Karaciğer

Safra yollarında dilatasyon, karaciğer içindeki safra kanallarının genişlemesi anlamına gelir. Bu durum, genellikle safra akışının engellenmesiyle ilişkilidir ve çeşitli sağlık sorunlarının belirtisi olabilir.

Evet, safra yolu tıkanıklığı kan tahlilinde çıkabilir. Safra yolu tıkanıklığının teşhisinde kullanılan kan testleri arasında karaciğer fonksiyon testleri (ALT, AST, ALP, bilirubin) bulunur. Ayrıca, beyaz kan hücresi sayımı (WBC) da enfeksiyon varlığını tespit etmek için yapılır.

ALT ve AST yüksekliğinin bazı nedenleri: Karaciğer hastalıkları: Hepatit, siroz, karaciğer yağlanması, ilaç veya toksin hasarı. Kalp hastalıkları: Kalp krizi (miyokard enfarktüsü). Kas hasarı: Kas hastalıkları veya yoğun fiziksel egzersiz. Diğer nedenler: Alkol tüketimi, diyabet, obezite, hipotiroidi, çölyak hastalığı, hemoliz. ALT ve AST seviyeleri, karaciğerin işlevini ve olası hasarlarını gösterir. Doğru teşhis ve tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

İntrahepatik safra yolları, karaciğer içinde yer alan ve safra üretimi ile taşıma işlevlerini üstlenen yapılardır. Bu yollar, temel olarak şu bileşenlerden oluşur: 1. Safra Kanalları: Hepatositlerin etrafında bulunan küçük kanallar, safranın ilk aşamada toplandığı yerlerdir. 2. Interlobüler Safra Kanalları: Daha büyük kanallara açılan ve lobüller arası safra akışını sağlayan yapılardır. 3. Hepatik Safra Kanalı: İntrahepatik safra yollarının birleştiği ve karaciğeri terk eden ana kanaldır. İntrahepatik safra yolları, safranın karaciğerden çıkarılmasını ve sindirim sistemine yönlendirilmesini sağlar.

Akut ve kronik hepatit histolojik olarak şu yöntemlerle ayırt edilebilir: Histopatolojik inceleme. Karaciğer biyopsisi. Akut ve kronik hepatit ayrımında tek başına yeterli olmayan testler de bulunmaktadır. Bunlar arasında: Anti-HBc IgM. HBV DNA. ALT ve bilirubin seviyeleri. Hepatit türlerinin doğru teşhisi için kan testi ve ELISA yöntemi gibi yöntemler gereklidir. Kesin teşhis ve uygun tedavi için bir sağlık uzmanına danışılması önerilir.

"Karaciğer parankim dansitesi hepatosteatoz lehinedir" ifadesi, karaciğerin parankim dokusunda azalma olduğunu ve bu durumun yağlı karaciğer hastalığı (hepatosteatoz) lehine bir bulgu olduğunu ifade eder. Bu, karaciğerdeki hepatositlerin (karaciğer hücreleri) sayısında bir azalma olduğu anlamına gelir ve hepatosteatoz tanısı koymak için tek başına yeterli değildir.

Akut viral hepatitler, hepatotrop virüslerin karaciğerde oluşturduğu iltihap ve hepatosellüler hasara bağlı olarak gelişen, sarılık, halsizlik, bulantı ve kusma gibi belirtilerle seyreden akut sistemik enfeksiyonlardır. Başlıca akut viral hepatit türleri: Hepatit A (HAV). Hepatit B (HBV). Hepatit C (HCV). Hepatit D (HDV). Hepatit E (HEV). Hepatit G (HGV). Ayrıca, sitomegalovirüs, Epstein-Barr virüsü ve herpes simpleks virüsü gibi diğer virüsler de karaciğer iltihabına neden olabilir.

Evet, karaciğer rahatsızlıkları uyku düzenini bozabilir. Karaciğer hastalıkları, özellikle siroz gibi ileri evrelerde, uyku bozukluklarına yol açabilir.

Tahlilde "alanin" ifadesi, "alanin aminotransferaz" (ALT) enzimini ifade edebilir. ALT, karaciğerde bulunan ve az miktarda böbreklerde ve diğer organlarda da yer alan bir enzimdir.

Primer sklerozan kolanjitin (PSK) kesin nedeni bilinmemektedir, ancak hastalığın otoimmün bir kökene sahip olduğu düşünülmektedir. Suçlanan diğer faktörler arasında toksinler, enfeksiyonlar, iskemi, genetik yatkınlık ve genetik faktörler bulunmaktadır. PSK, genellikle inflamatuar barsak hastalıkları (ülseratif kolit ve Crohn hastalığı) ile birlikte görülür.

MGG yüksekliği, genellikle gama glutamil transferaz (GGT) enziminin kandaki seviyesinin yükselmesi anlamına gelir ve bu durumun birkaç nedeni olabilir: 1. Karaciğer Hastalıkları: Akut veya kronik karaciğer iltihabı (hepatit), karaciğer sirozu, karaciğer kistleri ve kanserleri gibi durumlar GGT yüksekliğine yol açabilir. 2. Safra Yolları Sorunları: Safra kesesi taşları veya safra kanallarındaki tıkanıklıklar GGT seviyesini artırabilir. 3. Alkol Tüketimi: Alkol kullanımı ve alkol bağımlılığı tedavileri sırasında GGT enzimi yükselebilir. 4. Diğer Sağlık Sorunları: Diyabet, pankreas iltihabı, kalp yetmezliği ve bazı ilaçların yan etkileri de GGT yüksekliğine neden olabilir. GGT yüksekliğinin kesin teşhisi ve tedavisi için bir doktora başvurulması önerilir.

Serum GGT (gama-glutamil transferaz) seviyesi aşağıdaki durumlarda yükselir: Karaciğer hastalıkları: Akut veya kronik hepatit, siroz, yağlı karaciğer hastalığı gibi durumlar GGT seviyesini artırır. Alkol tüketimi: Uzun süreli alkol kullanımı karaciğer hasarına yol açarak GGT seviyelerini yükseltebilir. Safra yolu tıkanıklıkları: Safra taşları veya tümörler gibi durumlar safra kanallarını tıkayarak GGT seviyesini yükseltir. Bazı ilaçların kullanımı: Varfarin, fenobarbital, fenitoin gibi ilaçlar GGT seviyelerini artırabilir. Diyabet ve kalp yetmezliği: Bu metabolik durumlar da GGT düzeylerini yükseltebilir. GGT seviyesindeki değişiklikler, genellikle alkalen fosfataz seviyesindekiler ile yakından ilişkilidir. GGT yüksekliği tespit edildiğinde, kesin teşhis ve uygun tedavi için bir sağlık profesyoneline başvurulması önerilir.

BT'de karaciğer yağlanması, karaciğer ağırlığının %5'inden fazlasının yağ olması durumunda teşhis edilir.

Karaciğer biyopsisi, karaciğerden küçük bir doku örneği alınarak yapılan bir tıbbi işlemdir. İşte bu işlemin adımları: 1. Doktor Bilgilendirmesi: İşlem öncesinde doktor, biyopsinin neden yapıldığını, prosedürün nasıl gerçekleştirileceğini ve potansiyel riskleri hastaya açıklar. 2. Açlık Süresi: Genellikle biyopsi işleminden önce 6-8 saat aç kalınması istenir. 3. İlaç Kullanımı: Kan sulandırıcı ilaçlar (örneğin, aspirin veya warfarin) kullanılıyorsa, bu ilaçların işlem öncesi birkaç gün kesilmesi gerekebilir. 4. Anestezi: İşlem genellikle lokal anestezi altında yapılır, bu sayede işlem sırasında ağrı hissedilmez, ancak hastalar bazen iğne batması hissi veya basınç duyabilirler. 5. İşlem Süreci: - Monitörizasyon: Hastanın kalp atış hızı, kan basıncı ve oksijen seviyesi izlenir. - Pozisyonlama: Hasta genellikle sağ tarafına yatacak şekilde pozisyon alır. - Ultrason Rehberliği: Biyopsi iğnesinin doğru şekilde yerleştirilmesi için ultrasonografi kullanılır. - Biyopsi Alımı: İnce bir iğne kullanılarak karaciğerden doku örneği alınır. 6. İşlem Sonrası: Alınan doku örneği patoloji laboratuvarına gönderilerek incelenir. Karaciğer biyopsisi bazı riskler taşır, bu nedenle işlemi deneyimli bir doktorun yapması önemlidir.

Sirozun 4 evresi şunlardır: 1. Evre 1: Hafif Karaciğer Sertleşmesi ve Siroz Başlangıcı. 2. Evre 2: Orta Derecede Siroz. 3. Evre 3: İleri Siroz. 4. Evre 4: Dekompanse Siroz.

Hering'in ara tübülü, karaciğerin iki büyük safra kanalını birbirine bağlayan dar bir kanaldır. Bu tübül, Alman fizyolog Karl Ernst von Hering tarafından 1871 yılında keşfedilmiştir. Hering'in ara tübülü, karaciğerin işleyişinde önemli bir rol oynar ve safra asitlerinin ve sindirimi düzenleyen hormonların oluşumunda metabolik süreçlerin gerçekleşmesine yardımcı olur.

TIPS (Transjuguler İntrahepatik Portosistemik Şant) ve portokaval şant terimleri benzer işlemleri ifade etse de, teknik olarak farklıdırlar. TIPS, portal ven ile hepatik ven arasında karaciğer içinde bir şant oluşturarak portal hipertansiyonu tedavi eder. Portokaval şant ise, portal ven ile inferior vena kava arasında doğrudan bir bağlantı sağlar. Dolayısıyla, TIPS ve portokaval şant aynı işlem değildir, ancak her ikisi de portal hipertansiyonun tedavisinde kullanılan yöntemlerdir.

Fokal ve diffüz yağlanma karaciğerdeki yağ birikiminin farklı türlerini ifade eder: 1. Fokal Yağlanma: Karaciğerin belirli bir bölgesinde, genellikle kan akışının azalması veya venöz beslenmenin bozulması sonucu oluşan fokal metabolik değişimle gelişen iyi huylu bir lezyondur. 2. Diffüz Yağlanma: Karaciğerin geneline yayılan, parankim ekojenitesinin artması şeklinde kendini gösteren yağ birikimidir.

Üre en çok karaciğerde bulunur. Karaciğerde üretilen üre, kan dolaşımı yoluyla böbreklere taşınır ve burada süzülerek idrar yoluyla vücuttan atılır.

Hepatomegali durumunda karaciğer 2-3 kilo kadar büyüyebilir.