FizikselSüreçler

Nova bir yıldız değildir, ancak bir yıldız sistemi içindeki beyaz cüce yıldızın yüzeyinde görülen kataklismik nükleer patlamadır. Bu patlama sırasında, yıldız sistemi içindeki parlaklık artar ve daha sonra yavaş yavaş kaybolur.

Penetre olmak, tıpta bir nesnenin başka bir nesneyi delmesi, içine girmesi anlamına gelir. Ayrıca, basketbolda bir oyuncunun hızlanarak potaya yönelmesi ve savunmayı yarması eylemine de penetre etmek denir. Bunun yanı sıra, pazarlama bağlamında satışı yapılan ürünün bulunabilirliğini sağlamak anlamında da kullanılır. Son olarak, cinsel birleşme sırasında penisin vajinaya girmesi de penetrasyon işlemi olarak adlandırılır.

Girdap kelimesi iki farklı anlama gelmektedir: 1. Tehlikeli yer veya durum. 2. Bir engelle karşılaşan su veya hava akıntısının dönerek ve çukurlaşarak yaptığı çevrinti, ters akıntıların oluşturduğu dönme, eğim, çevri, anafor. Ayrıca, akışkanın basınç farklılaşması sebebiyle bir eksenel merkez etrafında dönmesi hareketi de girdap olarak adlandırılır.

Sönmeyen mumlarda, fitile katılan küçük metal parçaları (genellikle magnezyum) hızlıca alev alır ve parafin buharını yakacak kadar ısı üretir. Ayrıca, mumun sönmesinin nedeni, üflendiğinde mumun etrafını saran sıcak havanın yerini soğuk havanın alması ve balmumunun küresel şeklinin bozulması olabilir. Uzun süre yanan bir mumun malzemesi yanarak buharlaşır ve gazlara dönüşür, geriye pek bir şey kalmadığında mum söner.

Alev hortumunun oluşması için belli koşullar ve dikey hava hareketi gereklidir. Alev hortumunun oluşma nedenleri: Yangın. Dikey hava hareketi. Bu nedenle, alev hortumları genellikle yangın olayları esnasında nadiren görülür.

Plastik deformasyon, bir malzemenin elastik kapasitesinin ötesinde bir strese maruz kaldığında şeklindeki geri dönüşü olmayan değişimdir. Plastik deformasyon örnekleri: Metallerin şekillendirilmesi. Konsol kirişler. Plastik deformasyonda atomların yer değiştirmesi ve bazı atomik bağlarda kırılma meydana gelebilir.

Güneş kütlesine yakın yıldızlar, genellikle beyaz cüce olarak ölür. Güneş kütlesine yakın bir yıldızın ölüm süreci şu şekilde gerçekleşir: 1. Kırmızı Dev Aşaması: Yıldızın merkezindeki hidrojen tükendikten sonra helyum yanmaya başlar ve yıldız genişleyerek kırmızı dev haline gelir. 2. Gezegenimsi Bulutsu: Yıldızın dış katmanları uzaya yayılır ve geriye gezegenimsi bulutsu adı verilen bir yapı kalır. 3. Beyaz Cüce: Bulutsunun merkezinde, yaklaşık Dünya büyüklüğünde ve Güneş’in yarısı kadar kütleye sahip bir çekirdek kalır. Beyaz cüceler, kendi enerji kaynaklarına sahip değildir ve zamanla soğuyarak siyah cüce haline gelirler.

Yıldızların evrimini etkileyen en önemli faktör kütleleridir. Yıldızların evrimini etkileyen diğer faktörler şunlardır: Merkezdeki sıcaklık ve basınç. Füzyon reaksiyonları. Işınım gücü. Kütle çekimi. Ayrıca, yıldızların evrimini gözlemlemek için yıldız kümeleri kullanılır.

Su döngüsünün gerçekleşmesinde genleşme vardır. Su, buharlaşma aşamasında sıvı halden gaz haline geçerken genleşir. Bu süreçte, güneş enerjisiyle ısınan su molekülleri arasındaki bağlar çözülür ve su, su buharı olarak atmosfere yükselir. Ancak, su donduğunda genleşir; yani hacmi artar.

Jakuzi, su içine hava kabarcıklarının eklenmesiyle köpük yapar. Bu süreç şu şekilde gerçekleşir: 1. Jet sistemi: Jakuzi motoru, suyu emiş süzgeci aracılığıyla vakumlayarak küvet içindeki jetlerden basınçlı bir şekilde geri verir. 2. Hava kabarcıkları: Jet deliklerinden çıkan basınçlı hava ve su karışımı, kabarcıklar oluşturur. 3. Yüzey gerilimi: Su molekülleri arasındaki çekim kuvvetleri, yüzey gerilimini etkiler ve kabarcıkların etrafında çözünme eğilimi gösterir. Ayrıca, jakuzi suyuna eklenen sabun, duş jeli veya özel köpük maddeleri de köpüğün artmasına katkıda bulunabilir.

Suyun hâl değişimini sıcaklık-zaman grafiğinde bulmak için aşağıdaki özelliklere dikkat edilebilir: Erime (Donma). Kaynama (Yoğuşma). Hâl Değişimi Aralığı. Grafik Şekli. Suyun hâl değişimini gösteren bir grafik, YouTube'da "Isı ve Sıcaklık-6 (Suyun Hal Değişim Grafiği) + PDF" başlıklı videoda bulunabilir.

Fiziksel çözülme, taşların fiziksel etkiler sonucunda küçük parçalara ayrılmasıdır. Fiziksel çözülmede, taşları oluşturan minerallerin kimyasal yapısında herhangi bir değişiklik meydana gelmez. Fiziksel çözülmeye neden olan olaylar şunlardır: Sıcaklık farkı. Taş boşluklarındaki suların donması. Tuz çatlaması. Fiziksel çözülme, çöl, karasal, step, tundra gibi aşırı sıcaklık farkı görülen iklimlerin etkili olduğu yerlerde daha kolay meydana gelir.

Su dalgalarında kırılma, dalgaların derinlikleri farklı bir ortamdan diğerine geçerken doğrultu değiştirmesiyle gerçekleşir. Kırılma süreci şu şekilde gelişir: Dalga hareketinin etkisi, su seviyesinden derinlere indikçe azalır ve derin sularda dalga hareketi dip ile etkileşim halinde olamaz. Belli bir sığlığa ulaşınca dalganın hareketi dip ile etkileşim haline geçer. Su sığlaştıkça dalga kendine yeterli yer bulamadığı için yukarı doğru yükselmeye başlar, yani dalga yüksekliği artar. Dalganın stabilitesi bozulur ve bu bozulma noktasında dalga kırılmaya başlar. Kırılma ile dalga, dalga yalama zonuna uzanır ve takiben hızla geri çekilmesi ile süreç tamamlanmış olur. Ayrıca, su dalgalarının bir yarıktan veya dar bir aralıktan geçerken bükülmesi de bir kırılma türüdür ve bu olaya kırınım denir.

Kaynama olayı, sıvının buhar basıncının dış basınca eşit olduğunda, sıvının her yerinden gaz kabarcıklarının çıkması ile gerçekleşir. Kaynama olayının oluşum süreci: Buhar basıncının artması. Eşitliğin sağlanması. Gaz kabarcıklarının oluşumu. Sıcaklığın sabit kalması. Kaynama sıcaklığı, maddenin cinsine, saflığına ve ortamın dış basıncına bağlıdır.

Güneş fırtınalarının resim gibi görünmesinin nedeni, oluşturdukları ışık gösterileridir. Güneş fırtınaları sonucu, Dünya'nın manyetik alanıyla etkileşime giren yüklü parçacıklar, atmosferdeki azot atomlarına çarparak berilyum-10 (Be-10) adlı bir izotopun oluşmasına neden olur. Ayrıca, 1859 yılında gerçekleşen ve Carrington Olayı olarak bilinen güneş fırtınası sırasında, normalde kutup bölgelerine yakın yerlerde gözlemlenen kuzey ışıkları (aurora borealis), tüm dünyada görülmüştür. Güneş fırtınalarının oluşturduğu ışık gösterilerinin resim gibi göründüğüne dair bir bilgi bulunamamıştır.

Seperatörlerin çalışma prensibi, karışım içindeki farklı katmanları veya fazları ayırmak için kullanılan fiziksel yöntemlere dayanır. Bazı seperatör türlerinin çalışma prensipleri: Santrifüj seperatörler: Yüksek hızla dönen diskler sayesinde, yoğunluğu farklı olan sıvı ve katı partikülleri birbirinden ayırır. Eleme seperatörleri: Farklı boyutlardaki katı parçacıkları ayırmak için kullanılır. Filtre seperatörleri: Toz ve bakteri gibi daha küçük parçacıkları ayırmak için farklı gözenek boyutlarına sahip filtreler kullanır. Köpük seperatörleri: Yağ ve su gibi farklı yüzey gerilimine sahip sıvıları, hava kabarcıkları yardımıyla ayırır. Manyetik seperatörler: Manyetik katı maddeleri diğer katı maddelerden ayırır. Örnek olarak, seperatörün yağ ve yakıt ayrıştırma işlemi şu şekilde gerçekleşir: 1. Sıvı, pompası aracılığıyla filtreden geçirilir ve heaterden geçirilerek ısıtılır. 2. Akışkan, bowl disclerden geçer ve kendisinden daha ağır olan akışkanı disclerin deliklerinden uzak bir bölüme savurarak ayrıştırır.

Moleküler mutfak şefleri, yemeklerin hazırlanma aşamasındaki fiziksel ve kimyasal değişimleri takip eden moleküler gastronomi prensipleriyle çalışır. Yaptıkları bazı şeyler: Meyve, sebze ve çikolatadan köpükler çıkarmak. Soyadan yenilebilir kağıtlar yapmak. Besinleri dondurucularla parçalanabilir hale getirmek. Farklı besinleri havyar taneleri şeklinde yeniden yorumlamak. Karışımlardan yuvarlak topçuk şeklinde besinler yapmak. Ayrıca, moleküler mutfak şefleri, bilimsel teknikleri mutfakta kullanarak yaratıcı ve estetik dokunuşlarla farklı tat ve doku deneyimleri sunar. Bu şefler genellikle özel ekipmanlar ve teknik bilgiler gerektirir ve yüksek maliyetli malzemeler kullanır.

Fön rüzgârının sıcak esmesinin sebebi, hava kütlelerinin bir dağ yamacını aşarak öbür yamaçta alçalması sırasında yaşanan iki önemli fiziksel değişimdir: 1. Adiabatik ısınma. 2. Nem kaybı. Bu iki etki birleştiğinde, dağın alçak yamaçlarına inen hava, hem sıcak hem de kuru bir karakter kazanır.

Dükkanların ön camlarının buzlu olmasının birkaç nedeni vardır: Mahremiyet: Buzlu cam, iç mekanın dışarıdan görünmesini engelleyerek gizlilik sağlar. Dekoratif görünüm: Modern ve estetik bir görünüm sunar. Enerji verimliliği: Işığı geçirirken gölgeli bir ortam oluşturur, bu da enerji tasarrufu sağlamaya yardımcı olur. Dayanıklılık ve kolay bakım: Diğer cam türlerine göre çizilmelere karşı daha dayanıklı olabilir ve temizliği kolaydır.

Hava basıncı ile sıkışan şeyleri açmak için kullanılabilecek bazı yöntemler: Sıcak su yöntemi: Kapağın etrafına veya üzerine sıcak su dökülerek metalin genleşmesi sağlanabilir. Soğuk uygulama: Soğuk bir havlu veya buz küpleri kullanılarak kapağın genleşmesi ve açılması kolaylaştırılabilir. Sıvı yağ uygulaması: Kapağın etrafına sıvı yağ dökülerek daha kolay hareket etmesi sağlanabilir. Tork uygulaması: Sıkışmış kapaklar genellikle fazla tork uygulandığı için sıkışır, bu nedenle torku azaltarak kapağı açmak denenebilir. Düdüklü tencere için: Basınç tahliye valfinin kontrolü yapılmalı, tıkalıysa bir çubuk yardımıyla açılmalıdır. Bu işlemleri uygularken, sıcak tencere ve kapaklar nedeniyle yanık ve diğer yaralanmaları önlemek için dikkatli olunmalıdır.