samsun'un deprem riski orta seviyededir. Ancak, Samsun'un özellikle Atakum ilçesi ve sahil şeridi, birinci ve ikinci derece deprem riski taşımaktadır. Samsun'daki deprem riskinin artmasının başlıca sebebi, çevredeki büyük fay hatlarının etkisidir. Deprem riski taşıyan bir bölgede bulunulduğundan, depreme dayanıklı yapıların inşa edilmesi ve mevcut binaların deprem yönetmeliklerine uygun hale getirilmesi büyük önem taşımaktadır.

Koroner kalsiyum skorlaması testinde kalsiyum skorunun yüzde kaç riskli olduğuna dair bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, kalsiyum skorunun değerlendirilmesi şu şekilde yapılır: 0 skor. 1-99 skor. 100-399 skor. 400 ve üzeri skor. Koroner kalsiyum skorlaması, kalp hastalığı riskini değerlendirmede kullanılan bir tarama testidir. Kalsiyum skorlaması yaptırmadan önce bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

Riskometre'de 100 puanı, yani "stresli" bölgeyi işaret eden bir ibre, piyasanın daha tedbirli olduğunu ve riskten kaçınma eğiliminde olduğunu gösterir. Dolayısıyla, Riskometre'ye göre piyasanın tehlikeli kabul edilebileceği seviye, 100 puan veya "stresli" bölgedir. Riskometre, yatırımcıların piyasadaki riskleri daha iyi anlamalarına ve daha bilinçli yatırım kararları almalarına yardımcı olabilir. Ancak, yatırım kararları alırken bir finansal danışmana başvurulması önerilir.

Altın işi yapmak, özellikle uzun vadeli ve düşük riskli yatırım yapmak isteyenler için mantıklı bir seçenek olabilir. Altına yatırım yapmanın bazı avantajları şunlardır: Enflasyona karşı koruma: Altın, enflasyon dönemlerinde değerini koruma eğilimindedir. Likidite: Altın, dünya genelinde kolayca alınıp satılabilen ve hızlı nakde çevrilebilen bir yatırım aracıdır. Ekonomik krizlere dayanıklılık: Altın, ekonomik belirsizlik ve kriz dönemlerinde güvenli bir liman olarak görülür. Çeşitlendirme imkanı: Yatırım portföyünü çeşitlendirmek isteyenler için altın, düşük riskli bir alternatiftir. Ancak, altına yatırım yapmanın bazı dezavantajları da vardır: Kısa vadeli dalgalanmalar: Altın fiyatları kısa vadede dalgalanabilir. Getiri oranı: Altın, uzun vadede değer kazansa da, hisse senedi veya kripto para gibi yatırım araçlarına kıyasla daha düşük getiri sağlayabilir. Depolama ve güvenlik sorunları: Fiziksel altın yatırımı yapanlar için güvenlik ve saklama sorunları olabilir. Yatırım yapmadan önce piyasa koşullarını ve fiyat dalgalanmalarını dikkatlice değerlendirmek önemlidir.

Erdek fay hattının üretebileceği deprem şiddeti hakkında kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, Erdek'e en yakın fay hattının Edincik'ten geçtiği ve bu fay hattının en fazla 5,5 büyüklüğünde deprem üretebileceği belirtilmektedir. Ayrıca, Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi'nden Prof. Dr. Şenol Hakan Kutoğlu'nun açıklamalarına göre, Bandırma ve Erdek'teki fay hatları, 7 ve üzeri büyüklükte deprem üretebilecek kadar gergin durumdadır. Depremlerin şiddeti birçok faktöre bağlı olarak değişebilir ve kesin bilgi için güncel araştırmaların takip edilmesi önerilir.

Üsküdar'ın yüzde kaçının riskli olduğuna dair güncel bir bilgi bulunamamıştır. Ancak, Üsküdar'ın deprem riskiyle ilgili bazı bilgiler şu şekildedir: İBB tarafından hazırlanan rapora göre, Üsküdar'da zayıf zeminlere sahip semtler arasında Ferah, Mimar Sinan, Aziz Mahmut Hüdayi, Beylerbeyi, Çengelköy ve Küçük Çamlıca'nın belirli kısımları bulunmaktadır. Jeolog ve Bilim Akademisi üyesi Prof. Dr. Naci Görür, Üsküdar'ın da içinde bulunduğu Anadolu Yakası'nın, genel olarak depremden daha az etkileneceğini belirtmiştir. Deprem riski ve riskli bölgeler zamanla değişebileceğinden, güncel bilgiler için resmi kaynakların kontrol edilmesi önerilir.

Depremler arası sürenin uzamasının birkaç nedeni olabilir: Depremlerin rastgele dağılımı: Depremler, Dünya'nın kabuğunu oluşturan tektonik plakaların hareketleriyle oluşur ve bu hareketler deterministik değildir, yani belirli bir düzende olmaz. Veri toplama ve raporlama: Modern teknolojinin gelişmesiyle birlikte, daha fazla ülke ve gelişmiş teknolojiler sayesinde daha çok deprem kaydedilip, bu kayıtlar daha hızlı bir şekilde ortak veri tabanlarına aktarılmaktadır. Yoğunluk ve nüfus: Depremlerin sıklaştığına yönelik algı, kısmen kısa zaman aralıklarında, yoğun nüfus bölgelerinde yaşanan depremlerden kaynaklanır.

Down sendromu riskinin 1/200 olması, tarama testi sonucunda bebeğin Down sendromlu olma ihtimalinin her 200 vakadan 1'i anlamına gelir. Bu, tarama-pozitif olarak değerlendirilir ve yüksek risk grubunu ifade eder. Ancak, tarama testleri kesin sonuç vermez; sadece risk seviyesini belirler.

Risk değerlendirme ekibi atama yazısı, aşağıdaki gibi örnek bir yapıya sahip olabilir: ``` ..................(İLGİLİ BİRİM ADI) RİSK DEĞERLENDİRMESİ EKİP ÜYELERİNİN ATAMA YAZISI ………………………………………………………….. (İLGİLİ BİRİM ADI), 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamındaki İş Sağlığı ve Güvenliği Risk Değerlendirmesi Yönetmeliği’ne istinaden, işveren/işveren vekili tarafından aşağıdaki Risk Değerlendirmesi Ekibi üyeleri atanmıştır. Risk Değerlendirmesi Ekibi: - S.N: Görev - AD-SOYAD/ TC KİMLİK NO: İsim ve kimlik bilgileri - CEP TELEFONU: İletişim numarası - İMZA: İmza Risk değerlendirmesi ekip üyelerinde görev değişikliği olması halinde bu atama duyurusu güncellenerek tekrar ibraz olunur. İŞVEREN/İŞVEREN VEKİLİ ``` Örnek atama yazısı için Uludağ Üniversitesi'nin ilgili prosedürüne şu linkten ulaşılabilir:. Risk değerlendirme ekibi atama yazıları, İSG-TB-03-01 Risk Değerlendirmesi Ekipleri Atama Tebliğ gibi formlar üzerinden de düzenlenebilir.

Yıldız Pazar hisseleri, belirli riskler barındırsa da genellikle yatırımcılar için daha güvenli bir yatırım ortamı sunar. Yıldız Pazar hisselerinin bazı riskleri: Şirket bazlı riskler: Her Yıldız Pazar hissesi düşük riskli olmayabilir; bu nedenle şirket bazlı analiz yapmak önemlidir. Sektörel etkiler: Endeks etkileri nedeniyle bazı dönemlerde borsada devre kesici uygulanabilir. Yıldız Pazar hisselerinin bazı avantajları: Yüksek likidite: Emirlerin hızlı gerçekleşmesi ve fiyat makasının dar olması, işlem maliyetlerini azaltır. Yatırımcı koruması: Yüksek denetim altında olan bu şirketler, yatırımcı haklarını gözeten yapılarla çalışır. Kurumsal ilgi: Bu hisseler, portföy yönetim şirketleri, emeklilik fonları ve ETF'ler tarafından aktif olarak izlenir. Temettü potansiyeli: Uzun vadeli gelir hedefleyen yatırımcılar için temettü politikası net olan şirketler avantaj sağlar.

Risk matrisinde 5 sayısı, olasılık ve şiddet derecelendirmesinde kullanılan bir değerdir. Olasılık. Şiddet (etki). Risk matrisinde olasılık ve şiddet puanları çarpılarak risk puanı elde edilir.

Türkiye'nin neredeyse tamamı deprem riski altındadır. Türkiye'de üç büyük fay hattı bulunmaktadır: Kuzey Anadolu Fay Hattı, Doğu Anadolu Fay Hattı ve Batı Anadolu Fay Hattı. AFAD'ın 2025 verilerine göre, Türkiye'de 4. ve 5. derece deprem bölgesi olarak kabul edilen ve büyük deprem olasılığı oldukça düşük olan iller şunlardır: Aksaray, Niğde, Karaman, Nevşehir, Yozgat, Kırıkkale ve Kırşehir. Ancak, diğer illerin çoğu farklı derecelerde deprem riski taşımaktadır. Türkiye'de deprem riski taşımayan bir bölge bulunmamaktadır.

Evet, kredi notu düşük olan kişilerin kredi riski yüksektir. Kredi notu, 1-969 arası "en riskli", 970-1149 arası "orta riskli" ve 1150-1469 arası olursa "az riskli" olarak kabul edilir. Düşük kredi notuna sahip bireyler, bankalar tarafından riskli grupta yer aldıkları için başvuruları daha dikkatli incelenir ve kredi için daha yüksek faiz oranları sunulabilir. Ayrıca, düşük kredi notuna sahip kişilerin yaptığı kredi kartı başvuruları da genellikle kabul edilmez.

Sinop, Türkiye Deprem Bölgeleri Haritası'na göre 1., 2., 3., 4. derece deprem bölgesi olarak sınıflandırılmıştır. Bu sınıflandırmaya göre Sinop'un en tehlikeli kaçıncı deprem bölgesi olduğuna dair bir bilgi bulunamamıştır. Türkiye'de deprem risk alanları 5’e ayrılmaktadır. Deprem risk alanları il-ilçe bazında değişkenlik gösterebilmektedir. Türkiye'deki deprem bölgeleri ve riskleriyle ilgili en güncel bilgilere Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) tarafından hazırlanan Türkiye Deprem Tehlike Haritası'ndan ulaşılabilir.

4. derece deprem bölgesi, deprem riskinin en az olduğu bölgeleri ifade eder. Türkiye Deprem Tehlike Haritası'na göre 4. derece deprem bölgelerinde depremlerin şiddeti ve sıklığı daha düşüktür. Ancak, deprem riski değerlendirmesinde şehrin yer yapısı, yapı stoğu, merkez üssüne uzaklık gibi farklı durumlar söz konusudur. Türkiye'de 4. derece deprem kuşağında olan bazı iller şunlardır: Trabzon; Rize; Edirne; Niğde; Aksaray; Karaman.