Marcel Proust'un "Hazlar ve Günler" adlı eseri, aşk, ölüm, tutku, dostluk ve kıskançlık gibi evrensel temalar çerçevesinde bir anlatı sunar. Proust, bu eserde sosyete hayatını eleştirir ve bu dünyanın yüzeyselliğine dikkat çeker. "Hazlar ve Günler", Proust'un başyapıtı "Kayıp Zamanın İzinde"ye giden yolda attığı en sağlam adım olarak nitelendirilir. Eser, ne bir roman, ne hikaye, ne şiir, ne felsefe ne de deneme kitabıdır; hepsinden biraz olsa da hiçbiri değildir.