İnsanSağlığı

Hipernatremi belirtileri şunlardır: 1. Aşırı susama hissi. 2. Kilo kaybı. 3. Baş dönmesi ve sersemlik. 4. Hipotansiyon (düşük kan basıncı). 5. Yüksek vücut ısısı. 6. Deri turgorunun azalması ve göz kürelerinde çökme. 7. İdrar yoğunluğunun artması. 8. Ciltte kuruluk ve pul pul dökülme. 9. Kas krampları ve kas güçsüzlüğü. 10. Oligüri (az idrar yapma). Bu belirtiler, hipernatreminin derecesine, gelişme hızına ve altta yatan hastalığa bağlı olarak değişebilir.

Uçuk, patladıktan sonra tamamen iyileşene kadar olan süre boyunca bulaşıcıdır.

Soğuk algınlığı, veya halk arasında bilinen adıyla nezle, üst solunum yollarını etkileyen, burun ve boğazda meydana gelen viral bir enfeksiyondur. Soğuk algınlığının belirtileri genellikle burun akıntısı veya tıkanıklığı, boğaz ağrısı, hapşırma, hafif öksürük ve bazen de hafif vücut ağrıları veya düşük dereceli ateş gibi durumları içerir. Soğuk algınlığı, dünya genelinde en sık rastlanan enfeksiyonlardan biridir ve genellikle sonbahar ve kış aylarında daha yaygın görülür.

Cinsel yolla bulaşmayan ülserler hem bulaşıcı hem de bulaşıcı olmayan nedenlerden kaynaklanabilir. Bulaşıcı olmayan ülserler genellikle ter veya yağ bezlerinin tıkanması sonucu oluşur ve vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilir. Bulaşıcı ülserler ise genellikle cinsel yolla bulaşan hastalıklar, özellikle frengi (sifiliz) nedeniyle ortaya çıkar ve bu tür ülserler bulaşıcıdır.

Kuduz hastası, semptomlar başladıktan sonra destekleyici tedavi ile bile neredeyse hiçbir zaman sağ kurtulamaz ve 2 ila 3 gün içinde ölür.

Kurtçuk (bağırsak kurdu), enterobiasis olarak bilinen bir bağırsak enfeksiyonunun belirtisidir. Kurtçuk enfeksiyonunun diğer belirtileri arasında şunlar yer alır: - anüs çevresinde kaşıntı; - uykusuzluk, huzursuzluk ve rahatsızlık hissi; - aralıklı karın ağrısı ve mide bulantısı; - kilo kaybı; - vajinal akıntı (kadınlarda). Teşhis ve tedavi için bir doktora başvurulması önerilir.

Hayvan uyuzu, insanlara doğrudan bulaşmaz. Evcil hayvanlar, insanlarda hayatta kalamayan veya üremeyen farklı bir uyuz akarıyla enfekte olabilirler.

Gece yanığı (zona), genellikle suçiçeği virüsünün (Varicella-Zoster) yeniden aktif hale gelmesiyle başlar. Başlangıç belirtileri: 1. Ağrı, yanma, karıncalanma veya hassasiyet: Genellikle vücudun tek tarafında, sinir uçları boyunca görülür ve döküntü oluşmadan birkaç gün önce ortaya çıkar. 2. Kırmızı döküntü: Ardından kırmızı bir döküntü belirir ve bu döküntü su dolu kabarcıklar oluşturarak şerit şeklinde yayılır. İlerleme süreci: 1. Kabarcıkların patlaması: Kabarcıklar zamanla patlayıp kabuklanarak iyileşir. 2. Genel belirtiler: Ateş, baş ağrısı, ışığa hassasiyet ve yorgunluk gibi genel belirtiler de görülebilir. 3. Kalıcı etkiler: Hastalık sona erse bile bazı kişilerde postherpetik nevralji adı verilen, sinir hasarına bağlı olarak aylarca veya yıllarca sürebilen kronik ağrılar oluşabilir.

Uçuğu olan kişi, kabarcıklar çıkmadan önceki 1-2 gün ve kabuk bağlayana kadar geçen süre boyunca bulaştırıcıdır.

Hepatit B öpüşme ile bulaşmaz. Hepatit B virüsü, kan, tükürük, meni gibi vücut sıvıları yoluyla bulaşır.

HPV'nin (Human Papilloma Virüsü) kökeni, ilk olarak insan epitel hücrelerine yerleşip burada çoğalabilen bir DNA virüsü olarak tanımlanmaktadır. HPV'nin 200'den fazla türü bulunmaktadır ve bu virüs, cilt ve mukozalarla doğrudan temas yoluyla bulaşmaktadır.

El ayak ağız hastalığı (EAAH) tekrarlayabilir, çünkü bu hastalığın herhangi bir aşısı yoktur ve bağışıklık kazandırmaz.

Cowden sendromu, nadir görülen genetik bir bozukluk olup, hamartom adı verilen benign (kanser dışı) tümörlerin çeşitli vücut kısımlarında büyümesine ve belirli kanser türlerinin riskinin artmasına neden olur. Başlıca belirtileri: - Cilt ve mukoz membranlarda (ağız ve burun içi) hamartomlar. - Makrosefali (başın normalden büyük olması). - Trichilemmoma (saç foliküllerinden kaynaklanan benign tümörler). - Papillomatöz papüller (ağız içinde beyaz, kabarık, pürüzsüz cilt yumruları). - Gelişimsel veya öğrenme gecikmeleri. En sık görülen kanser türleri: meme, tiroid, endometriyal, böbrek, kolon ve rektum kanserleri. Kalıtım şekli: otozomal dominant olup, mutasyona uğramış PTEN geninin ebeveynlerden birinden alınmasıyla ortaya çıkar.

Et yiyen bakteriler (nekrotizan fasiit) genellikle aşağıdaki insanlarda görülür: Diyabet hastaları ve yaşlı bireyler. Alkol bağımlılığı olanlar. Kronik hastalığı olanlar (karaciğer veya böbrek kanseri gibi). Bağışıklık sistemi zayıf olanlar. Sık sık denize veya okyanusa girenler ve az pişmiş deniz ürünleri tüketenler. Bu bakteriler ayrıca, böcek ısırığı, yanık, kesik gibi yaralardan da vücuda girebilir.

Kabakulak, kabakulak virüsünün neden olduğu, kulakların önündeki parotis tükürük bezlerinin şişmesi ile karakterize bulaşıcı bir viral enfeksiyondur. Kabakulak hastalığının başlıca nedenleri: - Paramiksovirüsler ailesine ait RNA virüsü. - Özellikle ilkbahar aylarında virüsün daha rahat yayılması. - Enfekte kişiyle doğrudan temas, öksürük, hapşırma veya ortak kullanılan eşyalar yoluyla bulaşma. Risk faktörleri arasında bağışıklık sisteminin zayıf olması, uluslararası seyahat etme ve aşısız olma yer alır.

Trişinoz, trichinella adı verilen yuvarlak solucan parazitlerinin neden olduğu bir enfeksiyondur. Bulaşma yolu: İnsanlar, çiğ veya az pişmiş enfekte hayvan etlerini (genellikle domuz, ayı, tilki, yaban domuzu, kurt) tüketerek trişinoza yakalanır. Belirtiler: Enfeksiyonun şiddeti ve belirtileri, tüketilen parazit sayısına bağlı olarak değişir. Tedavi: Doktor kontrolünde antihelmintik ilaçlar ve kortikosteroidler kullanılır. Önleme: Enfeksiyonsuz et tüketmek için etlerin iyice pişirilmesi önerilir.

Ruamlı hayvanın belirtileri hastalığın türüne göre değişir: 1. Burun Ruamı: Hayvanda solunum güçlüğü, kanlı burun akıntısı ve zayıflama görülür. 2. Deri Ruamı: Derisinde büyük irinli apseler meydana gelir. 3. Akciğer Ruamı: Yavaş gelişen kronik akciğer bozuklukları ile karakterizedir. Teşhis için veteriner, hayvanda tipik klinik bulguları gözlemler ve kültür yaparak ruam basilini üretir. Ruam, hayvanlardan insanlara da bulaşabilen bir hastalıktır.

Erkeklerde grip genellikle 7 ila 10 gün arasında sürer.

GAPS hastalığı, yani Gut and Psychology Syndrome (Bağırsak ve Psikoloji Sendromu), genellikle bağırsak florasının dengesizliği nedeniyle ortaya çıkar. GAPS hastalığının nedenleri arasında şunlar bulunur: Antibiyotik kullanımı: Bağırsak florasını sıfırlayacak kadar ciddi hasarlar verebilir. İşlenmiş gıdalar: Şekerli ve karbonhidratlı gıdalar bağırsaklara zarar verir. Stres ve çevresel toksinler: Bağırsak sağlığını olumsuz etkileyen diğer faktörlerdir. GAPS sendromu, otizm, dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, depresyon, anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklarla da ilişkilidir.

Titanyumun sağlığa zararları şunlardır: 1. Solunum Yolu Hastalıkları: Titanyum dioksit, ince partiküller halinde havada asılı kalabilen bir madde olup, solunduğunda akciğerlerde birikerek astım, bronşit, KOAH ve akciğer kanserine yol açabilir. 2. Genotoksik Etkiler: DNA hasarına ve gen mutasyonlarına neden olabilir. 3. Hormonal Dengesizlikler: Özellikle kadınlarda östrojen seviyelerini etkileyerek endokrin sistemine zarar verebilir. 4. Nörotoksik Etkiler: Sinir sistemi sağlığına zarar vererek hafıza, öğrenme ve davranışsal değişikliklere neden olabilir. 5. Alerjik Reaksiyonlar: Titanyum implantlar veya protezler, bazı bireylerde allerjik reaksiyonlara yol açabilir. Ayrıca, titanyum madenciliğinin çevresel etkileri de toprak ve su kirliliğine, doğal habitatların yok olmasına ve enerji tüketimine bağlı olarak iklim değişikliğine katkıda bulunur.