Potasyum

Muzda en çok potasyum, 100 gramında yaklaşık 350-360 mg potasyum bulunan olgun muzda bulunmaktadır.

Tam buğday makarna, potasyum eksikliği yapmaz çünkü 100 gramında yaklaşık 80-100 mg potasyum içerir.

Magvital magnezyum içeren bir ilaçtır.

Hipokalemik (potasyum düşüklüğü) hastaların potasyum zengini besinler tüketmesi önerilir. Bu besinler arasında: Meyveler: avokado, muz, incir, kivi, portakal; Sebzeler: ıspanak, domates, havuç, pancar; Baklagiller: bezelye ve fasulye; Kuruyemişler: fıstık ezmesi, kepek; Süt ürünleri: süt. Ayrıca, doktorun önerdiği potasyum takviyelerini almak da önemlidir.

Potasyum yüksekliğinde (hiperkalemi) EKG'de sivri T dalgaları görülür.

Azot (N), Fosfor (P) ve Potasyum (K) bitkilerin büyümesi ve gelişmesi için hayati öneme sahip üç temel besin maddesidir. Bu elementlerin işlevleri şunlardır: - Azot: Bitkilerin yapraklarının yeşil kalmasını sağlayarak fotosentezi artırır, yeni hücrelerin oluşumunu destekler. - Fosfor: Bitki kök gelişimini hızlandırır, çiçeklenmeyi teşvik eder, enerji transferi ve hücre bölünmesi için gereklidir. - Potasyum: Bitkilerin su dengesini düzenler, hastalıklara karşı direncini artırır, tohumun olgunlaşmasını sağlar.

SAP madeninin hammaddesi, alüminyum, potasyum, amonyum ve fosfat gibi kimyasal formlarda bulunabilir.

K+ (potasyum) yüksekliği, yani hiperkalemi, çeşitli nedenlerden kaynaklanabilir: 1. Böbrek Fonksiyon Bozuklukları: Böbrekler, potasyumun vücuttan atılmasını sağlar. Böbrek yetmezliği veya diğer böbrek hastalıkları, potasyumun birikmesine neden olabilir. 2. İlaç Kullanımı: Bazı ilaçlar, özellikle diüretikler, ACE inhibitörleri ve potasyum tasarruf eden diüretikler, potasyum seviyelerini artırabilir. 3. Aşırı Potasyum Tüketimi: Muz, avokado, ıspanak gibi potasyum açısından zengin gıdaların aşırı tüketimi hiperkalemiye yol açabilir. 4. Dehidratasyon: Vücuttaki sıvı kaybı, potasyumun konsantrasyonunu artırarak yüksekliğe sebep olabilir. 5. Hücre İçi Potasyum Salınımı: Ciddi yaralanmalar, yanıklar veya asidoz gibi durumlar, hücrelerden potasyum salınımını artırabilir. Hiperkalemi, kalp ritmi bozuklukları, kas zayıflığı ve diğer ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir. Bu nedenle, potasyum seviyelerinin izlenmesi ve gerekli önleyici tedbirlerin alınması önemlidir.

Kan tahlilinde sodyum ve potasyum seviyelerinin tehlikeli olduğu değerler şunlardır: - Sodyum: Hiponatremi (düşük sodyum) belirtileri beyin ödemine bağlıdır ve halsizlik, nöbet, koma ve ölümle sonuçlanabilir. - Potasyum: Hipokalemi (düşük potasyum) kas güçsüzlüğü, kalp ritim bozuklukları ve kardiak arreste yol açabilir.

Potasyumu düşük olan kişilerin tüketmesi önerilen besinler şunlardır: 1. Elma: Potasyum oranı oldukça düşük olan elma, sağlıklı bir atıştırmalık olarak tercih edilebilir. 2. Beyaz ekmek ve makarna: Rafine karbonhidratlar, genellikle potasyum bakımından düşüktür. 3. Yeşil fasulye: Potasyum oranı düşük olan bu sebze, hiperkalemi hastaları için uygun bir alternatiftir. 4. Salatalık: Hem düşük kalorili hem de düşük potasyum içerikli olan salatalık, sağlıklı bir salata malzemesi olarak kullanılabilir. 5. Yaban mersini: Potasyum içeriği düşük bir meyve olan yaban mersini, güvenle tüketilebilir. Düşük potasyumlu diyet, kişinin sağlık durumuna ve kullanılan ilaçlara göre değişiklik gösterebilir. Bu nedenle, bir diyetisyen tarafından hazırlanmış olan diyet programına uyulması önerilir.

Toprakta en çok bulunan besin maddeleri azot (N), fosfor (P) ve potasyum (K)'dır.

Yanıklarda serumdaki sodyum (Na+) ve potasyum (K+) seviyeleri yükselir. - Sodyum (Na+), yanık sonrası sıvı kaybı nedeniyle daha az atıldığı için serumda birikir ve hipernatremi görülür. - Potasyum (K+), doku harabiyeti, hemoliz ve metabolizmanın artmasına bağlı olarak serumdaki düzeyi artar.

Potasyum serum plazma normal değeri 3,5-5 mmol olarak kabul edilir.

Islak kimyasal söndürücülerde potasyum asetat bazlı potasyum kullanılır.

Potasyum takviyesi, aşağıdaki durumlarda alınmalıdır: 1. Hipokalemi (potasyum eksikliği): Kan potasyum seviyeleri düşük olan bireylerde, kas zayıflığı, kalp ritmi bozuklukları ve yorgunluk gibi semptomları önlemek için. 2. Yüksek tansiyon ve kardiyovasküler hastalıklar: Kan basıncını düşürmek ve kalp sağlığını korumak amacıyla. 3. Diyabet ve böbrek sağlığı: Diyabetik hastalarda potasyum dengesinin sağlanması ve böbrek fonksiyonlarının desteklenmesi için. Kullanım dozu ve süresi, hastanın yaşına, sağlık durumuna ve mevcut potasyum seviyelerine göre doktor tarafından belirlenmelidir. Uyarı: Özellikle böbrek yetmezliği, kalp hastalığı veya diyabeti olan bireylerin potasyum takviyesini kullanmadan önce mutlaka doktorlarına danışmaları önerilir.

Sodyum ve potasyum en çok aşağıdaki besin kaynaklarında bulunur: Sodyum: 1. İşlenmiş gıdalar: Konserve yiyecekler, hazır çorbalar ve soslar. 2. Tuzlu atıştırmalıklar: Cips, kraker ve tuzlu fıstık. 3. Et ürünleri: Sosis, salam, jambon gibi işlenmiş etler. 4. Fast food: Yüksek miktarda sodyum içerir. Potasyum: 1. Meyveler: Muz, avokado, portakal ve kivi. 2. Sebzeler: Ispanak, tatlı patates, brokoli ve domates. 3. Kuru baklagiller: Nohut, fasulye ve mercimek. 4. Kuruyemişler: Badem, ceviz ve fındık.

K ve Ca elementleri şunlardır: - K elementi, potasyum (symbol: Kalium) anlamına gelir ve atom numarası 19'dur. - Ca elementi ise kalsiyum anlamına gelir ve atom numarası 20'dir.

Diyaliz solüsyonunda potasyum konsantrasyonu genellikle 2-4,5 mEq/L arasında değişir. Özel durumlarda: - Prediyaliz serum potasyum düzeyi 4 mEq/L'den az olduğunda, diyalizattaki potasyum düzeyi 4 mEq/L veya üzerinde olmalıdır. - Aritmi riski olan veya digital kullanan hastalarda, diyaliz solüsyonu potasyum konsantrasyonu 2,5-3 mEq/L'ye çıkarılmalıdır.

Potasyumun diğer adı "K" sembolüdür.

Hipokalemide (düşük potasyum seviyesi) T dalgasının düzleşmesinin nedeni, potasyum dengesizliğinin ventriküllerin repolarizasyon sürecini etkilemesidir. Bu durum ayrıca U dalgasının amplitüdünün artmasına ve ST segment çökmesine yol açabilir.