CümleÖrnekleri

Kişileştirme (teşhis) sanatına örnek cümleler: "Rüzgar sevincinden haykırıp ağlıyor." "Belki de yüreği yaralıdır dağların..." "Akrep ile yelkovan, sanki bir yere yetişir gibi koşturup duruyorlar." "Yağmur yağınca topraktaki sevinç kokusundan bellidir." "Güneş nazlı nazlı batarken, koyu bir karanlık öptü denizi." "Bir güvercin konuverdi önüme, selam getirdi anamdan." "Sokaklar, senin buraları terk ettiğini söylediler boş bakan gözleriyle." "Kalemimin korkaklığı, konunun hassasiyetindendir." "Bahçemizde kuşlar dans ediyor, kelebekler de şarkıya dans ederek eşlik ediyordu o sabah..." "Her bayram olduğu gibi yine bayramlıklarını giymiş köyümüz; şehirden gelecek çocuklarını bekliyor." Ayrıca, "Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr / Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor" cümlesinde rüzgâr, insan gibi sevinmekte, sevincinden ağlamakta, gülüp haykırmaktadır. Kişileştirme, genellikle şiir ve masal gibi edebi türlerde kullanılır.

Aliterasyon içeren bazı cümleler: "Yalnız ve sessiz bir sokak ortasında duruyorum". "Bol bol çay iç ki çareler boşa çıkmasın". "Eğer dostlar, sevdiğimin elini öpmek arzusuyla ölürsem, toprağımı bir kûze yapıp onunla ona su verin". "Belki bülbül bir şair gibi inleyemez. Zaman geçtikçe güller ve yıllar solup gider". "Oyalanmasalardı zamanında yetişeceklerdi". "Lezzetli çöreği süt kremasına batırdı". "Gün boyunca çölde ölümden başka bir şey yok". "Bir kapı çivisi kadar ölü". "Güvenli ve sağlam". "Zaman ve gelgit kimseyi beklemez". Aliterasyon, birbirine yakın kelimeler aynı ünsüz sesle başladığında meydana gelir.

Oksimoron içeren bazı cümle örnekleri: Sessizliğin sesi. Gerçek yalanlar. Yüzme bilmeyen balık. Köşeli daire. Kalıtsal kısırlık. Muhafazakâr devrimci. Özel halk otobüsü. Sabit değişken. Tarafsız taraftar. Tadımlık ziyafet. Oksimoronlar, genellikle birbiriyle çelişen veya zıt iki kavramın bir arada kullanılmasıdır.

"Hoş geldiniz" kelimesinin doğru yazılışı ayrı olarak "hoş geldiniz" şeklindedir. Örnek cümleler: Misafirlerimiz gelince kapıda onları gülümseyerek karşıladım ve "Hoş geldiniz!" dedim. Toplantıya yeni katılan üyelerimize "hoş geldiniz" demek istiyorum. "Yeni evimize hoş geldiniz!" diyerek arkadaşlarını içeri davet etti.

"Bir çok" ifadesi, Türkçe'de doğru bir kullanım değildir. Ancak, "birçok" kelimesi cümle içinde şu şekilde kullanılabilir: Örneklendirme Cümleleri: "Birçok sanatçının hayatı zorluklarla geçmiştir. Örneğin, Van Gogh, Victor Hugo, Jack London". Açıklama Cümleleri: "Benim hayat felsefem: Kendin için istemediğin şeyi başkası için de isteme". Listeleme Cümleleri: "Erkek çocuklara Doğan, Tuğrul, Aslan, Orhan; kız çocuklara ise İnci, Çiçek, Gönül, Yonca adları verilir". Örnek cümlelerde "birçok" kelimesi genellikle "örneğin" veya iki nokta (:) ile birlikte kullanılır.

Sportif cümlelere örnek olarak şunlar verilebilir: "Maçın son dakikasında atılan golle takımımız galibiyeti garantiledi". "Şut çizgisinden atılan üç puanlık basket, skoru eşitledi". "Takım kaptanı, mükemmel bir servis atarak seti kazanmamızı sağladı". "Ünlü tenisçi, zorlu maçta rakibine set vermedi". "Koşucu, 100 metre yarışını sadece 10 saniyede tamamladı". "Olimpiyat şampiyonu, 200 metre serbest stil yarışını yeni bir dünya rekoru kırarak kazandı". "Sporcu, paralel barda kusursuz bir performans sergileyerek altın madalya kazandı". "Golf turnuvasında birdie yaparak liderliğe yükseldi". "Dağ bisikleti yarışçısı, zorlu parkuru kırk beş dakikada tamamladı". "Kayakçı, büyük slalom disiplininde zirveye yerleşerek kariyerinin en iyi zamanını kaydetti". Ayrıca, sportif cümleler içeren bazı siteler şunlardır: sportifcumleler.com; kompozisyonlar.com; galatasaraysozluk.net.

Hayıflanma ile ilgili cümlelerden bazıları şunlardır: "Geçmişte yapmış olduğum hatalardan ötürü, ne yazık ki bu hatalarımdan şimdi pişmanlık duyuyorum." "Yapmış olduğum hatalardan ötürü üniversiteyi ne yazık ki bitirememiştim." "Keşke geçmişte yaptığım hataları yapmamış olsaydım." "Dört sene önce ne yazık ki büyük bir iş teklifini kaçırdım." "Elime o fırsat geçmişken o arabayı almalıydım." "Şimdi üniversiteyi Ankara'da okumak vardı." "Eyvah, sanırım evden çıkarken ocağın altını söndürmeyi unuttum!" "Eğer zamanında İngilizce derslerine daha çok ağırlık verseydim bugün daha iyi bir yabancı dilim olması içten bile değildi." "Bu sene daha fazla çalışsaydım belki o zaman tatil yapabilirdim." "Zamanında elime geçen fırsatları değerlendirseydim bugün daha iyi bir evim ve daha iyi bir arabam olacaktı." Hayıflanma cümlelerinde "eyvah, ne yazık ki" gibi sözcükler oldukça fazla kullanılır. Hayıflanma cümleleri, yapılmayan bir işten dolayı duyulan üzüntü içerir. Örneklerin tamamı için aşağıdaki kaynaklar incelenebilir: milliyet.com.tr; dilbilgisi.org; sabah.com.tr; turkcedenizi.com.

Adlaşmış sıfatlara bazı örnekler: Ek almayan adlaşmış sıfatlar: "Bana dürüstlük dersi veren de yalancının önde gideni". "Bu arabayı kaldırım ortasına park eden kim?". "Kılık kıyafetini gören de onu saygıdeğer biri zanneder". "Beni soran olursa burada yok dersin". Çekim eki alan adlaşmış sıfatlar: "Saldırıyı gerçekleştirenlerin robot resmi çizildi". "Allah'a iman edenin kalbi her zaman ferahtır". "Şu kaldırımda dikilip duranı tanıyor musun?". "Suç çocukta değil, çocuğu başıboş bırakanda". Çoğul eki alan adlaşmış sıfatlar: "Tanıdıkları görmeden buradan ayrılmak istemedim". "Sevenler bir gün elbet yeniden kavuşur". "Arkamızdan gülenlere gereken cevabı çok yakında vereceğiz". "Biçareler ne yapacaklarını şaşırmış durumdaydılar". Diğer örnekler: "Yaralı, doktora durmadan bağırıyordu". "İhtiyar, adama bir şeyler söylüyordu". "Kurnaz, adamı kandırmaya çalışıyordu". "Gençler daha çabuk anlar". "Çalışkanları herkes sever".

Kanıksama ile ilgili bazı örnek cümleler: "Benzin fiyatlarına gelen zamlara karşı artık alıştık." "Onun bu garip hareketleri artık bize garip gelmiyor." "Her gün dayak yediği için artık korkmuyor." "Toplum yaşanan olayları artık kanıksadı." "Yapılan kötülüklere karşı artık pek çok insan duyarsız hale geldi." "Arabanın sürekli arızalanmasına alıştım artık." "Ben ne yaparsam yapayım beni yine dinlemeyecek." "Ne kadar gayret edersem edeyim çalışmalarımı hep yetersiz görüyor." "Bu şehrin trafiğine de kirli havasına da alıştım artık." "Söz dinlemeyeceğini bildiğim için artık onu ikaz etmiyorum."

Yanı sıra kelimesi, genellikle "birlikte" veya "beraberinde, yanında" anlamlarında kullanılır. Örnek cümleler: "Okula gelen çocuk, yanı sıra getirdiği top ile hemen oyun kuruverdi". "Çok merhametli bir kadın olmasının yanı sıra çok komiktir". "Annesinin söylediklerini hiç unutmazdı, bunun yanı sıra sözünü de dinlerdi". "Güzelliğinin yanı sıra gönlü de çok geniş biriydi, herkese iyiliği dokunurdu". "Yemeğin lezzeti yanı sıra hoş bir görüntüsü vardı".

''Bir şeyi teşkil etmek'' ifadesi, Türkçede bir oluşumu veya bir kuruluşu meydana getirmek, oluşturmak anlamında kullanılır. ''Bir şeyi teşkil etmek'' ifadesinin kullanıldığı bazı cümle örnekleri: ''Yeni kurallar teşkil etmenin vakti geldi de geçiyor bile.'' ''Bazen o kadar güzel ve orijinal şeyler söylüyordu ki onları dinlemek itaba ve hücuma maruz kalan için bile bir zevk teşkil ediyordu.'' Ayrıca, ''teşkil etmek'' kelimesi; gerçekleştirmek, ortaya çıkarmak, şekil kazandırmak, sebebiyet vermek gibi anlamlara da gelir. Örnekler: ''Bu tür yanlış anlamalar benim için sorun teşkil etmiyor.'' ''Belli başlı parçaları bir araya getirerek yeni bir şey ortaya çıkarmak, yapmak ve icra etmek.''

İşte 10 tane zamir cümlesi: 1. O, çok çalışkan bir öğrencidir. 2. Onlar sinemaya gitmek istiyorlar. 3. Bu, benim kitabım. 4. Sen çok iyi bir arkadaşsın. 5. Onu aradım ama ulaşamadım. 6. Biz yarın pikniğe gideceğiz. 7. Şu, benim telefonum. 8. Siz bu konuda çok tecrübelisiniz. 9. Herkes bu durumu biliyor. 10. Hiçbirimiz bu konuda karar veremedik.

İthaf ile ilgili örnek cümleler: "Ben bu öyküyü sana ithaf edip okuyorum." "Bu kişiye o hikayeyi ithaf ediyorum." "Bu şiiri, canımdan çok sevdiğim eşime, çocuklarıma ve tüm şiir severlere ithafen okuyorum." "Son kitabının önsözünde, eserini bana ithafen yazdığını belirtmesi beni son derece onurlandırdı." "Bu ödülü ülkemin tüm değerli sanatçılarına ithafen kabul ediyorum." "Senin için yazıyorum, sevgilim." "Bu şiiri, anneme ithaf ediyorum." "Bu sözleri, öğretmenime ithaf ediyorum."

"Go to" ifadesi İngilizce'de çeşitli anlamlarda kullanılır: Bir yere gitmek veya ziyaret etmek. Bir aktiviteye başlamak veya girişmek. Zahmet veya masrafa katlanmak. Biriyle bir konu veya sorun hakkında konuşmak. Ayrıca, "go to" ifadesi, sonu "-ing" ile biten bazı sporlarla birlikte kullanıldığında, bu sporlarla düzenli olarak uğraşıldığını ifade edebilir.

Phrasal verbs ile ilgili bazı cümleler: Call off: The football match has been called off due to bad weather. Come across: I came across an old photo album in the attic. Cut down: I’m trying to cut down on sugar in my diet. Figure out: I can’t figure out how to solve this math problem. Turn down: He turned down the job offer because of the salary. Work out: I like to work out at the gym after work. Break down: The bus broke down on our way home. Get along: I get along with my coworkers. Put off: I put off cleaning the house until the weekend. Run into: I ran into my old friend from college yesterday.

Üç nokta (...), çeşitli durumlarda kullanılır: Tamamlanmamış cümlelerin sonunda: "Yıllar yıllar sonra böyle kalakaldım işte: Yıkık, umutsuz, çaresiz...". Kaba sayılan veya açıklanmak istenmeyen kelime ve bölümlerin yerine: "Bu işin artık b...u çıktı". Alıntılarda, başta, ortada ve sonda alınmayan kelime veya bölümlerin yerine: "... derken şehrin öte başından boğuk boğuk sesler gelmeye başladı...". Sözün bir yerde kesilerek geri kalan bölümün okuyucunun hayal dünyasına bırakıldığını göstermek için: "Bismillah, biz her vasıtadan, yalnız ve ancak, bir Allah'tan istifade ederiz...". Ünlem ve seslenmelerde anlatımı pekiştirmek için: "Annesi onu bir bakışta tanıdı: — Osman... Oğlum!..". Örnek cümleler: "Ne çare ki çirkinliği hemencecik ve herkes tarafından görülüveriyordu da bu yanı...". "Tanışalım artık, ben Ahmet...". "Bu hediye sana C...'den...".

Mazi ile ilgili bazı cümle örnekleri: "Maziye dair ne varsa, zihnimde solgun bir fotoğraf gibi duruyor". "Her insanın içinde, dönmek istese de dönemeyeceği bir mazi vardır". "O eski sokaklar, mazinin kokusunu hâlâ taşıyor". "Maziye dair güzel anılar, bizi hala mutlu eder". "Mazi her zaman ders almamız gereken önemli bir dönemi temsil eder".

Saptama cümlelerine bazı örnekler: "Gençlik döneminde yaşanan bazı sıkıntılar, meslek seçiminde ciddi sorunlar yaratabiliyor". "Yapılacak olan düzenli egzersiz ve spor, stresi azaltma konusunda oldukça etkilidir". "Çevre bilinci ne kadar gelişirse, gelecek için daha temiz bir dünya elde etmek o kadar güçlü hale gelir". "Bu kadar hızlı koşarsan daha çabuk şekilde yorulursun". "Bilim insanları, yeni bir tür kuşu saptamak için ormanları incelediler". "Doktor, hastanın röntgen görüntülerini inceleyerek kırığın yerini saptadı". "Polis, güvenlik kameralarındaki görüntülerden hırsızı saptamaya çalışıyor". "50 yıl içerisinde dünya nüfusunun 11 milyarın üstünde olması bekleniyor". "Son bir yılda yaklaşık 2 bin hayvanın nesli tükendi". "Yüksek hızda araç kullanmak, trafik kazası risklerini arttırmaktadır".

Misafir ile ilgili cümle örnekleri: "Bize misafir olduğunuz için gerçekten çok sevindim". "Eve misafir geleceği için annem hazırlık yapıyordu". "Misafir sofrana oturduğu zaman onu gönül borcunda bırakma" (Nasır Hüsrev). "Köyde Ahmet Bey'in misafiri olacağız". "Misafir gelecekmiş gibi evini, ölüm gelecekmiş gibi kalbini temiz tut" (Mevlana). "Akşama misafirliğe gideceğiz". "Misafir ağırlamakta çok iyisin". "Tanrı misafiri geri çevrilmez". "Misafirler bizde yatıya kaldılar". "Hiçbir misafir, üç günden fazla çekilmez".

İki noktanın kullanıldığı cümlelerden bazıları şunlardır: Açıklama yapılacak yerlerde. Alıntı bir cümle veya söz geldiğinde. Kendisinden sonra örnek verilecek cümlelerin sonuna. Edebî eserlerde konuşma bölümünden önceki ifadenin sonuna. Ses biliminde uzun okunması gereken ünlüden sonra. Matematikte bölme işareti yerine. İnternet sitelerinde (genel ağ adreslerinde). Kütüphanecilikte yazar ve eser adı arasında. İki noktadan sonra gelen bölüm, bağımsız bir cümle ise bu cümlenin ilk sözcüğü büyük harfle başlar.