• Buradasın

    CezaHukuku

    Yazeka

    Arama sonuçlarına göre oluşturuldu

    Atf-ı cürüm ne demek?

    Atf-ı cürüm ifadesi, suç yükleme veya sanığın suçu bir başkasına atması anlamına gelir.

    Nazari ve tatbiki ceza hukuku kaç cilt?

    "Nazari ve Tatbiki Ceza Hukuku" eseri dört cilt olarak yayımlanmıştır.

    TCK'nın 108 ve 109 maddeleri arasındaki fark nedir?

    TCK'nın 108 ve 109 maddeleri arasındaki fark, işlenen suçun niteliğine ve sonuçlarına göre değişmektedir. TCK Madde 108: Bu madde, cebir kullanımını düzenler ve bir şeyi yapması veya yapmaması için bir kişiye karşı cebir kullanılması durumunda, kasten yaralama suçundan verilecek cezanın artırılmasını öngörür. TCK Madde 109: Bu madde ise kişiyi hürriyetinden yoksun kılma suçunu düzenler. Buna göre, bir kimseyi hukuka aykırı olarak bir yere gitmek veya bir yerde kalmak hürriyetinden yoksun bırakan kişiye, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası verilir.

    TCK35 teşebbüs indirimi nasıl hesaplanır?

    TCK 35. maddeye göre teşebbüs indirimi, suçun meydana getirdiği zarar veya tehlikenin ağırlığına göre hesaplanır. Buna göre: - Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası verilir. - Müebbet hapis cezası yerine 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası verilir. - Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir.

    TCK 62 nedir?

    TCK 62, Türk Ceza Kanunu'nun takdiri indirim nedenlerini düzenleyen maddesidir. Bu maddeye göre, fail yararına cezayı hafifletecek takdiri nedenlerin varlığı halinde uygulanabilecek indirimler şunlardır: - Ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine müebbet hapis cezası verilir. - Müebbet hapis cezası yerine yirmi beş yıl hapis cezası verilir. - Süreli cezalarda ise altıda birine kadar indirim yapılır. Takdiri indirim nedenleri arasında failin geçmişi, sosyal ilişkileri, fiilden sonraki ve yargılama sürecindeki davranışları gibi hususlar yer alır.

    Muhakemenin temel ilkeleri nelerdir?

    Muhakemenin temel ilkeleri şunlardır: 1. Ceza Davasının Kamusallığı İlkesi: Suç iddiasının kamu adına devlet tarafından hazırlanması ve yargılanmasını ifade eder. 2. Masumiyet Karinesi: Kişinin kesin bir mahkûmiyet kararı bulunmadan suçlu olarak ilan edilemeyeceğini belirtir. 3. Kendisini ve Yakınlarını Suçlayıcı Beyanda Bulunmama İlkesi: Kişinin kendisine karşı yapılan suçlama nedeniyle konuşmaya ve delil göstermeye zorlanamayacağını ifade eder. 4. Makul Sürede Yargılanma İlkesi: Yargılama süresinin gereğinden fazla uzamamasını, işlemlerin olağan hayatın akışına uygun bir sürede bitirilmesini öngörür. 5. Şüpheden Sanık Yararlanır İlkesi: Delillerin duruşmada tartışılması sonucunda sanığın suçluluğu veya suçsuzluğu yönünde vicdani kanaat oluşmazsa, bu durumdan sanığın yararlandırılması ve beraat kararı verilmesi gerektiğini ifade eder. 6. Yargı Bağımsızlığı ve Tarafsızlık İlkesi: Mahkemelerin yürütmenin ve davanın taraflarının kontrolünde olmamasını sağlar. 7. Doğal (Tabi) Hakim İlkesi: Kişinin kendisine isnat edilen suç tarihinden önce ve kanunla kurulmuş bir mahkeme önünde yargılanma hakkını ifade eder. 8. Çelişmeli Muhakeme İlkesi: Muhakemenin bütün süjelerinin birbirlerinin işlemlerinden haberdar olmalarını ve bu işlemlere karşı diyeceklerini hazırlamak için gerekli zamana sahip olmalarını öngörür.

    Öz Şeker Hukuk Bürosu ne iş yapar?

    Öz Şeker Hukuk Bürosu, çeşitli hukuki alanlarda avukatlık ve danışmanlık hizmetleri sunar. Bu alanlar arasında: Gayrimenkul Hukuku; Kira Hukuku; Miras Hukuku; Ceza Hukuku; İş Hukuku; İcra ve İflas Hukuku; Aile Hukuku; Ticaret Hukuku; İdare Hukuku. Büro, dava ve icra takibi, sözleşme hazırlama ve yönetimi, hukuki müzakerelerde temsil gibi hizmetler de sağlar.

    TCK 30 nedir?

    TCK 30, Türk Ceza Kanunu'nun "Hata" başlıklı maddesini ifade eder. Bu madde dört fıkradan oluşur: 1. Fiilin İcrası Sırasında Hata: Fiilin işlendiği sırada suçun kanuni tanımındaki maddi unsurları bilmeyen bir kimse, kasten hareket etmiş olmaz. 2. Nitelikli Hallerde Hata: Bir suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinin gerçekleştiği hususunda hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır. 3. Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenlerde Hata: Ceza sorumluluğunu kaldıran veya azaltan nedenlere ait koşulların gerçekleştiği hususunda kaçınılmaz bir hataya düşen kişi, bu hatasından yararlanır. 4. Kaçınılmaz Hata: İşlediği fiilin haksızlık oluşturduğu hususunda kaçınılmaz bir hataya düşen kişi, cezalandırılmaz.

    Hukukta saik nedir?

    Hukukta saik, bir kişinin belirli bir davranışı sergilemesine veya bir kararı almasına neden olan içsel veya dışsal etkenleri ifade eden bir terimdir. Özellikle ceza hukukunda, saik, failin bir suçu işlerken hareket etmesine neden olan düşünce veya amaç olarak tanımlanır.

    Şenol hukuk bürosu hangi davalara bakar?

    Şenol Hukuk Bürosu aşağıdaki dava türlerine bakmaktadır: 1. Kira Hukuku Davaları: Tahliye davası, kira tespit davası gibi kiracı-kiraya veren uyuşmazlıklarından doğan davalar. 2. Ceza Hukuku Davaları: Ceza hukuku kapsamında şüpheli/sanık müdafi olarak savunma hizmeti. 3. Aile Hukuku Davaları: Boşanma davaları, mal rejiminin tasfiyesi, soybağı davaları gibi aile hukukundan doğan davalar. 4. Borçlar Hukuku Davaları: Sözleşmeden doğan zararlar da dahil olmak üzere her türlü haksız eylem sonucu uğranılan maddi-manevi zararların tazmini. 5. Miras Hukuku Davaları: İzale-i şuyu, muris muvazaasına dayalı tapu iptal davası gibi miras hukukuna giren davalar. 6. Ticaret Hukuku Davaları: Alacak davası, menfi tespit davası, iflas davaları gibi ticari nitelikteki davalar. 7. İdare Hukuku Davaları: İdari işlemin iptali davası ve yürütmeyi durdurma kararının alınması gibi idareye karşı ikame olunan davalar.

    ADN 53 ne demek?

    ADN 53 ifadesi iki farklı bağlamda kullanılabilir: 1. Ceza Hukuku Bağlamında: Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 53. maddesi, "belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma" tedbirini düzenler. 2. Uluslararası Taşımacılık Bağlamında: ADN, "Avrupa İç Su Yollarıyla Tehlikeli Maddelerin Taşınması Anlaşması"nın kısaltmasıdır ve bu anlaşma ile ilgili idari komitenin toplantı tutanaklarında kullanılır.

    TCK madde 30'a göre hata türleri nelerdir?

    Türk Ceza Kanunu (TCK) madde 30'a göre hata türleri şunlardır: 1. Suçun Maddi Unsurlarında Hata: Failin, suçun kanuni tanımındaki maddi unsurları bilmemesi veya yanlış bilmesi durumudur. 2. Suçun Nitelikli Unsurlarında Hata: Failin, suçun daha ağır veya daha az cezayı gerektiren nitelikli hallerinden birinin varlığı konusunda hataya düşmesi durumudur. 3. Ceza Sorumluluğunu Kaldıran veya Azaltan Nedenlerde Hata: Failin, meşru savunma, zorunluluk hali, kanun hükmünün yerine getirilmesi gibi ceza sorumluluğunu azaltan nedenlerde hataya düşmesi durumudur. 4. Hukuki Hata: Failin, işlediği fiilin haksızlık oluşturduğu konusunda kaçınılmaz bir hataya düşmesi durumudur.

    Lekelenmeme hakkı ve masumiyet karinesi aynı şey mi?

    Lekelenmeme hakkı ve masumiyet karinesi kavramları yakın ilişkili olsa da aynı şey değildir. Masumiyet karinesi, suçluluğu mahkeme kararıyla sabit oluncaya kadar herkesin masum kabul edilmesi ilkesidir. Lekelenmeme hakkı ise, suç şüphesi altında olmayan kişiler hakkında soruşturma ve yargılama yapılamamasını ifade eder.

    TCK 63 maddesi nedir?

    TCK 63 maddesi, Türk Ceza Kanunu'nda "mahsup" kurumunu düzenler. Bu maddeye göre: 1. Hüküm kesinleşmeden önce gerçekleşen ve şahsi hürriyeti sınırlama sonucunu doğuran bütün haller nedeniyle geçirilmiş süreler, hükmolunan hapis cezasından indirilir. 2. Adli para cezasına hükmedilmesi durumunda, bir gün yüz Türk Lirası sayılmak üzere, bu cezadan indirim yapılır. Bu madde, kişilerin mahkumiyet sürelerinden, daha önce özgürlüğünün kısıtlandığı sürelerin düşülmesini sağlar.

    438 sayılı kanun ne zaman kaldırıldı?

    438 sayılı kanun, Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 438. maddesi, 21 Kasım 1990 tarihinde kaldırılmıştır.

    TCK'nın 107 ve 106 maddeleri birlikte değerlendirilir mi?

    Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 107 ve 106 maddeleri birlikte değerlendirilebilir, çünkü bu maddeler farklı suç türlerini düzenlemektedir: - TCK'nın 107. maddesi şantaj suçunu kapsar ve bir kimseyi kanuna aykırı veya yükümlü olmadığı bir şeyi yapmaya zorlamayı veya haksız çıkar sağlamayı amaçlar. - TCK'nın 106. maddesi ise tehdit suçunu düzenler ve bir kişinin hayatına, vücut bütünlüğüne veya cinsel dokunulmazlığına yönelik tehditlerde bulunmayı suç sayar. Bu iki suç türü, hukuki olarak ayrı ayrı değerlendirilir ve farklı ceza yaptırımları öngörür.

    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu nedir?

    5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, 26 Eylül 2004 tarihinde kabul edilen ve ceza hukukuna ilişkin temel ilkeleri, suç türlerini ve ceza tedbirlerini düzenleyen bir kanundur. Kanunun bazı önemli maddeleri: Ceza sorumluluğunun şahsiyeti: Kimse başkasının fiilinden dolayı sorumlu tutulamaz, sadece kendi eylemlerinden dolayı ceza alır. Suçta ve cezada kanunîlik ilkesi: Kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Adalet ve kanun önünde eşitlik: Suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı bir ceza uygulanır ve kişiler arasında ayrım yapılamaz. Taksirle işlenen suçlar: Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık sonucu gerçekleşen fiiller, kanunun açıkça belirttiği hallerde cezalandırılır. Bu kanun, özel ceza kanunları ve ceza içeren diğer kanunlar için de genel hükümleri kapsar.

    Müşteki sanık ne demek?

    Müşteki sanık, ceza yargılamasında hem mağdur (müşteki) hem de suçlu (sanık) konumunda olan kişiyi ifade eder. Bu durum, genellikle karşılıklı suç isnatlarının olduğu davalarda görülür.

    Sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep eden tüketici hangi seçimlik hakkı kullanmıştır?

    Sözleşmeden dönerek bedel iadesi talep eden tüketici, seçimlik haklarından birini kullanmıştır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'a göre, ayıplı mal durumunda tüketicinin dört seçimlik hakkı vardır ve bunlardan biri sözleşmeden dönme hakkıdır.

    Ceza hukukunun 3 temel ilkesi nedir?

    Ceza hukukunun üç temel ilkesi şunlardır: 1. Kanunilik İlkesi: Suç ve cezanın kanun tarafından önceden belirlenmiş ve açık bir şekilde düzenlenmiş olması gerektiğini ifade eder. 2. Masumiyet İlkesi: Kişinin suçlu kabul edilmeden önce mahkeme tarafından kanıtlanana kadar masum olduğunu savunur. 3. Orantılılık İlkesi: Suç ve ceza arasında bir uyumun olması gerektiğini, yani suçun niteliği ve ağırlığına uygun bir ceza verilmesi gerektiğini belirtir.