Nörofizyoloji

Aksiyon potansiyelinin aşamaları şunlardır: 1. Dinlenme (istirahat) dönemi. 2. Depolarizasyon dönemi. 3. Repolarizasyon dönemi. 4. Hiperpolarizasyon dönemi. 5. İyon dengesinin yeniden sağlanması. Ayrıca, aksiyon potansiyelinin oluşumunda eşik değer ve uyarım aşamaları da yer alır.

Refleks arkının temel özellikleri şunlardır: 1. Reseptör: İlk başta uyarıyı algılayan kısımdır. 2. Afferent Sinir (İleten Sinir): Uyarıyı refleks merkezine getiren iletim yoludur. 3. Refleks Merkezi: Uyarıya uygun cevabı oluşturan ana kısımdır, genellikle omurilik veya beyindir. 4. Efferent Sinir (Götüren Sinir): Uyarıyı cevabı uygulayacak olan efektör organa götüren iletim yoludur. 5. Efektör Organ: Cevaba uygun hareketi veya görevi yapacak olan kısımdır, genellikle kas veya salgı bezidir.

Serotonerjik reseptörler iki ana bölgede bulunur: 1. Merkezi Sinir Sistemi (MSS). 2. Periferik Sistem.

Serotonin reseptörleri, 5-HT1'den 5-HT7'ye kadar yedi ana aileye ayrılır. Bazı serotonin reseptörleri ve özellikleri: 5-HT3: Ligand kapılı bir iyon kanalıdır. 5-HT4: Gs proteiniyle ilişkilidir. 5-HT1A: En çok çalışılan reseptör alt tipidir. Serotonin reseptörleri, sinir hücrelerinin ve diğer hücre tiplerinin hücre zarında bulunur. Serotonin reseptörlerinin işlevlerini ve özelliklerini daha detaylı incelemek için aşağıdaki kaynaklara başvurulabilir: tip.baskent.edu.tr; medicana.com.tr; hiwellapp.com.

Depolarize olan bir hücre, repolarizasyon süreciyle dinlenme membran potansiyeline geri döner. Repolarizasyonun aşamaları: 1. Sodyum kanallarının kapanması. 2. Potasyum kanallarının açılması. 3. Potasyum iyonlarının çıkışı. 4. Hücre içinin negatifleşmesi. Bu süreç, Na-K/ATPaz pompası ile desteklenir; bu pompa, hücre içine giren sodyum iyonlarını dışarı atarken, hücre dışına çıkan potasyum iyonlarını tekrar içeri alır.

ABR (İşitsel Beyinsapı Yanıtları) testinde kullanılan bazı elektrotların yerleşimleri: Cz (Vertex). A1 ve A2. M1 ve M2. Fpz ve Fz. Elektrotların doğru yerleştirilmesi için cildin iyi temizlenmesi ve uygun miktarda iletken pasta veya jel kullanılması önemlidir. ABR testi, mutlaka bu konuda tecrübeli klinisyen odyologlar tarafından uygulanmalıdır.

Motor nöron ve motor ünite arasındaki fark şu şekilde açıklanabilir: Motor nöron. Motor ünite. Bir motor nöron, birden fazla kas lifini innerve edebilir, ancak sadece bir motor nöron tek bir kas lifini innerve eder.

Nörobiyoloji, nöropsikoloji, nörofizyoloji ve nöroloji alanlarının tanımları şu şekildedir: Nörobiyoloji. Nöropsikoloji. Nörofizyoloji. Nöroloji. Nörobilim (sinirbilim veya nörobiyoloji) kapsamındaki bazı alt dallar şunlardır: bilişsel nörobilim; davranışsal nörobilim; gelişimsel nörobilim; hesaplamalı nörobilim; moleküler nörobilim; nöroanatomi; nöroevrim; nörofarmakoloji; nörofelsefe; nörokimya.

Volume conduction, bioelektromanyetizmada kullanılan bir terim olup, elektrik veya manyetik alanların biyolojik doku aracılığıyla bir birincil akım kaynağından ölçüm sensörlerine iletilmesi olarak tanımlanabilir. Bu fenomen, elektrik sinyallerinin kaynaktan elektrotlara doğru düz bir çizgi izlememesi nedeniyle ortaya çıkar. Volume conduction, elektrokardiyografi (ECG), manyetokardiyografi (MCG), elektroensefalografi (EEG) ve manyetoensefalografi (MEG) gibi alanlarda, kaynak analizi için kullanılan bir modeldir.

Nörofizyoloji ve nörobilim arasındaki temel fark, kapsam ve odak noktasıdır: Nörofizyoloji, sinir sisteminin fiziksel ve elektriksel işlevlerini inceleyen bir bilim dalıdır. Nörobilim ise daha geniş bir terim olup, sinir sistemini ve beynin işlevlerini inceleyen tüm bilim dallarını kapsar. Dolayısıyla, nörofizyoloji nörobilimin bir alt dalı olarak kabul edilebilir. Nörofizyoloji, sinir sisteminin tanı sürecinde aktif rol oynarken, nörobilim hem tanı hem de tedavi süreçlerini içerir.

Motor nöronlar tek hücre değildir, bunlar sinir hücreleridir (nöronlar). Nöronlar, dendritler, hücre gövdesi, akson ve sinaptik uçlar gibi dört özelleşmiş bölümden oluşur.

Sinir monitörizasyonu cihazı, cerrahi işlemler sırasında sinir sistemini, özellikle sinirleri ve omuriliği izlemek ve korumak amacıyla kullanılan bir tekniktir. Kullanım alanları: Tiroid ameliyatları. Omurga ameliyatları. Beyin ameliyatları. Periferik sinir ameliyatları. Damar ameliyatları. Çalışma prensibi: 1. Hastaya genel anestezi uygulanır. 2. Endotrakeal tüpe özel elektrotlar yerleştirilerek ses tellerinin sinir aktivitesi ölçülür. 3. Cerrahi sırasında stimülasyon probu ile sinirler uyarılır. 4. Sinirin fonksiyonel durumu ekrandan ve sesli sinyallerle takip edilir. 5. Sinirin zarar görmesini önlemek için cerrahi manipülasyon buna göre yönlendirilir.

Ara nöronlar, diğer nöronlar tarafından uyarılır. Duyu nöronları, ara nöronlara sinyal iletir. Diğer ara nöronlar, bilgi işleme sürecinde birbirine sinyal iletebilir. Ara nöronlar, bir nöronu diğerine bağlayarak duyusal ve motor nöronlar arasında iletişimi sağlar.

Motor ünite, bir motor nöron ve bu nöronun akson terminalleri tarafından innerve edilen tüm iskelet kası liflerinden oluşur. Özellikleri: Bir motor ünitede aynı tip lifler bulunur ve motor sinirinin getirdiği uyarana aynı şekilde cevap verirler. Motor ünitede ne kadar az lif varsa, o ünitelerden oluşan kas o kadar süratli kasılır. Motor üniteler, kasılma kuvvetlerinin bir kas içinde eşit dağılımı için birbirine serpiştirilmiş liflere sahiptir. Fonksiyonu: Motor ünite, kas kasılmalarını koordine etmede önemli bir rol oynar. Merkezi sinir sistemi, kas hareketini başlattığında, ilgili kas grupları içindeki birden fazla motor üniteyi harekete geçirir. Boyutları: Motor üniteler farklı boyutlarda gelir. Örneğin, gırtlaktaki sesi üretmekten sorumlu kaslar, motor ünite başına sadece 2 veya 3 kas lifine sahipken, ekstraoküler kaslar motor ünite başına 10 ila 20 kas lifi içerir.

Nörofizyoloji ve Nörooftalmoloji farklı tıbbi uzmanlık alanlarını ifade eder ve bu alanlara farklı bölümler bakar: 1. Nörofizyoloji: - Klinik Nörofizyoloji olarak da bilinir ve Nöroloji branşı altında yer alır. - Kas ve sinir sistemi ile ilgili rahatsızlıkların tanısında ve tedavisinde uzmanlaşır. 2. Nörooftalmoloji: - Nöroloji ve Göz Hastalıkları bölümlerinin işbirliği ile ilgilenir. - Göz ve sinir sistemi arasındaki ilişkileri inceleyen bir alandır. Özetle: - Nörofizyoloji için Nöroloji bölümüne, - Nörooftalmoloji için ise Nöroloji ve Göz Hastalıkları bölümlerinin ortak çalışmasına başvurulmalıdır.

Atlamalı iletim, miyelinli nöronlarda görülen bir iletim türüdür. Sürekli iletim ise miyelinsiz nöronlarda görülür. Özetle: - Atlamalı İletim: Miyelinli nöronlarda, Ranvier boğumlarında, hızlı ve enerji tasarruflu. - Sürekli İletim: Miyelinsiz nöronlarda, tüm zar boyunca kesintisiz.

Sinir hücresinde iletim, tek yönde gerçekleşir ve her zaman akson ucuna doğru ilerler. İmpuls, akson tepeciklerinde başlar ve akson boyunca devam eder.

Miyelin kılıf, impuls (uyarı) iletimini şu şekillerde etkiler: İletim hızını artırır. Enerji kaybını azaltır. İmpuls iletimini izole eder. İmpuls eşiğini düşürür. Ancak, miyelin kılıfında bulunan lipitler nedeniyle besin maddelerinin aksona geçişi zorlaşır.

Na+ (sodyum) ve K+ (potasyum), canlı hücrelerde çeşitli işlevlere sahiptir: Hücre fizyolojisi: Na+/K+-ATPaz (sodyum-potasyum pompası) sayesinde, bu iyonlar hücre içinde ve dışında belirli bir düzen sağlar. Enzim işlevi: Na+ ve K+, biyolojik makromoleküllerin işlevine yardımcı olan önemli iyonlardır. Sağlık: Na+/K+ oranı, mineral dengesini gösterir ve böbrek ile böbrek üstü bezi işlevleriyle yakından ilişkilidir. Na+ ve K+'nın yanlış dengesi, kas fonksiyon bozuklukları, sinir iletimi sorunları ve kan basıncı problemleri gibi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Klinik nörofizyoloji uzmanı, sinir sistemi hastalıklarının tanı ve tedavisinde görev alır. Bu uzmanlar, beyin, omurilik ve sinirler ile ilgili hastalıkların teşhis ve tedavisinde aşağıdaki testleri uygulayarak hastaları değerlendirir: Elektroensefalografi (EEG). Elektromiyografi (EMG). Nöromusküler stimülasyon (NMS). Uyandırılmış potansiyeller. Klinik nörofizyoloji uzmanları, bu testlerin sonuçlarını kullanarak epilepsi, uyku bozuklukları, beyin hasarı, sinir ve kas hastalıkları gibi sorunları teşhis edebilir. Klinik nörofizyoloji uzmanı olmak için tıp fakültesi mezunu olmak ve 4 yıllık tıp uzmanlık eğitimi almak gereklidir.