Kriz

Sütaş ineğinin neden değiştiğine dair bilgi bulunamadı. Ancak, Sütaş ile ilgili bazı güncel bilgiler mevcut: Sürdürülebilirlik: Sütaş, tarımsal faaliyetlerle başlayan ve gübre ile enerji üretimini içeren döngüsel bir iş modeli sunmaktadır. Yeni ürünler: Sütaş, 1 litrelik soğuk ve sıcak tüketime uygun yeni bir latte ürünü piyasaya sürmüştür. Yatırımlar: Bingöl'de "Doğu Güneydoğu Anadolu Sütçülük Projesi" kapsamında bir süt fabrikası ve çiftlikler inşa edilmektedir.

Türkiye ekonomisinin en kötü olduğu dönem olarak birkaç kriz öne çıkmaktadır: 2001 Krizi: 19 Şubat 2001'deki MGK toplantısında Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan Bülent Ecevit arasında yaşanan tartışma, krizi tetiklemiştir. Bu kriz sonucunda: İki günde %57’ye varan devalüasyon yaşanmıştır. Faiz oranları %7500’e kadar fırlamıştır. 15 bine yakın şirket iflas etmiştir. Bankacılık sistemi kilitlenmiştir. 1994 Krizi: 5 Nisan 1994'te açıklanan ekonomik önlem paketi ve ardından yaşanan gelişmeler, ekonomiyi olumsuz etkilemiştir. Bu kriz sonucunda: Lira, dolar karşısında %160'ın üzerinde değer kaybetmiştir. Yarım milyon kişi işinden olmuştur. 2018 Krizi: Türk lirasının büyük değer kaybı, yüksek enflasyon ve artan borçlanma maliyetleri bu krizin başlıca özelliklerindendir. Türkiye ekonomisinin en kötü olduğu dönem olarak hangi krizin daha kötü olduğu, farklı kriterlere göre değişebilir.

2001 ekonomik krizi sırasında batan bazı bankalar şunlardır: Türk Ticaret Bankası; Bank Ekspres; İnterbank; Esbank; Yaşarbank; Egebank; Sümerbank; Yurtbank; Bank Kapital; Etibank; Demirbank; Ulusal Bank; İktisat Bankası; Tarişbank; TuranBank; Bayındırbank; Kentbank; EGS Bank; Sitebank; Toprakbank; Pamukbank. Ayrıca, İmar Bankası da 2003 yılında özel bir yasa ile TMSF'ye devredilmiş ve daha sonra resmen iflas etmiştir.

Borsa tarihinin en büyük düşüşü, 1929 Büyük Dünya Buhranı sırasında yaşanmıştır. Diğer büyük düşüşler arasında: 2008 Küresel Finansal Kriz: Borsalarda %55-60 arasında çöküşe neden olmuştur. 2020 COVID-19 Pandemisi: Dünya genelindeki borsalarda %30’un üzerinde değer kaybına yol açmıştır.

"Küresel Fırtına" ifadesi, farklı bağlamlarda çeşitli konuları ifade edebilir. YouTube Videoları: "Küresel Fırtına: 3. Dünya Savaşı'nın Başlangıcı" ve "Küresel Tufan" gibi başlıklar taşıyan videolar bulunmaktadır. Makale: Super Haber'de yayımlanan bir makalede, küresel fırtınanın ABD Başkanı Trump'ın kararlarıyla başladığı ve bu durumun Türkiye'ye hem zorluklar hem de fırsatlar sunduğu anlatılmaktadır. Film: "Yarından Sonra" (The Day After Tomorrow) adlı 2004 yapımı film, insan faaliyetlerinin Dünya iklimini nasıl tehlikeli bir şekilde değiştirdiğini ve bunun ani, öngörülemeyen değişimlere yol açma potansiyelini ele alır.

Finansal ikiz kriz, para krizleri ve bankacılık krizlerinin kısa dönemde birbirlerini etkilemesinden dolayı birlikte gerçekleşen kriz türüdür. Finansal ikiz krize örnek olarak şunlar verilebilir: Asya krizleri; Finlandiya krizleri; Şili krizleri (1982); İsveç krizleri (1992). Türkiye'de ise Kasım 2000 ve Şubat 2001 krizleri, finansal ikiz kriz olarak adlandırılmaktadır.

"August" (2008) filmi, bir internet firması olan Landshark'ın 2001 yılının Ağustos ayında yaşadığı finansal kriz ve bu krizle mücadele eden firmanın yöneticisi Tom Sterling'in hikayesini anlatıyor. Filmde ayrıca, Tom'un parlak kardeşinin yaratıcı başarıları ve ileriye yönelik planları da yer alıyor.

Ticarette yavaşlamanın ne zaman başladığına dair kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte, bazı faktörler göz önünde bulundurulabilir: 2008 krizi sonrası. Trump'ın ticaret savaşları. Rusya-Ukrayna Savaşı. 2025 yılı Temmuz ayında küresel ticarette yavaşlama gözlemlenmiştir.

Çiftlik Bank, Mart 2018 tarihinde saadet zinciri ve suç örgütü olduğu iddiasıyla başlatılan soruşturma kapsamında patladı.

Finansal kriz türleri şunlardır: Para krizleri. Bankacılık krizleri. Dış borç krizleri. Sistemik finansal krizler. Ayrıca, finansal krizler birinci, ikinci ve üçüncü nesil kriz modelleri kapsamında da incelenebilir.

Ekonomik krizlerin toplumsal etkilerinden dört örnek: 1. Aile içi şiddet ve geçimsizlik: Ekonomik krizler, aile içinde şiddetli geçimsizlik ve şiddete yol açabilir. 2. Suç oranlarında artış: Gelir dağılımındaki eşitsizlikler, bireyleri suç işlemeye meyilli hale getirebilir. 3. Yoksulluk: İşsizlik artışı ve yoksulluğun artmasıyla temel ihtiyaçları karşılama konusunda sıkıntılar baş gösterebilir. 4. İntihar ve psikolojik sorunlar: Ekonomik krizler, stres, depresyon ve umutsuzluk gibi psikolojik sorunlara yol açabilir.

1979 yılında Türkiye'de kuyrukların oluşmasının başlıca nedenleri şunlardır: Döviz darboğazı ve ekonomik zorluklar. Ambargo. Bu dönemde kuyruklar, yağ, deterjan, tuz, akaryakıt ve ampul gibi ürünlerin temininde görülüyordu.

2008 krizi, 2007 yılının ikinci çeyreğinde ABD'de mortgage krizi olarak ortaya çıkmıştır. Ancak, krizin en büyük göstergesi olan Lehman Brothers'ın iflası 15 Eylül 2008'de gerçekleşmiştir. Bu nedenle, 2008 krizi genellikle Eylül 2008 olarak kabul edilir.

1998 krizinin çözümü, farklı bağlamlarda ele alınabilir: Rusya ekonomik krizi: 17 Ağustos 1998'de Rusya hükûmeti, ruble değer kaybettirdi, iç borcun temerrütlerini düşürdü ve dış borcun geri ödemesi konusunda bir moratoryum ilan etti. Türkiye-Suriye krizi: Ekim 1998'de yaşanan kriz, Suriye yönetiminin PKK faaliyetlerine destek vermeyeceğini resmen taahhüt etmesiyle son buldu. Her iki kriz de farklı yöntemlerle çözülse de, her iki durumda da diplomatik müzakereler ve resmi taahhütler etkili oldu.

1930'da dünya ekonomisinin çökmesinin başlıca nedenleri şunlardır: 1929 Dünya Ekonomik Buhranı. Tekelleşme. Kredi enflasyonu ve spekülatif yatırımlar. Uluslararası mali yapının yetersizliği. Gelir dağılımındaki dengesizlik. Tazminat ve kredi sorunları. Bu faktörler, dünya genelinde üretim daralması, işsizlik artışı, fiyat düşüşleri ve ekonomik faaliyetlerin durması gibi sonuçlara yol açtı.

Kapitalizmin krizinin başlıca nedenleri: Tüketim kapasitesini aşan düzeyde üretim ve satılamayan ürünler. Ücretlerin ve sosyal harcamaların yükselmesi. Üretim sürecinde kullanılan ara malların ve hammaddelerin fiyatlarındaki yükseliş. Bu durumlar, kar oranlarının düşmesine ve sermaye birikiminin yavaşlamasına veya durmasına yol açar. Ayrıca, kapitalizmin krizlere yatkın olmasının nedeni, sistemin yapısal özellikleridir; sermaye birikiminin devamı için sürekli yeni pazarlar ve yatırım alanları araması gerekmesidir. Kapitalizmin krizi, küçük kapitalistleri iflasa sürüklerken, büyük sermaye grupları genellikle bu süreçten güçlenerek çıkar.

367 krizi, 27 Nisan 2007 tarihinde, Türkiye'de cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde ortaya çıkmıştır. Bu kriz, Anayasa'nın 102. maddesine göre cumhurbaşkanı seçilebilmek için ilk iki turda nitelikli çoğunluk (367 oy), sonraki iki turda ise salt çoğunluk (276 oy) aranması gerektiği tartışmasından kaynaklanmıştır. CHP, bu iddiayı destekleyerek Meclis'te yapılan oylamalara katılmamış ve seçimi Anayasa Mahkemesi'ne taşımıştır. 6 Mayıs 2007'de yapılan iki yoklamada da toplantı yeter sayısı (367) bulunamayınca 11. Cumhurbaşkanı seçilememiştir.

Ekonomik kriz, hukuk ve hesap verilebilirlik kavramları şu şekilde açıklanabilir: Ekonomik kriz: Genellikle durgunluk, resesyon, enflasyon ve deflasyon gibi durumlarla ifade edilen, tüketici talebinde ve işletmelerin yatırımlarında belirgin bir düşüş, yüksek işsizlik oranları ve yaşam standartlarının azalması şeklinde ortaya çıkan ekonomik daralmalardır. Hukuk: İş hukuku, ekonomik ve sosyal koşullardan en çok etkilenen hukuk dalıdır. Hesap verilebilirlik: 5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'na göre hesap verme sorumluluğu, her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesinden, kullanılmasından, muhasebeleştirilmesinden, raporlanmasından ve kötüye kullanılmaması için gerekli önlemlerin alınmasından sorumlu olup yetkili mercilere hesap vermek zorunda olmasıdır. Hesap verilebilirlik, saydamlık ile birlikte kamu maliyesine duyulan güvenin artmasını sağlar.

Haiti'nin bu kadar yardıma muhtaç olmasının bazı nedenleri: Siyasi istikrarsızlık ve güvenlik sorunları. Ekonomik çöküş. Çetelerin etkisi. Yolsuzluk ve kaynakların yanlış kullanımı. Birleşmiş Milletler, 2025 yılında 3,9 milyon insanı desteklemek için 908 milyon dolara ihtiyaç olduğunu belirtiyor, ancak bu miktarın sadece %10'undan azı karşılanmış durumda.

Türkiye'de konut krizi, 2021 yılının ikinci çeyreğinden itibaren haber sitelerinde sıkça yer almaya başlamıştır. Ancak, konut krizinin temellerinin daha önceki dönemlere dayandığı söylenebilir: 2008 Küresel Ekonomik Krizi. Neoliberal Politikalar. AKP Dönemi.