Küreselleşme

Lojistik, tarihsel süreçte birkaç önemli nedenle inkılap yapmıştır: Sanayi Devrimi: Buhar gücüyle çalışan trenler ve gemiler, mal taşımacılığını hızlandırmış ve maliyetleri düşürmüştür. Deniz konteynerinin icadı: 1956'da Malcom P. McLean'in deniz konteynerini icat etmesi, küresel ticareti kolaylaştırmış ve lojistik süreçleri dönüştürmüştür. Teknoloji ve küreselleşme: Bilgisayar ve internet teknolojileri, lojistik süreçlerin dijitalleşmesini sağlamış, gerçek zamanlı izleme, veri analizi ve otomasyon gibi yeniliklerle verimliliği artırmıştır. Askeri stratejiler: Askeri lojistik, iş dünyasına aktarılmış ve bu, lojistik kavramının sivil alanda da yaygınlaşmasına yol açmıştır.

Küreselleşmenin Türkiye'de etkilediği bazı sektörler şunlardır: Savunma sanayi: Türkiye, son yıllarda özellikle savunma sanayi alanında teknoloji yoğun ürünler üretmekte ve bu ürünlerin ihracatını gerçekleştirmektedir. Tekstil sektörü: Üretim, maliyetlerin düşük olduğu ülkelere kaymış, Türkiye de bu ülkelerden biri olmuştur. Elektronik, beyaz eşya ve otomotiv sektörü: Bu alanlara yapılan yatırımlar Türkiye'ye yönelmiştir. Tarım sektörü: Tarım, ileri teknoloji kullanılan bir sanayi dalı haline gelmiştir. Ayrıca, küreselleşme Türkiye'nin dış ticaretini artırmış, yabancı sermaye yatırımlarını teşvik etmiş ve finansal sektörün gelişimini hızlandırmıştır.

Anthony D. Smith'in "Küreselleşme Çağında Milliyetçilik" adlı kitabı, küreselleşme ile birlikte milliyetçiliğin neden yeniden dirildiğini ve bu iki olgunun çelişkili ilişkisini ele alır. Kitapta işlenen bazı konular: Ulus-devlet ve milliyetçilik: Smith, ulus-devletin ve milliyetçiliğin tarihsel süreçteki yerini ve küreselleşme ile olan etkileşimini inceler. Yeni bağlılık türleri: Ulusüstü oluşumların ne anlama geldiği ve milletin ötesinde yeni bağlılık türlerinin ortaya çıkıp çıkmadığı tartışılır. Etnik milliyetçilik: Etnik aidiyet duygusunun milliyetçilikteki rolü ve bu türün yurttaş milliyetçiliğinden farkları ele alınır. Toplumsal hareketler: Küreselleşme döneminde feminizmden çevre hareketlerine kadar çeşitli toplumsal hareketlerin ve kimlik protestolarının milliyetçilikle ilişkisi incelenir.

Elazığ Belediyesi'nin logosunun neden değiştiğine dair kesin bir bilgi bulunmamaktadır. Ancak, logolardaki değişikliklerin genellikle küreselleşme, nostalji, tarihi değerlere sahip çıkma, rekabet etme ve markalaşma gibi nedenlerle yapıldığı bilinmektedir. Elazığ Belediyesi'nin logosunun değişimi için 2019 yılında Kültür Sanat Danışma Kurulu'nda modernize edilmiş yeni bir logo konusunda fikir birliği oluşturulduğu belirtilmiştir.

Siyasal küreselleşme, siyasi güç, otorite ve yönetim biçimlerinin yapısal değişikliklere uğraması sürecidir. Siyasal küreselleşmenin bazı özellikleri: Ulus-devletin yetkilerinin azalması. Uluslararası örgütlerin etkisinin artması. Dış müdahalelerin artması. Yönetim sistemlerinin etkileşimi. Siyasal küreselleşme, 2. Dünya Savaşı sonrasında etki alanı kazanmış ve SSCB’nin dağılmasıyla hızla gelişmiştir.

Küreselleşmenin ilk evresi, 1490 yılında merkantilizmin etkisiyle yaşanan ve sömürgecilikle sonuçlanan birinci küreselleşmedir. Küreselleşmenin evrelerini şu şekilde özetlemek mümkündür: Birinci küreselleşme. İkinci küreselleşme. Üçüncü küreselleşme. Küreselleşmenin, Dünya Bankası tarafından sınıflandırılan gelişim sürecinde ise A- Birinci Küreselleşme Dönemi: 1870-1914, B- Ulusçuluğa Dönüş Dönemi: 1914-1945 (I. ve II. Dünya Savaşları), C- İkinci Küreselleşme Dönemi: 1945-1980, D- Yeni Küreselleşme Dönemi: 1980 ve sonrası olarak dört ana evre bulunmaktadır.

Küreselleşme ve tedarik zinciri arasındaki ilişki şu şekilde açıklanabilir: Pazar erişimi. Maliyet avantajı. Riskler. İşbirliği ve dijitalleşme. Üretimin coğrafi dağılımı. Küresel tedarik zincirleri, hem fırsatlar sunar hem de yönetimsel ve operasyonel zorluklar getirir.

William H. McNeill'in "Dünya Tarihinin Değişen Biçimi" adlı eserinde, tarih anlayışları ve kendi tarih anlayışındaki değişiklikler ele alınmaktadır. McNeill, dünya tarihinin şekillenmesinde farklı kültürler ve uygarlıklar arasındaki etkileşimin temel etken olduğunu savunur. Ayrıca, savaş teknolojilerinin topluluklar arası ilişkilere etkisi ve bu ilişkilerin tarihsel süreçteki rolü üzerinde durur. McNeill, bu yazı ile Alâeddin Şenel'in derlediği "Kronoloji" eklerinin, yapıtın kaynak ve başvuru niteliğini artırdığını ifade eder.

George Ritzer'in "Toplumun McDonaldlaştırılması" kitabı, McDonald's ve benzeri yapıların temelindeki ilkelerin, Amerikan toplumunun ve dünyanın geri kalanının giderek daha fazla kısmına egemen olma sürecini ele alır. Kitapta ele alınan temel konular: McDonaldlaştırmanın dört boyutu: Verimlilik, hesaplanabilirlik, öngörülebilirlik ve denetim. McDonaldlaşmanın etkileri: Özgürlük ve bireyselliği yok etmesi, insani değerleri hiçe sayması ve akıldışılığa yol açması. McDonaldlaşmanın yayılması: Din gibi dış etkilere kapalı kurumlar ve Fransa gibi Avrupa ülkeleri de bu süreçten etkilenmektedir. Bireysel mücadele: McDonaldlaştırılmış toplumla başa çıkmak için bireysel ve toplumsal olarak akılcılaştırılmamış uygulamaların yaygınlaştırılması önerisi. Kitap, modern topluma eleştirel bir bakış sunar ve okuyucuyu eleştirel düşünmeye sevk eder.

Dani Rodrik'in "Tek Ekonomi Çok Reçete" kitabı, ekonomik büyüme, kurumlar ve küreselleşme konularını ele alır. Kitapta anlatılan bazı temel noktalar: Ekonomik büyüme: Bazı ülkelerin hızlı büyürken bazılarının güçlükle büyümesinin nedenleri incelenir. Kurumlar: Ekonomik refahı sağlayacak, piyasayı destekleyen kurumların tüm boyutları analiz edilir. Küreselleşme: Ekonomik küreselleşmenin ulus devlet veya demokrasiden vazgeçmeyi gerektirebileceği belirtilir. Rodrik, yerel koşullara göre oluşturulan politikaların önemini vurgular ve her konuda haklı olmasa da, bu konuda haklı olduğunu belirtir.

Emre Emel'in "Küreselleşme ve Çalışma Yaşamında Kadın" adlı eseri hakkında bilgi bulunamadı. Ancak, küreselleşme ve çalışma yaşamında kadın konusunu ele alan bazı kaynaklar şunlardır: Bianet.org. Dergipark.org.tr. Openaccess.marmara.edu.tr. Academia.edu. Researchgate.net.

Lübnan'da İngilizce konuşulmasının birkaç nedeni vardır: Küreselleşme ve uluslararası bağlantılar: İngilizce, iş dünyasında, özellikle bilgi teknolojileri, finans ve sağlık alanlarında aktif olarak kullanılmaktadır. Yabancı eğitim kurumları: Lübnan'daki özel ve uluslararası okullarda İngilizce eğitim verilmektedir. Fransız etkisine tepki: Fransız mandası döneminde Fransızca yaygındı, ancak Fransız etkisine tepki olarak İngilizce öğrenilmeye başlanmıştır. Modernlik ve popüler kültür: İngilizce, modernlik, coolluk ve hip kültürle ilişkilendirilir. Ayrıca, Lübnan'da çok dillilik yaygındır; Arapça ve Fransızca'nın yanı sıra İngilizce de günlük yaşamda ve iletişimde kullanılır.

Dijital melezleşme, dijital yerliler ve dijital göçmenler arasında bir geçiş grubunu ifade eder. Dijital yerliler, sanal dünyanın içine doğmuş olup, teknolojiye kolaylıkla uyum sağlarlar. Dijital göçmenler, internet çağı öncesinde doğmuş olup, teknolojiye daha az hakimdirler. Dijital melezler, her iki grubun özelliklerini taşır; teknolojiyi iyi kullanamazken, değişime de tamamen dirençli değillerdir. Bu terim, ilk kez Marc Prensky tarafından 2001 yılında ortaya atılmıştır.

Elbistan Belediyesi'nin logosunun değişmesinin nedeni, yeni logonun Elbistan'ı daha iyi simgeleyeceğine inanılmasıdır. Yeni logo, Selçuklu kültür ve sanatının temel figürlerinden biri olan sekiz köşeli yıldız ve geniş, bereketli toprakları simgeleyen Oğuz boyu Bayat Tamgası motiflerini içermektedir. Logo değişikliği, Elbistan Belediyesi Meclisi'nin kararıyla onaylanmış ve yüz ayrı çalışma arasından seçilerek uygulamaya konulmuştur.

Sosyoloji, küreselleşmeye çeşitli şekillerde katkı sağlar: Küresel süreçlerin anlaşılması: Sosyoloji, küreselleşme sürecinin toplumun mevcut unsurlarını nasıl değiştirdiğini ve küreselleşmeye tepki olarak yeni unsurların nasıl evrimleştiğini analiz eder. Çok kültürlü toplumların incelenmesi: Küreselleşme, farklı kültürlerin etkileşimini artırır ve sosyoloji, bu etkileşimlerin sonuçlarını ve çok kültürlü toplumların dinamiklerini araştırır. Yerel kimliklerin korunması: Sosyoloji, küreselleşmenin yerel kimlikler üzerindeki etkilerini inceler ve kültürel direnç pratiklerini analiz eder. Küresel yönetişim biçimlerinin incelenmesi: Sosyologlar, küreselleşmenin siyasi yapılar ve yönetişim biçimleri üzerindeki etkilerini araştırır. Tüketim kültürünün incelenmesi: Küreselleşme, tüketim kültürünün yayılmasına yol açar ve sosyoloji, bu küresel ürünlerin yerel kültürler üzerindeki etkilerini inceler.

"Ulusötesi endüstri ilişkilerinin doğuşu ve gelişimi aşamasındaki koşulların belirli yönlerden benzetilmesi" ifadesi, endüstri ilişkilerinin tarihsel gelişim süreçlerinin benzerlikler taşıdığı anlamına gelebilir. Endüstri ilişkileri, işçilerin çalışma koşulları ve haklarıyla ilgili işverenle olan etkileşimlerini kapsar ve bu ilişkiler, sosyo-ekonomik çevreye bağlı olarak değişebilir. Bazı benzer gelişim aşamaları: Devlet müdahalesinin azalması: Zamanla dolaysız devlet müdahaleleri yerini dolaylı, toplu ve örgütsel ilişkilere bırakmıştır. Sendikaların ve toplu pazarlığın önem kazanması: Sendikalar, işçilerin haklarını koruma ve çalışma koşullarını iyileştirme amacıyla ortaya çıkmış, toplu pazarlık bu ilişkilerin temel unsurlarından biri olmuştur. Küresel etkiler: Yeni teknolojilerin üretim sürecine dahil olması, esnek çalışma biçimlerinin yaygınlaşması ve çokuluslu şirketlerin ortaya çıkması, endüstri ilişkilerinde küresel bir dönüşüm sürecine yol açmıştır.

Türkiye'de eğitim sisteminin neden İngilizce olduğuna dair bazı nedenler: Lingua Franca Olması: İngilizce, dünya genelinde ortak iletişim dili (lingua franca) olarak kabul edilir. Mesleki ve Bilimsel Birikim: İngilizce, mesleki ve bilimsel birikimin büyük bir kısmının dili olduğundan, bu dilde eğitim almak öğrencileri küresel pazara hazırlar. Uluslararasılaşma: İngilizce eğitim, üniversiteye yabancı öğrenci çekilmesini ve çokdilli bir kampüs ortamı oluşturulmasını sağlar. Uluslararası Standartlar: İngilizce eğitim, uluslararası standartlarda eğitim verme ve alma imkanı tanır. Ancak, İngilizce eğitim, özellikle ortaöğretimden yeterli dil yeterliliğiyle gelmeyen öğrenciler için zorluklar yaratabilir.

Wilbur Smith ve Tom Cain'in "Yırtıcı" kitabı, Hector Cross'un eşinin katilleriyle hesaplaştıktan sonra inzivaya çekilmesini ve daha sonra Atlantik'teki bir petrol tankerini terör saldırılarından korumak için tekrar göreve dönüşünü anlatıyor. Cross, bu süreçte duygusal ve fiziksel sınırlarını zorlayarak, intikamla yoğrulmuş büyük bir mücadeleye girişiyor. Ayrıca, Tom Cain'in "Yırtıcı" adlı başka bir kitabı daha bulunuyor.

Globalleşme, küreselleşme anlamına gelir. Küreselleşme, ürünlerin, fikirlerin, kültürlerin ve dünya görüşlerinin alışverişinden doğan bir uluslararası bütünleşme sürecidir. Bu kavram, aynı zamanda ülkeler arasında mal, hizmet, uluslararası sermaye akımları ve teknolojik gelişimin hızlı bir şekilde artması ve serbestleşmesi ile ortaya çıkan ekonomik gelişimi de ifade eder.

Manuel Castells'in "Enformasyon Çağı: Ekonomi, Toplum ve Kültür" adlı eseri, yeryüzündeki kültürlerin ve kurumların çeşitliliğine bağlı olarak ortaya çıkan ve farklı biçimlerde tezahür eden yeni toplumsal yapının oluşumunu inceler. Kitapta ele alınan bazı konular: Enformasyonel kapitalizm: Enformasyon teknolojisinin toplumsal, siyasal ve ekonomik dönüşümlere etkisi. Ağ toplumu: Küresel sermaye, kültür ve iş gücünün karşılıklı bağımlılığı. Çalışma düzeni: Esnek çalışma koşulları ve geleneksel iş ilişkilerinin değişimi. Kentsel dönüşüm: Kentlerin üretim ve tüketim merkezi olarak yeniden yapılanması. Kimlik ve milliyetçilik: Kimliklerin dönüşümü ve ulus devletin evrilişi.