Hititler

Hitit ordusunun 17.000 piyade ve 4.500 savaş arabası askerinden oluştuğu tahmin edilmektedir.

Eski Şehir ifadesi, farklı uygarlıklara ait olabilir. İşte bazıları: 1. Hititler: Hattuşaş, Hitit İmparatorluğu'nun başkenti olup, bu uygarlığa aittir. 2. Sümerler: Şehir devletleri halinde örgütlenmiş olan Sümerler, Mezopotamya'da yaşamış ve Ur, Uruk ve Lagaş gibi önemli şehirlere sahip olmuşlardır. 3. Fenikeliler: Tiros (Tyre), Sidon ve Byblos gibi şehirler, Fenike uygarlığına aittir.

Hititlerin 282 kanunu, Babil Kralı Hammurabi tarafından oluşturulan ve tarihin en ünlü kanunlarından biri olan Hammurabi Kanunları olarak bilinir. Bu kanunlar, kısasa kısas ilkesine dayanır ve suçu işleyene aynı ağırlıkta ceza verilmesini öngörür.

Etiler, Hitit uygarlığına aittir.

Hititlerde mühür yüzük, hem süs eşyası hem de mühür olarak kullanılan önemli bir sembol anlamına gelir. Bu yüzükler, genellikle hiyeroglif yazı ile süslenmiş olup, üzerinde hayvan figürleri ve çift başlı kartal gibi kutsal kabul edilen motifler bulunurdu.

Hititler'de krallar, güçlerini tanrılardan aldıklarına inanılan bir teokratik monarşi sistemiyle yönetirlerdi. Bu nedenle, Hitit kralları kendilerini tanrı olarak görmezlerdi, ancak ölümden sonra tanrı olduklarına düşünülürdü.

Ağrı, tarih boyunca birçok uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. Bunlar arasında Hititler, Urartular, Kimmerler, Medler, Persler ve Abbasiler bulunmaktadır.

Truva Savaşı, tabletlerde Hitit metinlerinde "Wiluşa" olarak geçer. Yunan destanlarında ise Truva Savaşı, Homeros'un İlyada ve Odysseia eserlerinde anlatılır. - İlyada, savaşın son yılındaki dört gün iki gecelik bir dönemi kapsar ve Truva'nın yıkılışına değinmez, sadece Hektor'un cenaze töreniyle biter. - Odysseia, savaşın kahramanı Odysseus'un Truva'nın ardından İthaka adasına dönüş yolculuğunu anlatır. Ayrıca, savaşın diğer bölümleri, Döngüsel Destanlar olarak bilinen epik şiirlerde de yer alır, ancak bu şiirler sadece fragmanlar halinde günümüze ulaşmıştır.

Hititlerde aslanın kutsal sayılmasının birkaç nedeni vardır: 1. Koruyucu Efsun: Hititler, aslan heykellerini kapı gardiyanı olarak kullanarak kenti kötü ruhlardan koruduklarına inanırlardı. 2. Tanrıların Arabası: Hitit mitolojisinde tanrıların arabalarını aslanların çektiğine inanılırdı. 3. Güç ve Kudret Sembolü: Aslan, güç, cesaret ve egemenlik sembolü olarak kabul edilirdi.

Dülük Baba Antik Kenti, Hititler uygarlığına aittir.

Hititlerin başkenti Hattuşa, Deniz Halkları tarafından MÖ 1190 yılında fethedilmiştir.

Yazılıkaya'nın hikayesi iki ana bölümde incelenebilir: Frigler Dönemi ve Hititler Dönemi. Frigler Dönemi'nde Yazılıkaya, Eskişehir'e 80 kilometre uzaklıkta, Han ilçesi sınırları içinde yer alan ve Kybele için yapılmış bir kült merkezi olarak bilinir. Hititler Dönemi'nde Yazılıkaya, Hattuşaş (Boğazköy) antik kentinin 2 km kuzeydoğusunda yer alan bir açık hava tapınağı olarak kullanılır. Ayrıca, son araştırmalar Yazılıkaya'nın astronomik gözlemler için de kullanıldığını ve dev bir zaman makinesi işlevi gördüğünü ortaya koymuştur.

Gemerek'in tarihi, Hititler dönemine kadar uzanmaktadır.

Hititlerde Arinna, Güneş Tanrıçası'nın yurdu olarak temsil edilir ve bu nedenle büyük bir öneme sahiptir. Arinna'nın Güneş Tanrıçası, Hitit Devleti'nin ve ordularının koruyucusu olup, aynı zamanda Hitit dininde Ana Tanrıça özelliğini taşır.

Kahramanmaraş, antik çağlardan günümüze kadar Hititler uygarlığına aittir.

Hititlerin en büyük düşmanlarından biri, Mitanni Krallığı idi.

Hititlerin güneş tanrısı, Arinna'nın Güneş Tanrıçası olarak bilinir.

MÖ 3000 yılında var olan bazı devletler şunlardır: 1. Sümerler: Mezopotamya'da şehir devletleri kurmuşlardır. 2. Akad Krallığı: Sümerlerin Kuzeyine yerleşen Sâmi asıllı Akadlar tarafından kurulmuştur. 3. Babil Devleti: Sâmi ırkından gelen Amurrular tarafından Babil şehri merkez olmak üzere kurulmuştur. 4. Hititler: MÖ 1800 yılında Babil Krallığı'na son vermişlerdir.

Hititlerde kadın hakları şu şekildeydi: 1. Siyasi Haklar: Hitit kraliçeleri, kraldan bağımsız bir mevkiye sahipti ve dış siyasette aktif rol oynarlardı. 2. Hukuki Haklar: Kadınların hakları ve servetleri kanunlarla korunurdu. 3. Ekonomik Haklar: Hitit kadınları, ticari yaşama katılabilir ve işlemler sırasında mühürlerini kullanarak sorumluluk altına girebilirlerdi. 4. Meslekler: Kadınlar, şarkıcı, hekim, büyücü, ebe ve dokumacı gibi çeşitli mesleklerde yer alırlardı. Genel olarak, Hitit toplumunda kadın, erkek egemen bir yapıda olsa da toplumda küçümsenmeyecek bir statüye sahipti.

Gereme Harabeleri'nde sırasıyla Proto Hititler, Hititler, Asurlar, Frigyalılar ve Romalılar yaşamıştır. En son olarak Bizanslar bölgede tarihi kalıntıları bırakmışlardır.