Duruşma

Davaya katılmamanız durumunda mahkeme düşebilir, özellikle hukuk davalarında. Hukuk davalarında: - Davacı iseniz ve duruşmaya katılmazsanız, davayı takip eden bir vekiliniz de yoksa dava düşecektir. - Davalı iseniz, duruşmaya katılmamanız vekilinizin de bulunmamasını gerektirir ve yokluğunuzda gerçekleşen işlemlere itiraz etme olanağınızı kaybedersiniz. Ceza davalarında ise duruşmaya katılmamanız durumunda hakkınızda zorla getirme kararı veya yakalama kararı çıkarılabilir.

HMK'nın 354 ve 355 maddeleri uyarınca duruşma yapılmadan verilecek kararlar şunlardır: 1. 354. madde uyarınca: Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince inceleme, davanın özelliğine göre heyetçe veya görevlendirilecek bir üye tarafından yapılır. 2. 355. madde uyarınca: İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır, ancak bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. Duruşma yapılmadan karar verilebilecek durumlar ise HMK'nın 353. maddesinde belirtilmiştir: Davaya bakması yasak olan hâkimin karar vermiş olması; Mahkemenin görevli ve yetkili olmasına rağmen görevsizlik veya yetkisizlik kararı vermiş olması; Diğer dava şartlarına aykırılık bulunması; Mahkemece usule aykırı olarak davanın veya karşı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiş olması; Mahkemece, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması.

Ara duruşmadan sonra duruşma, yaklaşık 3 ay içerisinde gerçekleşir.

Kapalı gizli duruşma, duruşmanın gerekçeli kararı ile birlikte açık duruşmada açıklanır.

Evet, avukatın mazereti varsa duruşma ertelenebilir. Avukatın duruşmaya katılamaması durumunda, geçerli bir mazeret dilekçesi sunması halinde mahkeme duruşmayı erteleyebilir. Ayrıca, birden fazla duruşmanın aynı saatte olması gibi durumlarda da avukatın mazeret kullanması mümkündür.

Sanığın yokluğunda duruşma, Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) uyarınca, suçun yalnız veya birlikte adli para cezasını veya müsadereyi gerektirmesi halinde mümkün olan bir yargılama şeklidir. Bu durumda, sanığa gönderilecek davetiyede gelmese de duruşmanın yapılacağı ihtarı yazılmalıdır. CMK'ya göre, kanunun ayrık tuttuğu haller saklı kalmak üzere, hazır bulunmayan sanık hakkında duruşma yapılamaz.

Evet, Cumhuriyet savcısı da duruşmalarda tanıklara, katılanlara, bilirkişilere ve diğer kişilere doğrudan soru sorabilir.

Medeni usul hukukunda duruşma şu aşamalardan oluşur: 1. Dava Dilekçesi: Dava, bir dilekçe ile açılır ve dilekçede davanın konusu, tarafların bilgileri, talep sonucu ve deliller belirtilir. 2. Ön İnceleme: Mahkeme, dava dilekçesini kabul ederse dava açılmış olur ve bu aşamada dava şartları, ilk itirazlar incelenir, uyuşmazlık konuları belirlenir ve gerekli hazırlıklar yapılır. 3. Duruşmalar: Bu aşamada taraflar savunmalarını sunar, delillerin toplanması ve tanıkların dinlenmesi gibi işlemler gerçekleştirilir. 4. Hüküm: Mahkeme, tarafların sunduğu delilleri değerlendirir ve bir karar verir. Duruşmalar, aleniyet ilkesi gereği herkese açıktır.

Basit yargılamada duruşma olmaz, çünkü bu usulde yargılama dosya üzerinden yapılır ve yazılı beyanlara dayanır.

Mahkeme duruşma gününün ne zaman belli olacağı, davanın türüne ve mahkemelerin yoğunluğuna bağlı olarak değişir. Genel olarak: - Boşanma davalarında, dava dilekçesinin verilmesinden itibaren ortalama 2 ay içinde ilk duruşma günü belirlenir. - Diğer davalarda, iddianamenin kabulünden sonra 6 ay içinde duruşma günü belirlenir. Ayrıca, duruşma günü belirlenme süresi, adli tatil gibi özel durumlar nedeniyle de uzayabilir.

CMK 210. maddeye göre, tanık duruşmada dinlenmezse aşağıdaki sonuçlar doğar: 1. Tanık beyanı suçun tek delili ise, duruşmada mutlaka dinlenmesi zorunludur ve daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemez. 2. Tanıklıktan çekinebilecek olan kişi duruşmada çekinirse, önceki ifadesine ilişkin tutanak okunamaz. 3. Zorunlu hallerde, tanık SEGBİS yoluyla dinlenebilir, ancak savunma makamına tanığı görme ve tanığa soru sorma hakkı tanınmalıdır.

Evet, stajyer avukatlar duruşmaya girebilir, ancak belirli koşullara tabidir. Stajın ikinci ayında, stajyer avukatlar avukatın yazılı olur vermesi halinde Sulh Hukuk Mahkemeleri, Sulh Ceza Mahkemeleri ve İcra Tetkik Mercileri gibi bazı duruşmalara katılabilirler. Stajın kalan kısmında ise stajyer avukatlar, üst sınırı iki yıla kadar hapis cezasını gerektiren suçlara ilişkin yapılan yargılamalarla sınırlı olmak üzere Asliye Ceza Mahkemeleri ve İcra Mahkemeleri'ndeki duruşmalara girebilirler.

Karar duruşmasında mazeret kabul edilip edilmemesi, mahkemenin takdirine bağlıdır. Mazeret dilekçesi sunarak duruşmaya katılamayacağınızı bildirmeniz mümkündür. Eğer mahkeme mazeretinizi kabul ederse, duruşma ertelenebilir veya bir sonraki celse için size süre verilir.

Boşanma duruşmasına katılmamak, delil sunma hakkını kaybeder ve bu durum mahkeme kararlarını etkileyebilir. Duruşmaya katılmayan taraf, mahkemeye iletmek istediği delilleri sunma fırsatını kaçırır ve bu da davanın seyrini olumsuz etkileyebilir.

Talimat duruşmasında talimat dosyası, bir mahkemenin veya savcılığın başka bir mahkemeye ya da ilgili kolluk birimine gönderdiği resmi yazıdır. Bu dosya, uzak bir bölgede yaşayan tanık veya sanığın ifadesinin alınması, delillerin toplanması gibi durumlarda devreye girer.

Evet, mazeret dilekçesinin kabul edilmemesi bozma sebebi olabilir. Yargıtay kararlarına göre, avukatın sağlık sorunları veya hava muhalefeti gibi mücbir sebeplerle duruşmaya katılamaması durumunda sunduğu mazeret dilekçesinin dikkate alınmaması, savunma hakkının kısıtlanması anlamına gelir ve bu durum hukuka aykırı olup bozmayı gerektirir.

Tahkikat ve ön inceleme duruşması aynı gün olabilir, ancak bu durum yazılı yargılama usulünde mümkündür. Genel kural, ön inceleme tamamlanmadan tahkikata geçilememesi ve tahkikat için duruşma günü verilememesidir.

Celsede tebliğ, duruşma sırasında, taraflara, üçüncü kişilere, katılana ve vekillerine yapılabilir.

Büyükçekmece Asliye Ceza Mahkemesinde duruşma gününün ne zaman belli olacağı, mahkemenin yoğunluğuna bağlı olarak değişmektedir. Genel olarak, dava açıldıktan sonra 6 ay içinde ilk duruşma günü belirlenir.

İddianamenin değerlendirilmesi sonrası açılış, iddianamenin mahkemeye sunulmasından ve kabul edilmesinden sonra gerçekleşir. İddianamenin kabulü kararı ile birlikte kamu davası açılmış olur ve 6 ay içinde duruşma tarihi belirlenir.

Dosyanın bilirkişiden dönüşünün beklendiğinden mazeret, duruşmanın ertelenmesi talebiyle mahkemeye sunulan bir dilekçedir.