• Buradasın

    Kişileştirme

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Kişileştirmeye örnek cümleler nelerdir?

    Kişileştirme (teşhis) sanatına örnek cümleler: "Rüzgar sevincinden haykırıp ağlıyor." "Belki de yüreği yaralıdır dağların..." "Akrep ile yelkovan, sanki bir yere yetişir gibi koşturup duruyorlar." "Yağmur yağınca topraktaki sevinç kokusundan bellidir." "Güneş nazlı nazlı batarken, koyu bir karanlık öptü denizi." "Bir güvercin konuverdi önüme, selam getirdi anamdan." "Sokaklar, senin buraları terk ettiğini söylediler boş bakan gözleriyle." "Kalemimin korkaklığı, konunun hassasiyetindendir." "Bahçemizde kuşlar dans ediyor, kelebekler de şarkıya dans ederek eşlik ediyordu o sabah..." "Her bayram olduğu gibi yine bayramlıklarını giymiş köyümüz; şehirden gelecek çocuklarını bekliyor." Ayrıca, "Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr / Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor" cümlesinde rüzgâr, insan gibi sevinmekte, sevincinden ağlamakta, gülüp haykırmaktadır. Kişileştirme, genellikle şiir ve masal gibi edebi türlerde kullanılır.

    Kişileştirmede insana ait özellikler nelerdir?

    Kişileştirmede (teşhis) insana ait özelliklerden bazıları şunlardır: sevinmek; ağlamak; gülmek; haykırmak; temkinli, tedbirli, ölçülü hareket etmek; küsmek; kötü kötü bakmak; boynu bükülmek. Kişileştirme, aynı zamanda benzetme ve kapalı istiare şeklinde de olabilir. Kişileştirme, hem düz yazılarda hem de şiirlerde kullanılan bir söz sanatıdır. Örnek bir cümle: "Sanki tüm çiçekler bana küsmüş, hepsinin boynu bükülmüştü."

    Kişileştirmenin amacı nedir?

    Kişileştirmenin amacı şu şekilde özetlenebilir: Kavramları daha doğru açıklamak. Metinlere enerji vermek. Sahne ayarlamak. Anlatılanları somutlaştırmak. Okuyucunun veya dinleyicinin metinle duygusal bir bağ kurmasını sağlamak. Kişileştirme, edebiyatta ve günlük konuşmada yaygın olarak kullanılır.

    Teşhis sanatı nedir ve örnekleri?

    Teşhis (kişileştirme) sanatı, insan dışındaki varlıklara (hayvanlar, doğa olayları, nesneler) insana ait özelliklerin aktarılmasıyla yapılan edebi bir sanattır. Bazı teşhis sanatı örnekleri: "Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr / Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor". "Dağ başını duman almış / Gümüş dere durmaz akar". "Ben öpmeden önce yanaklarını / Varsın teller, tüller, duvaklar öpsün". "Bir bulut gezer yayla yayla Anadolu’yu / Bir baştan başa selâm götürür". "Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik / İşte yakalandık, kelepçelendik". "Kuşlar, senin uzak diyarlara gittiğini söylediler bana". "Konunun hassasiyeti nedeniyle kalemimin çok temkinli hareket ettiğini okurların fark etmişlerdir".

    Çanakkale şehitlerine şiirinde hangi edebi sanat vardır?

    Mehmet Âkif Ersoy'un "Çanakkale Şehitlerine" şiirinde çeşitli edebi sanatlar bulunmaktadır: Aliterasyon ve asonans: "Top tüfekten daha sık, gülle yağan mermîler" gibi ifadelerde sıkça kullanılmıştır. Betimlemeler: Savaşın dehşetini ve şehitlerin kahramanlığını detaylı bir şekilde anlatır. İmgeler ve semboller: Hilal, Türk milletini ve İslam'ı; güneş ise şehitlerin fedakarlığını ve kahramanlığını simgeler. Tekrarlar: "Ey şehîd oğlu şehîd" gibi ifadeler, duygusal etkiyi artırmak için tekrar edilmiştir. Tarihsel atıflar: Bedir Savaşı'na yapılan atıf, Çanakkale Zaferi'nin manevi büyüklüğünü vurgular. Şiir, aruz ölçüsüyle yazılmış olup, geleneksel Türk şiirinin estetik unsurlarını taşır.

    Kişileştirmede hangi söz sanatları vardır?

    Kişileştirme (teşhis) söz sanatında kullanılan bazı söz sanatları şunlardır: İntak (konuşturma). Kapalı istiare. Örnekler: "Kuşlar, senin uzak diyarlara gittiğini usulca fısıldadılar kulağıma" (kişileştirme). "Tilki, biz buralarda yabancı sevmeyiz, dedi" (intak). "Mektuplarım ağlarken sustu, dilekçelerim" (kişileştirme).

    Rüzgâr yavaşça sarar ağaçları hangi söz sanatıdır?

    "Rüzgâr yavaşça sarar ağaçları" cümlesi, kişileştirme (teşhis) söz sanatına örnektir. Kişileştirme, insan dışındaki varlıklara, hayvanlara veya bitkilere insana özgü özellikler yükleyerek onları canlandırma sanatıdır.

    Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor bu şehir o eski İstanbul mudur? Sokak lambaları birden yanıyor kaldırımlarda yağmur kokusu Attila İlhan bu dizelerde aşağıdakilerden hangisi kişileştirilmiştir?

    Attila İlhan'ın "Ben Sana Mecburum" şiirindeki dizelerde kişileştirilen unsurlar şunlardır: Ağaçlar: "Ağaçlar sonbahara hazırlanıyor" dizesinde ağaçlar, sonbahara hazırlanıyor gibi insan özelliği kazanmıştır. Bulutlar: "Karanlıkta bulutlar parçalanıyor" dizesinde bulutlar, parçalanıyor gibi insan özelliği kazanmıştır. Sokak lambaları: "Sokak lambaları birden yanıyor" dizesinde sokak lambaları, birden yanıyor gibi insan özelliği kazanmıştır. Bu dizelerde yağmur kokusu gibi unsurlar kişileştirilmemiştir.

    Eskiler alıyorum şiiri kişileştirme var mı?

    "Eskiler Alıyorum" şiirinde kişileştirme sanatı kullanılmamıştır.

    Kişileştirmenin en çok kullanıldığı şiir türü nedir?

    Kişileştirmenin (teşhis) en çok kullanıldığı şiir türleri, masal ve fabl türleridir. Ayrıca, manzum eserler, destan, roman ve öykü gibi olay yazılarında da kişileştirme sıkça kullanılır.

    Sevgi Duvarı şiirinde hangi edebi sanat vardır?

    Can Yücel'in "Sevgi Duvarı" şiirinde çeşitli edebi sanatlar kullanılmıştır: İmge ve sembolizm. Aliterasyon ve asonans. Metafor. Ayrıca, şiir serbest ölçü ile yazılmıştır.

    Kişileştirmeye örnek şiir nasıl yazılır?

    Kişileştirme içeren bir şiir yazmak için aşağıdaki gibi bir yapı izlenebilir: 1. Başlık: Şiirin konusunu yansıtan bir başlık seçilmelidir. 2. Dize Yapısı: Şiirde en az bir dize, insan dışı bir varlığa veya soyut bir kavrama insan özellikleri atfederek yazılmalıdır. 3. Duygusal Bağ: Kişileştirme, okuyucunun metinle duygusal bir bağ kurmasını sağlayacak şekilde kullanılmalıdır. Örnek bir kişileştirme şiiri: > Bulutlar gülerek geldiler Dağın tepesinde durdular Selam dediler güldüler Dağ yıkadı saçlarını. Kişileştirme örnekleri içeren bazı dizeler: "Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr / Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor". "Dağ başını duman almış / Gümüş dere durmaz akar". "Kitap, kapağını aralayarak yıllardır sakladığı sırlarını fısıldamaya başladı". Kişileştirme, genellikle intak (konuşturma) sanatı ile birlikte kullanılır.

    Beklenen Şiirinde hangi edebi sanat vardır?

    Necip Fazıl Kısakürek'in "Beklenen" şiirinde kullanılan bazı edebi sanatlar şunlardır: Kişileştirme: "Ne taze ölüyü mezar" dizesinde mezar, bekleyen bir insan gibi düşünülmüştür. İmge: Doğa, insanlar ve duygular arasındaki ilişki güçlü betimlemelerle sunulmuştur. Ritim ve müzikalite: Kelimelerin ses uyumu ve ritmi dikkate alınarak müzikal bir yapı oluşturulmuştur. Söz sanatları: Ses yumuşaması: "Yokluğunda" kelimesinde. Ses sertleşmesi: "Geçti" kelimesinde. Kaynaştırma sesi: "Neye" kelimesinde.

    Kaldırımlarda yağmur kokusu kişileştirme mi?

    Evet, "Kaldırımlarda yağmur kokusu" dizesi kişileştirme (teşhis) örneğidir. Kişileştirme, insan dışı bir eylemi eşya, nesne gibi varlıklara aktarmaya denir.

    Mutlukent'in yöneticisi kişileştirme nerede?

    "Mutlukent'in Yöneticisi" kitabında kişileştirme örnekleri, özellikle kentin yöneticisi olma yarışması bağlamında görülebilir. Kitapta, Emircan'ın bilge babası tarafından yazılan bir kitap aracılığıyla Emircan, dilini ve düşünce dünyasını geliştirerek bu yarışmaya katılır ve yönetici olur. Ancak, kitapta doğrudan kent veya diğer unsurlar için kişileştirme örnekleri bulunmamaktadır. Özetle: - Kişileştirme: Doğrudan kent veya diğer unsurlar için değil, daha çok Emircan'ın gelişimi ve yarışma süreçleri üzerinden işlenmiştir.

    Kişileştirme örnekleri nelerdir?

    Kişileştirme (teşhis) sanatına bazı örnekler: "Sevincinden ağlayan, gülen, haykıran rüzgâr / Kalplere sevinç, umut ve inanç getiriyor". "Dağ başını duman almış / Gümüş dere durmaz akar". "Ben öpmeden önce yanaklarını / Varsın teller, tüller, duvaklar öpsün". "Besbelli her saat artar kederi / Belki de yüreği yara dağların". "Bir bulut gezer yayla yayla Anadolu’yu / Bir baştan başa selâm götürür". "Aynalar, bakmayın yüzüme dik dik / İşte yakalandık, kelepçelendik". "Kuşlar, senin uzak diyarlara gittiğini söylediler bana". "Telefonum da ben de suskun bir şekilde, aramanı bekliyoruz". "Gurbette olunca duvarlar bile insana kötü kötü bakıyor". "İki ayçiçeği sarı odada hareket ediyor / 'Ah, William, havadan bıktık, dedi ayçiçekleri, çiy ile parlayarak".

    Limon koksun ortalık hangi söz sanatı?

    "Limon koksun ortalık" ifadesinde kullanılan söz sanatı tezat (karşıtlık) olabilir. Bu söz sanatında, gündüz ve gece, koku ve renk gibi karşıt kavramlar kullanılmıştır.

    İntak sanatına örnek verir misin?

    İntak (konuşturma) sanatına bazı örnekler: "Adam elini uzattı; tam menekşeyi koparacağı sırada, mor menekşe: 'Bana dokunma!' diye bağırdı". "Ooo karga cenapları, ne kadar şirinsiniz!" dedi tilki, "Gözüm kör olsun yalanım varsa!". "Yağmur damlaları pencereye vurarak: 'Bizi neden içeri almıyorsun?' diye sitem ediyordu". "Yaşlı meşe ağacı genç fidanlara: 'Ben de bir zamanlar sizin gibi küçüktüm ama zamanla büyüdüm' diyerek öğüt veriyordu". "Kalem, deftere dönerek: 'Beni böyle hızlı kullanırsan yorulurum,' diye şikâyet etti. Defter de sayfalarını kıpırdatarak cevap verdi: 'Haklısın, biraz yavaş ol'".

    Sen gittin gideli kuşlar divane oldu hangi söz sanatıdır?

    "Sen gittin gideli kuşlar divane oldu" dizesinde kullanılan söz sanatı kişileştirmedir. Kişileştirme, insan dışı bir varlığa insana ait özellik verilmesidir.

    Rüzgar yavaşça sarar ağaçları dallarda dans ederken bir sır taşır dizesinde hangi kişileştirme vardır?

    "Rüzgar yavaşça sarar ağaçları dallarda dans ederken bir sır taşır" dizesinde kişileştirme olarak "rüzgarın dans etmesi" ve "sır taşıması" özellikleri öne çıkmaktadır. Dans etme: Rüzgar, insan gibi dans etmektedir. Sır taşıma: Rüzgar, bir sır taşımaktadır. Bu, insana özgü bir özelliktir. Bu dizede, insan dışındaki bir varlık olan rüzgara, insana ait özellikler yüklenerek kişileştirme yapılmıştır.